Başarılı bir dijital detoksun 4 sırrı

Araştırmacılar, pek çok kişinin sıkılınca yöneldiği elektronik cihazları "yetişkin emziğine" benzetiyor (Pexels)
Araştırmacılar, pek çok kişinin sıkılınca yöneldiği elektronik cihazları "yetişkin emziğine" benzetiyor (Pexels)
TT

Başarılı bir dijital detoksun 4 sırrı

Araştırmacılar, pek çok kişinin sıkılınca yöneldiği elektronik cihazları "yetişkin emziğine" benzetiyor (Pexels)
Araştırmacılar, pek çok kişinin sıkılınca yöneldiği elektronik cihazları "yetişkin emziğine" benzetiyor (Pexels)

İnternet ve sosyal medyada vakit geçirmek pek çok avantaj sunarken aynı zamanda yorucu da olabiliyor.

Örneğin uzaktaki aile üyeleri ve arkadaşlarla iletişim kurma veya kişinin kendini ifade edebileceği farklı platformlara erişebilme imkanı veriyor. 

Ancak sürekli çevrimiçi ortamlarda vakit geçirmek mola verme isteği uyandırabiliyor. Ayrıca telefon veya bilgisayar başında uzun süre kalmak boyun ağrısı gibi fiziksel sorunlara da yol açabiliyor.

İnternet ortamının ruh sağlığını ve ilişkilerini etkileyeceğinden endişe duyanlar dijital detoks yaparak teknolojik araçlarıyla (ve biraz da dünyayla) arasına mesafe koymaya çalışıyor.

Uzmanlar uygulamaların bildirimlerini kapatmak, yatak odasına telefon sokmamak veya aynı anda birden fazla ekran kullanmamak gibi yöntemlerin uygulanabileceğini söylüyor.

Diğer yandan bu çabalar her zaman istenen sonucu vermeyebiliyor. 

ABD'deki Charleston Koleji ve Alabama Üniversitesi Huntsville kampüsünde pazarlama bölümünde çalışan doktor öğretim üyeleri Kelley Cours Anderson ve Karen Anne Wallach, detoks sürecini sekteye uğratabilen etkenleri inceledi. 

Dijital detoks yapmaya çalışan kişilerin internetteki paylaşımlarını inceleyen ve bu süreçten geçen 53 kişiyle anket yapan araştırmacılar bulgularını Journal of Consumer Behaviour adlı hakemli dergide yayımladı.

Anderson ve Wallach, bulgulara dayanarak verimli bir dijital detoks yapmanın 4 yolunu belirledi.

1) Başka aktiviteler bulun

Araştırmacılar dijital detoks yapan kişilerde yoksunluk belirtilerinin epey yaygın olduğunu söylüyor. 

Sıkılınca, boş kalınca veya strese girince elin telefona gitmesi pek çok kişi için alışkanlık haline geldiğinden bunu bırakmak çok zor olabiliyor.

Anderson ve Wallach, farklı bir aktivite bulmanın elzem olduğunu söyleyerek ekliyor:

Bu alternatifler genellikle hobiler ya da oyun içeren aktiviteler olabilir. Yetişkinler bazen eğlenmenin nasıl bir his olduğunu unutur. Eğlenceyi görev listenizden ayırarak ve sırf oynamak için oyun oynayarak stres seviyelerini önemli ölçüde azaltabilir ve dijital refahınızı artırabilirsiniz.

Sağlıklı yaşam sitesi Health ise kitap okumayı veya haberleri internet yerine gazeteden takip etmeyi öneriyor.

2) Sosyal bağlarınızı güçlendirin

Sosyal medyadan uzaklaşmak kişide günceli kaçırma korkusu (fear of missing out/FOMO) adı verilen bir endişe de yaratabilir. 

Dünyada veya başka insanların hayatında ne olup bittiğinden haberdar olmamak kişiyi yalnız hissettirebilir.

Anderson ve Wallach bu süreçte başkalarıyla kurulan ilişkinin kritik önem taşıdığına dikkat çekerek dijital detoks yapanların arkadaşlarıyla daha sık vakit geçirmesini veya yeni arkadaşlar edinmesini öneriyor.

Ayrıca bu ortamlardaki diğer kişilerin de detoks sürecini etkileyeceğini ifade eden yazarlar "Dışarı çıktığınız bir gece arkadaşınız telefonunu çıkarırsa FOMO çirkin yüzünü gösterebilir" diyor.

3) Bilinçli farkındalığa önem verin

Koşuşturmaca dolu bir hayat süren pek çok kişi günlük sorumluluklarından vakit bulup kendisine zaman ayıramıyor. 

Ancak uzmanlar kişinin şimdiki zamana odaklanarak kendi düşünce ve duygularını dinlemesinin önemini vurguluyor. Bilinçli farkındalığın bilişsel becerileri geliştirmekten stresi azaltmaya kadar çeşitli faydalarına dikkat çekiliyor.

Anderson ve Wallach da dijital detoks yapmaya çalışan kişilerin kendilerine odaklanmasını öneriyor:

Hareketsiz ve sessiz kalabileceğiniz anlar yaratmak, çok ihtiyaç duyulan bir deşarj sağlayabilir.

