Psikologdan kıskançlıkla başa çıkmak için 5 öneri

İlişki uzmanı, kıskançlık duygusunu etraflıca anlamanın ilişkileri güçlendirebileceğini söylüyor (Pexels)
İlişki uzmanı, kıskançlık duygusunu etraflıca anlamanın ilişkileri güçlendirebileceğini söylüyor (Pexels)
TT

Psikologdan kıskançlıkla başa çıkmak için 5 öneri

İlişki uzmanı, kıskançlık duygusunu etraflıca anlamanın ilişkileri güçlendirebileceğini söylüyor (Pexels)
İlişki uzmanı, kıskançlık duygusunu etraflıca anlamanın ilişkileri güçlendirebileceğini söylüyor (Pexels)

ABD'li psikolog Joli Hamilton, ilişkilerde kıskançlık hissiyle baş etmek için farklı ipuçları paylaşıyor. 

CNN’in sağlık muhabiri Sanjay Gupta’nın podcast’ine katılan ilişki uzmanı, kıskançlığı anlamaya yönelik çabanın parnetimizle bağlarımızı güçlendirebileceğini belirtiyor.

Hemen sonuca varmayın, paniklemeyin

Hamilton, kişinin kıskançlık hissine kapıldığı anda fevri hareket etmek yerine olayı tüm boyutlarıyla düşünmesi gerektiğini söylüyor. 

“Hemen sonuca varmayın, önce hislerinizi fark edin” diyen psikolog, gerçekte neler olup bittiğini anlamanın önemini vurguluyor:

En ufak bir kıskançlıkta çıldırmayın. Sakin olun.

Zarar verme eğilimine girmeyin

Kıskançlığın öfke yaratabileceğini belirten Hamilton, bu durumlarda yakınlarımıza zarar vermekten kaçınmanın önemini hatırlatıyor. 

Psikolog, duygusal ve bedensel tepkileri düzenlemenin önemine dikkat çekerek, derin nefes almayı ve kontrolü kaybetmemeyi öneriyor: 

Evet bunu söylemek basit ama yapmak zor. Bazı öz düzenleme becerilerini öğrenin, sinir sisteminizi nasıl düzenleyeceğinizi öğrenin.

Utanç hissetmeyin

Kıskançlığın ilişkilerde doğal bir duygu olduğunu anımsatan Hamilton, bunun için insanların kendilerini suçlamaması ve utanç hissetmemesi gerektiğini vurguluyor.

Bu duygunun normal olduğunu anlamanın önemine işaret ederek, “Kıskançlık bir duygudur, belirli bir amaca hizmet eder. Bu ortaya çıktığında ona kulak vermelisiniz” diyor. 

İlişki uzmanı, kıskançlığı “şeytanlaştırmaktan kaçınmak gerektiğini” belirterek, “Bunun yerine kendinize ‘Kıskançlıkla mücadele ediyorsun’ deyin” ifadelerini kullanıyor.

Kıskançlığı romantikleştirmeyin

Hamilton, bazı film, şarkı ve edebiyat eserlerinde kıskançlığın romantikleştirildiğine işarete ediyor. Bunun kıskançlık duygusuna dair şöyle bir algı yarattığını söylüyor:

Partnerimizin biraz kıskanç olduğunu bilmek istiyoruz ve eğer kıskanmıyorsa, sanki bizi umursamıyormuş gibi ona karşı savunmaya bile geçiyoruz.

Kıskançlığı bu şekilde yüceltmenin sakıncalı olduğunu anlatan psikolog, şu tavsiyeyi paylaşıyor: 

Bunun yerine beklentilerinizi açıkça paylaşmayı romantikleştirin. Kulağa seksi gelmiyor ama düzenli yaptığınızda gerçekten seksi olacağına söz veriyorum.

Partnerinizi kıskandırmaya çalışmayın

Psikolog, kıskançlığın “sevginin kanıtı olmadığını” belirtiyor ve bu bakış açısının takıntılara yol açabileceğine dikkat çekiyor.

“Bir şeyi kanıtlamak için partnerinizi kıskandırmaya çalışmak geri teper” diyen Hamilton, bunun bir oyuna ya da güç gösterisine dönüşmemesi gerektiğini söylüyor.

Amerikalı yazar Mel Robbin de 2021’de yayımlanan The High 5 Habit kitabında, başkalarının başarılarını kıskanmanın olumsuz etkilerine işaret ederek, “Onların yapabildiği, sizin de başarabileceğiniz anlamına gelir” demişti.

