Yeni Marvel filmi gişede çakıldı

Russell Crowe'un da rol aldığı film eleştirmenleri de memnun etmemişti

Çekimleri Londra, Glasgow ve İzlanda'da gerçekleşen Avcı Kraven, 13 Aralık'ta vizyona girdi Sony Pictures Releasing)
Çekimleri Londra, Glasgow ve İzlanda'da gerçekleşen Avcı Kraven, 13 Aralık'ta vizyona girdi Sony Pictures Releasing)
TT

Yeni Marvel filmi gişede çakıldı

Çekimleri Londra, Glasgow ve İzlanda'da gerçekleşen Avcı Kraven, 13 Aralık'ta vizyona girdi Sony Pictures Releasing)
Çekimleri Londra, Glasgow ve İzlanda'da gerçekleşen Avcı Kraven, 13 Aralık'ta vizyona girdi Sony Pictures Releasing)

Sony'nin yeni Marvel filmi Avcı Kraven (Kraven the Hunter), sinemaseverlerden beklenen ilgiyi görmedi.

Aksiyon filmi cuma günü ve ön gösterimlerde, 3 bin 200'ü aşkın sinema salonunda izleyiciyle buluştu. Film, yalnızca 4,7 milyon dolarlık hasılatla zayıf bir açılış yaptı.

110 milyon dolarlık bütçeyle çekilen filmin hafta sonunda toplam 11-12 milyon dolar kazanacağı tahmin ediliyor.

İsmi sık sık James Bond'la yan yana anılan Aaron Taylor-Johnson'ın başrolde olduğu film, Sergei'in Avcı Kraven'a dönüşümünü merkeze alırken bir yandan da babasıyla olan karmaşık ve düşmanca ilişkisini konu ediniyor.

Ariana DeBose, Fred Hechinger, Christopher Abbott, Levi Miller ve Russell Crowe'un Kraven'ın babası Nikolai Kravinoff'u canlandırdığı süper kahraman filmi, babasının ölüme terk ettiği ve bir aslan saldırısından kurtularak özel güçler kazanan Sergei Kravinoff'un hikayesini anlatıyor.

Yönetmen koltuğunda A Most Violent Year ve Triple Frontier'la tanınan sinemacı J.C. Chandor'un oturduğu filmin çekimleri yaklaşık üç yıl önce tamamlanmış ancak vizyon tarihi birkaç kez ileri atılmıştı.

Sadece 15 puan alabildi

Sinema yazarlarının yerden yere vurduğu Avcı Kraven, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 101 yoruma göre 100 üzerinden sadece 15 puan alabildi.

The Direct'ten Russ Milheim, eleştirisinde pek da nazik davranmadı ve filmle ilgili şöyle yazdı:

Avcı Kraven tam da bu noktada beklediğiniz bir yapım. Film, beyazperdeye uyarlamaya çalıştığı karakteri bile anlamıyor. Ve tüm film çoğu zaman yapay zeka tarafından yaratılmış gibi hissettiriyor.

This is For Reel eleştirmeni Alex Kokke, daha da sert ifadeler kullanarak "Avcı Kraven, sinema okullarında kurgunun, hikayenin ve performansların ne kadar berbat olduğunu öğretmek için mükemmel bir örnek" dedi ve ekledi: 

Sadece bir tane iyi aksiyon sekansı var ama gerisi berbat. İyi ki bu evren sona eriyor.

"Berbat oyunculuk, berbat senaryo"

Geekly Goods'dan Leo Rydel, "Demek Avcı Kraven..." diye başladığı yorumuna şöyle devam etti:

Koca bir HAYIR. Aksiyonu sevmeme rağmen o kadar çabuk kesildi ki, tadını çıkaramadım bile! Berbat oyunculuk, berbat senaryo ve rolünde gerçekten beğendiğim Aaron Taylor Johnson'ın harcanması! Çok hızlı, hiç harika bir hikaye değil... Elveda.

