Hindistan'ın kötü nam salmış cezaevi, yeni Netflix dizisine konu oldu

İdam Emri, gardiyan Gupta'nın 1984'e kadar yaşadıklarını anlatıyor (Netflix)
İdam Emri, gardiyan Gupta'nın 1984'e kadar yaşadıklarını anlatıyor (Netflix)
TT

Hindistan'ın kötü nam salmış cezaevi, yeni Netflix dizisine konu oldu

İdam Emri, gardiyan Gupta'nın 1984'e kadar yaşadıklarını anlatıyor (Netflix)
İdam Emri, gardiyan Gupta'nın 1984'e kadar yaşadıklarını anlatıyor (Netflix)

Netflix Hindistan'ın son dizisi İdam Emri (Black Warrant), Delhi'nin kötü şöhretli Tihar Hapishanesi'nin karmaşık dünyasını, sistem içindeki yolsuzluk, şiddet ve ahlaki belirsizlikle yüzleşen idealist bir gardiyanın gözünden anlatıyor.

35 yıllık cezaevi yolculuğu

Gardiyan Sunil Kumar Gupta ve gazeteci Sunetra Choudhury'nin Black Warrant: Confessions of a Tihar Jailer (İdam Emri: Bir Tihar Gardiyanının İtirafları) adlı çok satan kitabından uyarlanan dizi, gerçek olaylara dayanıyor.

Dizide bir cezaevi memurunun, Hindistan'ın kötü şöhretli hapishanesindeki 35 yıl süren yolculuğu anlatılıyor.

İdam Emri, Gupta'nın hapishane hakkında içeriden edindiği bilgilerden yararlanıyor.

7 bölümden oluşan İdam Emri, Netflix dizisi Kutsal Oyunlar'la (Sacred Games) tanınan yönetmen Vikramaditya Motwane ve Satyanshu Singh tarafından yaratıldı.

Variety'ye konuşan Motwane, "Dramatik açıdan bakıldığında, kitapta ilgi çekici pek çok şey var" diyerek ekledi: 

İlk dikkat çeken olay Charles Sobhraj'ın içeri girmesi, ardından Ranga'nın asılması ve daha niceleri. Bunun gerçek bir hikaye olduğuna inanamıyorum.

Bikini Katili de bu cezaevinde

Netflix dizisi The Serpent'a da konu olan Sobhraj, kurbanlarının kıyafetleri nedeniyle "Bikini Katili", kurnazca aldatması ve kaçması sebebiyle "Yılan" ve hippileri hedef alması nedeniyle "Hippi Katili" diye anılmıştı.

Hapishane sistemlerini araştırmak için uzun zaman harcayan Singh için projenin cazibesi, toplumu çok yönlü şekilde incelemesinde yatıyor:

Bu, sosyoloji çünkü hapishane, hapishane toplumu ve dışarıdaki toplumu nasıl yansıttığıyla ilgili. Bu, siyaset bilimi çünkü kaynaklarla, özgürlükle ve adaletle ilgili. İçinde etik, ahlak felsefesi var.

Dizide Zahan Kapoor, Rahul Bhat, Anurag Thakur, Paramvir Singh Cheema ve kötü şöhretli Charles Sobhraj rolünde Sidhant Gupta'dan oluşan etkileyici bir oyuncu kadrosu yer alıyor.

Decider, "Motwane'nin diğer eserlerinin, özellikle Kutsal Oyunlar'ın hayranıysanız, bu dizi tam size göre" diye yazıyor.

