Top Gun: Maverick'in ardındaki ekip yeni gerilim için bir arada

Top Gun'dan 30 yıl sonra geçen Top Gun: Maverick'te Tom Cruise ve rol arkadaşları, profesyonel savaş pilotlarıyla çift kişilik F/A-18F'lerde uçtu (Paramount Pictures)
Top Gun'dan 30 yıl sonra geçen Top Gun: Maverick'te Tom Cruise ve rol arkadaşları, profesyonel savaş pilotlarıyla çift kişilik F/A-18F'lerde uçtu (Paramount Pictures)
TT

Top Gun: Maverick'in ardındaki ekip yeni gerilim için bir arada

Top Gun'dan 30 yıl sonra geçen Top Gun: Maverick'te Tom Cruise ve rol arkadaşları, profesyonel savaş pilotlarıyla çift kişilik F/A-18F'lerde uçtu (Paramount Pictures)
Top Gun'dan 30 yıl sonra geçen Top Gun: Maverick'te Tom Cruise ve rol arkadaşları, profesyonel savaş pilotlarıyla çift kişilik F/A-18F'lerde uçtu (Paramount Pictures)

Gişe rekorlarını altüst eden Top Gun: Maverick'in yönetmeni Joseph Kosinski, yapımcı Jerry Bruckheimer'la yeni bir proje için bir araya gelmeye hazırlanıyor.

Hollywood Reporter'ın aktardığına göre, UFO komplosu temalı gerilim filmiyle ilgili henüz pek fazla ayrıntı paylaşılmadı.

1976 yapımı klasiğe benzetildi

Deadline, henüz ismi belli olmayan projeyi Başkanın Bütün Adamları (All the President's Men) tarzında bir yapım diye tanımlıyor. Ancak filmin odağında bu kez UFO'lar var. 

1976 yapımı politik gerilim klasiğine benzetilen projeye Amazon, Skydance, Lionsgate, Sony, Warner Bros, Paramount, 20th Century Studios, Apple ve Universal gibi büyük stüdyolar talip oldu.

Şimdilik hiçbir oyuncunun ismi projeyle yan yana anılmıyor.

Haberlere göre 50 yaşındaki Kosinski, Kral Richard: Yükselen Şampiyonlar'la (King Richard) tanınan Oscar adayı senarist Zach Baylin'in kaleme aldığı senaryoyu yönetecek. Filmin yapımcılığını ise Jerry Bruckheimer üstlenecek.

Ayrıca eski ABD Hava Kuvvetleri istihbarat subayı David Grusch da projede danışman olarak yer alıyor. Grusch, 2023'te ABD hükümetinin gizlice dünya dışı canlıların uzay araçlarını incelediğini ve bu konudaki sızıntıları bastırdığını iddia ederek manşetlere çıkmıştı.

1,5 milyar dolar hasılat yapmıştı

Kosinski'nin 2022'de çektiği Top Gun: Maverick, 1986 yapımı klasiğin devamı niteliğindeydi. Tom Cruise'un, test pilotu Kaptan Pete "Maverick" Mitchell rolünü yeniden canlandırdığı filmde, yeni nesil Top Gun pilotlarını tehlikeli bir göreve hazırlaması konu alınmıştı. 

Film, dünya çapında yaklaşık 1,5 milyar dolar hasılat yapmış, böylece Cruise, kariyerindeki en yüksek gişe başarısına ulaşmıştı. 

Kosinski, daha önce Cruise'la 2013 yapımı kıyamet sonrası aksiyon filmi Oblivion'da da çalışmıştı.

Brad Pitt'in yeni filminde birlikte çalışıyorlar

Bruckheimer ve Kosinski, F1 adlı başka bir projede birlikte çalışıyor. Brad Pitt'in başrolünde olduğu filmde, büyük bir kazadan sonra yarış kariyerini bırakmış eski bir Formula 1 pilotunun, emeklilikten dönerek gelecek vaat eden genç bir sürücüyü eğitmesi anlatılıyor. 

Kadroda ayrıca Javier Bardem, Damson Idris, Kerry Condon, Shea Whigham ve Tobias Menzies yer alıyor.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Deadline, GamesRadar



SMA ilk kez anne karnında tedavi edildi

St. Jude Araştırma Hastanesi'nden doktorlar, spinal musküler atrofisi olan bir hastanın, anne karnında uygulanan ilk tedaviyi aldıktan sonra nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisini göstermediğini açıkladı. Hastalığın en ağır türünde tedavi edilmeyenler, iki yıl yaşamadan ölebiliyor (St. Jude Research Hospital)
St. Jude Araştırma Hastanesi'nden doktorlar, spinal musküler atrofisi olan bir hastanın, anne karnında uygulanan ilk tedaviyi aldıktan sonra nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisini göstermediğini açıkladı. Hastalığın en ağır türünde tedavi edilmeyenler, iki yıl yaşamadan ölebiliyor (St. Jude Research Hospital)
TT

