Dünya çapında yetişkinler arasında 800 milyondan fazla diyabet hastası var

Çalışma, 30 yaş üstü hasta kişilerin yarısından fazlasının tedavi görmediğini gösterdi (Reuters)
Çalışma, 30 yaş üstü hasta kişilerin yarısından fazlasının tedavi görmediğini gösterdi (Reuters)
TT

Dünya çapında yetişkinler arasında 800 milyondan fazla diyabet hastası var

Çalışma, 30 yaş üstü hasta kişilerin yarısından fazlasının tedavi görmediğini gösterdi (Reuters)
Çalışma, 30 yaş üstü hasta kişilerin yarısından fazlasının tedavi görmediğini gösterdi (Reuters)

Yeni bir çalışma, dünya çapında 800 milyondan fazla yetişkinin diyabet hastası olduğunu ortaya koydu. Bu oran, önceki değerlendirmelerde beklenenin iki katı.

Araştırmada ayrıca 30 yaşın üzerinde enfekte olanların yarısından fazlasının tedavi görmediği de ortaya çıktı. Şarku’l Avsat’ın The Lancet'te yayınlanan araştırmadan aktardığına göre, 2022 yılında 18 yaş ve üzeri tip 1 ve tip 2 diyabetli 828 milyon kişinin bulunduğu belirtildi. Araştırmacılar, 30 yaş ve üzeri yetişkinler arasında tedavi görmeyen 445 milyon hastanın bulunduğunu belirtti.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) daha önce 422 milyondan fazla insanın kan şekeri seviyelerini etkileyen ve tedavi edilmediği takdirde kalp, kan damarları, sinirler ve diğer organlarda bozulmaya neden olabilen kronik bir metabolik hastalık olan diyabete sahip olduğunu tahmin ediyordu. Diyabetin küresel insidansı 1990'dan bu yana iki kat artarak %7'den %14'e yükseldi. Bu artış büyük ölçüde düşük ve orta gelirli ülkelerde vaka sayısındaki artıştan kaynaklanmakta. Araştırmacılar, insidanstaki artışa rağmen, bu bölgelerdeki tedavi oranlarının artmadığını, bazı yüksek gelirli ülkelerde ise durumun iyileştiğini ve bunun da tedavi açığının genişlemesine yol açtığını ifade etti.

Örneğin Sahra Altı Afrika'nın bazı bölgelerinde diyabet hastası olduğu tahmin edilenlerin yalnızca yüzde beş ila on'u tedavi gördü. Bulaşıcı Olmayan Hastalık Risk Faktörleri İşbirliği ve Dünya Sağlık Örgütü iş birliği ile yürütülen çalışmanın yazarları, bunun tüm ülkeler için tedavi oranları ve tahminleri içeren ilk küresel analiz olduğunu belirtti. Araştırma, 140 milyondan fazla insanı kapsayan binden fazla araştırmaya dayanıyor.



Net sıfırın arkasındaki bilim insanları uyardı: Ülkeler kötüye kullanabilir

Araştırmacılar küresel sıcaklıkları düşürme hedefinde büyük ölçüde ormanlar gibi doğal karbon yutaklarına bel bağlanmasının yanıltıcı sonuçlar doğurabileceğini belirtiyor (Reuters)
Araştırmacılar küresel sıcaklıkları düşürme hedefinde büyük ölçüde ormanlar gibi doğal karbon yutaklarına bel bağlanmasının yanıltıcı sonuçlar doğurabileceğini belirtiyor (Reuters)
TT

Net sıfırın arkasındaki bilim insanları uyardı: Ülkeler kötüye kullanabilir

Araştırmacılar küresel sıcaklıkları düşürme hedefinde büyük ölçüde ormanlar gibi doğal karbon yutaklarına bel bağlanmasının yanıltıcı sonuçlar doğurabileceğini belirtiyor (Reuters)
Araştırmacılar küresel sıcaklıkları düşürme hedefinde büyük ölçüde ormanlar gibi doğal karbon yutaklarına bel bağlanmasının yanıltıcı sonuçlar doğurabileceğini belirtiyor (Reuters)

Küresel ısınmayla mücadelede net sıfır emisyon hedefinin bilimsel dayanağını geliştiren araştırmacılar, ülkelerin hile yapabileceğine dair uyardı. 