Araştırmacılar çalışmalarındaki çoğu kişinin yoga veya meditasyona başvurduğunu ekliyor.

4) Dijital refaha devam eden bir yolculuk gibi yaklaşın

Araştırmacılar dijital araçlarla sağlıklı bir ilişki kurma yolunda, kişinin kendi istekleri doğrultusunda bazı hedefler koymasını öneriyor:

Bunlar üretkenlik hedefleri değil, verimsiz olma hedefleri. Amaç daha tatmin edici yollarla bağlantıyı kesmek. İster arkadaşlarınızla haftalık bir oyun gecesi planlayın ister telefonunuz olmadan 10 dakikalık bir yürüyüşe çıkın.

Anderson ve Wallach dijital detoks sürecinde zaman zaman fire verilebileceğine de değinerek bunun bir yolculuk olduğunu fark etmek gerektiğini belirtiyor. 

Ayrıca aranan dengenin kurulması için tek bir detoks dönemi de yeterli olmayabilir. 

İkili, bu sürecin zorlu olabileceğini ifade ederek yazılarını şöyle tamamlıyor:

Birçok kişi nihayetinde bunun ödüllendirici olduğunu keşfediyor. Fakat insanlar makine değil ve bu nedenle sınırlarınızı bilip detoks sırasında kendinizle ve başkalarıyla yeniden bağlantı kurmanın yollarını bulmak, insaniyet duygunuzu ve dijital refahınızı ciddi derecede artırabilir.

Independent Türkçe, Conversation, Health, Healthline, Journal of Consumer Behaviour



Ünlü yönetmen gişe canavarını çekmeyi reddettiğine pişman değil

Senaryosu Tom Hedley tarafından kaleme alınan Flashdance, En İyi Şarkı dalında Oscar kazanmıştı (Paramount Pictures)
Senaryosu Tom Hedley tarafından kaleme alınan Flashdance, En İyi Şarkı dalında Oscar kazanmıştı (Paramount Pictures)
TT

Ünlü yönetmen gişe canavarını çekmeyi reddettiğine pişman değil

Senaryosu Tom Hedley tarafından kaleme alınan Flashdance, En İyi Şarkı dalında Oscar kazanmıştı (Paramount Pictures)
Senaryosu Tom Hedley tarafından kaleme alınan Flashdance, En İyi Şarkı dalında Oscar kazanmıştı (Paramount Pictures)

David Cronenberg, elinden kaçan, daha doğrusu elinin tersiyle tüm gücüyle ittiği bir projeyle ilgili verdiği kararla gurur duyuyor: Flashdance.

Kanadalı sinemacı, bu yıl 29 Kasım'da başlayıp 7 Aralık'a dek sürecek Marakeş Film Festivali'ne katıldı.

Pazar günü festival kapsamında hayranlarının karşısına çıkan ve uzun yıllara yayılan kariyerinden bahseden usta sinemacı, "Yapımcılar Don Simpson ve Jerry Bruckheimer'ın Flashdance'i yönetmek için benim doğru kişi olduğuma tamamen ikna olmalarına şaşırabilirsiniz" diyerek ekledi:

Gerçekten, neden benim çekmem gerektiğini düşündüklerini bilmiyorum ve sonunda 'Hayır' demek zorunda kaldım. Onlara 'Eğer yönetirsem filminizi mahvederim' dedim!

O yıl iki film birden çekti

Flashdance, geceleri bir barda dans eden, gündüzleriyse bir inşaat firmasında kaynakçı olarak çalışan Alex Owens'ın hikayesini anlatıyordu. 

Film, gösterime girdiği yıl olan 1983'ün en çok hasılat elde eden üçüncü yapımı olmuştu. 

1980'lerin Hollywood klasiklerinden biri olarak kabul edilen filmin başrollerini Jennifer Beals ve Michael Nouri paylaşmıştı.

Flashdance'in yönetmen koltuğunda Adrian Lyne otururken, Cronenberg aynı yıl Ölüm Bölgesi (The Dead Zone) ve Videodrome'u çekmişti.

"Kendime Kan Baronu diyordum"

81 yaşındaki üretken sinemacı, "Çalışmalarım korkunç, çökmüş ve ahlaksız olduğu için saldırıya uğradı" derken bir yandan gülümsüyordu: 

Bunların hepsi iyi şeyler.

Şey (The Thing) ve Sinek (The Fly) filmlerinin yönetmeni, "Kendime o zamanlar Kan Baronu diyordum" diye ekledi: 

Ama en azından Kral olduğumu söylemedim, çok mütevazıydım.

Son filmi festivalde izleyiciyle buluştu

Cronenberg'in bilimkurgu türündeki yeni filmi The Shrouds, Cannes'dan sonra Marakeş Film Festivali'nde de izleyicilerle buluştu. 

Bilimkurgu draması, eşinin ölümünden sonra teselli bulamayan tanınmış bir iş insanının, insanların ölen sevdiklerinin mezarlarında çürümesini izlemesini mümkün kılan tartışmalı bir teknoloji icat etmesini konu alıyor.

Independent Türkçe, Variety, AV Club