Cameron Diaz, meşhur komedinin devamına açık olup olmadığını açıkladı

350 milyon dolardan fazla hasılat yapan Maske, Cameron Diaz'ın ilk sinema filmi (New Line Cinema)
350 milyon dolardan fazla hasılat yapan Maske, Cameron Diaz'ın ilk sinema filmi (New Line Cinema)
TT

Cameron Diaz, meşhur komedinin devamına açık olup olmadığını açıkladı

350 milyon dolardan fazla hasılat yapan Maske, Cameron Diaz'ın ilk sinema filmi (New Line Cinema)
350 milyon dolardan fazla hasılat yapan Maske, Cameron Diaz'ın ilk sinema filmi (New Line Cinema)

Yıllar sonra Hollywood'a geri dönen Cameron Diaz, en sevilen rollerinden birini yeniden canlandırmaya sıcak bakıyor.

4 Altın Küre adayı yıldız, Jim Carrey'yle 1994 yapımı komedi filmi Maske'nin (The Mask) devamı için yeniden bir araya gelip gelmeyeceği sorulduğunda, salon sanatçısı Tina Carlyle rolünü yeniden canlandırmaya hazır görünüyordu.

"Jim kabul ederse..."

Netflix'te yayına giren yeni filmi Back in Action'la oyunculuğa dönen Diaz, Access Hollywood'a konuştu. 52 yaşındaki aktris şöyle dedi: 

Eğer Jim de kabul ederse, demek istediğim, ilk günden beri onun arkasındayım.

Carrey, geçen ay ComicBook.com'a verdiği röportajda, bir kez daha Stanley Ipkiss rolüyle izleyicilerin karşısına çıkabileceğini söylemişti.

"İşler değişebiliyor"

"Bilirsiniz, doğru fikir olmalı" diyen aktör eklemişti:

Gerçekten parayla ilgili değil. Ama asla bilemem. Bu konularda kesin konuşamazsınız. Emekli olmak istediğimi söylemiştim ama sanırım daha çok güç toplamak için dinlenmekten bahsediyordum. Çünkü karşınıza iyi bir fikir çıktığında ya da birlikte çalışmaktan gerçekten keyif aldığınız bir grup insanla karşılaştığınızda işler değişebiliyor.

Maske'de Carrey, iyi kalpli banka memuru Stanley Ipkiss'i canlandırıyordu. Stanley, körfezde bulduğu gizemli bir maskeyi taktıktan sonra süper güçlere sahip oluyordu. Geceleri kenti birbirine katan Stanley, çok geçmeden bir mafya liderinin hedefi haline geliyordu.

Dark Horse Comics'in çizgi romanını temel alan filmin yönetmenliğini Akrep Kral (The Scorpion King), Elm Sokağı Kabusu 3: Rüya Savaşçıları (A Nightmare on Elm Street 3: Dream Warriors) ve Silici'yle (Eraser) tanınan Chuck Russell üstlenmişti.

Alan Cumming ve Jamie Kennedy'nin başrollerini paylaştığı 2005 yapımı bağımsız devam filmi Maske 2 (Son of the Mask), hem eleştirel hem de ticari bir fiyasko olmuştu.

Independent Türkçe, Deadline, Hollywood Reporter, Access Hollywood, ComicBook.com



Otizmde devrim niteliğinde gelişme

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Otizmde devrim niteliğinde gelişme

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Araştırmacılar, otizmin 4 alt tipini keşfederek bu genetik durumun altında yatan biyolojiyi anlamaya yönelik "dönüştürücü bir adım" attı.

Princeton Üniversitesi ve Simons Vakfı'ndan bilim insanları, otizm kohort çalışması SPARK'taki 5 bin çocuğun verilerini analiz ederek bireyleri özellik kombinasyonlarına göre gruplandırdı.

Araştırmacılar belirli özelliklerle ilgili genetik bağlantılar aramak yerine, sosyal etkileşimlerden tekrarlayan davranışlara ve gelişimsel kilometre taşlarına kadar 230'dan fazla özelliği her bir kişide değerlendirdi.

Bu analiz sayesinde otizmin farklı genetik varyasyon modellerine sahip 4 alt tipini tanımlamayı başardılar.

Flatiron Enstitüsü'nde yardımcı araştırmacı bilim insanı ve çalışmanın ortak başyazarı Natalie Sauerwald, "Otizmin tek bir biyolojik hikayesi değil, birden fazla farklı anlatısı olduğunu görüyoruz" diyor.

Bu, geçmişteki genetik çalışmaların neden genellikle yetersiz kaldığını açıklamaya katkı sağlıyor; aslında birbirine karışmış birden fazla farklı bulmacaya baktığımızı fark etmeden bir yapbozu çözmeye çalışıyorduk. Bireyleri ilk başta alt tiplere ayırana kadar resmin tamamını, genetik örüntüleri göremedik.

Bu 4 alt tip Sosyal ve Davranışsal Zorluklar, Gelişimsel Gecikmeyle Birlikte Karma OSB (Otizm Spektrum Bozukluğu), Orta Derecede Zorluklar ve Geniş Çaplı Etkilenme olarak belirlendi.

İlk tip, otizmi olmayan çocuklarla benzer bir hızda gelişimsel kilometre taşlarına ulaşan fakat genellikle dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, anksiyete veya depresyon gibi eşlik eden sorunlar yaşayan çocukları kapsıyor.

İkinci tipte gelişimsel kilometre taşlarına ulaşmada gecikme görülürken eşlik eden rahatsızlıklara dair herhangi bir belirtiye rastlanmıyor.

Üçüncü tip olan Orta Derecede Zorluklar'da otizmle ilgili temel davranışlar olsa da diğer gruplar kadar güçlü değil. Otizmi olmayan çocuklarla benzer bir hızda kilometre taşlarına ulaşıyor ve eşlik eden rahatsızlıklar görülmüyor.

4. tipte en uç ve geniş kapsamlı zorluklar yaşanıyor.

Katılımcıların yüzde 37'sinin yer aldığı birinci ve yüzde 34'ünün bulunduğu üçüncü tip en yaygın gruplar. Yüzde 19'unu içeren ikinci ve yüzde 10'unun olduğu 4. tiplerse en nadir olanlar. 

Bulgular, genetik farklılıkların "yüzeyde benzeyen klinik görünümlerin ardındaki farklı mekanizmalara işaret ettiğini" vurguluyor.

Örneğin hem Geniş Çaplı Etkilenme hem de Karma OSB gruplarındaki çocuklar gelişimsel gecikme ve zihinsel engellilik gibi bazı önemli özellikleri paylaşıyor. Ancak ilk grupta, ebeveynlerden geçmeyen de novo mutasyonların en yüksek oranı görülürken, ikinci grubun nadir kalıtsal genetik varyantları taşıma olasılığı daha fazla.

Bulgular otizmin sadece 4 alt tipi olduğu anlamına gelmiyor; en az 4 tane bulunduğunu ve bunların hem klinik seviyede hem de genom düzeyinde araştırmalar için anlamlı olduğunu gösteren veri odaklı bir çerçevenin keşfedilmesini sağlıyor.

Otizmle mücadele eden ailelerin, çocuklarının hangi otizm alt tipine sahip olduğunu bilmesi yeni bir netlik, kişiye özel bakım, destek ve topluluk imkanı sunabilir.

Independent Türkçe