David Beckham'dan Davos'ta kadın hakları çağrısı

Beckham: "Kız çocukları yoksullukla, kız çocukları şiddetle, kız çocukları ayrımcılıkla engelleniyor" (AP)
Beckham: "Kız çocukları yoksullukla, kız çocukları şiddetle, kız çocukları ayrımcılıkla engelleniyor" (AP)
TT

David Beckham'dan Davos'ta kadın hakları çağrısı

Beckham: "Kız çocukları yoksullukla, kız çocukları şiddetle, kız çocukları ayrımcılıkla engelleniyor" (AP)
Beckham: "Kız çocukları yoksullukla, kız çocukları şiddetle, kız çocukları ayrımcılıkla engelleniyor" (AP)

David Beckham, Davos'ta yaptığı konuşmada küresel liderleri kadın hakları için mücadele etmeye çağıran coşkulu bir konuşma yaptı.

Eski İngiltere Milli Takımı oyuncusu, pazartesi günü İsviçre'de düzenlenen yıllık Dünya Ekonomik Forumu toplantısında, "en savunmasız çocukların haklarını" korumadaki "olağanüstü liderliği ve yardımseverliği" nedeniyle Kristal Ödül'le onurlandırıldı.

Unicef iyi niyet elçisi Beckham ödülü almaya giderken, 4 çocuğunun annesi Victoria Beckham'ın Victoria Beckham'ın eski Spice Girls grup arkadaşı Melanie Brown'a sarıldı.

49 yaşındaki Beckham sahnede, "Bugün, yakın tarihte hiç olmadığı kadar çok sayıda çocuk yardıma muhtaç ve risk altında ve en büyük zorluklarla karşılaşanlar her zaman en savunmasız çocuklar, özellikle de kız çocukları oluyor" dedi.

Kız çocukları yoksullukla, kız çocukları şiddetle, kız çocukları ayrımcılıkla engelleniyor. Üç erkek ve bir güzel kız babası olduğum için yeterince şanslıyım. Kızım Harper'ın erkek kardeşleriyle aynı fırsatlara sahip olmasını istiyorum ve bu her yerdeki tüm kızlar için geçerli olmalı. Kız olmak ne yapabileceğinizi, nereye gidebileceğinizi ve kim olabileceğinizi belirlememeli.

Beckham, ergenlik çağındaki kadın nüfusunun "dünyanın gördüğü en büyük müstakbel liderler ve yenilikçiler kuşağını" temsil ettiğini söyledi.

"Onların potansiyelini ortaya çıkarabilmek ve gelişimlerini destekleyebilmek çok heyecan verici bir olasılık" dedi.

Ancak kızların kelimelerden daha fazlasına ihtiyacı var. Fırsatlara ihtiyaçları var. Kolektif eyleme ve yatırıma ihtiyaçları var.

Beckham 20 yıldır Unicef iyi niyet elçisi olmayı bir "ayrıcalık" diye niteledi.

"Bu süre zarfında, bir baba ve çocuk hakları aktivisti olarak kendi ailemin büyümesini izlemekle kutsandım, çocuklarımızı dinlemenin, hikayelerini duymanın, mücadelelerine ışık tutmanın ve gelecekleri için savaşmanın ne kadar önemli olduğunu biliyorum" diye ekledi.

Ödülü Beckham'a takdim eden Hilde Schwab, Beckham'ın "mirasının, şöhretini sosyal değişim için kullanmaya ve kalıcı bir etki bırakmaya olan bağlılığını yansıttığını" söyledi.

Schwab Sosyal Girişimcilik Vakfı'nın kurucu ortağı, "David Beckham, dünya çapında savunmasız çocukların haklarını savunmada güçlü bir küresel lider olarak ortaya çıktı ve platformunu ve kaynaklarını kalıcı olumlu değişim yaratmak için kullandı" diye ekledi.

