Yeni Netflix dizisine ilk yorumlar: Kimya eksikliği var

Özlüyorum Seni'nin başrolünde 36 yaşındaki Rosalind Eleazar'a (solda), Top Boy'un yıldızı Ashley Walters (sağda) eşlik ediyor (Netflix)
Özlüyorum Seni'nin başrolünde 36 yaşındaki Rosalind Eleazar'a (solda), Top Boy'un yıldızı Ashley Walters (sağda) eşlik ediyor (Netflix)
TT

Yeni Netflix dizisine ilk yorumlar: Kimya eksikliği var

Özlüyorum Seni'nin başrolünde 36 yaşındaki Rosalind Eleazar'a (solda), Top Boy'un yıldızı Ashley Walters (sağda) eşlik ediyor (Netflix)
Özlüyorum Seni'nin başrolünde 36 yaşındaki Rosalind Eleazar'a (solda), Top Boy'un yıldızı Ashley Walters (sağda) eşlik ediyor (Netflix)

Meşhur yazar Harlan Coben'ın yeni uyarlaması Özlüyorum Seni'nin (Missing You) ekranlara gelmesine çok az zaman kaldı.

Merakla beklenen dizi, yazarın diğer draması Beni Kandıramazsın'ın (Fool Me Once) büyük başarısından bir sene sonra, yeni yılın ilk gününde Netflix'te yayına girecek.

Beni Kandıramazsın 108 milyondan fazla izlenmişti

Michelle Keegan ve Richard Armitage'ın başrollerini paylaştığı Beni Kandıramazsın, yayına girer girmez Netflix'in en popüler yapımlarından biri haline gelmiş ve 108 milyondan fazla izlenme sayısına ulaşmıştı.

Yayın devi kasımda Rosalind Eleazar, Jessica Plummer, Ashley Walters ve Lisa Faulkner gibi isimlerin rol aldığı yeni gerilim dizisinin ilk tanıtım fragmanını paylaşmıştı.

Özlüyorum Seni, kayıp kişiler konusunda uzmanlaşmış dedektif Kat Donovan'ı takip ediyor.

5 bölümlük dizide, Kat'in Josh adındaki nişanlısı 11 yıl önce gizemli bir şekilde ortadan kayboluyor. Josh, yıllar sonra bir flört uygulamasında ortaya çıktığında ise Kat, babasının cinayetiyle yüzleşmek zorunda kalıyor.

Merakla beklenen diziyle ilgili ilk yorumlar geldi. Birçok eleştirmen Özlüyorum Seni oyuncularının performanslarından övgüyle bahsetse de bazıları başroller arasında "kimya eksikliği" olduğunu belirtti. 

"Gizemin kendisi hayal kırıklığı"

Digital Spy'ın televizyon yazarı Janet A. Leigh, performansları beğendiğini söylese de dizinin gizem yaratma kısmında başarılı olamadığını belirtti.

Dizinin hayal kırıklığına uğrattığı nokta, gizemin kendisi. İzleyicileri oltaya gelmeye teşvik eden pek çok yanıltıcı ipucu serpiştirilmiş, ancak bu konuda biraz fazla çaba sarf etmişler.

Leigh, üç yıldız verdiği eleştirisine şöyle devam etti: 

Mini dizi çarpıcı bir başlangıç ve bitişe sahip olsa da ortası durağanlaşıyor. Oyunculuk genel olarak etkileyici ve Walters ile Eleazar arasındaki kimya eksikliğini affedilebilir kılıyor.

The Standard'dan Hayley Spencer, seyircileri "acı sona kadar izlemeye devam ettirecek kadar aksiyon ve şaşırtmaca" olduğuna inanıyor. 

"Kendini ciddiye alıyor"

Guardian'dan Phil Harrison ise 5 üzerinden üç yıldız verdiği dizide, hikayenin yanı sıra yıldızlarla dolu oyuncu kadrosunu da övdü:

Dizi, hem bir cinayet gizemi hem de bir travma çalışması, dolayısıyla kendini inanılmaz derecede ciddiye alıyor.

