Kılıç dişli hayvanlar avları çok iyi ısırmasına rağmen neden yok oldu?

Bilim insanları bu dişlerin neden tekrar tekrar evrimleştiğini ortaya koydu

Kılıç dişli kaplanların soyu yaklaşık 10 bin yıl önce tükendi (Wikimedia Commons)
Kılıç dişli kaplanların soyu yaklaşık 10 bin yıl önce tükendi (Wikimedia Commons)
TT

Kılıç dişli hayvanlar avları çok iyi ısırmasına rağmen neden yok oldu?

Kılıç dişli kaplanların soyu yaklaşık 10 bin yıl önce tükendi (Wikimedia Commons)
Kılıç dişli kaplanların soyu yaklaşık 10 bin yıl önce tükendi (Wikimedia Commons)

Bilim insanları neden tarih boyunca farklı hayvanların kılıç dişler geliştirdiğini ortaya koydu. 

En çok smilodon veya kılıç dişli kaplanla bilinen bu dişler, uzun ve keskin olmalarıyla öne çıkıyor. 

Bu kavisli dişler canlıların evrimsel yolculuğu boyunca en az 5 ayrı memeli türünde evrimleşti. Kılıç dişlere sahip yırtıcı hayvanların fosilleri bugüne kadar Amerika, Avrupa ve Asya'da ortaya çıkarıldı.

Bilinen ilk örneği 270 milyon yıl önceye uzanan bu dişler, dinozorlardan bile eski. Yaklaşık 10 bin yıl önce soyu tükenen smilodon ise bu dişlerin son sahibiydi. 

Birleşik Krallık'taki Bristol Üniversitesi'nden Tahlia Pollock ve ekip arkadaşları, memelilerin bu dişlerin neden sürekli geliştirdiğini anlamak için bir çalışma yürüttü. 

Bulguları hakemli dergi Current Biology'de dün (9 Ocak) yayımlanan çalışmayı yürüten ekip, 25'i kılıç dişli olmak üzere 95 etçil memeli türünün dişlerinin üç boyutlu kopyasını yaptı. 

Ardından bunları jelatin bloklarda test ederek ısırma ve delme becerilerini ölçtüler. Bilim insanları ayrıca bilgisayar simülasyonlarıyla dişin hangi noktalarında gerilimin daha yüksek olacağını anlamaya çalıştı. 

Kılıç dişin, bloğu delmek için diğerlerinin yarısı kadar enerji harcadığı gözlemlendi.

Daha sonra farklı şekillerdeki kılıç dişlerin performansını ölçtüler. Bilim insanları ince dişlerin daha yumuşak ama ulaşılması zor avları parçalamaya uygun olduğu sonucuna vardı. 

Öte yandan daha sağlam dişlerin, avlarını kıskaca alan hayvanlarda işe yaradığı tahmin ediliyor. Bu sayede dişlerin kırılmasının önüne geçildiği düşünülüyor.

Pollock, "Bu dişler muhtemelen delme için en uygun tasarıma sahip olduğundan tekrar tekrar ortaya çıktı" diyerek ekliyor: 

Çok iyi deliyorlar ama bu aynı zamanda biraz kırılgan oldukları anlamına da geliyor. 

Örneğin bazı smilodon fosillerinde dişlerin kırıldığı görülüyor. 

Yeni araştırma kılıç dişlerin sağladığı avantajı gözler önüne sererken, bu dişlere sahip hayvanların soyunun neden tükendiği sorusunu da akla getiriyor. 

Bilim insanları bu durumu, kılıç dişlerin küçük hayvanları avlamada pek işe yaramamasına bağlıyor. Özellikle ince ve kıvrımlı dişler, sadece birkaç türü avlamaya fayda sağlamış olabilir. 

Ancak iklim değişikliği ve insanların etkisiyle mamutlar gibi büyük hayvanların ortadan kalkması, dişleri işlevsiz hale getirmiş olabilir.

