Venom üçlemesinin son filmi, bir dönüm noktasını daha geçti

Sadece Çin'de 70,6 milyon dolar kazandı.

25 Ekim'de  gösterime giren Venom: Son Dans, artık tek vücutta yaşamaya alışmış ve aranan birer kaçak olan Eddie'yle Venom'ın hikayesini anlatıyor (Sony)
25 Ekim'de gösterime giren Venom: Son Dans, artık tek vücutta yaşamaya alışmış ve aranan birer kaçak olan Eddie'yle Venom'ın hikayesini anlatıyor (Sony)
TT

Venom üçlemesinin son filmi, bir dönüm noktasını daha geçti

25 Ekim'de  gösterime giren Venom: Son Dans, artık tek vücutta yaşamaya alışmış ve aranan birer kaçak olan Eddie'yle Venom'ın hikayesini anlatıyor (Sony)
25 Ekim'de gösterime giren Venom: Son Dans, artık tek vücutta yaşamaya alışmış ve aranan birer kaçak olan Eddie'yle Venom'ın hikayesini anlatıyor (Sony)

Venom: Son Dans (Venom: Son Dans) vizyondaki ikinci hafta sonunda 300 milyon dolar barajını aşmayı başardı. 

Variety'nin aktardığına göre çizgi roman üçlemesinin son filmi, uluslararası gişede 227 milyon dolar ve ABD'de 90 milyon dolar olmak üzere dünya çapında toplam 317,1 milyon dolar hasılat elde etti. 

Başrolünde Tom Hardy'nin yer aldığı film, geçen hafta sonu Fransa'da 6,5 milyon dolar kazanırken Japonya'da ise 3,8 milyon dolarlık hasılat elde etti.

Deadline, Çin'de büyük ilgi gören filmin 70,6 milyon doları kasasına koymayı başardığını bildirdi. Venom: Son Dans, Meksika'da da 13,4 milyon dolarlık hasılat yaptı.

Son Dans'ın yapımı 120 milyon dolara mal oldu. Bu rakam çoğu süper kahraman filminden daha ucuz. Dolayısıyla Son Dans'ın hasılatı serinin önceki iki filminden az olsa bile kazançlı çıkabilir.

2018 yapımı Venom: Zehirli Öfke (Venom), dünya çapında 856 milyon dolar kazanırken 2021 tarihli Venom: Zehirli Öfke 2 (Venom: Let There Be Carnage) 506 milyon dolarlık hasılat elde etmişti. 

Eleştirmenler, yönetmen koltuğunda Kelly Marcel'in oturduğu Sony Pictures yapımı filmi "hayranlar için bir şölen" ve üçlemeye "uygun bir son" diye nitelendirmişti.

94 yaşındaki Eastwood son filmiyle veda ediyor

Öte yandan Clint Eastwood'un uzun yıllara yayılan kariyerine veda filmi Juror No. 2, dünya çapında 5 milyon dolar kazanabildi. 

Dağıtımını Warner Bros'un üstlendiği film, en iyi başlangıcı 3,1 milyon dolarla Fransa'da yaparken, onu 937 bin dolarla İspanya ve 442 bin dolarla Britanya izledi.

94 yaşındaki Eastwood'un hukuk draması, sansasyonel bir cinayet davasında kararı etkileyebilecek ahlaki bir ikilemle mücadele eden jüri üyesini konu alıyor. 

Başroldeki Nicholas Hoult'a Oscar ödüllü J.K. Simmons, Toni Collette, Gabriel Basso, Zoey Deutch, Cedric Yarbrough ve Kiefer Sutherland eşlik ediyor.

1 Kasım'da Kuzey Amerika'da sınırlı sayıda sinema salonunda gösterime giren filmin Türkiye'de izleyiciyle buluşup buluşmayacağı henüz belli değil.

Independent Türkçe, Variety, Deadline



Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
TT

Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)

Bilincin beynin hangi bölümünde olduğunu araştıran bilim insanları ilginç sonuçlara ulaştı. 

