Ünlü yönetmenin korku dizisi tek sezonda iptal edildi

8 bölümden oluşan Teacup'ın yaratıcısı Ian McCulloch, hikayeyi "samimi bir bakış açısıyla anlatmaya" odaklandığını söylemişti (Peacock)
8 bölümden oluşan Teacup'ın yaratıcısı Ian McCulloch, hikayeyi "samimi bir bakış açısıyla anlatmaya" odaklandığını söylemişti (Peacock)
TT

Ünlü yönetmenin korku dizisi tek sezonda iptal edildi

8 bölümden oluşan Teacup'ın yaratıcısı Ian McCulloch, hikayeyi "samimi bir bakış açısıyla anlatmaya" odaklandığını söylemişti (Peacock)
8 bölümden oluşan Teacup'ın yaratıcısı Ian McCulloch, hikayeyi "samimi bir bakış açısıyla anlatmaya" odaklandığını söylemişti (Peacock)

Korku-gerilim dizisi Teacup'ın yayın hayatı tek sezonda sona erdi. Variety, özel haberinde yayın servisi Peacock'ın diziyi bir sezonun ardından iptal ettiğini yazdı.

Başrollerini Scott Speedman ve Yvonne Strahovski'nin paylaştığı Teacup'ta ayrıca Chaske Spencer, Kathy Baker, Boris McGiver, Caleb Dolden, Emilie Bierre ve Luciano Leroux yer alıyordu.

"Midemi bulandırdı"

Daha önce Michael C. Hall'un meşhur seri katil dizisi Dexter ve Damızlık Kızın Öyküsü'nde (The Handmaid's Tale) de rol alan başrol oyuncusu Yvonne Strahovski, Teacup'taki bazı sahnelerde zorlandığını itiraf etmişti:

Birkaç sahne beni gerçekten rahatsız etti hatta midemi bulandırdı.

Teacup, yarım saatlik ilk iki bölümüyle 10 Ekim'de prömiyerini yapmış ve ardından 31 Ekim'e kadar haftada iki bölüm halinde izleyiciyle buluşmuştu.

Yazar Robert McCammon'ın Stinger adlı kitabından uyarlanan Teacup, Georgia kırsalında geçiyordu. 

Dizi, bir grup insanın gizemli bir tehditten kurtulma çabasını konu alıyordu. Farklılıklarını bir kenara bırakmak zorunda kalan bu insanlar, hayatta kalmak için iş birliği yapıyordu.

Dizinin yapımcılığını Testere (Saw), Ruhlar Bölgesi (Insidious) ve Korku Seansı'yla (The Conjuring) tanınan James Wan üstleniyordu. 

Wan, dizinin zaman zaman düşündürücü olduğunu söylerken aynı zamanda korkutucu anların yer aldığını da belirtmişti.

47 yaşındaki sinemacı, San Diego Comic-Con'da düzenlenen panele konuk olduğunda, korkunç öğeleri "hikayeyi anlatmak için doğru şekilde kullanmak istediklerini" anlatmıştı.

Teacup, yayına girdiğinde televizyon yazarlarından büyük ölçüde olumlu yorumlar almıştı. Aramide Tinubu, Variety'de kaleme aldığı incelemede, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 77 puan alan dizinin "büyüleyici ve ürkütücü bir anlatı olarak başladığını ancak bu başarıyı finaline dek sürdüremediğini" yazmıştı. 

Teacup, araştırma şirketi Nielsen'in paylaştığı en çok izlenen diziler listesine girmeyi başaramamıştı.

Independent Türkçe, Variety, Deadline



Bir odaya girince ne yapacağımızı neden unuturuz?

Bilim insanları bir odaya girince unutkanlık yaşamanın beynin anıları depolama biçiminden kaynaklandığını düşünüyor (Unsplash)
Bilim insanları bir odaya girince unutkanlık yaşamanın beynin anıları depolama biçiminden kaynaklandığını düşünüyor (Unsplash)
TT

Bir odaya girince ne yapacağımızı neden unuturuz?

Bilim insanları bir odaya girince unutkanlık yaşamanın beynin anıları depolama biçiminden kaynaklandığını düşünüyor (Unsplash)
Bilim insanları bir odaya girince unutkanlık yaşamanın beynin anıları depolama biçiminden kaynaklandığını düşünüyor (Unsplash)

Birçok kişi, bir şey almak için bir odaya girdiğinde ne amaçla geldiğini unutur. Bazen de bir dükkana girdiğinizde, almayı planladığınız şey aklınızdan uçup gidebilir.

