Estetik ameliyatlarıyla ünlü 'Kedi Kadın' Jocelyn Wildenstein hayatını kaybetti

Jocelyn Wildenstein (AFP)
Jocelyn Wildenstein (AFP)
TT

Estetik ameliyatlarıyla ünlü 'Kedi Kadın' Jocelyn Wildenstein hayatını kaybetti

Jocelyn Wildenstein (AFP)
Jocelyn Wildenstein (AFP)

"Kedi Kadın" olarak anılan, birçok estetik ameliyat ve ünlü bir boşanma davasıyla tanınan sosyete kadını Jocelyn Wildenstein, akciğer embolisi nedeniyle 84 yaşında hayatını kaybetti.

The Independent gazetesi, Wildenstein’ın "Kedi Kadın" lakabıyla anıldığını, çünkü kediye benzemek için çok fazla estetik ameliyat geçirdiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre Paris Match gazetesi, "ortağı Lloyd Klein'ın salı günü Jocelyn Wildenstein'ın Paris'teki bir sarayda öldüğünü duyurmaktan üzüntü duyduğunu" bildirdi.

Jocelyn Perisset doğumlu Wildenstein, en son iki hafta önce Klein ile birlikte Fransa'nın başkentinde görüldüğünde sağlık durumunun iyi olduğu görülüyordu.

Instagram'da kendisini sanat simsarı olarak tanımlayan ve 1,1 milyon takipçisi olan Wildenstein, 2,5 milyar dolarlık boşanma davasıyla da tanınıyor.

cdvfge
Jocelyn Wildenstein (AFP)

5 Ağustos 1940'ta İsviçre'nin Lozan kentinde doğdu, bir mağaza sahibinin kızı olması dışında orta sınıf bir İsviçreli ailede yetişmesi hakkında çok az şey biliniyor. 17 yaşında İsviçreli film yapımcısı Cyril Piguet ile aşk yaşamaya başlayınca hayatı değişti ve daha sonra beş yıl boyunca film yönetmeni Sergio Jobe'ye aşık oldu ve zamanının çoğunu hayran olduğu Afrika'yı keşfederek geçirdi.

Sosyetik yaşamı ona dünyanın dört bir yanındaki elit çevrelerde hareket etme olanağı sağladı. Merhum kocası Alec Wildenstein ile 1977'de Kenya'da arkadaşlarıyla çıktığı bir safaride tanıştı.

Fransız asıllı Amerikalı milyarder ve eski sanat simsarı ile 1978'de evlendikten sonra 1990'ların sonunda tarihin en büyük boşanma anlaşmalarından biriyle ayrıldı ve eski kocasını yatıştırmak için kedi yüzü ameliyatına olan tutkusuyla tanındı.



Enstrüman çalmak, beynin yaşlanmasını önleyebilir mi?

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Enstrüman çalmak, beynin yaşlanmasını önleyebilir mi?

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni araştırma, müzik aleti çalmanın beyni yaşa bağlı gerilemeye karşı koruyabileceğini öne sürdü.

PLOS Biology adlı akademik dergide yayımlanan çalışmaya göre, uzun süreli müzik eğitimi almış yaşlı yetişkinler gürültülü ortamlarda konuşulanları daha iyi anlayabildi ve beyinlerindeki bağlantı örüntüleri gençlerinkine daha yakındı.

Kanada'daki Baycrest Araştırma ve Eğitim Akademisi'yle Çin Bilimler Akademisi'nden araştırmacılar, 25 yaşlı müzisyen, müzisyen olmayan 25 yaşlı ve müzisyen olmayan 24 gencin beyin aktivitesini fonksiyonel MRI taramalarıyle karşılaştırdı.

Katılımcılardan, arka plan gürültüsü varken heceleri tanımlamaları istendi. Bu, genelde yaşlandıkça zorlaşan bir kabiliyet.

Müzisyen olmayan yaşlılar nöral aktivite ve bağlantı düzeyinde yaşa bağlı olağan artışı gösterirken (beynin gerilemeyi telafi etmek için daha fazla çaba sarf ettiğinin bir göstergesi) yaşlı müzisyenlerdeki örüntü "gençlerinkine daha çok benziyordu".

Çalışmaya göre, belirli beyin ağlarındaki bağlantıların gücü de gürültülü ortamdaki konuşmayı anlamakta daha iyi performansla ilişkiliydi.

Bulgular, araştırmacıların "İlerlememe Artışı" adını verdiği hipotezi destekliyor. Bu, müzik eğitimi yoluyla oluşturulan bilişsel rezervin, beynin yalnızca kaybı telafi etmesi yerine, daha genç işlevsel özelliklerini korumasını sağladığı durum.

Araştırmanın ortak yazarı Dr. Yi Du şunları söyledi:

Tıpkı iyi akort edilmiş enstrümanın duyulması için daha yüksek sesle çalınmasına gerek olmaması gibi, yaşlı müzisyenlerin beyinleri de yıllarca süren eğitim sayesinde ince akort edilmiş halde kalıyor. Çalışmamız, bu müzik deneyiminin bilişsel rezerv oluşturduğunu ve gürültülü yerlerde konuşmayı anlamaya çalışırken beyinlerinin yaşlanmayla birlikte ortaya çıkan aşırı çabadan kaçınabildiğini gösteriyor.

Yazarlar, çalışmanın neden sonuç ilişkisini kanıtlayamasa da müzik eğitimi, yüksek öğrenim ve çift dillilik gibi olumlu yaşam tarzı tercihlerinin beynin yaşlanma süreciyle daha iyi başa çıkmasını sağlayabileceğine dair artan kanıtlara katkıda bulunduğunu söyledi.

Araştırmanın bir diğer ortak yazarı Dr. Lei Zhang ise şunları ekledi:

Olumlu bir yaşam tarzı, yaşlı yetişkinlerin bilişsel yaşlanmayla daha iyi başa çıkmasını sağlıyor. Bir enstrüman öğrenmek gibi ödüllendirici bir hobi edinmek ve buna bağlı kalmak için hiçbir zaman geç değildir.

Bilim insanları şimdi egzersiz ve çok dillilik gibi diğer faaliyetlerin de benzer faydalar sağlayıp sağlamayacağını araştırmayı planlıyor.

Independent Türkçe