İzleyiciler Black Mirror'a benzetilen Alman yapımı diziye hayran kaldı

Kısa filmleriyle tanınan 39 taşındaki Alman sinemacı Benjamin Gutsche, Cassandra'yı hem yazdı hem de yönetti (Netflix)
Kısa filmleriyle tanınan 39 taşındaki Alman sinemacı Benjamin Gutsche, Cassandra'yı hem yazdı hem de yönetti (Netflix)
TT

İzleyiciler Black Mirror'a benzetilen Alman yapımı diziye hayran kaldı

Kısa filmleriyle tanınan 39 taşındaki Alman sinemacı Benjamin Gutsche, Cassandra'yı hem yazdı hem de yönetti (Netflix)
Kısa filmleriyle tanınan 39 taşındaki Alman sinemacı Benjamin Gutsche, Cassandra'yı hem yazdı hem de yönetti (Netflix)

Netflix izleyicileri, "akıllı ev" teknolojisini konu alan ve Charlie Brooker'ın satirik antoloji dizisi Black Mirror'a benzetilen Alman yapımı bilimkurgu Cassandra'ya adeta bağımlı oldu.

6 bölümden oluşan dizi, 1970'lerde inşa edilmiş bir eve taşınan bir ailenin başına gelenleri anlatıyor. Aile, çok geçmeden evin kontrolünün Cassandra adındaki robotik bir asistanın elinde olduğunu keşfediyor.

"Zekice kurgulanmış bir psikolojik gerilim"

Aile, Cassandra'nın yıllar önce evi kullanan insanlara hizmet ettiğini ve bir kez daha terk edilmek istemediğini öğreniyor.

Başrollerde Alman aktris Lavinia Wilson, popüler casus dizisi Berlin Station'ın yıldızı Mina Tander ve Michael Klammer yer alıyor.

Bazı eleştirmenler diziyi dehşet verici diye tanımlarken, Netflix izleyicileri de 6 Şubat Perşembe günü tüm bölümlerinin yayına girmesiyle Cassandra'ya hızla bağlandı.

Fikirlerini belirtmek üzere sosyal medyaya akın eden izleyiciler, X'te diziyi "muhteşem" diye nitelendirerek takipçilerine önerdi.

Bir kullanıcı, "Netflix'teki Cassandra inanılmaz" diyerek ekledi:

Gerçekten izlemelisiniz, çok iyi tasarlanmış ve zekice kurgulanmış bir psikolojik gerilim!

Başka bir izleyici, konunun kendisini çektiğini yazdı: 

Neden yapay zeka dizileri beni bu kadar etkiliyor bilmiyorum.

Bir diğer hayran "Dizi aşırı iyiydi" ifadesini kullanırken diğeri şöyle dedi:

Cassandra, resmen bağımlılık yapıcı!

"Black Mirror'ın eski bölümlerini hatırlattı"

Cassandra'ya övgüler yağdıran başka biri "harika bir dizi" diyerek ekledi:

Hikayesi ustaca işlenen, yavaş ilerleyen bir gerilim.

Bir Netflix kullanıcısı da bilimkurgunun doğru konuya parmak bastığını ifade etti:

Dizi inanılmaz! Yeni teknolojilere olan bağımlılığımız hakkında ürpertici bir uyarı niteliğinde.

Cassandra'yı yayın devinin popüler dizilerinden Black Mirror'la kıyaslayan izleyiciler de dikkat çekti:

Black Mirror hayranıysanız, sizi bu Alman mini dizisi Cassandra'yı izlemeye davet ediyorum.

Başka bir izleyici de "Dizi çok yoğun" diyerek ekledi: 

Bana Black Mirror'ın teknolojinin karanlık tarafını keşfettiği eski bölümlerini hatırlattı.

Independent Türkçe, Metro, Unilad



NASA dünyanın en güçlü teleskobunu tehlikeli asteroide çevirecek

Webb uzay teleskobu (ESA)
Webb uzay teleskobu (ESA)
TT

NASA dünyanın en güçlü teleskobunu tehlikeli asteroide çevirecek

Webb uzay teleskobu (ESA)
Webb uzay teleskobu (ESA)

Bilim insanları, dünyanın en güçlü teleskobunu 2024 YR4 asteroidine doğrultarak gezegene bir tehdit teşkil edip etmediğini anlamayı umuyor.

Uzay taşı geçen yılın sonlarında bulunmuş ancak bilim insanlarının Güneş Sistemi etrafındaki güzergahı hakkında daha fazla bilgi edinmesinin ardından çarpışma tehdidi kısa süre önce iki katına çıkmıştı.

Bu ihtimal hâlâ çok düşük: Bugün, Dünya'nın yanından zararsız bir şekilde geçip gitme ihtimali yaklaşık yüzde 98. Ayrıca nispeten küçük olduğu düşünüldüğünden, herhangi bir çarpışmanın etkisi muhtemelen indiği yerle sınırlı olacak.

Ancak gökbilimciler, Dünya'yı güvende tutmak için herhangi bir önleme gerek duyulması ihtimaline karşı bu riski daha iyi anlamak istiyor.

Asteroit birkaç ay içinde gözden kaybolacağı ve 2028'e kadar geri gelmesi beklenmediği için bu çalışmalar zamana karşı yapılıyor. Eğer asteroit gerçekten bize doğru geliyorsa, o zaman uzay ajanslarının o tarihten önce savunma önlemlerini başlatması gerekebilir.

Bilim insanları asteroidin yörüngesini daha iyi anlamak umuduyla, NASA, Avrupa ve Kanada uzay ajansları tarafından ortaklaşa işletilen James Webb Uzay Teleskobu'nu kullanarak kayayı inceleyecek.

Bilim insanları asteroidin sadece nereye gideceğine dair değil, aynı zamanda doğasına ilişkin tahminlerini de geliştirmeyi umuyor. Kayanın yarattığı potansiyel tehlike, ne kadar büyük olduğuna göre çarpıcı bir değişkenlik gösterecek.

Halihazırda bilim insanları, Aralık 2024'te ilk keşfedilmesinden bu yana yaptıkları hesaplamalarla büyük ölçüde uyumlu bir şekilde, asteroidin 40 ila 90 metre çapa sahip olduğunu tahmin ediyor. Bu tahmin büyük ölçüde Güneş'in ışığını ne kadar yansıttığına dayanıyor ancak bu, kayanın ışığı ne kadar yansıtabildiğine bağlı olarak ciddi seviyede değişebilir.

Webb teleskobunun asteroitten yayılan kızılötesi ışığı veya ısıyı inceleyebilmesi, boyutunun çok daha iyi tahmin edilmesini sağlıyor.

İlk gözlemler, asteroidin Webb tarafından görülebilir hale geleceği ve en parlak noktasına ulaşacağı mart başlarında yapılacak. Gökbilimciler bu bilgiyi, kaya tekrar kaybolmadan önce onu daha iyi anlamak için kullanabilecek ve 2028'de bir kez daha görünür hale geldiğinde hazır olacaklar.

Webb zamanının çoğunu, evrenin yapısını anlayıp daha temel soruları yanıtlama umuduyla evrenin çok daha derinlerine bakarak geçiriyor. Ancak "Direktörün İhtiyari Vakti" için bir miktar zaman ayrıldı ve Avrupa Uzay Ajansı'nın Gezegen Savunma Ofisi'ndekilerin de aralarında bulunduğu gökbilimcilerin bu vakti asteroit için kullanmayı önermesiyle çalışmaya 4 saat verildi. 

Independent Türkçe