Doğum oranında sert düşüş yaşanan Çin'de binlerce anaokulu kapanıyor

Bu demografik değişim, Çin'in azalan doğum oranı ve nüfusuyla derinden bağlantılı. 2023'te sadece 9 milyon doğum kaydedildi ve bu, 1949'dan bu yana en düşük seviye

8 Mayıs 2007'de Pekin'de bir çocuk, üç tekerlekli bisiklette giderken arkaya tutunuyor (AFP/Arşiv)
8 Mayıs 2007'de Pekin'de bir çocuk, üç tekerlekli bisiklette giderken arkaya tutunuyor (AFP/Arşiv)
TT

Doğum oranında sert düşüş yaşanan Çin'de binlerce anaokulu kapanıyor

8 Mayıs 2007'de Pekin'de bir çocuk, üç tekerlekli bisiklette giderken arkaya tutunuyor (AFP/Arşiv)
8 Mayıs 2007'de Pekin'de bir çocuk, üç tekerlekli bisiklette giderken arkaya tutunuyor (AFP/Arşiv)

Yeni bir rapora göre Çin'de doğum oranının azalması hem anaokulu sayılarında hem de kayıtlarda önemli bir düşüşe neden oldu.

Eğitim Bakanlığı'nın yıllık raporuna göre, 2023'te 14 bin 808 tanesi kapanan anaokullarının sayısı yüzde 5'in üzerinde azalarak düşüşün ikinci yılına işaret etti. Kayıtlar yüzde 11,55 ya da 5,35 milyon çocuk azalarak yaklaşık 40,9 milyona geriledi ve bu sayı art arda üçüncü yıl düşmüş oldu.

Çin genelindeki ilkokullarda da yüzde 3,8'lik bir azalma görüldü.

Bu demografik değişim, Çin'in azalan doğum oranı ve nüfusuyla derinden bağlantılı. 2023'te sadece 9 milyon doğum kaydedildi ki bu 1949'dan bu yana görülen en düşük rakam.

2023'te 1,0'ın altında olduğu bildirilen doğurganlık oranı, 2,1 olan yenileme seviyesinin çok altında.

Guangdong eyaletinde yaşayan bağımsız nüfus bilimci He Yafu, South China Morning Post'a, "Öte yandan ekonomik durgunluk sürerken yaşlı bakım yükü de artıyor" dedi.

Anaokulu işletmecilerinin, erken çocukluk eğitimini üç yaşın altındaki çocukları da kapsayacak şekilde genişletmek ve entegre bir bakım-eğitim sistemi kurmak gibi yeni zorluklarla başa çıkmak için stratejik olarak uyum sağlamaları gerekiyor.

Geçen hafta Çin'in, hükümetin daha geniş aileleri teşvik etmeye yönelik önceki girişimlerine rağmen doğum oranlarında düşüş sürerken, halkın çocuk sahibi olmaya dair endişelerini araştırmak üzere çok büyük bir anket başlattığı bildirilmişti.

Toplam 1500 topluluktan 30 bin katılımcıyı kapsayacak çalışma, bu isteksizliğin ardındaki nedenleri ortaya çıkarmayı ve doğurganlığı destekleyecek politikaları şekillendirmeyi amaçlıyor.

Araştırma, ülkenin yaşlanan nüfusu ve aileleri daha fazla çocuk sahibi olmaktan caydıran ekonomik baskılar gibi demografik zorlukları ele almaya yönelik daha geniş kapsamlı çabaların bir parçası.

Buna karşılık yetkililer evlilikle ortak ebeveynliği teşvik ediyor ve azalan işgücüyle başa çıkabilmek için emeklilik yaşını yükseltmeyi düşünüyor. Analistler, ekonomik baskılarla yüksek yaşam maliyetlerinin aileleri çocuk sahibi olmaktan caydırdığına ve artan talebi karşılamak için birçok anaokulunun yaşlı bakım merkezlerine dönüştüğüne inanıyor.

Bu yıl Çin, doğumları teşvik etmek için geliştirilmiş politikalar açıklamış ve bir hükümet raporunda rejimin "doğum dostu bir toplum yaratacağı ve uzun vadeli, dengeli nüfus gelişimini teşvik edeceği" belirtilmişti.

Çin Başbakanı Li Çiang tarafından hazırlanan raporda bu politikaların "ebeveyn izni politikalarının iyileştirilmesi, işverenlerin ilgili işgücü maliyetlerini paylaşma mekanizmasının geliştirilmesi ve çocuk bakım hizmetlerinin arzının artırılmasını" içereceği belirtilmişti.