Bu durumun yorgunluktan kaynaklanması muhtemel. Fakat bilim insanları kapıdan geçmenin de böyle unutkanlıklara yol açabileceğini söylüyor.

"Kapı eşiği etkisi" denen bu duruma göre bir sınırdan geçince kısa süre önce önem taşıyan şeyler unutulabiliyor.

2011'de yapılan bir araştırmada bu teoriyi test eden bilim insanları, katılımcılara nesneler vererek sanal veya gerçek ortamlarda bunları taşımalarını söyledi. 

Katılımcıların bir kapıdan geçtikleri zaman, sadece odanın içinde yürüyenlere kıyasla ne yapacaklarını unutmaya daha yatkın olduğu tespit edildi. 

Araştırmacılar bu duruma, beynin anıları bölerek depolama biçimininin yol açtığını öne sürüyor. Esasen beyin, anıları süregelen olaylar şeklinde değil, parçalar halinde kaydediyor.

Bilim insanları bir sınırı geçmenin, beynin o alanın olay modelini güncellemesine ve daha önceki olaylarla ilişkili nesnelerin unutulmasına yol açtığını söylüyor. Kısacası; mutfaktan bir şey alma düşüncesi salondaki olayla ilişkilendiriliyor ama mutfağa varınca aradaki bağlantı kopuyor.

Makalenin yazarlarından Gabriel Radvansky, o zaman yaptığı açıklamada "Bir kapıdan girmek veya çıkmak, zihindeki etkinlik bölümlerini ayırıp dosyalayan bir 'olay sınırı' görevi görüyor" demişti: 

Farklı bir odada verilen bir kararı ya da faaliyeti hatırlamak zor bir şey çünkü bunlar bölümlere ayrılıyor.

Bazı çalışmalardaysa, gerçek bir kapıdan geçmeden sadece bunu yaptığını hayal etmenin bile unutkanlığa yol açabildiği gözlemlenmişti. 

Ancak son yıllarda yapılan çalışmalarda kapı eşiği etkisinin, diğer etkenlere de bağlı olduğuna dair bulgular ediniliyor.

2021 tarihli bir araştırmadaki katılımcılar, sanal gerçeklik gözlükleriyle gerçek olmayan odalarda gezindi. Katılımcılardan masalarda yer alan eşyaları ezberleyip başka bir masaya geçmesi istendi. Bazı masalar, sanal otomatik kapılarla girilen başka odalarda yer alıyordu. 

Araştırmacılar bu deneyde, kapıların hafıza üzerinde bir etki yaratmadığını gözlemledi. Ancak daha sonra aynı görev, bir yandan sayı sayarak tekrar edildi. Bu deneyde sayı sayarak hafızalarını zorlayan katılımcılar nesneleri daha çok unuttu.

Bilim insanları, sanal ortamdaki odaların esasen birbirinin aynısı olmasından dolayı, buradaki etkinin kapı eşiğinden geçmekten ziyade, bağlamın değişmesine bağlıyor.

Psikolog Tom Stafford da kapı eşiği etkisinin, hem fiziksel hem de zihinsel ortamın değişmesinden kaynaklandığını söylüyor.

Örneğin evden çıkarken anahtarları almak için yatak odasına gittiğinizi düşünün. Stafford, anahtarları alma düşüncesinin, "evden çıkmak", "işe gitmek" ve "işten kovulmamak" gibi daha büyük planların parçası olduğunu söylüyor.

Bu adımların her birinin dikkat gerektirdiğini belirten Stafford, bunu bir jonglörün tabakları çevirmesine benzetiyor. Bir tabaktan veya odadan diğerine geçerken, daha büyük planın parçası olan diğer işlerin hatırlanmasıyla yatak odasına girince anahtar unutulabiliyor. 

Stafford "Kapı eşiği etkisi, hem fiziksel hem de zihinsel ortamı değiştirdiğimiz, farklı bir odaya geçtiğimiz ve farklı şeyler düşündüğümüz için ortaya çıkıyor" diyerek ekliyor: 

Muhtemelen döndürmeye çalıştığımız birçok tabaktan sadece biri olan, aceleyle düşünülmüş hedef, bağlam değiştiğinde unutuluyor. 

Independent Türkçe, IFLScience, BBC, Quarterly Journal of Experimental Psychology, BMC Psychology