Dehşet verici yeni film, unutulan türü canlandırdı

The Substance 19 Mayıs'ta prömiyerini yaptığı 77. Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye için yarıştı (MUBI)
The Substance 19 Mayıs'ta prömiyerini yaptığı 77. Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye için yarıştı (MUBI)
TT

Dehşet verici yeni film, unutulan türü canlandırdı

The Substance 19 Mayıs'ta prömiyerini yaptığı 77. Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye için yarıştı (MUBI)
The Substance 19 Mayıs'ta prömiyerini yaptığı 77. Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye için yarıştı (MUBI)

Demi Moore'un yeni filmi, artık unutulmaya yüz tutmuş korku alt türü "body horror" (ana teması insan vücuduna zarar verilmesi olan korku filmi türü) için yeni bir dönem başlattı.

61 yaşındaki ünlü oyuncu, başrolde yer aldığı ve "ataerkil bakış açısının hicvi" diye nitelenen Cevher'le (The Substance), unutulan türe yeniden hayat verdi.

1980'lerde yükseldi, 2000'lerde söndü

Yaratık (Alien), Sinek (The Fly) ve Şey (The Thing) gibi klasiklerle özellikle 1980'lerde yüselişe geçen alt tür, 2000'lerde popülaritesini yitirmişti.

Evening Standard'dan Nick Howells, türü canlandıran Cevher'i "halihazırda yılın en iyi ve en çılgın filmi" diye tanımlamakla kalmamış, korkuya 5 yıldız vermişti. 

AP'den Krysta Fauria ise Cevher'le ilgili incelemesinde "Filmi unutulmaz kılan şey, lezzetli bir şekilde akıl almaz, kana bulanmış ve kaçınılmaz olarak kutuplaştırıcı üçüncü perdesi" diye yazıyor. 

Cevher eleştirmenlerin dikkatini çekedursun body horror'ın kökleri, Mary Shelley'nin 1818 tarihli klasiği Frankenstein ve Franz Kafka'nın 1915'te yayımlanan eseri Dönüşüm (Die Verwandlung) de dahil olmak üzere edebiyata kadar uzanıyor.

Sinek ve Şey'in yanı sıra Rabid'le de tanınan 81 yaşındaki Kanadalı yönetmen David Cronenberg ise bu alt türün beyazperdeye taşınmasında kilit rol oynayan isimlerden biri kabul ediliyor.

Rosemary'nin Bebeği'nden Yaratık'a

Roman Polanski'nin 1968'de gösterime giren klasiği Rosemary'nin Bebeği (Rosemary's Baby) bu alt türü hamilelik temasıyla birlikte ele almıştı.

Ridley Scott'ın dünya dışı yaşam formu tarafından parçalanan insan bedenlerini gösteren bol kanlı filmi Yaratık da 1980'de En İyi Görsel Efekt dalında Oscar kazanarak alt türün öncülerinden biri olmuştu.

CDVFBG
Dan O'Bannon tarafından yazılan Yaratık, terk edilmiş bir uzay gemisini araştırırken dünya dışı ölümcül bir yaratık tarafından teker teker avlanmaya başlayan mürettebatın yaşam mücadelesini konu alıyordu (20th Century Fox) 

2000'lerin başlarına geldiğimizde yönetmenler bu alt türde filmler çekmeye devam etse de çok azı geniş izleyici kitlelerine ulaşmayı başarmıştı.

Oysa Cevher, Hollywood'un en çok kazanan aktrislerinden Moore'un da yardımıyla bu engeli aşmayı başardı.

Elisabeth Sparkle'ın tüyler ürperten hikayesi

Film, ünlü aerobik eğitmeni Elisabeth Sparkle'ın hikayesini anlatıyor. 

Elisabeth, 50. yaş gününü kutladığı sırada, karaborsada satılan ve kullanıcısının "daha genç, daha güzel, daha mükemmel" bir versiyonunu yaratabilen bir ilaç keşfediyor. 

Elisabeth'in kariyerini sürdürmek için gençliğe duyduğu ihtiyaç, ilacın tüm tehlikelerini göze almasına neden oluyor.

Yönetmen Coralie Fargeat'nın yeni korku filmi, bu yıl gösterildiği Cannes'da En İyi Senaryo ödülünü kazanmıştı.

Cevher'in başrolündeki Moore'a Margaret Qualley ve Dennis Quaid eşlik ediyor.
 