Independent Türkçe, Variety, Decider



İzleyiciler Netflix'teki gerçek suç dramasını bir oturuşta bitiriyor

Aynı adlı kurmaca olmayan kitaba dayanan DNA Dedektifi, polis ekiplerinin İsveç'i sarsan çifte cinayeti çözmek için zamana karşı yarışını anlatıyor (Netflix)
Aynı adlı kurmaca olmayan kitaba dayanan DNA Dedektifi, polis ekiplerinin İsveç'i sarsan çifte cinayeti çözmek için zamana karşı yarışını anlatıyor (Netflix)
TT

İzleyiciler Netflix'teki gerçek suç dramasını bir oturuşta bitiriyor

Aynı adlı kurmaca olmayan kitaba dayanan DNA Dedektifi, polis ekiplerinin İsveç'i sarsan çifte cinayeti çözmek için zamana karşı yarışını anlatıyor (Netflix)
Aynı adlı kurmaca olmayan kitaba dayanan DNA Dedektifi, polis ekiplerinin İsveç'i sarsan çifte cinayeti çözmek için zamana karşı yarışını anlatıyor (Netflix)

Gerçek suç meraklıları, büyük övgü toplayan İsveç dizisi DNA Dedektifi'nin (The Breakthrough) yayına girmesiyle ekran başına kilitlendi.

Prömiyeri, geçen hafta başında Netflix'te yapılan 4 bölümlük dizi, İsveç'in en kötü şöhretli davalarından birini ele alıyor.

16 yıl boyunca çözülemeyen cinayetler

Dizi, 2004'te güpegündüz işlenen çifte cinayetle sarsılan Linköping'de, yıllar süren soruşturma sırasında katilin izini süren dedektiflerin hikayesini anlatıyor.

Tam 16 yıl boyunca çözülemeyen bu dava, DNA teknolojisi kullanılarak nihayet çözüldüğünde Avrupa'da bir ilke imza atılmıştı.

DNA teknolojisi, dedektifleri 2020'de katile götürmüştü.  

Başrollerini Peter Eggers ve Mattias Nordkvist'in paylaştığı dizinin yönetmenliğini The Bridge'le tanınan Lisa Siwe, senaristliğini ise Oskar Söderlund üstlendi.

56 yaşındaki Siwe, Netflix'e yaptığı açıklamada, "Bu, bir suçla ilgili kurgusal bir drama dizisi olsa da her şeyden önce bir insan trajedisinin tasviri. Odağımızı failden ziyade kurbanlara ve soruşturmaya veriyoruz" diyerek eklemişti: 

Bu, korkunç şeyler yaşandığında yola devam edebilmek için gereken şefkat ve birbirimize gösterdiğimiz özen hakkında bir hikaye.

Prömiyerinden bu yana izleyiciler, DNA Dedektifi'ni yayın devinde en çok izlenenler arasında üst sıralara taşıdı.

"Suç dramalarına farklı bir yaklaşım"

Gerçek suç dramasını izleyenler, görüşlerini paylaşmak üzere sosyal medyaya akın etti.

Bir izleyici diziyi bir oturuşta bitirdiğini söyleyerek ekledi: 

DNA Dedektifi, gerçek bir hikayeye dayanan İsveç yapımı bir mini dizi. Dizide çifte cinayet ve 20 yıl sonra DNA'nın suçu nasıl çözdüğü anlatılıyor. Çok beğendim. Benden tam destek!

Bir başka hayransa dizinin gerçekçi havasına dikkat çekti: 

DNA Dedektifi suç dramalarına farklı bir yaklaşım getiriyor. Aksiyon dolu sekanslara yer vermiyor ve sürprizler sadece şaşırtmak için kullanılmıyor.

Bir izleyici de "Bu, yıllardır gördüğüm en iyi gerçek suç dizilerinden biri" diyerek ekledi:

Abartılı olay örgüleri yok. Sadece gerçek insanlar ve uzun süredir hayatımızda olan bir teknoloji. Sonra bir dönüm noktası yaşanıyor. Tercihen dizi daha uzun olabilirdi ve katilin geçmişi hakkında daha fazla bilgi verebilirdi. Ama yine de iyi. Hem de çok iyi.

Independent Türkçe, Mirror, Daily Mail, Tudum