Wicked Barbie skandalı: Porno bağlantısı dava getirdi

Oyuncak şirketi, paketlerin üzerine yanlışlıkla porno sitesi bağlantısı bastıktan sonra müşterilerden özür dilemişti

Wicked Barbie bebekleri, yanlışlıkla porno sitesine giden bir bağlantıyla satılmıştı (X/@just2goodYT)
Wicked Barbie bebekleri, yanlışlıkla porno sitesine giden bir bağlantıyla satılmıştı (X/@just2goodYT)
TT

Wicked Barbie skandalı: Porno bağlantısı dava getirdi

Wicked Barbie bebekleri, yanlışlıkla porno sitesine giden bir bağlantıyla satılmıştı (X/@just2goodYT)
Wicked Barbie bebekleri, yanlışlıkla porno sitesine giden bir bağlantıyla satılmıştı (X/@just2goodYT)

Mattel'in Wicked bebeklerinin paketlerine yanlışlıkla bir porno sitesi bağlantısı basmasının ardından Güney Karolinalı bir kişi şirkete dava açtı.

Oyuncak holdingi Mattel, Universal Pictures'ın Wicked uyarlamasıyla işbirliği yaparak sınırlı sayıda üretilen bir Barbie bebek koleksiyonunu piyasaya sürmüştü. Ancak bazı dikkatli müşteriler, kutuların üzerindeki bağlantılardan birinin bir porno sitesine ait olduğunu fark etti. 

Mattel'e karşı açılan yeni toplu davaya göre, bağlantı Güney Karolinalı ebeveynin kızını "Wicked bebekleriyle hiçbir ilgisi olmayan" +18 bir internet bir sitesine yönlendiriyordu.

Davacı, Mattel'in kendisine para iadesi yapmadığını ve yazım hatasının kendisine ve çocuğuna "duygusal sıkıntı" yaşattığını iddia etti.

Dava dilekçesinde "Bu sahneler gerçek cinsel ilişkiyi tasvir eden sert, tamamen çıplak pornografik görüntülerdi” yazıyor.

Davacının küçük kızı, fotoğrafları hemen annesine gösterdi ve her ikisi de gördükleri karşısında dehşete düştü. Eğer davacı bu derece uygunsuz bir kusurdan haberdar olsaydı ürünü satın almazdı.

Davacı, miktarı belirtilmeyen bir tazminat ve hakkaniyete uygun çareler talep ediyor.

The Independent cevap hakkı için Mattel'le iletişime geçti.

Mattel daha önce The Independent'a gönderdiği açıklamada tüketicilerden özür dilemişti:

Mattel, özellikle ABD'de satılan Mattel Wicked koleksiyonu oyuncak bebeklerinin ambalajında, tüketicileri resmi WickedMovie.com açılış sayfasına yönlendirmeyi amaçlayan yanlış bir baskıdan haberdar edildi. Bu talihsiz hatadan dolayı derin üzüntü duyuyoruz ve bunu düzeltmek için derhal harekete geçiyoruz.

Şirket, tüketicilere "ürün ambalajını atmalarını ya da bağlantıyı gizlemelerini ve daha fazla bilgi için Mattel Müşteri Hizmetleri'yle iletişime geçmelerini" tavsiye etmişti.

Wicked'in sinemalarda gösterime girmesinin ardından Universal'ın pazarlama müdürü Michael Moses, Variety'ye yaptığı açıklamada porno sitesi tartışmalarının filmin bilet satışlarını olumsuz etkilediğini düşünmediğini söylemişti. Moses "Basında yer bulmanın her halükarda iyi bir şey olduğunu düşünmüyorum. Olayları her zaman filmi görme arzusuna gerçekten zarar verebilecek ve veremeyecek olanlar şeklinde sınıflandırıyorum" dedi.

Bence bu örnek, bir tehditten çok hikaye niteliğindeydi.

Ariana Grande'nin Glinda karakterini ve Cynthia Erivo'nun Elphaba karakterini canlandırdığı filmin, Şükran Günü hafta sonunda ABD gişelerinde 420 milyon dolar gibi eşi benzeri görülmemiş bir hasılata ulaştığı tahmin ediliyor.

Bu dönüm noktası, filmin açılış hafta sonunda etkileyici bir şekilde 114 milyon dolar hasılat elde ederek herhangi bir müzikalin gelmiş geçmiş en başarılı beyazperde uyarlaması olmasının ardından yaşanmıştı. Bu rekoru daha önce 2014'te gösterime giren Sihirli Orman (Into the Woods) 31 milyon dolarla elinde tutuyordu.

