John Wick'in yönetmeni, filmi son anda kurtaran yıldıza teşekkür etti

Keanu Reeves, John Wick'de (Warner Bros)
Keanu Reeves, John Wick'de (Warner Bros)
TT

John Wick'in yönetmeni, filmi son anda kurtaran yıldıza teşekkür etti

Keanu Reeves, John Wick'de (Warner Bros)
Keanu Reeves, John Wick'de (Warner Bros)

John Wick serisinin yönetmeni Chad Stahelski, Eva Longoria'nın çekimlerin başlamasına 24 saat kala ilk filmi iptal edilmekten kurtarmasıyla ilgili yorum yaptı.

Emekliye ayrıldıktan sonra işe dönmekte isteksiz olan bir tetikçiyi konu alan aksiyon serisi, 4 filmle 1 milyar dolar hasılat elde etti ama yaratıcılarının 6 milyon dolarlık bütçe açığı yüzünden neredeyse çekilemiyordu.

Stahelski ve David Leitch, Desperate Housewives yıldızının "imdada yetiştiğini" ve yatırımın "ona önemli miktarda geri döndüğünü" açıklamıştı.

The Hollywood Reporter'ın It Happened in Hollywood adlı podcast'inde konuşan Stahelski, filmini kurtaran kişinin Longoria olduğunu John Wick gösterime girene kadar bilmediğini itiraf etti. Üretime geçmeden yaklaşık bir hafta önce bütçe açığımız vardı" diye anlattı.

Bir yatırımcımızdan yaklaşık 6 milyon dolarlık kayıp yaşamıştık. 18 milyon dolarlık bir film yapıyorsanız bu sizi öldürür.

Stahelski şöyle devam etti:

Hiç paramız yoktu. Bu yüzden ekibin büyük bir kısmı ayrıldı. Çekim lokasyonlarını kaybediyorduk. Başarısız olmamıza resmen 24 saat kalmıştı.

Stahelski, Leitch ve başrol Keanu Reeves tüm maddi kaynaklarını filme aktardığı halde yine de yeterli olmamıştı.

Daha sonra filmin yapımcısı Basil Iwanyk, çekimlerden vazgeçmeden 48 saat önce bir yatırımcı bulunduğunu duyurmuştu.

Stahelski "Hakkında çok düşünmedik ve hemen çekimlere başladık, neredeyse bir yıl sonra Eva Longoria olduğunu öğrendik" dedi.

Bu yüzden, doğrudan ertesi gün onu arayıp teşekkür etmek için Chateau Marmont'da öğle yemeğine davet ettik ve ona ne kadar teşekkür etsek azdı.

Yönetmen, kendisi ve filmin 2014'te gösterime girmesinden sonraki yıllarda Desperate Housewives yıldızının güçlü yatırım içgüdüleri hakkında şakalaştığını da söyledi.

Stahelski "Eva 'Bu bir yatırımdı ve ne olup bittiğini bilmiyordum. Ne olduğundan haberim yoktu. Ancak kulağa biraz tuhaf ve havalı geliyordu' diyor" diye anlattı.

Bu yüzden umarım yatırdığı her kuruşu geri almıştır. Umarım milyonlarca dolar kazanmıştır.

Kısa süre önce Longoria, Business Insider'a John Wicks'e dahil oluşunu anlatmış ve tek pişmanlığının serinin devam filmlerine katkıda bulunmamak olduğunu açıklamıştı.

2014 yapımı John Wick'in ardından 2017'de John Wick 2 (John Wick: Chapter 2), 2019'da John Wick 3: Parabellum (John Wick: Chapter 3- Parabellum) ve geçen yıl John Wick 4 (John Wick: Chapter 4) gelmişti.

Longoria "Kızdığım şey, diğer filmlerle bağlantım olmaması" demişti.

Bu tek seferlik bir şeydi. Bu bir kumardı. Ama bu benim tek hatamdı, tüm filmlere dahil olmamak...

Serinin devam filmlerine dahil olmayan Longoria, toplam kazancı hakkında şunu söylemişti:

Biliyor musunuz, kontrol etmem gerekir. Kesinlikle, iki katından (6 milyon dolar) fazla.

Independent Türkçe



İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
TT

İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)

Bilim insanları ilk kez bir Antik Mısırlının tüm genomunu diziledi. Yaklaşık 4 bin 500 yıl önce yaşayan adamın kalıntıları, antik uygarlıktan gelen en eski genetik veriyi de sunuyor.

Uzmanlar, bölgenin sıcak iklimi DNA'nın kolayca bozunmasına yol açtığı için Antik Mısır'dan genetik kayıtlar bulmanın epey zorlu bir iş olduğunu söylüyor. Ayrıca bu toplumda yaygın olan mumyalama da yumuşak dokuları muhafaza etmesine karşın DNA'nın düzgün bir şekilde korunmasını engelliyor.

