Lars von Trier bakım evine yatırıldı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Lars von Trier bakım evine yatırıldı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Lars von Trier, Parkinson hastalığı için tedavi göreceği bir bakım merkezine yatırıldı.

68 yaşındaki Danimarkalı yönetmen Karanlıkta Dans (Dancer in the Dark), İtiraf (Nymphomaniac) ve Melankoli (Melancholia) gibi karanlık ve kışkırtıcı filmleriyle tanınıyor.

Trier, Parkinson teşhisini kamuoyuna 2022'de açıklamıştı.

Von Trier'in yapım şirketi Zentropa'nın Instagram hesabında yayımlanan yeni açıklamada, yapımcı Louise Vesth, Danca şunları söyledi:

Lars kendisine hastalığının gerektirdiği tedavi ve bakımı sağlayabilecek bir bakım merkezinde. Bu, kendi özel konaklama yerinin bir tamamlayıcısı. Lars bu koşullar altında gayet iyi durumda.

Vesth, Lars'ın mahremiyetine saygı gösterilmesini rica etti.

Auteur kariyeri boyunca sık sık tartışmalara yol açtı. 2023'te sosyal medyada "Rusların da hayatı önemli" dedikten sonra Ukrayna hükümetinin büyük tepkisini çekmişti.

O ağustosta von Trier, Rusya'nın Ukrayna'da süregelen istilası hakkında bir paylaşımda bulunmuş ve şöyle demişti:

Bu arada: Bay Zelensky ve Bay Putin'e ve son olarak Bayan Frederiksen'e [Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen] (dün, günümüzün en korkunç ölüm makinelerinden birinin içinde, sırılsıklam aşıkmış gibi poz verdi). Rusların hayatları da önemlidir! Saygılarımla, Lars.

2011'de dünya medyasına "bir Nazi" olduğunu ve "Hitler'i anlayabildiğini" söylediği için Cannes Film Festivali'nden men edilmişti. Daha sonra bu yorumları için özür dilemiş ve 2018 yapımı seri katil gerilimi The House That Jack Built'le festivale geri dönmüştü.

Ayrıca Karanlıkta Dans'ın yıldızı Björk tarafından kendisine yöneltilen cinsel taciz iddialarını da reddetmişti.

2018'de AlloCiné'ye verdiği röportajda von Trier şunları söylemişti:

Konuştuğum gazetecilerin %90'ı Björk'ü taciz ettiğime inanıyor ama bu çok saçma çünkü ben reddettim ama kimse yazmadı. Çünkü onu taciz ettiğimi yazmak iyi bir haber. Ama durum böyle değil. Ona dokundum, bu doğru. Bunu tüm aktrislerime yaptım. Çünkü gerçekten yoğun bir iş yapıyordu: çığlık atıyordu, hastaydı... Bu yüzden tabii ki ona sarıldım. Ama eğer sarılmanın taciz olduğunu düşünüyorsa, o zaman oyuncularıma dokunmadan başarılı olamayacağımı düşünüyorum. Bence ona uygunsuz bir şekilde dokunmadım.

The Independent'tan Kaleem Aftab, The House That Jack Built'e 4 yıldız verdiği eleştiride, von Trier'in "en iyi yaptığı şeyi yapmaya geri döndüğünü, toksik erkekliği sergileyen psikolojik dramalar ürettiğini" yazmıştı.

Independent Türkçe



Psikologdan kıskançlıkla başa çıkmak için 5 öneri

İlişki uzmanı, kıskançlık duygusunu etraflıca anlamanın ilişkileri güçlendirebileceğini söylüyor (Pexels)
İlişki uzmanı, kıskançlık duygusunu etraflıca anlamanın ilişkileri güçlendirebileceğini söylüyor (Pexels)
TT

Psikologdan kıskançlıkla başa çıkmak için 5 öneri

İlişki uzmanı, kıskançlık duygusunu etraflıca anlamanın ilişkileri güçlendirebileceğini söylüyor (Pexels)
İlişki uzmanı, kıskançlık duygusunu etraflıca anlamanın ilişkileri güçlendirebileceğini söylüyor (Pexels)

ABD'li psikolog Joli Hamilton, ilişkilerde kıskançlık hissiyle baş etmek için farklı ipuçları paylaşıyor. 