Kişinin kendisini, etrafını, deneyimlerini, duygularını anlamasını sağlayan bilinç, insan varlığının temel bileşenlerinden biri. 

Bilim insanları uzun zamandır bilincin beynin hangi bölümünde, nasıl meydana geldiğini anlamaya çalışıyor. Pek çok fikir ortaya atılırken halihazırda 30'a yakın teori olduğu tahmin ediliyor. 

Bunlar arasında en çok öne çıkan ikisiyse Küresel Çalışma Alanı Teorisi (GWT) ve Bütünleşik Bilgi Teorisi (IIT). Bunlardan ilki bilincin, beynin ön kısmında olduğunu ve buradaki kilit bölgeler duyusal bilgileri tüm beyne yaydığında bilinçli deneyimin ortaya çıktığını savunuyor. 

IIT ise beyindeki bilginin son derece entegre ve bütünleşik olduğunu ve bu şekilde bilinçli bir deneyimin mümkün olduğunu öne sürüyor.

Önde gelen hakemli dergi Nature'da 1 Mayıs Perşembe günü yayımlanan çalışmada bilim insanları, bu iki teoriyi test ederek hangisinin geçerli olduğunu bulmaya çalıştı. Bulgular, ikisinin de yetersiz olduğuna işaret ediyor. 

Max Planck Enstitüsü'nden Dr. Lucia Melloni ve ekip arkadaşları, ABD, Avrupa ve Çin'deki 12 laboratuvarda 256 kişiye çeşitli görüntüleri izleterek beyinlerindeki elektrik ve manyetik aktiviteyi ve kan akışını ölçtü. 

Katılımcıların bilinçli farkındalığını ölçmek için onlara çeşitli yüzler, nesneler ve semboller gösterildi. Katılımcılar ekranda belirli görüntüler belirdiğinde bir düğmeye bastı. Ekip katılımcıların beynini üç farklı yöntem kullanarak izledi.

Bulgular bilincin, beynin düşünmeyle ilişkili ön kısmından ziyade, görme ve işitmeyle bağlantılı duyusal bölgeleri içeren arka kortekste ortaya çıktığına işaret ediyor. 

Çalışma, beynin arka kısmındaki nöronlarla öndeki bölgeler arasındaki önemli bağlantılar saptasa da bilincin ana merkezinin arka kortekste olduğu fikrini destekliyor.

Araştırmada ayrıca IIT'nin öne sürdüğü gibi bilincin, beynin çeşitli bölümlerinin etkileşimi ve işbirliğiyle oluştuğunu destekleyen güçlü kanıtlar da bulunmadı. 

Makalenin başyazarlarından Christof Koch, "Burada kanıtlar kesinlikle arka korteks lehine. Bilinçli deneyimle ilgili bilgiler ön loblarda ya yoktu ya da arka kortekse kıyasla çok daha zayıftı" diyerek ekliyor: 

Bu durum, ön lobların zeka, yargılama, muhakemede kritik önem taşımasına karşın görme, bilinçli görsel algılama gibi konularda kritik bir rol oynamadığı fikrini destekliyor.

Araştırmacılar yeni çalışmanın komadaki veya bitkisel hayattaki hastalar açısından da önem taşıdığını ifade ediyor.  

Bu durumdaki hastalar birkaç gün boyunca yanıt vermediği zaman genellikle bilinçlerini kaybettikleri varsayılarak yaşam destek ünitesiyle bağları kesiliyor. Ancak geçen yıl yayımlanan bir çalışmada tepkisiz hastaların yaklaşık 4'te birinin bilinci olabileceği tespit edilmişti.

Bu araştırmaya gönderme yapan Koch "Bilincin beyindeki temelini bilmek, sinyal vermeden 'orada olmanın' bu gizli biçimini daha iyi saptamamızı sağlar" diyor. 

Independent Türkçe, Reuters, New York Times, SciTechDaily, Nature