Yeni sezonuyla dönen ödüllü diziden fırtına gibi başlangıç

The White Lotus'un bu sezonki oyuncuları arasında, Arnold Schwarzenegger'ın romantik drama Akşam Güneşi'yle (Midnight Sun) tanınan 31 yaşındaki oğlu Patrick Schwarzenegger da var (HBO)
The White Lotus'un bu sezonki oyuncuları arasında, Arnold Schwarzenegger'ın romantik drama Akşam Güneşi'yle (Midnight Sun) tanınan 31 yaşındaki oğlu Patrick Schwarzenegger da var (HBO)
TT

Yeni sezonuyla dönen ödüllü diziden fırtına gibi başlangıç

The White Lotus'un bu sezonki oyuncuları arasında, Arnold Schwarzenegger'ın romantik drama Akşam Güneşi'yle (Midnight Sun) tanınan 31 yaşındaki oğlu Patrick Schwarzenegger da var (HBO)
The White Lotus'un bu sezonki oyuncuları arasında, Arnold Schwarzenegger'ın romantik drama Akşam Güneşi'yle (Midnight Sun) tanınan 31 yaşındaki oğlu Patrick Schwarzenegger da var (HBO)

The White Lotus bir döndü pir döndü... HBO'nun popüler dizisinin üçüncü sezon prömiyeri, pazar günü 2,4 milyon izleyiciye ulaşarak büyük bir başarıya imza attı. Bu rakam, HBO'nun yanı sıra aralarında Max'in de olduğu dijital platformdaki izlenmeleri de kapsıyor.

İlk sezona göre yüzde 155 artış gösterdi

Böylece üçüncü sezon, dizinin prömiyerleri arasında bugüne kadarki en büyük izleyici kitlesine ulaşmış oldu. 

2022'de 1,5 milyon izleyiciyle açılış yapan ikinci sezonla kıyaslandığında seyirci sayısı yüzde 57 arttı. İlk sezon prömiyeriyse 2021'de 944 bin kişi tarafından izlenmişti. Bu da yüzde 155'lik bir artış anlamına geliyor.

HBO'nun verilerine göre üçüncü sezonun ilk bölümü, pazar ve pazartesi boyunca ABD genelinde toplam 4,6 milyon izleyiciye ulaştı. Bu, ikinci sezon prömiyerinin aynı zaman diliminde elde ettiği izlenme oranına göre yüzde 90'lık bir artışa işaret ediyor.

HBO ayrıca, ikinci sezonun ortalama 15,5 milyon izleyiciye, ilk sezonunsa 9,3 milyon izleyiciye ulaştığını bildirdi.

100 üzerinden 96 puan

The White Lotus'un üçüncü sezonu, televizyon yazarlarından da son derece olumlu yorumlar aldı. Yeni sezon, aldığı övgüler sayesinde eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 96 puana sahip.

Bu sezon, Tayland'ın Koh Samui adasındaki kurgusal White Lotus tatil köyünde geçiyor. Önceki sezonlar sırasıyla Hawaii ve Sicilya'da çekilmişti. 

Geniş oyuncu kadrosunda, birinci sezonda yer alan Natasha Rothwell'e ek olarak Jason Isaacs, Parker Posey, Carrie Coon, Leslie Bibb, Michelle Monaghan, Walton Goggins, Aimee Lou Wood ve Patrick Schwarzenegger gibi isimler bulunuyor.

Dizinin yaratıcısı Mike White, aynı zamanda başyapımcı ve yönetmen olarak görev yapıyor. 

Yayın hayatına 2021'de başlayan The White Lotus, HBO adına büyük bir başarı yakaladı. Birinci sezon, 20 Emmy adaylığı elde ederek 10 ödül kazanmış ve En İyi Mini Dizi veya Antoloji Dizisi ödülünü almıştı. 

İkinci sezon ise 23 Emmy adaylığıyla 5 ödül kazanmıştı.