Independent Türkçe



Çin, Uygurların sınır dışı edilmesi için Tayland'a baskı yapıyor

Aralık 2020'de Hong Kong'da düzenlenen protestolarda hükümet karşıtı göstericiler Uygurlara destek vermişti (AFP)
Aralık 2020'de Hong Kong'da düzenlenen protestolarda hükümet karşıtı göstericiler Uygurlara destek vermişti (AFP)
TT

Çin, Uygurların sınır dışı edilmesi için Tayland'a baskı yapıyor

Aralık 2020'de Hong Kong'da düzenlenen protestolarda hükümet karşıtı göstericiler Uygurlara destek vermişti (AFP)
Aralık 2020'de Hong Kong'da düzenlenen protestolarda hükümet karşıtı göstericiler Uygurlara destek vermişti (AFP)

Çin'in, Tayland'da tutulan Uygur Türklerinin sınır dışı edilmesi için baskı yaptığı bildiriliyor.

BBC'nin aktardığına göre, başkent Bangkok'taki Göçmenlik Gözaltı Merkezi'nde, 43'ü Uygur toplamda yaklaşık 900 kişi yer alıyor. Şimdiye dek 5 Uygur Türkünün gözaltındayken hayatını kaybettiği aktarılıyor. 5 Uygur göçmenin de şehirdeki başka bir hapishanede tutulduğu belirtiliyor. 

Tecrit hücrelerine yerleştirilen Uyguların, Tayland'a kaçak girdiği gerekçesiyle gözaltına alındığı aktarılıyor. 

Gözaltı merkezinin sıcak, aşırı kalabalık ve gerekli hijyen koşullarından yoksun olduğu aktarılıyor. Gazetecilerin içeri girmesine de izin verilmiyor. Taylandlı sivil toplum kuruluşu People's Empowerment Foundation'ın direktörü Chalida Tajaroensuk şunları söylüyor: 

Oradaki koşullar korkunç. Yeterli yiyecek yok, çoğunlukla salatalık ve tavuk kemiğinden çorba yapılıyor. Hem içmek hem de yıkanmak için verilen su kirli. Sadece temel ilaçlar veriliyor, bunlar da yetersiz. Kirli su, sıcak hava ve kötü havalandırma nedeniyle Uygurların çoğunda isilik ya da başka cilt sorunları görülüyor.

Başka bir hak savunucusuysa gözaltı merkezindekilerin "yeryüzündeki cehennemi" yaşadığını belirtiyor.

Adı Niluper diye paylaşılan Uygur göçmen, 2014'te ailecek Çin'den kaçıp Tayland'a gittiklerini fakat burada gözaltına alındıklarını söylüyor. Niluper, bir yıl sonra Taylandlı yetkililerin kendisi ve çocuklarına ülkeden çıkma izni verdiğini fakat eşinin Bangkok'taki gözaltı merkezinde tutulduğunu anlatıyor. Yaklaşık iki hafta önce yetkililerin, eşine Çin'e sınır dışı edilmesine yol açacak bir belgeyi zorla imzalatmaya çalıştıklarını söylüyor. 

Tayland'dan Türkiye'ye gelen Niluper, şöyle devam ediyor: 

Bu durumu çocuklarıma nasıl açıklayacağımı bilmiyorum. Bunu nasıl sindireceğimi bilmiyorum. Sürekli acı içinde, her an eşimin Tayland'dan sınır dışı edildiği haberini alacağım korkusuyla yaşıyorum.

Haberde Tayland'ın, ülkede tutulan Uygurların Türkiye'deki ailelerine kavuşmalarına izin vermemesinin, Çin'in baskısından kaynaklandığı savunuluyor. 

Öte yandan Tayland yönetimi, Uygurların Çin'e sınır dışı edilmesine dair bir plan olmadığını öne sürüyor. Tayland en son 2015'te 109 Uyguru, Çin'e sınır dışı etmişti.

ABD'nin yeni Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Tayland'ın Uygurları sınır dışı etmemesi için elinden geleni yapma vaadinde bulunmuştu. 

Çin, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde zorla çalıştırma, işkence ve "yeniden eğitim kampı" adı altında alıkoyma suçlamalarıyla karşı karşıya.

İnsan hakları örgütleri, bölgedeki yaklaşık 1 milyon kişinin zorla toplama kamplarına ve hapishanelere yerleştirildiğini öne sürüyor. ABD de Uygurlara yönelik muameleyi "soykırım" diye niteliyor.

Pekin yönetimiyse iddiaların gerçeği yansıtmadığını savunuyor.

Independent Türkçe, BBC, Economic Times