Ünlü komedyenin yeni filmi, 5 günde Netflix'te zirveye çıktı

Az Çok Hamileyim'de 54 yaşındaki Will Forte (solda), Amy Schumer'ın (sağda) canlandırdığı Lainy'nin aşık olduğu Josh Lewis'i oynuyor (Netflix)
Az Çok Hamileyim'de 54 yaşındaki Will Forte (solda), Amy Schumer'ın (sağda) canlandırdığı Lainy'nin aşık olduğu Josh Lewis'i oynuyor (Netflix)
TT

Ünlü komedyenin yeni filmi, 5 günde Netflix'te zirveye çıktı

Az Çok Hamileyim'de 54 yaşındaki Will Forte (solda), Amy Schumer'ın (sağda) canlandırdığı Lainy'nin aşık olduğu Josh Lewis'i oynuyor (Netflix)
Az Çok Hamileyim'de 54 yaşındaki Will Forte (solda), Amy Schumer'ın (sağda) canlandırdığı Lainy'nin aşık olduğu Josh Lewis'i oynuyor (Netflix)

Amy Schumer'ın yeni filmi Az Çok Hamileyim (Kinda Pregnant), yayına girdiği ilk 5 günde 25,1 milyon izlenmeye ulaşarak 3-9 Şubat haftasında Netflix'in en çok izlenen yapımı oldu.

Schumer, bu hafta yayın devinin İngilizce filmler listesinin zirvesine çıkarak Cameron Diaz ve Jamie Foxx'un başrollerini paylaştığı Back in Action'ı geride bırakmayı başardı.

Back in Action da yerini kolay kolay bırakmadı. Aksiyon, aynı hafta içinde 9,2 milyon izlenme alarak listede ikinci sırada yer aldı.

Netflix dizileri düşüşte

Netflix'in dizi tarafında ise son haftalarda düşüş yaşanıyor. The Night Agent'ın ikinci sezonu, bu hafta 7,3 milyon izlenmeyle İngilizce diziler listesinin zirvesinde yer aldı. Geçen haftaki izlenmeleri neredeyse yarı yarıya düştü.

Haftanın en çok izlenen ikinci yapımı ise İngilizce olmayan filmler listesinin zirvesinde yer alıyor. Güney Kore yapımı gerilim filmi Kayıplar Şehri Bogotá (Bogotá: City of the Lost), ilk 6 gününde 13 milyon izlenmeye ulaşarak büyük bir başarı yakaladı. 

2025 yapımı Amerikan komedi filmi Az Çok Hamileyim'in yönetmen koltuğunda Tyler Spindel oturuyor.

Filmde Schumer'a Jillian Bell, Brianne Howey ve Will Forte eşlik ediyor. Senaryosu Julie Paiva ve Amy Schumer'a ait olan komedi, 5 Şubat'ta izleyiciyle buluştu.

Eleştirmenlerden sert yorumlar

Netflix, 18 yaşından küçük izleyiciler için uygun olmadığını belirttiği komedinin konusunu şöyle özetliyor:

Evlenip aile kurma planı bozulan Lainy; hamile taklidi yapar, bir yalan söyler ve hayallerindeki adama tesadüfen aşık olur.

Az Çok Hamileyim, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 30 sinema yazarının yorumlarına göre 100 üzerinden yalnızca 23 puan alabildi.

Hollywood Reporter yazarı Lovia Gyarkye, filmi "az çok sıkıcı" diye tanımladı. Filmde mizahla duygusal derinlik arasındaki dengenin kurulamamış olduğunu belirten Gyarkye, senaryonun yüzeysel ve tahmin edilebilir olduğunu ekledi.

Benzer şekilde New York Times yazarı Natalia Winkelman da filmde kadın karakterlerin kişisel sorunlarının komedi unsurlarını gölgelediğini savundu. Winkelman, karakterler arasındaki ilişkilerin zayıf ve yeterince gelişmemiş olduğunu belirterek filmin genel olarak beklentileri karşılamadığını ifade etti.