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter



Narsisistlerin dışlanma hissini daha fazla yaşadığı bulundu

Gizli narsisistler kendilerine acıyarak durumlarını gizlerken büyüklenmeci narsisistler kendilerini çok önemli gördüklerini açığa vuruyor (Pixabay)
Gizli narsisistler kendilerine acıyarak durumlarını gizlerken büyüklenmeci narsisistler kendilerini çok önemli gördüklerini açığa vuruyor (Pixabay)
TT

Narsisistlerin dışlanma hissini daha fazla yaşadığı bulundu

Gizli narsisistler kendilerine acıyarak durumlarını gizlerken büyüklenmeci narsisistler kendilerini çok önemli gördüklerini açığa vuruyor (Pixabay)
Gizli narsisistler kendilerine acıyarak durumlarını gizlerken büyüklenmeci narsisistler kendilerini çok önemli gördüklerini açığa vuruyor (Pixabay)

Journal of Personality and Social Psychology adlı bilimsel dergide yeni yayımlanan bir makale, narsisistik kişilik özelliklerine sahip kişilerin kolay kolay kaçamadığı ve gittikçe daha fazla dibe battığı döngüyü detaylandırdı. 

Kendi benliğine daha fazla bağlanan kişilerin, sosyal ortamlardaki işaretleri daha negatif görme ihtimalinin daha fazla olduğu belirtildi. 

Narsisistlerin gösterdiği baskın kişilik özelliklerinin de dışlanma ihtimallerini artırdığına işaret edildi. 

Bu iki durumun birleşmesiyle birlikte narsisistik özelliklerin zamanla daha da şiddetlendiği ve kendi kendini yenileyen bir döngünün devreye girdiği vurgulandı. 

İsviçre'deki Basel Üniversitesi'nden Christiane Büttner, başyazarı olduğu makale hakkında konuşurken araştırmalarının kişilik özelliklerinin günlük yaşamı nasıl etkilediğine ışık tuttuğunu söylüyor:

Pek çok kişi, narsisizmi kibir ve kendini bazı şeylere layık görme üzerinden değerlendiriyor ama bizim araştırmamız sosyalleşmeden kaynaklanan acıları narsisistlerin de sıklıkla yaşadığını gösteriyor.

ABD, Almanya, Britanya, İsviçre ve Yeni Zelanda'da yaşayan onbinlerce kişinin dahil edildiği büyük ölçekli anketler ve deneylere dayandırılan çalışmada, sosyal dışlamadan en çok kimin, niye muzdarip olduğu ele alındı. 

Sosyal ortamların dominasyonu için etraftaki işaretlere daha çok dikkat eden büyüklenmeci narsisistlerin daha fazla dışlanma hissini yaşadığı bulundu.

Doğrulanmayan diğer ihtimalse kendilerini üstün gören bu kişilerin kötü davranışları hissetmeyeceğiydi. 

Ancak daha da ilginci, narsisistlerin gerçekten dışlanmaları oldu.

Büttner, bulgularına göre "dışlanma ve narsisistik özelliklerin zamanla birbirini beslediğini" aktarıyor.

Birleşik Krallık'taki Surrey Üniversitesi'nde sosyal psikoloji dersleri veren Erica Hepper, dahil olmadığı araştırmanın önceki bulguları desteklediğini söylüyor:

Narsisistlerin daha bencil ve empati yoksunu olduğunu ve zamanla daha az sevildiğini, ilişkilerinde sorun yarattığını halihazırda biliyoruz. Narsisistler kanıt olmasa da diğerlerinin kendilerine zarar vereceğini düşünebilir. Bizim araştırmalarımız, bunun narsisistlerin büyüklenmeci ama aynı zamanda kırılgan benliklerini durmadan savunma ihtiyacı duymasından kaynaklandığını öne sürüyor. Her zaman egolarına yönelik tehditleri ararlar ki bunları kolaylıkla savuşturabilsinler.

Büttner, son araştırmanın kısıtlamalarını da saydı. Katılımcıların kendi dışlanma anlatılarına dayanan ve patolojik ölçüde narsisist olanları dahil etmeyen çalışmanın ıskaladığı şeyler bulunabileceğini belirtti. 

Konuyla ilgili bundan sonra yapılacak araştırmaların iş yerleri ve sosyal medya gibi geniş gruplardaki çatışmaların yönetimi ve dışlanmanın kötü sonuçlarını azaltma konusunda etkili olabileceğini sözlerine ekledi. 

Independent Türkçe, Washington Post, CNN