Drake kendi plak şirketine hakaret davası açtı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Drake kendi plak şirketine hakaret davası açtı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Drake, kendi plak şirketi Universal Music Group'a (UMG) pedofil olduğuna dair "yanlış ve kötü niyetli bir anlatı" yaydığı için dava açıyor.

Universal Music Group, Drake'in uzun süredir kavgalı olduğu Kendrick Lamar'ı da temsil ediyor.

Lamar'ın, UMG'nin bir yan kuruluşu olan Interscope Records tarafından Mayıs 2024'te yayımlanan diss parçası Not Like Us'ta şu sözler yer alıyordu:

Söylesene Drake, gençlerden hoşlandığını duydum.

Gerçek adı Aubrey Drake Graham olan Drake, davada iddiaların yanlış olduğunu bildiği halde Universal'ın "kurumsal açgözlülüğü sanatçılarının güvenliği ve iyiliğine tercih ettiğini" ileri sürüyor. Davada Lamar'ın adı geçmiyor.

Dava dilekçesi şöyle devam ediyor:

UMG tartışmayı bir fırsat gibi görerek bunu değerlendirdi ve alevleri körüklemeyi sürdürdü.

Dava, New York Güney Bölgesi ABD Bölge Mahkemesi'nde açıldı. Davada, Universal'ın "rap şarkısından viral bir hit yaratmak üzere bir kampanya onayladığı, yayımladığı ve başlattığı" iddia ediliyor ve kampanyanın "Drake'in suçlu bir pedofil olduğu yönünde belirli, açık ve yanlış bir iddia öne sürerek halkı bununla ilgili kanunsuz adalete başvurmaya teşvik etmeyi amaçladığı" belirtiliyor.

Not Like Us çıktıktan birkaç gün sonra, Drake'in Toronto'daki malikanesinde bir güvenlik görevlisi bir araçtan açılan ateşle yaralanmıştı. Saldırıdan bir hafta sonra güvenlik görevlisinin hayati riski atlattığı bildirilmişti.

The Independent'a açıklama yapan UMG şöyle dedi:

Bu iddialar doğru değil ve herhangi bir sanatçının özellikle de Drake'in itibarını zedelemeye çalıştığımız fikri mantıksız. Onun müziğine büyük yatırımlar yaptık ve dünyanın dört bir yanındaki çalışanlarımız onun tarihi seviyelerde ticari ve kişisel finansal başarılara ulaşmasına sağlamak için yıllarca durmaksızın emek verdi.

Dava, Drake'in UMG ve Spotify'a karşı Not Like Us'ın dinlenme sayısını yapay bir şekilde artırmak için komplo kurduğunu iddia eden başka bir yasal şikayetten vazgeçmesinden yalnızca birkaç saat sonra açıldı.

The Independent'ın geçen kasımda ulaştığı dava başvurusunda Drake, UMG'nin yayın platformlarını ve radyoları manipüle edip Not Like Us'la doldurmak üzere bot ağları kullandığı, şarkının radyo istasyonlarında çalınması için komplo kurarak ödeme yaptığı ve tüm bunların kendisine zarar verdiğini iddia etmişti.

O dönem bir UMG sözcüsü şöyle bir açıklama yapmıştı:

UMG'nin herhangi bir sanatçısını baltalamak için herhangi bir şey yapacağı iddiası saldırgan ve gerçek dışı. Pazarlama ve tanıtım kampanyalarımızda en yüksek etik uygulamaları takip ediyoruz. Bu dava öncesi başvuruda yer alan hiçbir uydurma ve saçma hukuki savunma, hayranların duymak istediği müziği seçtiği gerçeğini gizleyemez.

Spotify, geçen aralıkta Drake'in iddialarına karşı bir itiraz dilekçesi vermişti. Yayın platformunun bir sözcüsü, Drake'in Lamar'ın şarkısını tanıtmak için koordineli bir çaba gösterildiği iddiasını yalanlayarak şöyle demişti:

Spotify'ın, kullanıcıların Drake'in herhangi bir parçası yerine Not Like Us'ı dinlemesi için hiçbir ekonomik teşviki sözkonusu değil. Sanatçılar için Spotify'dan yalnızca tek bir araç, Marquee, şarkıyı Fransa'da tanıtmak için 500 euroya satın alınmıştı. Marquee, kullanıcılara Sponsorlu Öneri olduğu belirtilen görsel bir reklam.