Net sıfır, esasen atmosfere salınan sera gazlarıyla atmosferden çıkarılan miktarın dengede olması anlamına geliyor.

Paris İklim Anlaşması'nda belirtilen küresel sıcaklık artışını 2 dereceyle sınırlama ve mümkünse 1,5 derecenin altında tutma hedefi kapsamında net sıfır temel bir yere sahip.

Orman ve turbalık gibi doğal karbon yutakları, insan kaynaklı karbon salımlarının yılda yaklaşık yarısını temizliyor. 

Ancak net sıfırın arkasındaki bilim insanları, bu doğal yutakların emdiği karbonun hesaba katılmasının küresel ısınmanın önüne geçmeyeceğini söylüyor.

Önde gelen hakemli dergi Nature'da 18 Kasım Pazartesi günü yayımlanan makalede, doğal yutakların temizlediği karbonu dahil eden ülkelerin aslında net sıfırla amaçlanan hedefe ulaşmadan, ulaşıyormuş gibi görünebileceği ifade ediliyor.

Küresel sıcaklıkların yükselmesini durdurmak için salımların, kara ve okyanusların "pasif" temizliğine dayanmadan net sıfıra ulaşması gerekiyor. Bu sayede doğal yutakların fazla karbondioksiti emmeyi sürdürerek gazın atmosferik oranlarını düşürmesi ve okyanusun derinlerinde devam eden ısınmayı dengelemesi mümkün olabilir.

Ancak pek çok ülke net sıfır hedeflerine doğal yutakları da dahil ediyor. 

Norveç'teki CICERO Uluslararası İklim Araştırmaları Merkezi'nden ve çalışmanın yazarlarından Glen Peters, "Bazı ülkeler bunu kasten kötü niyetli bir şekilde kullanabilir" diyerek ekliyor: 

Bu durum, toplam arazileri içinde geniş orman alanlarına sahip ülkelerde daha büyük bir sorun yaratacak.

Bilim insanları 11-22 Kasım'da Azerbaycan'da düzenlenen COP29 İklim Zirvesi'nde net sıfırın ne anlama geldiğinin açıkça belirtilmesi çağrısı yaparak "jeolojik net sıfıra" dikkat çekiyor.

Oxford Üniversitesi'nden çalışmaya liderlik eden Myles Allen, "Ülkelerin jeolojik net sıfır ihtiyacını kabul etmesi gerekiyor" diyor: 

Yani 2050 civarında halen fosil yakıtları kullanarak karbondioksit üretiyorsanız, ürettiğiniz karbondioksiti toprağa geri vermeye yönelik bir planınız olması gerekiyor.

Araştırmacılar doğal karbon yutaklarının korunması gerektiğini de vurguluyor. Ayrıca bunların sadece yeni bir orman dikilmesi gibi durumlarda net sıfır hedefinde hesaba katılabileceğini ekliyorlar.

"Pasif karbon yutaklarını korumak zorundayız. Ormanlarımızı ve okyanuslarımızı korumak zorundayız çünkü net sıfır emisyonun insanlara vaat ettiğimiz şeyi yapabilmesi, yani küresel ısınmayı durdurması için bu karbon yutağı hizmetini sağlamalarına ihtiyacımız var" diyen Allen ekliyor: 

Ancak bu pasif yutaklar, devam eden fosil yakıt kullanımını bir şekilde telafi ediyormuş gibi davranamayız.

Independent Türkçe, Guardian, New Scientist, Nature