Martin Scorsese, gözden kaçan korku filmini öneriyor

I Saw the TV Glow'un yapımcıları arasında iki Oscar ödüllü aktris Emma Stone ve komedyen eşi Dave McCary de bulunuyor (A24)
I Saw the TV Glow'un yapımcıları arasında iki Oscar ödüllü aktris Emma Stone ve komedyen eşi Dave McCary de bulunuyor (A24)
TT

Martin Scorsese, gözden kaçan korku filmini öneriyor

I Saw the TV Glow'un yapımcıları arasında iki Oscar ödüllü aktris Emma Stone ve komedyen eşi Dave McCary de bulunuyor (A24)
I Saw the TV Glow'un yapımcıları arasında iki Oscar ödüllü aktris Emma Stone ve komedyen eşi Dave McCary de bulunuyor (A24)

Efsanevi yönetmen Martin Scorsese, aldığı övgü dolu yorumlara rağmen yılın gözden kaçan filmlerinden birini sinemaseverlere önerdi.

Yeni projesi The Saints hakkında Amerikan haber ajansı Associated Press'e konuşan yönetmene, son zamanlarda beğendiği bir film olup olmadığı soruldu. 

82 yaşındaki usta sinemacı, "İki hafta önce izlediğim ve çok beğendiğim bir film vardı, adı I Saw the TV Glow" dedi. 

Gerçekten duygusal, psikolojik açıdan güçlü ve çok dokunaklıydı. Sizi etkisi altına alıyor. Kimin çektiğini bilmiyordum. Jane Schoenbrun'mış.

Schoenbrun'ın kaleme alıp yönettiği, başrollerini Jurassic World: Hakimiyet'le (Jurassic World: Dominion) tanınan Justice Smith ve 4 sezon süren Netflix komedisi Atypical'ın yıldızı Brigette Lundy-Paine'in paylaştığı psikolojik korku filmi, bir televizyon programına duydukları aşkla birbirlerine bağlanan iki çekingen gencin hikayesini merkeze alıyor.

Bir süre sonra programın gizemli bir şekilde iptal edilmesiyle, televizyon yayını ve gerçeklik arasındaki çizgiler gittikçe bulanıklaşıyor.

ABD'de sınırlı sayıda sinema salonunda gösterim şansı bulan film, Türkiye'de vizyona girmedi. 

Scorsese, bağımsız korku filmini öven tek kişi değil; sinema yazarları da olumlu yorumlarıyla usta yönetmene katılıyor. Eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 84 puan alan filmin izleyici skoru da 71.

"Kategorize edilemeyecek kadar tuhaf"

Observer yazarı Wendy Ide, "türün geleneklerinden kopuk" diye nitelediği film için şöyle yazıyor:

Biçim değiştiren huzursuzluğuyla I Saw the TV Glow, kategorize edilemeyecek kadar tuhaf.

Times, filmi "Son derece melankolik olsa da çok eğlenceli" diye nitelendirirken Guardian'dan Peter Bradshaw, "geleceğin klasiği olmaya aday" dediği film için şu ifadeleri kullanıyor: 

Klostrofobik, hastalıklı ve muhteşem.

Independent Türkçe, GamesRadar, Associated Press, Observer, Times, Guardian, Rotten Tomatoes



Sürekli oturmak, egzersiz yapılsa bile kalp sağlığını etkiliyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Sürekli oturmak, egzersiz yapılsa bile kalp sağlığını etkiliyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir çalışma, günde 10 saat veya daha fazla hareketsiz kalmanın, düzenli egzersiz yapanlarda bile kalp yetmezliği riskini artırabileceği uyarısını yapıyor.

Yetersiz egzersizin kalp hastalıklarına yol açtığı biliniyor ve sağlık kılavuzları bu riski azaltmak için haftada yaklaşık 150 dakika orta ila şiddetli fiziksel aktivite öneriyor.