Independent Türkçe



Oscarlı yönetmenden Yaratık itirafı: Doğru kişi değildim

1997 yapımı Yaratık: Diriliş'te bilim insanları, yaratığa tekrar ulaşabilmek için önceki filmde ölen Ripley'yi yeniden hayata döndürürüyor (20th Century Fox)
1997 yapımı Yaratık: Diriliş'te bilim insanları, yaratığa tekrar ulaşabilmek için önceki filmde ölen Ripley'yi yeniden hayata döndürürüyor (20th Century Fox)
TT

Oscarlı yönetmenden Yaratık itirafı: Doğru kişi değildim

1997 yapımı Yaratık: Diriliş'te bilim insanları, yaratığa tekrar ulaşabilmek için önceki filmde ölen Ripley'yi yeniden hayata döndürürüyor (20th Century Fox)
1997 yapımı Yaratık: Diriliş'te bilim insanları, yaratığa tekrar ulaşabilmek için önceki filmde ölen Ripley'yi yeniden hayata döndürürüyor (20th Century Fox)

28 Gün Sonra (28 Days Later) serisini başlatmasından yaklaşık 5 yıl önce Danny Boyle, sinema tarihinin en büyük bilimkurgu serilerinden birinde yer alma şansını geri çevirmişti.

Şu sıralar yeni filmi 28 Yıl Sonra'yı (28 Years Later) tanıtan yönetmen, Hollywood Reporter'a verdiği röportajda, 1997 yapımı Yaratık: Diriliş'in (Alien: Resurrection) yönetmenliğini CGI kullanımının fazlalığı nedeniyle reddettiğini söyledi.

Boyle, Mezarını Derin Kaz (Shallow Grave) ve Trainspotting'le yakaladığı çıkışın ardından filmin yapımcıları tarafından ilk tercih olarak belirlenmişti. Ancak filmi sonunda Fransız yönetmen Jean-Pierre Jeunet yönetti.

"Sigourney Weaver ve Winona Ryder'la tanıştım" diyen Boyle, teklifin ciddiyetini şöyle anlattı: 

Muhteşem insanlardı. Ama bu, CGI'la gelen geçiş dönemiydi. Yani sinemada dijital efektlerin ağırlık kazandığı o ilk zamanlar. Ve ben bununla baş edemedim.

Ridley Scott'ın Yaratık (Alien) evrenine büyük hayranlık duyduğunu belirten Boyle, şunları ekledi:

Yaratık'ın fikrini gerçekten çok seviyordum. Bu yüzden çok tutkuluydum. Ama sonra nadiren yaşadığım bir netlik anı geldi ve dedim ki 'Bu iş için doğru kişi sen değilsin.' Onun yerine gidip Olağanüstü Bir Hayat'ı (A Life Less Ordinary) çektim.

Boyle, ilerleyen yıllarda CGI'la daha fazla iç içe çalıştı. Özellikle 2007’deki Gün Işığı (Sunshine) ve 2010'da Oscar'dan sonraki projesi 127 Saat (127 Hours) bu anlamda öne çıkıyor. Milyoner'le (Slumdog Millionaire) En İyi Film Oscar'ını kazanmasının ardından gelen bu yapım, yönetmene göre riskli ama önemli bir işti.

"Oscar sonrası biraz kibirli oluyorsunuz" diyen Boyle, bu durumu iyiye kullandıklarını söylüyor: 

Çünkü 127 Saat gibi bir film normal şartlarda yapılmazdı. Ama senarist Simon Beaufoy'la aklımızda çok net bir fikir vardı. Dar, odaklı bir yöntem: Asla o kanyondan çıkmayacaktık. Ya da çıkarsak bile sadece halüsinasyonlarla. Ve James Franco bu filmde harikaydı.

Filmin en çok konuşulan sahnesi, Franco’nun canlandırdığı karakterin kendi kolunu kesme anıydı. Boyle bu sahne hakkında şunları söylüyor:

Teknik olarak çok iyi çekilmişti, protez kullanımı açısından mükemmeldi. Ama o an kameranın Franco'ya odaklandığı ana bakarsanız, sadece oyunculuğunu görürsünüz. Oyunculuğu çok güçlüydü. Pek çok kişinin baygınlık geçirdiği vakalar yaşandı.

Independent Türkçe, IndieWire, Hollywood Reporter