İsveç, yeni drone teknolojisini test etmeye hazırlanıyor

Ukrayna birlikleri tarafından kullanılan bir dizi drone. İsveç, savaşta kullanılmak üzere "sürü teknolojisini" test ediyor (AP)
Ukrayna birlikleri tarafından kullanılan bir dizi drone. İsveç, savaşta kullanılmak üzere "sürü teknolojisini" test ediyor (AP)
TT

İsveç, yeni drone teknolojisini test etmeye hazırlanıyor

Ukrayna birlikleri tarafından kullanılan bir dizi drone. İsveç, savaşta kullanılmak üzere "sürü teknolojisini" test ediyor (AP)
Ukrayna birlikleri tarafından kullanılan bir dizi drone. İsveç, savaşta kullanılmak üzere "sürü teknolojisini" test ediyor (AP)

İsveç, Rusya'yla gerilim tırmanırken ülkenin savunmasını güçlendirmek üzere yeni "drone sürüsü teknolojisini" test etmeye hazırlanıyor.

Nordik ülke, drone'ları "gerçek mühimmatlı operasyonel tatbikat" diye tanımladığı Arctic Strike tatbikatında test edecek.

İsveç Savunma Bakanı Pal Jonson, bu teknolojinin farklı boyutlardaki drone gruplarının oluşturulmasını ve görevleri otonom bir şekilde çözmelerini mümkün kıldığını söyledi.

Bu drone sürüleriyle keşif, konumlandırma ve tanımlama yapmak mümkün.

Jonson "Normalde yaptığımızdan daha hızlı bir şekilde daha güçlü bir savunma gücü inşa etmek için bazı riskler almamız gerekecek" diye ekledi.
 

csdvfbgrhy
Ukraynalı bir asker, drone sürüsü operasyonlarında kullanılan DJI Mavic 3 drone'u çalıştırıyor (AFP)

ABD Savunma Bakanlığı'nın eski analiz uzmanı Marcel Plichta, drone sürülerinin genellikle 50 birimden oluştuğunu ve dünyanın dört bir yanındaki ordular için "bir sonraki adım" olduğunu söyledi.

Plichta, ABD, Çin ve Rusya da dahil olmak üzere en gelişmiş orduların, mayın döşemekten hedefleri saptamaya kadar kullanılabilen bu teknolojiyi test ettiğini anlattı.

Sürü konsepti birkaç yıldır var ama bu teknoloji, son 12 ayda savunma ekipmanları grubu Saab ve İsveç ordusu tarafından geliştirildi.

İsveç, Rusya'nın Ukrayna'yla savaşı sonucunda Mart 2024'te NATO'ya katılmıştı ve 2024'te GSYH'nin yüzde 2,2'sini oluşturan savunma harcamalarını 2028'de yüzde 2,6'ya çıkarmayı planlıyor.

2024'te Norveç ve İsveç; ABD, Birleşik Krallık ve Hollanda'nın da dahil olduğu daha büyük bir operasyonun ardından Arctic Strike tatbikatını gerçekleştirmek için güçlerini birleştirmişti.
 

sacdfvg
İsveç Savunma Bakanı Pal Jonson, ülkesinin teknolojiyi bu yıl test edeceğini söyledi (AP)

Finlandiya, Norveç ve İsveç'in kuzey bölgelerinde yaklaşık iki hafta süren tatbikatlara 13 ülkeden 20 binin üzerinde asker katılmıştı.

Rusya'yla 1340 kilometrelik bir sınır paylaşan Finlandiya, onlarca yıl süren askeri bağlantısızlığın ardından tarihi bir hamleyle Nisan 2023'te NATO'ya katılmıştı.

Kuzey Norveç'in Kuzey Kutbu'ndaki uç noktalarında iki yılda bir gerçekleştirilen NATO tatbikatı yıllar boyunca "Cold Response" (Soğuk Mukabele) diye adlandırılmıştı.

Ancak 2023 ve 2024'te Finlandiya'yla İsveç'in ittifaka katılmasının ardından ismi "Nordic Response" olarak değiştirilmişti.

Geçen yılki tatbikata Birleşik Krallık, Belçika, Kanada, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Almanya, İtalya, Hollanda, Norveç, İspanya, İsveç ve Amerika Birleşik Devletleri katılmıştı.
Independent Türkçe



İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
TT

İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)

Bilim insanları ilk kez bir Antik Mısırlının tüm genomunu diziledi. Yaklaşık 4 bin 500 yıl önce yaşayan adamın kalıntıları, antik uygarlıktan gelen en eski genetik veriyi de sunuyor.

