Ünlü komedyenin anne ve babası üç gün arayla öldü

Emmy ödüllü Amerikalı komedyen ve yazar Conan O'Brien, NBC'nin sohbet programı Late Night with Conan O'Brien'la tanınıyor (Reuters)
Emmy ödüllü Amerikalı komedyen ve yazar Conan O'Brien, NBC'nin sohbet programı Late Night with Conan O'Brien'la tanınıyor (Reuters)
TT

Ünlü komedyenin anne ve babası üç gün arayla öldü

Emmy ödüllü Amerikalı komedyen ve yazar Conan O'Brien, NBC'nin sohbet programı Late Night with Conan O'Brien'la tanınıyor (Reuters)
Emmy ödüllü Amerikalı komedyen ve yazar Conan O'Brien, NBC'nin sohbet programı Late Night with Conan O'Brien'la tanınıyor (Reuters)

Ünlü sunucu ve komedyen Conan O'Brien'ın anne ve babası Dr. Thomas O'Brien'la Ruth Reardon O'Brien üç gün arayla hayatını kaybetti. Thomas 95, Ruth ise 92 yaşındaydı. 

Bir epidemiyolog olan Thomas O'Brien ve avukat Ruth O'Brien, komedi yıldızı da dahil olmak üzere 6 çocuk yetiştirerek başarılı kariyerlerini sürdürdü.

Bell-O'Dea Cenaze Evi tarafından paylaşılan ölüm ilanına göre Thomas, pazartesi "sağlığı bozulduktan sonra", Ruth ise perşembe günü Massachusetts'teki evlerinde yaşamını yitirdi.

28 Ocak 1929'da Massachusetts'in Worcester kentinde doğan Thomas, 1954'te tam burs aldığı Harvard Tıp Fakültesi'nden mezun oldu.

Thomas, 60 yılı aşan kariyerinde en çok antimikrobiyal ilaç direnci araştırmalarındaki çalışmalarıyla tanındı. 

Aynı zamanda halihazırda Brigham and Women's Hospital diye adlandırılan hastanenin bulaşıcı hastalıklar bölümünün ilk yöneticisiydi. 

Ayrıca Harvard Tıp Fakültesi'nde doçent olarak görev yapmıştı.

Ruth ise 16 Aralık 1931'de Massachusetts'in Worcester kentinde dünyaya geldi. Hukuk fakültesi sınıfındaki sadece 4 kadından biri olarak 1957'de Yale Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. 

Ruth, 1956-57'de Massachusetts Yüksek Yargı Mahkemesi Başyargıcı Raymond Wilkins'in hukuk katibi olarak görev yaptı. 

Daha sonra Boston'daki Ropes & Gray hukuk firmasında emlak avukatı olarak çalıştı ve 1978'de firmanın ortağı oldu.

Conan O'Brien, kendisini komediyle babasının tanıştırdığını söyledi ve bu hafta Boston Globe'a verdiği röportajda onu "tanıdığı en komik adam" diye tanımladı. 

Babasının "fikirlere, insanlara, hayatın çılgın çeşitliliği ve ironisine karşı doymak bilmez bir iştahı" olduğunu söyleyerek ekledi:

Her yere gitmek, herkesle tanışmak, her şeyi görmek, her şeyi tatmak isterdi.

Babasını anlatan 61 yaşındaki O'Brien şöyle dedi:

Güldüğünde tüm vücudu sarsılır ve neredeyse kendine sarılırdı.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, New York Times, Boston Globe



Bakteri kullanılarak plastikten ağrı kesici üretildi

Bilim insanları şişelerdeki plastiği kullandı ancak başka türden plastiklerle de ilacı üretebileceklerini düşünüyorlar (Unsplash)
Bilim insanları şişelerdeki plastiği kullandı ancak başka türden plastiklerle de ilacı üretebileceklerini düşünüyorlar (Unsplash)
TT

Bakteri kullanılarak plastikten ağrı kesici üretildi

Bilim insanları şişelerdeki plastiği kullandı ancak başka türden plastiklerle de ilacı üretebileceklerini düşünüyorlar (Unsplash)
Bilim insanları şişelerdeki plastiği kullandı ancak başka türden plastiklerle de ilacı üretebileceklerini düşünüyorlar (Unsplash)

Bilim insanları bir bakteriyi kullanarak plastik atıkları ağrı kesiciye dönüştürmeyi başardı. 