Bugüne kadar Antik Mısır'dan sadece üç kişinin genomunun bir kısmı dizilenmişti. Ayrıca bu kişiler uygarlığın daha geç dönemlerinde yaşamıştı. 

Bulguları önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmadaysa, bu örneklerden en az bin yıl daha önceye ait bir genom ilk kez tamamen dizilendi. 

Kahire'nin güneyindeki Nuwayrat köyünde 1900'lerin başında bulunan kalıntılar, kayaya oyulmuş bir mezarın içine yerleştirilmiş bir çömlek kabın içindeydi.

Liverpool John Moores Üniversitesi'nden Dr. Adeline Morez Jacobs liderliğindeki araştırmacılar, 4 bin 500 ila 4 bin 800 yıl önce yaşamış kişinin kemiklerini inceledi. Ayrıca dişinden aldıkları örneklerle genomunu dizileyen ekip, Antik Mısırlı hakkında eşsiz bilgiler elde etti.

VFDGH
Adamın kalıntılarını içeren çömlek 1902'de keşfedilmişti (Garstang Arkeoloji Müzesi/Liverpool Üniversitesi)

İlk piramitler inşa edilirken yaşayan kişinin kalıntıları, 44-64 yaşında ölen bir erkek olduğuna işaret ediyor. Makalenin yazarlarından Joel Irish, MÖ 2855 ila 2570'de hayatını kaybeden adam hakkında "Öldüğünde muhtemelen 60'lı yaşlarındaydı, ki bu o dönem için inanılmaz derecede ileri bir yaş" diyor.

Bilim insanları kişinin genetik materyalinin yüzde 80'inin beklendiği gibi Kuzey Afrika kökenine sahip olduğunu tespit etti. Ancak yüzde 20'si, Batı Asya ve Mezopotamya bölgesindeki insanlara dayanıyordu.

Araştırmacılar Antik Mısır ve Mezopotamya halkları arasında bir ilişki olduğunu uzun zamandır düşünüyordu. Arkeolojik bulgular bu etkileşime güçlü kanıtlar sunsa da bugüne kadar genetik bir veri elde edilememişti. 

Harvard Üniversitesi'nden Iosif Lazaridis, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında "Bu örnek bize, bu kadar erken bir tarihte Mısır'da çoğunlukla Kuzey Afrikalı soyundan gelen ancak Mezopotamya'dan da bir miktar soy katkısı olan insanlar olduğunu söylüyor" diyor: 

Bu coğrafi açıdan mükemmel derecede mantıklı.

Araştırmacılar bulunan kemiklerde artrit ve osteoporoz belirtilerinin yanı sıra yaşamının büyük bölümünde aşağı baktığını ve öne doğru eğildiğini gösteren işaretler tespit etti. Ayrıca kollarını uzun süre önünde tuttuğunu, ağır malzemeler taşıdığını ve sert yüzeylere oturduğunu gösteren bulgulara rastlandı. 

Ekip bu verilere dayanarak bu kişinin ağır işçilik yaptığı ve muhtemelen çömlekçi olduğu sonucuna vardı. Irish çömlekçi çarkının da Mısır'a bu dönemde geldiğini söyleyerek ekliyor:

Öte yandan bir çömlekçiye genellikle böyle üst sınıf bir cenaze töreni düzenlenmez. Belki de olağanüstü yetenekli ya da başarılı olduğu için sosyal statüsü yükselmişti.

Bilim insanları Antik Mısır ve Mezopotamya ilişkisine ışık tutan yeni çalışmanın sadece tek bir genom örneğine dayandığına ve daha fazla kanıt bulmayı beklediklerine değiniyor. Bu sayede iki bölgede yakın zamanda ortaya çıkan yazının kökenlerini ve farklı toplumlar arasındaki göçleri daha iyi anlamayı umuyorlar.

Makalenin ortak yazarı Dr. Linus Girdland-Flink "Bu, insan genetik varyasyonu bulmacasının sadece bir parçası: Bugüne kadar yaşamış her insan ve onların genomu bu bulmacanın benzersiz bir parçasını oluşturuyor" diyerek ekliyor:

Hiçbir zaman herkesin genomunu dizileyemeyeceğiz ancak insanlık tarihinde bugün kim olduğumuzu şekillendiren önemli olayları doğru bir şekilde yeniden yapılandırmak için dünyanın dört bir yanından yeterince çeşitli örnek toplamayı umuyoruz.

Independent Türkçe, CNN, New Scientist, Nature