İnsanlar neden haksızken bile haklı olduğunu düşünür?

Bilim insanları bir paradoksa işaret ediyor

Uzmanlar "bilgi yeterliliği yanılsaması" denen bir olgudan söz ediyor (Pexels)
Uzmanlar "bilgi yeterliliği yanılsaması" denen bir olgudan söz ediyor (Pexels)
TT

İnsanlar neden haksızken bile haklı olduğunu düşünür?

Uzmanlar "bilgi yeterliliği yanılsaması" denen bir olgudan söz ediyor (Pexels)
Uzmanlar "bilgi yeterliliği yanılsaması" denen bir olgudan söz ediyor (Pexels)

Pek çok kişi hayatında en azından bir kere, elinde yeterli bilgi olmadan bir konu hakkında kendinden emin bir şekilde konuşmuştur.

Bu inatçı tavır bazen karşıdan karşıya geçen bir yaya olduğunu görmeden, trafikte öndeki aracın aniden durmasına tepki göstermek gibi durumlarda da ortaya çıkabiliyor.

Yeni bir araştırmaya göre bu davranışların arkasında, kişinin bir karar almak için elinde tüm bilgilerin bulunduğuna dair gizli bir önyargıya sahip olması yatıyor. 

PLOS One adlı hakemli dergide dün (9 Ekim) yayımlanan araştırmayı yürüten ekip, insanların elinde yeterli veri olmasa bile doğal olarak böyle bir varsayımda bulunduğunu söylüyor.

Araştırmacılar, ABD'den 1261 kişiyle internet üzerinden bir deney yürüttü. Üç gruba ayrılan katılımcılara iki okulun birleşmesiyle ilgili argümanlar verildi.

Bir grup birleşme, diğer grup ayrı kalmaya yönelik argümanları okurken, kontrol grubundakilere iki tarafın da savları sunuldu. 

Katılımcıların hiçbirine kendilerine eksik bilgi verildiği söylenmedi. 

Beklendiği üzere ilk iki gruptakiler kendilerine verilen tarafın görüşünü savundu. Diğer yandan katılımcıların ihtiyaç duydukları tüm bilgiye sahip olduklarını bildirmesi ve kendilerini karar verebilecek konumda görmesi daha ilginç bir bulguydu.

Hatta ilk iki gruptaki katılımcılar, haklı olduklarına kontrol grubundakilerden daha emindi. Ayrıca bu gruplardakilerin, başkalarının da kendileri gibi bir tercih yapacağını düşündüğü kaydedildi. 

Ohio Eyalet Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Angus Fletcher "İnsanların genel olarak bir saniye durup da daha bilinçli bir karar vermelerini sağlayacak daha fazla bilgi olup olmadığını düşünmediğini bulduk" diyerek ekliyor:

İnsanlara birbiriyle uyumlu görünen birkaç parça bilgi verince, çoğu 'Bu doğru görünüyor' diyip hayatına devam ediyor.

Çoğu kişi her şeyi bilmediğinin teoride farkında olsa da düşünce ve yargılarını desteklemek adına elinde tüm bilgiler varmış gibi davranabiliyor.

Yeni makalede "bilgi yeterliliği yanılsaması" denen bu paradoks, günlük hayatta yaşanan pek çok çatışma ve yanlış anlamanın da sebebi olabilir.

Fletcher, bir karar almadan önce kişinin elinde eksik bilgi olup olmadığını sorgulamasını tavsiye ediyor:

Biriyle hemfikir olmadığınızda ilk yapacağınız şey, 'Acaba onun bakış açısını görüp konumunu daha iyi anlamamı sağlayacak bir şeyi kaçırıyor muyum?' diye düşünmek olmalı. Bilgi yeterliliği yanılsamasıyla mücadele etmenin yolu bu.

Çalışmada yer almayan psikolog Dr. Sandra Wheatley ise "Birinin karakteri hakkında yargıda bulunmak gibi ciddi bir karar alırken, kaynakları iki kez kontrol etmek önemli" diyerek ekliyor:

Aslında mesele, sizi sorgulayan, meraklandıran, kendinizden ya da başkalarından şüphe duymanıza neden olan bilgilere sürekli açık olmakla ilgili.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, Science Daily, PLOS One



Tinder'a yüz tanıma sistemi geliyor

Tinder, profilleri doğrulamak ve güvenliği artırmak için yüz tanıma taramalarını kullanan yeni bir özelliğin pilot uygulamasını başlatıyor.
Tinder, profilleri doğrulamak ve güvenliği artırmak için yüz tanıma taramalarını kullanan yeni bir özelliğin pilot uygulamasını başlatıyor.
TT

Tinder'a yüz tanıma sistemi geliyor

Tinder, profilleri doğrulamak ve güvenliği artırmak için yüz tanıma taramalarını kullanan yeni bir özelliğin pilot uygulamasını başlatıyor.
Tinder, profilleri doğrulamak ve güvenliği artırmak için yüz tanıma taramalarını kullanan yeni bir özelliğin pilot uygulamasını başlatıyor.

Tinder, profilleri doğrulamak ve güvenliği artırmak için yüz tanıma taramalarını kullanan yeni bir özelliğin pilot uygulamasını başlatıyor.

ABD'nin Kaliforniya eyaletindeki yeni kullanıcılar artık uygulamaya katılım sürecinde kendini videoya almak zorunda olacak. Tinder, videoyu kullanıcının diğer fotoğraflarıyla karşılaştırarak profilin gerçekliğini doğrulayacak.

Uygulama taramayı diğer hesaplardaki yüzlerle de karşılaştırıp doğrulanmış profillere özel bir rozet sağlayacak.

Yeni özelliği bildiren Axios'a göre Tinder, kopyaları tespit etmek için geri döndürülemez, şifrelenmiş bir yüz haritası saklayacak.

Tinder'ın ana şirketi Match Group'un güven ve güvenlik müdürü Yoel Roth, yayın kuruluşuna "Bunu, kullanıcılara sunulan bir dizi kimlik güvence seçeneğinin bir parçası olarak görüyoruz" diye konuştu.

Aslında yüz kontrolü, kişinin gerçek, yaşayan bir kişi olduğunu ve bir bot ya da sahte bir hesap olmadığını doğrulamak için.

Halihazırda Kolombiya ve Kanada'da kullanılan bu özelliğin ABD'deki ilk pilot bölgesi Kaliforniya olacak.

Tinder, kullanıcı profili silindiğinde yüz verilerinin de kalıcı olarak silindiğini belirtiyor.

Bilgisayar ve uygulama kullanıcıları, çeşitli amaçlarla uzun zamandır herkese açık profillerde sahte kimlikler kullanmaya çalışıyor. Bu amaçlar finansal "aşk dolandırıcılığından", "catfishing" diye bilinen ve başka biri gibi davranmaya yönelik tam teşekküllü, derinlemesine girişimlere kadar değişiyor.

ABD Adalet Bakanlığı ve FBI yetkilileri 2024'te CBS News'a, bir önceki yıl ABD'de 64 binden fazla aşk dolandırıcılığı yapıldığını açıklamıştı.

Bu dolandırıcılık türü o kadar yaygın ki, eşleşenleri milyonlarca dolar dolandırmak için flört uygulamalarını kullanmakla suçlanan "Tinder Avcısı" hakkında bir Netflix belgeseline ilham verdi.

Tinder ve rakipleri daha önce güvenlik sorunlarını önlemek için kimlik doğrulama, fotoğrafla gerçek zamanlı doğrulama ve konum paylaşma gibi özellikler eklemişti.

Independent Türkçe