Uzmanlar, bölgenin sıcak iklimi DNA'nın kolayca bozunmasına yol açtığı için Antik Mısır'dan genetik kayıtlar bulmanın epey zorlu bir iş olduğunu söylüyor. Ayrıca bu toplumda yaygın olan mumyalama da yumuşak dokuları muhafaza etmesine karşın DNA'nın düzgün bir şekilde korunmasını engelliyor.

Bugüne kadar Antik Mısır'dan sadece üç kişinin genomunun bir kısmı dizilenmişti. Ayrıca bu kişiler uygarlığın daha geç dönemlerinde yaşamıştı. 

Bulguları önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmadaysa, bu örneklerden en az bin yıl daha önceye ait bir genom ilk kez tamamen dizilendi. 

Kahire'nin güneyindeki Nuwayrat köyünde 1900'lerin başında bulunan kalıntılar, kayaya oyulmuş bir mezarın içine yerleştirilmiş bir çömlek kabın içindeydi.

Liverpool John Moores Üniversitesi'nden Dr. Adeline Morez Jacobs liderliğindeki araştırmacılar, 4 bin 500 ila 4 bin 800 yıl önce yaşamış kişinin kemiklerini inceledi. Ayrıca dişinden aldıkları örneklerle genomunu dizileyen ekip, Antik Mısırlı hakkında eşsiz bilgiler elde etti.

VFDGH
Adamın kalıntılarını içeren çömlek 1902'de keşfedilmişti (Garstang Arkeoloji Müzesi/Liverpool Üniversitesi)

İlk piramitler inşa edilirken yaşayan kişinin kalıntıları, 44-64 yaşında ölen bir erkek olduğuna işaret ediyor. Makalenin yazarlarından Joel Irish, MÖ 2855 ila 2570'de hayatını kaybeden adam hakkında "Öldüğünde muhtemelen 60'lı yaşlarındaydı, ki bu o dönem için inanılmaz derecede ileri bir yaş" diyor.

Bilim insanları kişinin genetik materyalinin yüzde 80'inin beklendiği gibi Kuzey Afrika kökenine sahip olduğunu tespit etti. Ancak yüzde 20'si, Batı Asya ve Mezopotamya bölgesindeki insanlara dayanıyordu.

Araştırmacılar Antik Mısır ve Mezopotamya halkları arasında bir ilişki olduğunu uzun zamandır düşünüyordu. Arkeolojik bulgular bu etkileşime güçlü kanıtlar sunsa da bugüne kadar genetik bir veri elde edilememişti. 

Harvard Üniversitesi'nden Iosif Lazaridis, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında "Bu örnek bize, bu kadar erken bir tarihte Mısır'da çoğunlukla Kuzey Afrikalı soyundan gelen ancak Mezopotamya'dan da bir miktar soy katkısı olan insanlar olduğunu söylüyor" diyor: 

Bu coğrafi açıdan mükemmel derecede mantıklı.

Araştırmacılar bulunan kemiklerde artrit ve osteoporoz belirtilerinin yanı sıra yaşamının büyük bölümünde aşağı baktığını ve öne doğru eğildiğini gösteren işaretler tespit etti. Ayrıca kollarını uzun süre önünde tuttuğunu, ağır malzemeler taşıdığını ve sert yüzeylere oturduğunu gösteren bulgulara rastlandı. 

Ekip bu verilere dayanarak bu kişinin ağır işçilik yaptığı ve muhtemelen çömlekçi olduğu sonucuna vardı. Irish çömlekçi çarkının da Mısır'a bu dönemde geldiğini söyleyerek ekliyor:

Öte yandan bir çömlekçiye genellikle böyle üst sınıf bir cenaze töreni düzenlenmez. Belki de olağanüstü yetenekli ya da başarılı olduğu için sosyal statüsü yükselmişti.

Bilim insanları Antik Mısır ve Mezopotamya ilişkisine ışık tutan yeni çalışmanın sadece tek bir genom örneğine dayandığına ve daha fazla kanıt bulmayı beklediklerine değiniyor. Bu sayede iki bölgede yakın zamanda ortaya çıkan yazının kökenlerini ve farklı toplumlar arasındaki göçleri daha iyi anlamayı umuyorlar.

Makalenin ortak yazarı Dr. Linus Girdland-Flink "Bu, insan genetik varyasyonu bulmacasının sadece bir parçası: Bugüne kadar yaşamış her insan ve onların genomu bu bulmacanın benzersiz bir parçasını oluşturuyor" diyerek ekliyor:

Hiçbir zaman herkesin genomunu dizileyemeyeceğiz ancak insanlık tarihinde bugün kim olduğumuzu şekillendiren önemli olayları doğru bir şekilde yeniden yapılandırmak için dünyanın dört bir yanından yeterince çeşitli örnek toplamayı umuyoruz.

Independent Türkçe, CNN, New Scientist, Nature