SMA ilk kez anne karnında tedavi edildi

St. Jude Araştırma Hastanesi'nden doktorlar, spinal musküler atrofisi olan bir hastanın, anne karnında uygulanan ilk tedaviyi aldıktan sonra nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisini göstermediğini açıkladı. Hastalığın en ağır türünde tedavi edilmeyenler, iki yıl yaşamadan ölebiliyor (St. Jude Research Hospital)
St. Jude Araştırma Hastanesi'nden doktorlar, spinal musküler atrofisi olan bir hastanın, anne karnında uygulanan ilk tedaviyi aldıktan sonra nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisini göstermediğini açıkladı. Hastalığın en ağır türünde tedavi edilmeyenler, iki yıl yaşamadan ölebiliyor (St. Jude Research Hospital)

Spinal müsküler atrofinin (SMA) anne karnında ilk kez tedavi edilmesinin ardından doktorlar, iki yaşındaki kız çocuğunda nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisinin görülmediğini açıkladı.

Doğumdan önce başlayan spinal musküler atrofi, giderek kötüleşen kas zayıflığına neden olan genetik bir hastalık. Hastalığın, her biri farklı şiddet derecelerine sahip 4 tipi var. Ancak en yaygın ve şiddetli biçiminin görüldüğü çocuklar genellikle iki yaşını geçemiyor.

Hastalığı ortadan kaldıran bir yöntem yok ancak tedavi, semptomların yönetilip komplikasyonların önlenmesine fayda sağlayabiliyor.

Bahsi geçen çocuğun annesine, ilerleyici nörodejeneratif bozukluk tedavisinde ABD Gıda ve İlaç Dairesi'nin onayladığı ilk oral ilaç olan risdiplam verildi. İlaç, İsviçre merkezli biyoteknoloji şirketi Roche tarafından üretiliyor.

St. Jude Deneysel Nöroterapötik Merkezi Direktörü Dr. Richard Finkel yaptığı açıklamada, "Öncelikli hedeflerimiz uygulanabilirlik, güvenlik ve tolere edilebilirlikti, bu nedenle ebeveyn ve çocuğun iyi durumda olduğunu görmekten çok memnunuz" dedi. St. Jude Çocuk Araştırma Hastanesi'ndeki bilim insanları ilk rahim içi tedaviye öncülük etti. 

Sonuçlar, SMA'da doğum öncesi müdahalenin kullanımını araştırmaya devam etmenin faydalı olacağını gösteriyor.

Finkel, New England Journal of Medicine'a gönderilen bir mektupla yayımlanan araştırmanın sorumlu yazarıydı.

Bugüne kadar tedaviler doğumdan sonra yapılıyordu.

Perşembe günü Nature'a konuşan Finkel "Hâlâ geliştirilebilecek şeyler vardı" dedi.

Bu ilerleme, spinal müsküler atrofinin nedeninin anlaşılmasıyla gerçekleşti.

Yaklaşık her 6 bin bebekten biri bu rahatsızlıkla doğuyor. Araştırma hastanesinden yapılan açıklamada, hayatta kalma motor nöron proteini eksikliğinin bu hastalığa yol açtığı belirtildi. Johns Hopkins Medicine'a göre bu protein, kasların sinirlerden sinyal almasını sağladığı için hayati önem taşıyor. ABD'deki her 11 bin doğumdan birinde bu proteinin bulunmadığı görülüyor. İlaç, proteinin daha fazla üretilmesini sağlıyor.

St. Jude, proteine en çok fetüs gelişiminin üçüncü üç aylık döneminde ve doğumdan sonraki ilk üç aylık dönemde ihtiyaç duyulduğundan, semptomların şiddetinin müdahale zamanıyla yakından bağlantılı olduğunu ifade ediyor. Böylece risdiplamı tek bir hastada kullanıp sonuçları incelemek üzere klinik protokolü başlattılar. Gıda ve İlaç Dairesi çalışmayı onayladı.

Hastanın ebeveynlerinin daha önce Tip 1'le doğan bir bebeği vardı ve genetik varyantı taşıdıkları biliniyordu. Testler, çocuklarının muhtemelen Tip 1'le doğacağını doğruladı. İlacı rahim içi olarak uygulama fikri ebeveynlerden geldi ve doktorlar, anneye ilacı hamileliğinin son 6 haftasında verdi.

Doğumdan sonra bebekte, ilaca maruz kalmadan önce meydana geldiği düşünülen çeşitli anormallikler teşhis edildi. Bebek, ilacı bir haftalıkken almaya başladı ve muhtemelen hayatının geri kalanında da almaya devam edecek.

Araştırma merkezinde periyodik olarak izlenmeye devam ediyor.

Finkel, "Değerlendirme süresince gerçekten de SMA'ya dair hiçbir belirti görmedik" diyor.

Independent Türkçe