Independent Türkçe, Deadline, Variety, Geekly Goods, The Direct, This is For Reel



Sihirli mantarların ömrü uzatabileceği keşfedildi

Çalışma, psilosibinin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini ve hatta bazı yaşlı farelerin daha koyu tüylerinin yeniden çıktığını gösteriyor (AFP)
Çalışma, psilosibinin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini ve hatta bazı yaşlı farelerin daha koyu tüylerinin yeniden çıktığını gösteriyor (AFP)
TT

Sihirli mantarların ömrü uzatabileceği keşfedildi

Çalışma, psilosibinin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini ve hatta bazı yaşlı farelerin daha koyu tüylerinin yeniden çıktığını gösteriyor (AFP)
Çalışma, psilosibinin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini ve hatta bazı yaşlı farelerin daha koyu tüylerinin yeniden çıktığını gösteriyor (AFP)

Emory Üniversitesi'nde yapılan yeni bir çalışma, sihirli mantarların aktif bileşeni psilosibinin yaşam süresini uzatabileceğini öne sürüyor.

Üniversitenin Atlanta'daki tıp fakültesinden bilim insanları, psilosibinin hücrelerin ömrünü uzattığını ve yaşlı farelerin hayatta kalma oranlarını yükselttiğini keşfetti.

Geçen hafta hakemli dergi Nature'da yayımlanan çalışmada psilosibin "halüsinojenik mantarların ürettiği, doğal yolla oluşan psikedelik bileşik" diye tanımlanıyor.

Araştırmacılar psikiyatrik ve nörodejeneratif rahatsızlıkların tedavisinde psilosibine yönelik ilginin arttığına dikkat çekse de bu çalışma, bileşiğin aktif formu psilosinin yaşlı farelerde yaşam süresini uzattığına dair ilk deneysel kanıtı sunuyor.

Psilosibinin oksidatif stresi azalttığını, DNA hasarını önlediğini ve telomer uzunluğunu korumaya katkı sağladığını gösteren veriler sunan çalışma, bileşiğin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini öne sürüyor. Bütün bunlar yaşlanma sürecini yavaşlatmaya yardımcı oluyor.

Hatta beyaz tüylü yaşlı fareler tedaviden sonra daha genç görünüme kavuştu ve siyah tüyleri yeniden çıktı.

Emory Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Louise Hecker, Fox News Digital'a yaptığı açıklamada, "Psilosibin yaşlanmaya eşlik eden 'yıpranmayı' yavaşlatıyor gibi görünüyor" diyor.

 Fareler ve hücreler hem daha sağlıklı hem de belirgin biçimde daha uzun yaşıyor.

Çalışma bunun insanlarda da işe yarayabileceğini öne sürse de çok daha fazla teste ihtiyaç var. Yayın kuruluşuna konuşan Hecker, araştırmacıların "İnsanlar için en uygun doz protokolleri neler? Optimum fayda için tedaviye başlamanın en uygun yaşı ne?" gibi soruları yanıtlaması gerektiğini söylüyor.

Hecker "Tedavinin artık istenen etkiyi yaratmayacağı belirli bir yaş var mı?" diye devam ediyor.

Uzun süreli tedaviyle ilişkili potansiyel zararlar veya yan etkiler var mı? Etki mekanizmaları neler? Tüm bu soruların titizlikle araştırılması gerekiyor.

Oregon'da ABD'nin ilk yasal psilosibin inziva merkezinin kurucusu Gabe Charambides, bulguları "ikna edici" diye nitelendirse de insan kullanımının, farelerdekinden daha sıkı bir tarama, hazırlık ve güvenlik gerektirdiğini vurguluyor.

Psilosibin terapisinden en fazla fayda sağlayabilecek kişilerin çocukluk travması, boşanma, işini kaybetme veya yas gibi büyük yaşam olaylarından sonra "sıkışmış" hisseden veya ruh sağlığını iyileştirmek isteyen kişiler olduğunu da ekliyor.

Charambides, inzivaya katılan misafirlerinin kronik ağrı ve migren gibi fiziksel şikayetlerde rahatlama bildirdiğini ancak biyolojik test yapılmadığını söylüyor.

Klinik aşama için doğal psikedelik ilaç geliştiren Kanada merkezli Filament Health şirketinden Ryan Moss, daha önce Fox News Digital'a yaptığı açıklamada psikedeliklerin güvenli ve kontrollü bir ortamda uygulanması gerektiğini vurgulamıştı.

Moss, "Psikedelik deneyimler bazen anksiyete, halüsinasyon ve paranoyaya yol açabilir" demişti. 

Geleneksel psikedelikleri kullanan bazı hastalar klinik deneyler sırasında olumsuz kardiyovasküler olaylar yaşadıklarını bildiriyor.

Klinik deneylere katılanların iyi hazırlanmasını ve eğitimli profesyoneller tarafından yakından izlenmesini tavsiye ediyor.

Independent Türkçe için çeviren: Büşra Ağaç