Independent Türkçe, Daily Mail, Evening Standard, AP



Kalp krizi ölümleri 50 yılda yüzde 90 azaldı: Uzmanlar üç hastalık riskine dikkat çekiyor

Uzmanlar, aritmi, kalp yetmezliği ve hipertansif kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin arttığı uyarısı yapıyor (Unsplash)
Uzmanlar, aritmi, kalp yetmezliği ve hipertansif kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin arttığı uyarısı yapıyor (Unsplash)
TT

Kalp krizi ölümleri 50 yılda yüzde 90 azaldı: Uzmanlar üç hastalık riskine dikkat çekiyor

Uzmanlar, aritmi, kalp yetmezliği ve hipertansif kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin arttığı uyarısı yapıyor (Unsplash)
Uzmanlar, aritmi, kalp yetmezliği ve hipertansif kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin arttığı uyarısı yapıyor (Unsplash)

Yeni bir çalışma ABD'de kalp krizi ölümlerinin 50 yılda yaklaşık yüzde 90 azaldığını ancak diğer kalp rahatsızlıklarının yükselişe geçtiğini gösteriyor.

Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden araştırmacılar Journal of the American Heart Association'da çarşamba günü yayımlanan çalışmada, 1970-2022 döneminde 25 yaş ve üstü yetişkinler arasında kalp hastalığına bağlı ölüm oranlarını yaşa göre analiz etti.

Araştırmacılar genel kalp hastalığı ölümlerinin 50 yılda yüzde 66 azaldığını, bunun başlıca nedeninin kalp krizi ölümlerindeki yüzde 89'luk düşüş olduğunu tespit etti.

Kalp krizi 1970'te kalp hastalığından kaynaklı ölümlerinin yarısından fazlasından sorumluyken, 2022'ye gelindiğinde üçte birinden daha azını oluşturuyordu.

Kaliforniya'daki Stanford Tıp Fakültesi'nde iç hastalıkları asistanlığında ikinci yılında olan Sara King, başyazarı olduğu çalışma hakkında, "Son 50 yılda yaşanan bu gelişme, kalp krizi ve diğer iskemik kalp hastalığı türlerinin tedavisinde elde edilen inanılmaz başarıları yansıtıyor" diyor.

İnsanların, bir zamanlar idam fermanı olarak görülen ilk akut kardiyak olaylardan kurtulmasını sağlama yolunda büyük adımlar atıldı.

Olay yerindeki daha fazla kişinin kalp masajı yapması, erken kalp krizi belirtilerine dair farkındalığın artması, tedavilerin iyileştirilmesi ve sigara yasağı gibi gelişmeler kalp krizi ölümlerinin azalmasına katkı sağladı.

Ancak uzmanlar, kalp krizinden kurtulan kişi sayısı artarken, diğer kalp hastalığı türlerinin yükselişe geçtiğine dair uyarıyor.

Kalbin çok hızlı, çok yavaş ya da düzensiz atması anlamına gelen aritmiden kaynaklanan ölümler yüzde 450, kalp yetmezliğinden kaynaklanan ölümlerse yüzde 146 oranında arttı.

Hipertansif kalp hastalığı ölümleri ise uzun süreli yüksek tansiyonun etkisiyle yüzde 106 oranında arttı. Araştırmacılar bu yükselen ölüm nedenlerini ABD'deki obezite, diyabet ve yüksek tansiyona bağlıyor.

ABD'deki obezite oranı 1970'ten 2022'ye kadar yüzde 15'ten yüzde 40'a yükseldi. Yetişkinlerin neredeyse yarısı artık tip 2 diyabet hastası ve yüksek tansiyon oranları 1978'den 2022'ye kadar yüzde 30'dan neredeyse yüzde 50'ye çıktı.

Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde araştırmadan sorumlu dekan yardımcısı ve öğretim üyesi olan, çalışmanın kıdemli yazarı Dr. Latha Palaniappan şöyle diyor: 

Artık vakaları önleyerek insanların güçlü, sağlıklı kalplerle yaşlanmasını sağlamaya odaklanmak gerekiyor ve önleme çalışmaları çocukluk kadar erken bir dönemde başlayabilir.

Amerikan Kalp Derneği'nin "Hayatın Temel 8'i" listesi, kalp hastalığı riskini azaltmak için atılması gereken temel adımları şöyle özetliyor: sağlıklı beslenmek, kilo kontrolü, sigarayı bırakmak, daha fazla egzersiz yapmak, uykuyu iyileştirmek ve sağlıklı kolesterol, kan basıncı ve kan şekeri seviyelerini korumak.

Independent Türkçe