Araştırmacılar ayrıca tavşan gibi küçük hayvanları avlarken kılıç dişlerin kırılma ihtimalinin arttığını düşünüyor.

Des Moines Üniversitesi'nden çalışmada yer almayan Julie Meachen, "Bence bu kılıç diş morfolojisinin günümüzde tekrar evrimleşmemesinin bir nedeni de bu" diyerek ekliyor: 

Megafaunaya sahip değiliz. Ortada av yok.

Independent Türkçe, IFLScience, New Scientist, Current Biology



Zayıflama iğnesi araştırması: Hangi hastalıklar azaldı, hangileri arttı?

Ozempic ve Wegovy gibi ilaçların 175 hastalıkla ilişkisi incelendi (Reuters)
Ozempic ve Wegovy gibi ilaçların 175 hastalıkla ilişkisi incelendi (Reuters)
TT

Zayıflama iğnesi araştırması: Hangi hastalıklar azaldı, hangileri arttı?

Ozempic ve Wegovy gibi ilaçların 175 hastalıkla ilişkisi incelendi (Reuters)
Ozempic ve Wegovy gibi ilaçların 175 hastalıkla ilişkisi incelendi (Reuters)

Pek çok ünlüye bir anda kilo verdirerek dikkat çeken zayıflama iğnelerinin etkileri daha detaylı araştırılıyor.

Ozempic ve Wegovy adlarıyla pazarlanan semaglutid, Glukagon Benzeri Peptid-1 (GLP-1) hormonunu taklit ediyor.

GLP-1, vücutta doğal olarak üretilen ve kan şekerini düzenleyip tokluk hissi veren bir hormon. 

Nature Medicine adlı bilimsel dergide yayımlanan yeni bir makalede sonuçları açıklanan araştırmada ABD'de tip 2 diyabetten muzdarip 2,4 milyon kişinin verileri incelendi. Bunların 216 bini 2017-2013'te GLP-1 ilaçlarından birini kullanmıştı. 

Bu ilaçların 42 sağlık sorununu yaşama ihtimalini azalttığı ancak 19'unda da riski artırdığı bulundu.

Kalp damar hastalıkları, pıhtılaşma, madde kullanım bozukluğu, psikotik rahatsızlıklar, bakteriyel hastalıklar ve zatürre gibi sorunlarda azalma görüldü.

Mide bulantısı, kusma, gastrit, divertikülit ve karın ağrısı gibi gastrointestinal hastalıklardaysa artış kaydedildi. 

İlaçları kullananlarda düşük tansiyon, bayılma ve artrit ihtimalinin de yükseldiği bildirildi.

ABD Gazi İşleri Bakanlığı'ndan alınan veriler bu araştırmada kullanıldı. Gözleme dayalı çalışmada hiç kimsenin tedavisine ya da davranışına karışılmadı. 

Ancak hastalık ihtimallerindeki artış ve düşüş, yalnızca GLP-1 ilaçlarının kullanımından kaynaklanmıyor olabilir.

Örneğin GLP-1 ilaçlarını kullananlar kendi sağlıklarını düzeltme için daha hevesli ve imkan sahibi olabilir.

Diğer koşulların daha sıkı kontrol altına alındığı bilimsel çalışmalarla ihtimaller daraltılabilir. 

Makalenin yazarları, çoğu yaşlı ve beyaz erkeklerden alınan verilerin toplumun diğer kesimlerini doğrudan yansıtamayabileceğini vurguluyor. 

ABD Gazi İşleri Bakanlığı'nın finanse ettiği araştırmayı gerçekleştiren bilim insanlarından ikisi, maaş almadan Pfizer'a danışmanlık yapıyor. Pfizer henüz Ozempic ya da Wegovy gibi bir ilaç satmasa da konuyla ilgili hazırlıklarını sürdürüyor. 

Makaleyi haberleştiren The Consersation, başka bir çıkar çatışması ihtimali görmediğini bildiriyor. 

Independent Türkçe, The Conversation, The Washington Post