Ünlü yazar tarafını seçti: Blake Lively'nin taciz iddialarının ardından açıklama geldi

Öpüşme sahneleri nedeniyle Katar'da yasaklanan Bizimle Başladı Bizimle Bitti, Türkiye'de 16 Ağustos'ta gösterime girmişti (Sony Pictures Releasing)
Öpüşme sahneleri nedeniyle Katar'da yasaklanan Bizimle Başladı Bizimle Bitti, Türkiye'de 16 Ağustos'ta gösterime girmişti (Sony Pictures Releasing)
TT

Ünlü yazar tarafını seçti: Blake Lively'nin taciz iddialarının ardından açıklama geldi

Öpüşme sahneleri nedeniyle Katar'da yasaklanan Bizimle Başladı Bizimle Bitti, Türkiye'de 16 Ağustos'ta gösterime girmişti (Sony Pictures Releasing)
Öpüşme sahneleri nedeniyle Katar'da yasaklanan Bizimle Başladı Bizimle Bitti, Türkiye'de 16 Ağustos'ta gösterime girmişti (Sony Pictures Releasing)

Bizimle Başladı Bizimle Bitti'nin (It Ends with Us) yazarı Colleen Hoover, Justin Baldoni'ye yönelik cinsel taciz iddialarının ardından Blake Lively'ye destek verdi.

Hoover'ın romanının bu yılki beyazperde uyarlamasında aynı zamanda yönetmenliği de üstlenen Baldoni'yle birlikte rol alan Lively, cuma gecesi 40 yaşındaki sinemacı hakkında cinsel taciz şikayetinde bulunmuştu. 

Hoover, cumartesi Instagram Hikayeleri'nde, 37 yaşındaki Lively'ye cesaret veren sözler paylaştı.

"Tanıştığımız günden bu yana dürüst, nazik, destekleyici ve sabırlı olmaktan başka bir şey yapmadın" ifadesini kullanan Hoover, Lively'yle sarıldıkları bir fotoğrafı paylaşarak ekledi: 

Tam olarak olduğun gibi bir insan olduğun için teşekkür ederim. Asla değişme. Asla solma.

Eski rol arkadaşlarından da destek mesajı geldi

Sette Lively ve Baldoni arasındaki anlaşmazlık söylentilerine rağmen, ağustosta gösterime giren Bizimle Başladı Bizimle Bitti, 25 milyon dolarlık bütçesine karşılık dünya çapında 350 milyon dolar hasılat elde ederek gişede büyük bir başarı yakalamıştı.

Öte yandan doğduklarından beri hiç ayrılmayan 4 iyi arkadaşın hikayesini anlatan 2005 yapımı romantik macera filmi Gezgin Pantolon Kardeşliği'ndeki (The Sisterhood Of The Traveling Pants) rol arkadaşlarından da Lively'ye destek geldi.

Rol arkadaşları, Baldoni hakkında ortaya attığı bomba gibi iddiaların ardından Amerikalı aktrise bir destek bildirisi paylaştı.

America Ferrera ve Amber Tamblyn'in Instagram'da ortaklaşa paylaştıkları ve Alexis Bledel'in de imzaladığı açıklama şöyle başlıyor: 

Blake'in 20 yılı aşkın süredir arkadaşları ve kız kardeşleri olarak, itibarını yok etmek için yürütülen kampanyaya karşı mücadele ederken onunla dayanışma içindeyiz.

Lively, rol arkadaşını ve onun sahibi olduğu  yapım şirketi Wayfarer Stüdyoları'nı kendisine cinsel tacizde bulunmak ve ardından "itibarını yok etmek için koordineli bir çaba" yürütmekle suçlamıştı.

Deadline'a yaptığı açıklamada Lively, "Umarım yasal işlemim, suiistimal hakkında konuşan insanlara zarar vermek için bu uğursuz misilleme taktiklerinin üzerindeki perdeyi kaldırmaya ve hedef alınabilecek diğer kişileri korumaya yardımcı olur" dedi.

Hollywood Reporter, Lively'nin cuma günü yaptığı şikayetin ardından yetenek ajansı WME'nin Baldoni'yi temsil etmeyi bıraktığını yazmıştı.

"Senaryoya daha fazla seks sahnesi eklemek istedi" iddiası

Lively ve Baldoni arasında, Hollywood grevlerinin sona ermesinin ardından bir toplantı yapıldı. Lively'nin eşi Ryan Reynolds'ın da toplantıda hazır bulunduğu bildirildi.