Independent Türkçe



Angelina Jolie, Haluk Bilginer'le oynadığı filmi anlattı

Angelina Jolie, Maria Callas'la benzerliklerine değinirken "Ben kusurlu bir insanım ama çok çalışıyorum ve o da öyle" diyor (Netflix)
Angelina Jolie, Maria Callas'la benzerliklerine değinirken "Ben kusurlu bir insanım ama çok çalışıyorum ve o da öyle" diyor (Netflix)
TT

Angelina Jolie, Haluk Bilginer'le oynadığı filmi anlattı

Angelina Jolie, Maria Callas'la benzerliklerine değinirken "Ben kusurlu bir insanım ama çok çalışıyorum ve o da öyle" diyor (Netflix)
Angelina Jolie, Maria Callas'la benzerliklerine değinirken "Ben kusurlu bir insanım ama çok çalışıyorum ve o da öyle" diyor (Netflix)

Yönetmen koltuğunda Pablo Larraín'in oturduğu ve Angelina Jolie'nin başrolde yer aldığı Maria; Venedik, Telluride ve New York film festivallerinin ardından cumartesi gecesi Los Angeles'ta düzenlenen AFI Fest'te izleyiciyle buluştu.

Larraín'in daha önce 2016 yapımı Jackie'de Jackie Kennedy'ye ve 2021 tarihli Spencer'da Prenses Diana'ya odaklandığı biyografik üçleme projesinin bir parçası olan film, efsanevi opera sanatçısı Maria Callas'ın 1970'lerin Paris'indeki son günlerini ve kaybettiği ikonik sesini geri kazanmak için verdiği mücadeleyi konu alıyor.

Filmde Jolie soprano sanatçısını oynarken, Haluk Bilginer ise Yunan asıllı armatör Aristotle Onassis'i canlandırıyor.

Gösterim sonrası Oscarlı sinemacı Barry Jenkins'in moderatörlüğünde yapılan soru-cevap bölümünde yönetmen Larraín, "Başka bir alternatif olduğunu sanmıyorum, Angelina pas geçseydi bu filmin var olacağını sanmıyorum" dedi.

"Opera söylemenin ne olduğunu tam anlamamıştım"

"Sanırım bana şarkı söyleyip söyleyemeyeceğim sorulduğunda, bir oyuncu kadar şarkı söyleyeceğimi düşündüm" diyen Jolie ise ekledi:

Söyleyebildiğim kadar söyleyeceğim, elimden gelenin en iyisini yapacağım. Opera söylemenin ne olduğunu tam anlamamıştım.

Jolie, eğitim sürecini "gerçekten duygusal, çok özel ve korkutucu bir yolculuk" diye nitelendirdi.

Oscarlı aktris kalabalığa, "kariyerinde sahip olduğu her şeyi vermesi istenen çok fazla an olmadığını" söyleyerek şöyle dedi: 

Özellikle bir sanatçı olarak, birinin sizden sahip olduğunuzu bile bilmediğiniz şeyler istemesi en büyük hediyelerden biri.

Gösterimden önce kırmızı halıda Hollywood Reporter'a konuşan Jolie, filmde bir opera efsanesine dönüşmesine rağmen halen "kendisini bir şarkıcı olarak görmediğini" itiraf etti.

"Kendimi ona yakın hissediyorum"

"Ama bunun üstesinden geldim" diyen Jolie ekledi:

Sanırım sesimi yeniden buldum. Hiç sesimin zirvesinde şarkı söylememiştim. Bunu nasıl yapacağımı bilmek için hiç destek almamış, hiç denememiştim.

7 aylık bir vokal eğitiminden ve Callas'ın hayatına derinlemesine daldıktan sonra Jolie, canlandırdığı karakteri henüz geride bırakamadığını söyledi.

Hayatımda birkaç gerçek insanı oynadım. Onları yanınızda taşıyorsunuz. Bu diğer karakterlerden farklı. Mesela o artık benim kız kardeşim, epey yakından tanıdığım biri. Bu yüzden onun müziğini her zaman duyacağım ve belki bir başkasından biraz daha farklı gülümseyeceğim çünkü kendimi ona yakın hissediyorum.

Jolie, Callas'la, kendini işine adamış biri olmanın getirdiği "belli bir yalnızlığı" paylaştığını da söyledi.

Maria, 27 Kasım'da sınırlı sayıda sinema salonunda gösterime girecek ve 11 Aralık'ta Netflix'te izleyiciyle buluşacak.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, People