Yeni keşfedilen deniz böceğine Darth Vader adı verildi

Araştırmacılar Bathynomus vaderi'nin kafasını ünlü karaktere benzetti (Nguyen Thanh Son)
Araştırmacılar Bathynomus vaderi'nin kafasını ünlü karaktere benzetti (Nguyen Thanh Son)
TT

Yeni keşfedilen deniz böceğine Darth Vader adı verildi

Araştırmacılar Bathynomus vaderi'nin kafasını ünlü karaktere benzetti (Nguyen Thanh Son)
Araştırmacılar Bathynomus vaderi'nin kafasını ünlü karaktere benzetti (Nguyen Thanh Son)

Bilim insanları Vietnam'da keşfettikleri devasa deniz böceğine Darth Vader adını uygun gördü.

Bathynomus cinsindeki devasa isopodlar genellikle denizlerin derinlerinde yaşadığı için incelenmesinde güçlükler var. 

Son yıllarda bazı Asya ülkelerinde pahalı bir yiyeceğe dönüşen bu deniz böceklerini, bilim insanları Vietnam'daki bir balık pazarından alarak inceledi. 

Bulgularını hakemli dergi ZooKeys'te dün (14 Ocak) yayımlayan ekip, daha önce görmedikleri bir türle karşılaştıklarını saptadı.

Hanoi Üniversitesi araştırmacıları, hayvanın kafasının Yıldız Savaşları'nın (Star Wars) ünlü kötü karakteri Darth Vader'ın başlığına benzemesinden dolayı yeni türe Bathynomus vaderi adını verdi. 
 

xscdvfgth
2,62 kilogram ağırlığındaki Bathynomus jamesi, cinsin büyük türlerinden (Peter Ng)

Türünün büyük örnekleri arasında yer alan B. vaderi, 32,5 santimetre uzunluğa ve 1 kilogram ağırlığa sahip. Bu devasa deniz böceklerinin bilinen en büyük üyesi Bathynomus giganteus ise 50 santim uzunluğa ulaşabiliyor.

Akrabaları gibi etçil beslenen B. vaderi; yengeç, karides, balık gibi hayvanların yanı sıra balina leşlerini kemirerek besleniyor.

Yeni türe henüz sadece Spratly Adaları yakınlarında rastlandı fakat bilim insanları, Güney Çin Denizi'nin başka yerlerinde de yaşadığını düşünüyor.

Araştırmacılar, devasa isopodların yiyecek olarak popülerleşmesinin olumlu ve olumsuz sonuçlara yol açabileceğini düşünüyor. Hızla büyüyen pazarın, bu hayvanların varlığına tehdit oluşturabileceğinden endişeleniyorlar.

Diğer yandan derin deniz balıkçılığına karşı daha sıkı düzenlemeler getirilmesinin önünü açma potansiyeline de sahip.

Independent Türkçe, Popular Science, Live Science, ZooKeys



1400 yıllık altın kuzgun başı keşfedildi: İnanılmaz bir şey

(Minelab Metal Detectors/Facebook)
(Minelab Metal Detectors/Facebook)
TT

1400 yıllık altın kuzgun başı keşfedildi: İnanılmaz bir şey

(Minelab Metal Detectors/Facebook)
(Minelab Metal Detectors/Facebook)

İngiltere'nin güneybatısındaki Wiltshire'da metal dedektörü kullanan kişiler, yaklaşık 1400 yıl öncesine ait Anglosakson döneminden kalma altın ve lal taşından nadir bir kuzgun başı buldu.

Ayrıca küçük boncuklar ve üçgen lal taşlarıyla süslenmiş altın bir halka veya yüzük de keşfettiler.

Yaklaşık 60 gram ağırlığındaki kuzgun başı, çarpıcı bir lal taşı göz ve "tüylü" kısımlarının hatlarını çizen minik altın kürelerden oluşuyor.

Eserleri ocak ayında bulan iki dedektörcüden biri Paul Gould, bunların MS 7. yüzyıl Anglosakson dönemine tarihlendirildiğini söylüyor.

Kuzgun başının neyi temsil ettiği net değil ancak daha önceki araştırmalar, Cermen ve Viking çağlarında İskandinav tanrısı Odin'le bağlantılı şekilde karanlığı ve ölümü sembolize ettiğini gösteriyor.

Diğer dedektörcü Chris Phillips "Bu hayatta bir kez yapılacak bir keşif: Paul ve ben Sakson altınını keşfettik" diyor. 

İnanılmaz bir şey. Biraz duygusalım.

Ender nesneler halihazırda British Museum'daki uzmanlar tarafından temizlenip işlemden geçiriliyor.

Kuzgun başının sağ tarafında lal taşı bir gözün eksik olduğu tespit edildi ve içinden çıkarılan pislik, başka bir esere takılmış olabilecek küçük iğneleri gözler önüne serdi.

Phillips, uzmanlara atıfla kuzgun başının bir zamanlar bir boynuzdan yapılmış bir kadehin ucuna takılmış olabileceğini söyleyerek "hiçbir şeyin buna benzemediğini" ekliyor.

"Diğer taraf ya hasar görmüş gibi görünüyor ya da bu şekilde olması gerekiyor" ifadelerini kullanıyor.

Parıltılı, yanardöner görünümünü hâlâ koruyor.

Diğer altın ve lal taşı eserin ayrı bir mücevher mi yoksa daha büyük bir mücevherin parçası mı olduğu sorusu da cevapsız.

"Bunun bir yüzüğün parçası mı yoksa başka bir şeyin parçası mı olduğundan emin değiliz, belki de boynuzdan yapılan kadehe takılıydı" diyen Phillips, tüm lal taşlarının sağlam olduğunu da ekliyor.

Bu eserleri tam olarak kimin yaptığı belirsiz olsa da uzmanlar, Anglosakson ya da İskandinav kökenlerine uyduklarını söylüyor.

Daha önce Sutton Hoo ve Staffordshire istiflerinde de bulunan bunun gibi kuş benzeri mücevher parçalarının üzerinde, belirgin lal taşı kakmalı gözler ve gaga şekilleri vardı.

LiveScience'a göre Phillips, "Bölgede yapılacak sonraki araştırmalarda yer almayı umuyoruz ve tüm doğru prosedürleri uygulayarak keşif yapmaya devam edeceğiz" diyor.

Organizatörlerin alandaki metal dedektör çalışmalarını durdurduğu ve Wiltshire'ın irtibat görevlisini bilgilendirdiği bildirildi.

Independent Türkçe