CNN’in sağlık muhabiri Sanjay Gupta’nın podcast’ine katılan ilişki uzmanı, kıskançlığı anlamaya yönelik çabanın parnetimizle bağlarımızı güçlendirebileceğini belirtiyor.

Hemen sonuca varmayın, paniklemeyin

Hamilton, kişinin kıskançlık hissine kapıldığı anda fevri hareket etmek yerine olayı tüm boyutlarıyla düşünmesi gerektiğini söylüyor. 

“Hemen sonuca varmayın, önce hislerinizi fark edin” diyen psikolog, gerçekte neler olup bittiğini anlamanın önemini vurguluyor:

En ufak bir kıskançlıkta çıldırmayın. Sakin olun.

Zarar verme eğilimine girmeyin

Kıskançlığın öfke yaratabileceğini belirten Hamilton, bu durumlarda yakınlarımıza zarar vermekten kaçınmanın önemini hatırlatıyor. 

Psikolog, duygusal ve bedensel tepkileri düzenlemenin önemine dikkat çekerek, derin nefes almayı ve kontrolü kaybetmemeyi öneriyor: 

Evet bunu söylemek basit ama yapmak zor. Bazı öz düzenleme becerilerini öğrenin, sinir sisteminizi nasıl düzenleyeceğinizi öğrenin.

Utanç hissetmeyin

Kıskançlığın ilişkilerde doğal bir duygu olduğunu anımsatan Hamilton, bunun için insanların kendilerini suçlamaması ve utanç hissetmemesi gerektiğini vurguluyor.

Bu duygunun normal olduğunu anlamanın önemine işaret ederek, “Kıskançlık bir duygudur, belirli bir amaca hizmet eder. Bu ortaya çıktığında ona kulak vermelisiniz” diyor. 

İlişki uzmanı, kıskançlığı “şeytanlaştırmaktan kaçınmak gerektiğini” belirterek, “Bunun yerine kendinize ‘Kıskançlıkla mücadele ediyorsun’ deyin” ifadelerini kullanıyor.

Kıskançlığı romantikleştirmeyin

Hamilton, bazı film, şarkı ve edebiyat eserlerinde kıskançlığın romantikleştirildiğine işarete ediyor. Bunun kıskançlık duygusuna dair şöyle bir algı yarattığını söylüyor:

Partnerimizin biraz kıskanç olduğunu bilmek istiyoruz ve eğer kıskanmıyorsa, sanki bizi umursamıyormuş gibi ona karşı savunmaya bile geçiyoruz.

Kıskançlığı bu şekilde yüceltmenin sakıncalı olduğunu anlatan psikolog, şu tavsiyeyi paylaşıyor: 

Bunun yerine beklentilerinizi açıkça paylaşmayı romantikleştirin. Kulağa seksi gelmiyor ama düzenli yaptığınızda gerçekten seksi olacağına söz veriyorum.

Partnerinizi kıskandırmaya çalışmayın

Psikolog, kıskançlığın “sevginin kanıtı olmadığını” belirtiyor ve bu bakış açısının takıntılara yol açabileceğine dikkat çekiyor.

“Bir şeyi kanıtlamak için partnerinizi kıskandırmaya çalışmak geri teper” diyen Hamilton, bunun bir oyuna ya da güç gösterisine dönüşmemesi gerektiğini söylüyor.

Amerikalı yazar Mel Robbin de 2021’de yayımlanan The High 5 Habit kitabında, başkalarının başarılarını kıskanmanın olumsuz etkilerine işaret ederek, “Onların yapabildiği, sizin de başarabileceğiniz anlamına gelir” demişti.

Independent Türkçe, CNN, Kindred Spirit