Halen sinemalarda olan Wicked, eleştirmen ve seyircilerin beğenisini kazandı ve pek çok hayran hem Grande hem de Erivo'nun Oscar için değerlendirilmesi çağrısı yapıyor.

The Independent'tan Clarisse Loughrey, üç yıldız verdiği eleştirisinde "film eğlenceli ve oyunculuklar iyi" diye belirtmişti.

Cynthia Erivo ve Ariana Grande, rekorlar kıran müzikalin bu uyarlamasında olağanüstü vokal beceriler sergiliyor.

Independent Türkçe



İnsanlar havalimanlarında neden tuhaf davranıyor?

Havalimanlarının çevresel koşulları, endişeli yolcuları daha fazla geriyor olabilir (Pexels)
Havalimanlarının çevresel koşulları, endişeli yolcuları daha fazla geriyor olabilir (Pexels)
TT

İnsanlar havalimanlarında neden tuhaf davranıyor?

Havalimanlarının çevresel koşulları, endişeli yolcuları daha fazla geriyor olabilir (Pexels)
Havalimanlarının çevresel koşulları, endişeli yolcuları daha fazla geriyor olabilir (Pexels)

Pek çok kişi havalimanlarında tuhaf veya agresif davranan kişilere denk gelmiştir. 

Özellikle öfkeli yolcuların problemli davranışlar sergilediği olaylar son yıllarda artıyor. Bunun karşısında havalimanında alkol servis edilmemesi gerektiği yönünde çağrılar yapılıyor.

Ancak bu davranışların arkasında sadece alkol olmayabilir. Birleşik Krallık'taki Leeds Beckett Üniversitesi'nde psikoloji dersleri veren Steve Taylor, Conversation için kaleme aldığı yazıda bu meseleyi masaya yatırıyor. 

Taylor, bazı kişilerin uçma korkusundan dolayı gerildiğini ve bu nedenle agresif davranışlar sergileyebileceğini söylüyor. Ayrıca bazıları rahatlamak için içki içebiliyor ve bu da daha pervasız davranmalarına yol açıyor olabilir. 

Havalimanlarının gürültülü ve kalabalık ortamının da duruma pek fayda sağladığı söylenemez. 

Psikolog, bunların yanı sıra havalimanlarında zaman ve mekan algısının bulanıklaşmasının da rol oynadığını düşünüyor. 

Taylor, "Havalimanları şimdiki zamanın hoş karşılanmadığı bir yokluk bölgesidir. Herkesin dikkati geleceğe, uçuşlarına ve varış noktalarına ulaştıklarında onları bekleyen maceralara yönelir" diyerek ekliyor: 

Geleceğe bu kadar yoğun bir şekilde odaklanmak, özellikle uçuşlar rötar yaptığında hayal kırıklığı yaratıyor.

Havalimanlarında bulanıklaşan tek şey zaman ve mekan algısı değil. Bu ortamlarda insanların, tanımadıkları kişilerle sohbet etme ihtimali artıyor. 

Taylor'a göre sosyal sınırların esnediği bu ortam, toplumun normal kurallarının ortadan kalkmasına neden olabilir. 

Yazıda ayrıca başka bir ülkeye yapılan yolculuklarda, ulusal sınırların arasında kalmanın da davranışları etkileyebileceğine değiniliyor. Eğer farklı bir zaman dilimindeki bir yere seyahat ediliyorsa hem mekan hem zaman algısı daha fazla bozulabilir.

"Kendimizi zaman ve mekan üzerinden tanımlarız" diyen Taylor ekliyor:

Ayrıca kendimizi ülkemizle de tanımlarız. Bu tür işaretler olmadan kendimizi başıboş hissedebiliriz. 

Yapılan araştırmalar, bu türden oryantasyon bozulmalarının geçici olsa bile ruh sağlığını olumsuz etkileyebileceğini gösteriyor.

Diğer yandan Taylor, kimliği belirleyen şeylerden veya zamandan "azade olunan" havalimanlarının özgürleştirici bir etki de yaratabileceğini söylüyor.

Psikolog, "Bir dizide her hafta aynı karakteri canlandırmak zorunda kalan oyuncular gibi, rollerimizin güvenliğinden hoşlanıyoruz ancak kendimizi yeni zorluklarla test etmeyi ve esnetmeyi arzuluyoruz" diye yazıyor: 

Dolayısıyla normal rutinlerimizin ve ortamlarımızın dışına çıkmak canlandırıcı bir his veriyor. İdeal olan, havalimanında başlayan özgürlüğün yurtdışı maceralarımız boyunca devam etmesi.

Independent Türkçe, Conversation, Guardian, Human Studies