Ancak ABD'deki Massachusetts General Hospital'dan bilim insanlarına göre egzersiz, günlük aktivitenin sadece bir küçük kısmını oluşturuyor ve mevcut kılavuzlar hareketsiz kalmakla ilgili özel tavsiyelerde bulunmuyor.

JACC adlı akademik dergide yayımlanan yeni çalışmada, Birleşik Krallık biyobankasında kayıtlı yaklaşık 90 bin kişinin sağlık bilgileri değerlendirildi.

Katılımcılar, bileğe takılan bir ivmeölçer tarafından hareketlerinin 7 gün boyunca kaydedilmesiyle elde edilmiş verileri sundu. Ortalama yaşı 62 olan katılımcıların yaklaşık yüzde 56'sı kadın ve günlük ortalama hareketsiz kalma süreleri yaklaşık 9,4 saat.

Çalışma, kalp hastalığı riskinin en yüksek olduğu hareketsiz zaman miktarını değerlendirdi.

Bilim insanları, hareketsiz zaman ve fiziksel aktivitenin birlikte atriyal fibrilasyon (AF), miyokard enfarktüsü (ME) ve kalp yetmezliği (KY) gibi ölümcül durumların riskini nasıl etkilediğini değerlendirdi.

Katılımcıları 8 yıl boyunca takip eden bilim insanları, yaklaşık 3 bin 600 kişide AF ve 1850'den fazlasında KY geliştiğini, 1600'den fazlasındaysa MI görüldüğünü tespit etti.

Bilim insanları, bu katılımcılardan yaklaşık 900'ünün kalp hastalıkları nedeniyle öldüğünü söylüyor.

Araştırmacılar ayrıca hareketsiz zamanın katılımcılar üzerindeki etkilerinin sonuçlarının değiştiğini gözlemledi.

Örneğin, AF ve MI geçirenler arasında risk, büyük bir değişim olmaksızın zaman içinde istikrarlı bir şekilde artıyor gibi görünüyordu.

KY ve kalp hastalığı olanlar arasında, hareketsizlik süresi günde yaklaşık 10,5 saati aşana kadar risk artışı minimum düzeydeydi.

Bu noktada çalışma, riskin önemli ölçüde arttığını ve davranış için bir "eşik" etkisi gösterdiğini ortaya koydu.

Hareketsiz kalmanın AF ve MI riskleri üzerindeki bazı etkileri, önerilen 150 dakikalık orta ila şiddetli fiziksel aktivite veya daha fazlasını karşılayan katılımcılarda önemli ölçüde azaldı.

Ancak araştırmacılar, bu katılımcılarda KY ve KV ölümünün "yüksek riski" üzerindeki etkilerin "belirgin olmaya devam ettiği" uyarısında bulunuyor.
 

xcvfghy
Çalışmanın grafik özeti (JACC)

Çalışmanın ortak yazarı Shaan Khurshid, "Gelecekteki kılavuzlar ve halk sağlığı çabaları, hareketsiz zamanı azaltmanın önemini vurgulamalı" dedi.

Günde 10,6 saatten fazla hareketsiz kalmamak, daha iyi kalp sağlığı için gerçekçi bir asgari hedef olabilir.

Çalışmanın bir sınırlamasını vurgulayan bilim insanları, katılımcı verilerinin toplandığı bileğe takılan ivmeölçerlerin duruşu tespit etmede kusurlu olduğunu ve hareketsizlik süresini yanlış sınıflandırabileceğini söylüyor.

Fakat çalışmanın hareketsiz davranışla kalp sağlığı arasında güçlü bir bağlantı olduğuna dair artan kanıtlara katkıda bulunduğunu belirtiyorlar.

Brown Üniversitesi Aile Hekimliği Bölümü Direktörü Charles Eaton, akademik dergideki bağlantılı bir başyazıda "Bulgular, daha iyi sağlık için insanları hareket ettirmemiz gerektiğini güçlü bir şekilde ortaya koyuyor" dedi.

Independent Türkçe