"Havacılık eğitimi almadan uçak indirebilirim" diyen erkeklerin oranı kadınlardan iki kat fazla

Pilotlar, uçağı kontrol etmeyi öğrenmek için teorik ve pratik eğitimlerden geçiyor (Reuters)
Pilotlar, uçağı kontrol etmeyi öğrenmek için teorik ve pratik eğitimlerden geçiyor (Reuters)
TT

"Havacılık eğitimi almadan uçak indirebilirim" diyen erkeklerin oranı kadınlardan iki kat fazla

Pilotlar, uçağı kontrol etmeyi öğrenmek için teorik ve pratik eğitimlerden geçiyor (Reuters)
Pilotlar, uçağı kontrol etmeyi öğrenmek için teorik ve pratik eğitimlerden geçiyor (Reuters)

Seyahat ettiğiniz uçağı, acil durumda indirebileceğinizi düşünüyorsanız, yalnız değilsiniz.

2023'te ABD'de yapılan bir ankette, katılımcıların neredeyse üçte ikisi, hiçbir havacılık eğitimi almamış olmasına rağmen yolcu uçağını indirebileceğini öne sürmüştü. 

Erkeklerin bu konudaki kendine güveni yaklaşık yüzde 50 olarak kaydedilirken, kadınlardaki oran yüzde 20'ydi. 

Ankette kendine "çok güvenen" erkeklerin oranı yüzde 20, kadınlarınsa yüzde 7 olarak saptandı. Diğer yandan kendine "pek veya hiç güvenmeyen" erkeklerin oranı yüzde 46'ydı. Kadınlarda ise bu oran yüzde 71 olarak kaydedildi.

Acil durumda uçak indirip indiremeyeceğine "emin olmayan" kişilerin oranı iki cinsiyet arasında pek bir fark göstermedi; erkeklerde yüzde 9 ve kadınlarda yüzde 10 çıktı.

Ancak uzmanlar, bir yolcu uçağını indirmenin göründüğü kadar kolay olmadığını belirtiyor.

Tecrübesiz bir yolcunun, acil durumlarda uçağı başarıyla indirdiği durumlar nadir de olsa yaşanabiliyor. Fakat Griffith Üniversitesi'nde havacılık alanında çalışan bilim insanları Conversation için kalame aldıkları yazıda, bu vakalarda çoğunlukla küçük uçaklar kullanıldığını söylüyor.

Pilotlar yolculuk sırasında büyük ölçüde otomatik pilot kullanıyor. Ancak uçak kullanmanın belki de en zor kısımları olan iniş ve kalkışta aracı kendileri yönetiyor. Uzmanlar, iniş veya kalkışta otopilot kullanmanın epey nadir bir durum olduğunu ifade ediyor.

Kalkış sırasında yeterli kaldırma kuvveti oluşturana kadar aracın hız kazanması gerekiyor ve pilot, kalkış hızına ulaşana kadar uçağı pistte tutarken birden fazla aletle ilgileniyor.

İniş esnasındaysa pilotun bir yandan uygun hızı korurken, diğer yandan vites ve flap ayarlarını yönetmesi, hava trafiği kurallarına uyması, trafik kontrolüyle iletişim kurması gerekiyor.

Griffith Üniversitesi ekibi "Uçak piste yaklaştığında pilot, yüksekliğini doğru bir şekilde değerlendirmeli, gücü azaltmalı, alçalma oranını ayarlamalı ve pistin doğru alanına inmeli" diye yazıyor:

Yere değince pistin sonuna gelmeden uçağı tamamen durdurmak için frenleri kullanıp itiş gücünü tersine çeviriyorlar. Tüm bunlar sadece birkaç dakika içinde gerçekleşiyor.

Bütün bunları yapmanın uzun bir eğitim sayesinde mümkün olduğunu ifade eden ekip, tecrübesiz biri için uçağı indirmenin epey zor olacağını belirtiyor.

Pilotlar ilk olarak uçuşa hazırlık, aerodinamik, uçuş güvenliği, meteoroloji ve navigasyon gibi pek çok konuda eğitim alıyor. 

Daha sonra bir eğitmenle birlikte uçağı kontrol etmeyi, indirip kaldırmayı, manevra yapmayı öğreniyorlar. Pratik eğitim süreci, genellikle 40 ila 60 saat sürüyor.

Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'ne göre havayollarında çalışmak isteyen kişiler, ortalama 18 ay eğitime tabi tutuluyor.

Uzmanlar ayrıca pilotların, kullacakları uçak türüne göre farklı eğitimlerden geçtiğini söylüyor. Griffith Üniversitesi ekibi bütün bunlardan dolayı şu ifadeleri kullanıyor:

Uçuşun temellerini bile öğrenmediyseniz, hava trafik kontrolünün yardımıyla bir yolcu uçağını başarılı bir şekilde indirme şansınız sıfıra yakın.

