Kürtaj yasağı sonrası terk edilen bebek vakalarında rekor artış

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Kürtaj yasağı sonrası terk edilen bebek vakalarında rekor artış

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

ABD'nin Teksas eyaletinde bu yıl en az 18 bebek terk edildi. Bu sayı 10 yıl önce eyalet genelinde terk edilen bebek sayısının iki katından fazla.

Washington Post'a göre bu yaygınlığın 2021'de yürürlüğe giren kürtaj kısıtlamalarıyla bağlantılı olduğu ve doğum öncesi bakıma erişimin zorluğunun da eklendiği düşünülüyor. Gazetenin haberine göre, ABD'de sağlık sigortasına erişimi olmayan kadınların en fazla bulunduğu eyalet Teksas.

Houston'da polis, bu yıl şehirde yaşanan 6 terk edilmiş bebek vakasının 4'ünde bir ebeveynin kimliğini tespit etmeyi başardı. Aralık ortası itibarıyla sadece bir kişiye, Guatemala'dan gelen 18 yaşındaki Everilda Cux-Ajtzalam'a, çocuk terk etme ağır suçu isnat edildi.

Cinsel eğitim bilgisinin sınırlı olduğunu öne süren kadın, bir akrabasının kendisine tecavüz ettiğini söyledi. İddia edilen olaydan ancak 7 ay sonra hamile olduğunu fark etmiş. Akrabası, The Post gazetesine verdiği röportajda suçu reddetti.

Savcılar, otoparkın güvenlik kamerası görüntülerinin göçmen genci bebeği doğururken ve daha sonra onu bir çöp konteynırına atarken gösterdiğini söyledi. Kadın, yetkililerin göçmenlere karşı sınırdışı işlemleri başlattığına dair duyduğu hikayeler nedeniyle kliniğe gitmeye cesaret edememiş.

Everilda, doğuma girdiğinde ve çocuk doğduğunda bebekle ne yapacağını bilmediğini söyledi. Kadın, eyaletin Güvenli Sığınak Yasası'ndan habersizdi. Bu yasa, ebeveynlere, zarar görmemiş yeni doğmuş bebeklerini 60 günlük olana kadar belirlenen yerlere kovuşturma korkusu olmadan teslim etme hakkı tanıyor.

Gazete, çocuklarını terk etmeyi seçen ebeveynlerin çoğunun çaresizlikle karşı karşıya olduğunu ortaya çıkardı.

Vakalardaki artışa rağmen, eyalet kanun koyucuları bebeklerin terk edilmesini önlemek için farkındalık yaratmaya yönelik fon ayırmıyor.

Ancak kürtaja alternatif sunmayı amaçlayan kriz gebelik merkezleri için bu mali yılda 165 milyon dolar fon ayrıldı. Bu merkezler, yardım arayan savunmasız genç kadınları kandırarak, isteseler de istemeseler de, çocuk yetiştirebilecek durumda ya da bunu karşılayabilecek durumda olsalar da olmasalar da onları doğum yapmaya teşvik etmekle suçlanıyor.

Diğer eyaletler, çocukların terk edilmesini önlemek amacıyla farkındalık kampanyaları ve yardım hatlarına binlerce dolar ayırıyor.

Teksas geçen yıl Güvenli Sığınak Bebek Kutularının yerleştirilmesine izin veren bir yasa çıkarmıştı. Kutular itfaiye istasyonlarının dış duvarlarına yerleştiriliyor. İklim kontrollü ve yastıklı çekmecelere sahip olan kutulardan birini kurmak yaklaşık 20 bin dolara mal oluyor. Kutuya bir bebek yerleştirildiğinde, sessiz bir alarm devreye girerek ilk müdahale ekiplerini bilgilendiriyor.

Kutuların eyalet çapında ne kadar etkili olacağını söylemek için henüz çok erken. Teksas'ın Lubbock kentinde bir kutu kurulduktan bir gün sonra şehir çöplüğünde bir çocuk bulunmuştu.