Independent Türkçe, CNN, Kindred Spirit



İlk kez "eceline susamış bir gezegen" keşfedildi

HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)
HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)
TT

İlk kez "eceline susamış bir gezegen" keşfedildi

HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)
HIP 67522 b, manyetik alan çizgileri boyunca yıldızının yüzeyine doğru enerji dalgası göndererek patlamaları tetikliyor (Danielle Futselaar)

Bilim insanları ilk kez "eceline susamış bir gezegen" keşfetti. İlk kez bir gezegenin, yıldızını bu şekilde etkilediği gözlemlendi. 

Dünya'dan yaklaşık 400 ışık yılı uzaktaki HIP 67522 adlı yıldız ve yörüngesindeki iki gezegen uzun zamandır takip ediliyor. Sadece 17 milyon yaşındaki yıldız, 4,5 milyar yaşındaki Güneş'e kıyasla daha büyük ancak daha soğuk. 

Yıldızın HIP 67522 b adlı gezegeni, şaşırtıcı derecede yakın bir yörüngede dönüyor. Ötegezegen yıldızın etrafındaki bir turunu sadece 7 günde tamamlıyor; yani gezegende bir yıl, Dünya zamanıyla sadece bir hafta sürüyor.

Hollanda Radyo Astronomi Enstitüsü'nden Ekaterina Ilin, "Daha önce HIP 67522 gibi bir sistem görmemiştik; gezegen bulunduğunda, yıldızının yörüngesinde 10 günden daha kısa bir sürede döndüğü bilinen en genç gezegendi" diyor.

Ilin ve ekip arkadaşları bu nedenle NASA'nın Geçiş Halindeki Ötegezegen Araştırma Uydusu (Transiting Exoplanet Survey Satellite / TESS) ve Avrupa Uzay Ajansı'nın ötegezegen uydusu CHEOPS'u kullanarak sistemi daha yakından incelemeye karar verdi. 

Araştırmacılar HIP 67522 b'nin yıldızıyla  kurduğu sıkı etkileşim nedeniyle kendi sonunu hazırladığını tespit etti. 

Devasa plazma topları olan yıldızların yüklü parçacıkları, yüzeydeki hareketleriyle güçlü manyetik alanlar yaratıyor. Manyetik alan çizgileri birbirini kesemediğinden, bazen bunlar düğümlenip aniden koparak güneş patlamaları adı verilen radyasyon patlamalarına yol açıyor.

Bilim insanları, Dünya gibi pek çok gezegenin de manyetik alanı olduğu için yıldızına yakın gezegenlerin, yıldızlardaki manyetik alan patlamalarını tetikleyip tetiklemediğini merak ediyordu. 

HIP 67522 sistemini inceleyen ekip, yıldızdaki patlamaların gezegen onun önünden geçerken sıklaştığını saptadı. Araştırmacılar bu nedenle patlamaları gezegenin tetiklediği sonucuna vardı. 

Normalde yıldızların, yörüngelerindeki gezegenlerden etkilenmediği düşünülüyordu. Ancak araştırmacılar HIP 67522'nin yaşı nedeniyle ve güçlü bir manyetik alanı olması durumunda bunun mümkün olduğunu söylüyor.

Bulguları hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmaya göre gezegen yakın yörünge dönüşü sırasında enerji biriktiriyor ve bunun bir kısmını, yıldızın manyetik alan çizgileri boyunca bir kırbaç misali, dalgalar halinde geri gönderiyor. Bu şok dalgası, manyetik alandan yıldızın yüzeyine geçtiğinde muazzam bir patlama yaşanıyor.

Ancak bu güçlü kozmik ışınların büyük bir kısmı uzaya savrulmak yerine gezegene geri dönüyor. Bilim insanları HIP 67522 b'nin bugüne kadar bulunan ilk "eceline susamış gezegen" olduğunu söylüyor. 

Ilin "Gezegen özellikle enerji yüklü patlamaları tetikliyor gibi görünüyor" diyerek ekliyor: 

Gezegenin, yıldızın manyetik alan çizgileri boyunca gönderdiği dalgalar belirli anlarda patlamaları başlatıyor. Ancak patlamaların enerjisi dalgaların enerjisinden çok daha yüksek. Dalgaların oluşmaya hazır patlamaları tetiklediğini düşünüyoruz.

Araştırmacılar halihazırda yaklaşık Jüpiter büyüklüğündeki HIP 67522 b'nin, 100 milyon yıl içinde Neptün'e yakın bir boyuta geleceğini tahmin ediyor.

Bilim insanları sistemi incelemeye devam ederek patlamalarda ne tür enerji salındığını anlamayı umuyor. Ayrıca bu türden benzer sistemlerin var olup olmadığını araştırmak için çalışmalarını genişletmeyi planlıyorlar.

Ilin, "Aklımda milyonlarca soru var çünkü bu tamamen yeni bir fenomen, dolayısıyla ayrıntılar hâlâ net değil" diyor.

Independent Türkçe, Popular Science, Live Science, NASA, Nature