Independent Türkçe, Conversation, YouGov, Northfly, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü



DC CEO'su Gunn: Marvel'ı bıraktığım için hiç pişman değilim

James Gunn, önceki günlerde Superman'e dair bir röportaj verirken "Filmlerimle dünyayı değiştirmek gibi bir iddiam yok ama eğer bu filmden sonra birkaç kişi biraz daha nazik olursa mutlu olurum" demişti (Reuters/Arşiv)
James Gunn, önceki günlerde Superman'e dair bir röportaj verirken "Filmlerimle dünyayı değiştirmek gibi bir iddiam yok ama eğer bu filmden sonra birkaç kişi biraz daha nazik olursa mutlu olurum" demişti (Reuters/Arşiv)
TT

DC CEO'su Gunn: Marvel'ı bıraktığım için hiç pişman değilim

James Gunn, önceki günlerde Superman'e dair bir röportaj verirken "Filmlerimle dünyayı değiştirmek gibi bir iddiam yok ama eğer bu filmden sonra birkaç kişi biraz daha nazik olursa mutlu olurum" demişti (Reuters/Arşiv)
James Gunn, önceki günlerde Superman'e dair bir röportaj verirken "Filmlerimle dünyayı değiştirmek gibi bir iddiam yok ama eğer bu filmden sonra birkaç kişi biraz daha nazik olursa mutlu olurum" demişti (Reuters/Arşiv)

DC Stüdyoları Eş Başkanı ve Eş CEO'su James Gunn, bugün (11 Temmuz) vizyona giren Superman'in heyecanını yaşarken basın turunu da sürdürüyor. 

Armchair Expert adlı podcast'e katılan yönetmen, Galaksinin Koruyucuları (Guardians of the Galaxy) serisinden 2018'de kovulduğunu hatırlattı. 

O dönemi "Kariyerimin bittiğini düşündüm" diye hatırlayan Gunn, 2022'de DC Stüdyoları'nın kendisiyle birlikte Peter Safran'ı başa geçirdiğini de anımsatıp ekledi:

Warner Bros.'tan Toby Emmerich yanıma gelip 'James Gunn'ın Superman'i mi?' diye sordu. Ben de 'Bilmiyorum adamım' dedim. O da sonrasında 'Peki ya The Suicide Squad: İntihar Timi?' dedi. Ben de bir fikir bulup sundum. 'Haydi yapalım' dediler.

Gunn, Marvel Stüdyoları'nın patronu Kevin Feige'in kendisini geri istemesi üzerine aynı gün dönemin Disney yöneticisi Alan Horn'dan da bir telefon geldiğini anlattı:

Kevin'ın evine gittim. 'Ne, Superman mi çekeceksin?' diye tepki gösterdi.

Sonrasında Gunn, 2021'de DC için The Suicide Squad: İntihar Timi'ni, 2023'teyse Marvel için Galaksinin Koruyucuları 3'ü (Guardians of the Galaxy Vol. 3) çekti. 

Gunn, ahlaki ikilemde kalıp kalmadığı sorusunu "Kovulduğum için öyle hissetmedim" diye yanıtladı. 

Marvel'deki ekibi sevdiğini ancak Disney yöneticileriyle sıkıntı yaşadığını anlatarak "Kesinlikle hiç pişman olmadım. Bir iş yapmalıydım ve gerçekten sevdiğim kişilerle çalıştım" ifadesini kullandı. 

The Flash, Aquaman ve Kayıp Krallık (Aquaman and the Lost Kingdom), Shazam! Tanrıların Öfkesi (Shazam: Fury of the Gods) ve Blue Beetle gibi projelerin gişede hayal kırıklığı yaratmasının ardından Warner Bros., evreni James Gunn ve Peter Safran'ın yönetiminde sıfırdan inşa etmeye karar vermişti.

Safran'la birlikte DC Stüdyoları'nın başına geçen Gunn, yeni vizyona giren Superman'le birlikte DC evrenini yeniden başlatıyor.

Toplam bütçesi 225 milyon doları bulan film, yalnızca gişedeki performansıyla değil, DC Evreni'nin yeniden başlatılması açısından da büyük önem taşıyor. 

Bağımsız takip firmaları olumlu eleştirilerin etkisiyle açılış hasılatının 140 milyon doları bile aşabileceğini düşünüyor. Uluslararası gişede ise en az 100 milyon dolarlık bir gelir hedefleniyor.

Hollywood adlı dizinin yanı sıra Kasırgalar'la (Twisters) bilinen 31 yaşındaki Amerikalı aktör David Corenswet, Superman olurken Muhteşem Bayan Maisel'le (The Marvelous Mrs. Maisel) tanınan Rachel Brosnahan da Lois Lane'i canlandırıyor. 

Independent Türkçe, Deadline, The Wrap