Independent Türkçe



NASA teleskobu, evreni dönüştürmüş olabilecek minik galaksiler buldu

James Webb Uzay Teleskobu'nun tespit ettiği küçük galaksiler (beyaz kutular), evrenin aydınlanmasında kilit rol oynamış olabilir (NASA/ESA/CSA)
James Webb Uzay Teleskobu'nun tespit ettiği küçük galaksiler (beyaz kutular), evrenin aydınlanmasında kilit rol oynamış olabilir (NASA/ESA/CSA)
TT

NASA teleskobu, evreni dönüştürmüş olabilecek minik galaksiler buldu

James Webb Uzay Teleskobu'nun tespit ettiği küçük galaksiler (beyaz kutular), evrenin aydınlanmasında kilit rol oynamış olabilir (NASA/ESA/CSA)
James Webb Uzay Teleskobu'nun tespit ettiği küçük galaksiler (beyaz kutular), evrenin aydınlanmasında kilit rol oynamış olabilir (NASA/ESA/CSA)

NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu (James Webb Space Telescope /JWST), milyarlarca yıl önce evrenin aydınlanmasını sağladığı düşünülen minik galaksiler buldu. 

Yaklaşık 13,8 milyar yaşında olduğu tahmin edilen evren ilk 1 milyar yılında nötr hidrojen gazıyla doluydu. Yoğun bir sisin hakim olduğu bu dönemde ışık uzaklara gidemiyordu. 

Ancak daha sonra bu gaz iyonize hale geldi, yani elektronlarından arındırıldı ve Reiyonizasyon Çağı'nın başlamasıyla evrenin ışıkları yandı. 

İlk yıldız ve galaksilerin bu süreci başlattığı düşünülürken, bilim insanları hangi türden gökcisimlerinin sorumlu olduğundan emin değildi. Araştırmacılar hızlı bir şekilde yıldız oluşturan, yani "yıldız patlamaları" yaşayan küçük galaksilerin bu hidrojen sisinin iyonize olmasında rol oynadığından şüpheleniyordu.

Bulguları Amerikan Astronomi Topluluğu'nun 11 Haziran'da Alaska'da düzenlenen 246. toplantısında sunulan çalışmada bu düşünceyi destekleyen güçlü kanıtlar bulundu.

Bilim insanları JWST'yi kullanarak Dünya'dan yaklaşık 4 milyar ışık yılı uzaklıkta, Pandora'nın Kümesi diye bilinen Abell 2744 adlı galaksi kümesine odaklandı. Kütleçekimsel merceklenme denen bir olgu sayesinde küme, etrafındaki ışığı bükerek daha uzaktaki cisimlerin ışığının JWST'ye ulaşmasını sağladı.

Araştırmacılar bu görüntülerde iki elektronunu kaybetmiş oksijen atomlarının yaydığı yeşil ışığı aradı. Bu tür bir ışık, elektronların kopmasını sağlayan güçlü bir ultraviyole ışığın işareti olabilir. Bilim insanları aynı ışık kaynağının evreni kaplayan hidrojen gazı sisini iyonize etmiş olabileceğini söylüyor.

Ekip böylece evrenin yaklaşık 800 milyon yaşında olduğu dönemde yıldız patlaması yaşayan 83 küçük galaksi tespit etti ve 20'sini detaylıca inceledi. 

Çalışmanın bulgularına göre bu eski galaksiler, ultraviyole ışığın yaklaşık yüzde 25'ini uzaya saldıysa, evreni kaplayan sisi temizlemek için gereken tüm enerjiyi sağlamış olmalı. Araştırmacılar bugünkü benzer galaksilerin bu oranda ultraviyole ışık yaydığını söylüyor.

NASA'nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi'nden ve makalenin yazarlarından Isak Wold, "Ultraviyole ışık üretme konusunda bu küçük galaksiler ağırlıklarının çok üzerinde bir performans sergiliyor" diyor.

Bilim insanları bu galaksilerin 2 bin ila 200 bin tanesinin birleşimiyle Samanyolu'ndaki yıldız kütlesine ulaşılabileceğini belirtiyor. Ancak kütlelerinin düşük olması, evrenin aydınlanmasını sağlayan süreci başlatmalarına engel değil gibi görünüyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı James Rhoads, "Düşük kütleli galaksiler etraflarında daha az nötr hidrojen gazı toplar ve böylece iyonlaştırıcı ultraviyole ışığın kaçması kolaylaşır" diyerek ekliyor:

Aynı şekilde yıldız patlamaları sadece bol miktarda ultraviyole ışık üretmekle kalmaz, aynı zamanda galaksinin yıldızlararası maddesinde bu ışığın dışarı çıkmasına yardım eden kanallar açar.

Independent Türkçe, Live Science, Universe Today, NASA