İddiaya göre sözkonusu toplantıda Baldoni, Lively'nin fazla kilolarından şikayet etti. Bununla da kalmayarak uygunsuz şekilde cinsel yaşamından bahsettiği ve dini inancını açıklaması yönünde Lively'ye baskı yaptığı öne sürüldü.

Lively'nin şikayetine göre Baldoni, Sony Pictures tarafından onaylanan senaryoya daha fazla seks sahnesi eklemek istedi. Lively ise bu sahnelerin eklenmesine karşı çıktı.

Popüler dizi Jane the Virgin'in yıldızı Baldoni'nin avukatı Bryan Freedman, iddiaları "utanç verici", "ciddi ve kategorik olarak yanlış" diye niteledi.

Independent Türkçe, Variety, Deadline, Hollywood Reporter, Entertainment Weekly



Ateşli silahın zorunlu olduğu şehir: Vahşi Batı'daymış gibi yaşamıyoruz

Ateşli silah yasası, Kennesaw kentinin kültürünün bir parçası (Reuters)
Ateşli silah yasası, Kennesaw kentinin kültürünün bir parçası (Reuters)
TT

Ateşli silahın zorunlu olduğu şehir: Vahşi Batı'daymış gibi yaşamıyoruz

Ateşli silah yasası, Kennesaw kentinin kültürünün bir parçası (Reuters)
Ateşli silah yasası, Kennesaw kentinin kültürünün bir parçası (Reuters)

Son dönemde artan silahlı saldırılarla gündemden düşmeyen ABD'de bir şehir, silah sahibi olmayı zorunlu kılan yasasıyla dikkat çekiyor.

ABD'nin güney eyaletlerinden Georgia'daki Kennesaw kentindeki zorunlu silah yasası 1982'de getirildi. 

Kanuna göre kentin ve sakinlerinin emniyetini sağlamak amacıyla, şehirde ikamet eden her hanehalkı reisinin mühimmatıyla birlikte bir ateşli silah bulundurması gerekiyor. 

Birleşik Krallık'ın kamu yayıncısı BBC'nin konuştuğu Kennesaw Belediye Başkanı Derek Easterling, yasanın güvenliği sağlama amacıyla uygulandığını belirterek şunları söylüyor: 

Bu tabancaları Vahşi Batı'daki gibi belinize takıp dolaşmıyorsunuz. Kapınızı çalıp 'Silahınızı göreyim' demiyoruz.

Ağır suçtan hüküm giymiş kişilerle zihinsel veya fiziksel engelli vatandaşlar yasadan muaf tutuluyor.

Easterling, yürürlüğe girdiği 1982'den beri yasanın ihlali nedeniyle biri hakkında gözaltı ya da hukuki işlem yapılmadığını belirtiyor. Belediye başkanı, "Bu sembolik bir yasa değil. Sadece gösteriş olsun diye çıkarılmadı" diye ekliyor.

Bazıları için "gurur kaynağı" niteliğindeki bu yasa, diğerleri açısından "utanç verici" olarak görülüyor.

Kennesaw Polis Teşkilatı verilerine göre 2023'te hiç cinayet işlenmedi fakat silah kullanılan iki intihar vakası yaşandı.

Kentteki Baptist Kilisesi'nde görevli Blake Weatherby, şiddet olaylarının az yaşanmasının nedeninin silah yasası olmadığını savunuyor: 

Kennesaw'da ateşli silahlarla işlenen suçların az olmasının sebebi silahlar değil, silah sahiplerinin tutumudur.

Illinois eyaletindeki Morton Grove, ateşli silah bulundurmayı yasaklayan ilk ABD kentiydi. Bunun ardından Keensaw'da çıkarılan yasa o dönem de tartışma yaratmıştı. 

Silah dükkanı sahibi James Rabun ise tabancaların koleksiyon parçasına dönüştüğünü söylüyor: 

İnsanlar ateşli silahları kendilerini savunmak için satın alıyor. Fakat birçok kişi onları sanat eseri gibi sergiliyor ya da Bitcoin gibi seviyor.

ABD'nin Wisconsin eyaletinde 16 Aralık'ta gerçekleşen okul saldırısı, ülkede ateşli silahlara yönelik güvenlik politikalarını tekrar gündeme taşımıştı.

Abundant Life adlı Hıristiyan okulunda 15 yaşındaki Natalie Rupnow'un düzenlediği silahlı saldırıda, iki kişi ölmüş, 6 kişi de yaralanmıştı. Rupnow da olay yerinde kendini vurmuştu.

Independent Türkçe, BBC, CNN