Independent Türkçe, Variety, Deadline, Hollywood Reporter, New York Times



Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
TT

Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)

Yeni bir çalışma, özellikle günlük kalorinin yüzde 22'sinden fazlasının proteinden geldiği yüksek proteinli beslenme biçimlerinin, ateroskleroz gelişimine yani atardamarların sertleşmesine katkıda bulunarak kalp sağlığı sorunlarına yol açabileceği uyarısında bulunuyor.

Pittsburgh Üniversitesi'nden araştırmacılar hem hayvan hem de küçük ölçekli insan deneylerini kullanarak fazla proteinin, özellikle de et ve yumurta gibi hayvansal kaynaklarda bulunan lösin adlı amino asidin, arteriyel plak oluşumunda rol oynayan temel bağışıklık hücreleri makrofajlarda mTOR sinyalini tetiklediğini keşfetti.

Hakemli dergi Nature Metabolism'de çarşamba günü yayımlanan çalışmanın başyazarı Dr. Babak Razani, "Yaklaşık yüzde 22 kilokalori protein içeren yemekler yemek, protein ve lösinin riski artırdığı eşik noktasına denk geliyor" diyor.

Ancak tüm uzmanlar aynı fikirde değil. Razani'nin ekibinin 2020'de yaptığı bir çalışma, yüksek proteinli beslenme biçimlerini kardiyovasküler hastalık riskinin artmasıyla ilişkilendirmişti.

2023'te insanlar üzerinde yapılan daha büyük bir çalışmada, yüksek ve standart seviyede protein içeren diyetler arasında kardiyovasküler çıktılar açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştı.

Araştırmada yer almayan kardiyolog Dr. Stephen Tang, çalışmanın herhangi bir sonuca varılamayacak kadar küçük ölçekli olduğunu iddia ediyor. Yine de bu çalışmanın, kalp uzmanlarının bitki ağırlıklı beslenme biçimlerine giderek daha fazla yöneldiğine dair artan kanıtlara işaret ettiğine değiniyor.

Medical News Today'e konuşan Tang, "Ben olsam farklı bir şey yapmazdım" diyor. 

Ancak bu çalışma, yüksek proteinin doğru yol olmadığına dair daha fazla kanıt sunuyor. Kardiyologlar genellikle proteine değil, kolesterol ve yüksek tansiyona odaklanır. Bu çalışma, bitki temelli beslenmenin kalp sağlığına iyi geldiğini doğruluyor.

1984'te yapılan bir çalışmada ekmek, sebze, meyve, kuruyemiş, fasulye ve makarna gibi gıdalardan elde edilenler bitkisel protein diye tanımlanmıştı. Bunlardan daha fazla tüketen kadınların sağlıklı yaşlanma olasılığı yüzde 46 daha fazlayken, hayvansal proteinlere bel bağlayanların yaşlandıkça sağlıklı kalma ihtimali yüzde 6 daha azdı.

Mevcut beslenme kılavuzları genel olarak proteinin günlük kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını tavsiye ederken, alt sınırı vücut ağırlığının bir kilogramı başına yaklaşık 0,8 gram (enerjinin yaklaşık yüzde 11'i) olarak belirlemek çoğu yetişkin için yeterli.

Amerikan Kalp Derneği de protein niteliğinin kritik olduğunu belirtiyor. Fasulye, mercimek, kuruyemiş, tohumlar ve omega-3 bakımından zengin yağlı balıklar gibi bitki bazlı proteinleri tercih edip kırmızı ve işlenmiş etlerle doymuş yağ tüketimini sınırlandırmayı öneriyor.

Harvard araştırmacıları da aşırı proteinin doğası gereği zararlı olmadığını ancak hayvansal proteine fazla bel bağlamanın bitkisel proteine kıyasla kolesterolü ve ölüm riskini artırabileceğini ifade ediyor.

Independent Türkçe