Günümüzde birçok ilaç gibi, asetaminofen veya daha yaygın ismiyle parasetamol de büyük ölçüde fosil yakıtlardan üretiliyor. İklim kriziyle mücadelede fosil yakıtların kullanımının azaltılmasının yanı sıra plastik atıkların dönüştürülmesi de büyük önem taşıyor.

Birleşik Krallık'taki Edinburgh Üniversitesi'nden araştırmacılar, bu iki hedefe aynı anda hizmet eden çığır açıcı bir buluşa imza attı. 

Bilim insanları genetiği değiştirilmiş Escherichia coli adlı bakteri yardımıyla şişelerde kullanılan plastikten parasetamol üretti. 

Bulguları hakemli dergi Nature Chemistry'de dün (23 Haziran) yayımlanan çalışmada şişe ve gıda ambalajlarında sıkça yer alan polietilen tereftalat (PET) türündeki plastikler kullanıldı. 

Araştırmacılar PET şişeleri kimyasal yolla parçalayarak işe koyuldu. Daha sonra bu malzemeyi, genetiği değiştirilmiş E. coli bakterilerine verdiler. 

Ekip bu süreçte bakterinin katalizör olarak fosfatı kullanarak molekülleri azot içeren organik bir bileşiğe dönüştürdüğünü gözlemledi. 

Çalışmaya göre bu dönüşümde Lossen düzenlenmesi denen bir tepkime gerçekleşmiş olmalı. İlginç bir şekilde normalde doğada görülmeyen ve zorlu laboratuvar koşulları gerektiren bu tepkime canlı hücreler aracılığıyla başarıyla gerçekleştirildi. 

Araştırmacılar tepkime sonucu ortaya çıkan PABA'nın, bakterilerin büyümek için ihtiyaç duyduğu kritik bir madde olduğunu ve genellikle hücre içinde diğer maddelerden üretildiğini söylüyor. Ancak deneyde genetiği değiştirilerek bu üretimi yapması engellenen E. coli, PET'ten gelen malzemeyi kullanmak zorunda kaldı.

Bilim insanları daha sonra bakteriye, biri mantarlardan, diğeri toprak bakterilerinden alınan iki geni ekleyerek PABA'yı parasetamole dönüştürmesini sağladı.

Kimya ve biyolojiden yararlanan atılım, aynı anda hem plastik kirliliğine hem de fosil yakıt kullanımına çözüm sunuyor.

Makalenin başyazarı Prof. Stephen Wallace, "İnsanlar halihazırda parasetamolün petrolden elde edildiğini bilmiyor" diyerek ekliyor: 

Bu teknoloji, kimya ve biyolojiyi ilk kez bu şekilde birleştirerek parasetamolü daha sürdürülebilir bir şekilde üretebileceğimizi ve aynı zamanda çevredeki plastik atıkları temizleyebileceğimizi gösteriyor.

Ekip, E. coli'yi kullanarak PET bazlı hammaddeyi 24 saatten kısa bir sürede yüzde 92'ye varan verimle parasetamole dönüştürebildiklerini belirtiyor. Ayrıca sürecin oda sıcaklığında gerçekleşmesi, ısıtma veya soğutma için enerji harcanmadığı anlamına geliyor.

Bu işlemin endüstriyel ve ticari açıdan uygulanabilir olduğunu kanıtlamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç var. Ancak bulgular umut vaat ediyor ve araştırmacılar başka plastik ve bakteri türlerinin de kullanılabileceğini düşünüyor.
Independent Türkçe, Guardian, Science Alert, Nature Chemistry