Independent Türkçe, Daily Mail, Digital Spy, Guardian, The Standard



Kedi kübiti, kuantum bilgisayarlarda devrim yaratabilir

Kuantum bilgisayarların gelecekte çok yüksek bir hesaplama hızına ulaşması, güvenlik sistemlerini tehdit ediyor (Reuters)
Kuantum bilgisayarların gelecekte çok yüksek bir hesaplama hızına ulaşması, güvenlik sistemlerini tehdit ediyor (Reuters)
TT

Kedi kübiti, kuantum bilgisayarlarda devrim yaratabilir

Kuantum bilgisayarların gelecekte çok yüksek bir hesaplama hızına ulaşması, güvenlik sistemlerini tehdit ediyor (Reuters)
Kuantum bilgisayarların gelecekte çok yüksek bir hesaplama hızına ulaşması, güvenlik sistemlerini tehdit ediyor (Reuters)

Fransa merkezli bir şirket, hataya dayanıklı kuantum bilgisayarları 2030'a kadar geliştirmeyi hedeflediğini duyurdu. 

Bilgi işleme hızında çığır açması beklenen kuantum bilgisayarlar, halen bazı teknik sorunlarla mücadele ediyor. 

Süperpozisyon denen bir kuantum özelliği sayesinde bu cihazlardaki kübitler, aynı anda hem 0 hem de 1 durumunda olabiliyor. Gücünü buradan alan kübitler, sadece 0 veya 1 durumunda olabilen klasik bilgisayar bitlerine karşılık geliyor.

Ancak mevcut kübitler, ses ve ısı gibi çevresel etkenlerden kolayca etkilenerek süperpozisyon gibi kuantum özelliklerini kaybediyor.

Ayrıca kübitlerin yanlışlıkla 0'dan 1'e veya 1'den 0'a geçmesi de teknolojinin karşılaştığı sorunlar arasında. 

Fransa merkezli şirket Alice & Bob, yeni kedi kübitleriyle bu sorunların üstesinden gelmeyi vaat ediyor. 

Kedi kübiti, ismini ünlü düşünce deneyi Schrödinger'in kedisinden alıyor. Kuantum fiziğindeki süperpozisyonla ilgili bu düşünce deneyinde, bir kutunun içindeki kedi, birisi kutunun içine bakana kadar aynı anda hem canlı hem de ölüdür. 

Klasik kübitler de benzer şekilde aynı aynı anda iki durumda yer alıyor. Fakat Alice & Bob, kedi kübitinin çifte süperpozisyon sergileyerek iki kuantum durumu arasında süperpozisyon sağladığını öne sürüyor.

Şirket bu sayede 0 ve 1 arasındaki istenmeyen geçişlerin engellendiğini ifade ediyor.

Ayrıca yeni kübitin çevresel etkenlere karşı çok daha dayanıklı olduğunu iddia ediyor.

2030'a giden bir yol haritası çizen Alice & Bob, bu tarihte kuantum bilgisayarların hata sorununu çözmeyi umuyor. 

Bu yoldaki ilk hedef olan kedi kübiti geliştirme görevini tamamlayan şirketin sıradaki adımı mantıksal kübitler oluşturmak. 

Aynı bilgiyi içeren kübitlerden oluşan mantıksal kübitler, grup içindeki tek bir kübit arızalandığında hesaplamaların devam etmesini sağlayarak sistemi hataya dayanıklı hale getiriyor.

Şirket nihayetinde 100 mantıksal kübit içeren bir kuantum işlem birimi geliştirerek 2030'da kuantum bilgisayarları "kullanışlı" hale getirmeyi hedefliyor.

Böyle bir çip geliştirmenin zorlu bir görev olmasının yanı sıra Live Science'ın belirttiği gibi, bunun başarılması teknolojinin geniş çapta kullanılabileceği anlamına gelmiyor. 

Independent Türkçe, Live Science, Interesting Engineering, Alice & Bob