Journal of Personality and Social Psychology adlı bilimsel dergide yeni yayımlanan bir makale, narsisistik kişilik özelliklerine sahip kişilerin kolay kolay kaçamadığı ve gittikçe daha fazla dibe battığı döngüyü detaylandırdı.
Kendi benliğine daha fazla bağlanan kişilerin, sosyal ortamlardaki işaretleri daha negatif görme ihtimalinin daha fazla olduğu belirtildi.
Narsisistlerin gösterdiği baskın kişilik özelliklerinin de dışlanma ihtimallerini artırdığına işaret edildi.
Bu iki durumun birleşmesiyle birlikte narsisistik özelliklerin zamanla daha da şiddetlendiği ve kendi kendini yenileyen bir döngünün devreye girdiği vurgulandı.
İsviçre'deki Basel Üniversitesi'nden Christiane Büttner, başyazarı olduğu makale hakkında konuşurken araştırmalarının kişilik özelliklerinin günlük yaşamı nasıl etkilediğine ışık tuttuğunu söylüyor:
Pek çok kişi, narsisizmi kibir ve kendini bazı şeylere layık görme üzerinden değerlendiriyor ama bizim araştırmamız sosyalleşmeden kaynaklanan acıları narsisistlerin de sıklıkla yaşadığını gösteriyor.
ABD, Almanya, Britanya, İsviçre ve Yeni Zelanda'da yaşayan onbinlerce kişinin dahil edildiği büyük ölçekli anketler ve deneylere dayandırılan çalışmada, sosyal dışlamadan en çok kimin, niye muzdarip olduğu ele alındı.
Sosyal ortamların dominasyonu için etraftaki işaretlere daha çok dikkat eden büyüklenmeci narsisistlerin daha fazla dışlanma hissini yaşadığı bulundu.
Doğrulanmayan diğer ihtimalse kendilerini üstün gören bu kişilerin kötü davranışları hissetmeyeceğiydi.
Ancak daha da ilginci, narsisistlerin gerçekten dışlanmaları oldu.
Büttner, bulgularına göre "dışlanma ve narsisistik özelliklerin zamanla birbirini beslediğini" aktarıyor.
Birleşik Krallık'taki Surrey Üniversitesi'nde sosyal psikoloji dersleri veren Erica Hepper, dahil olmadığı araştırmanın önceki bulguları desteklediğini söylüyor:
Narsisistlerin daha bencil ve empati yoksunu olduğunu ve zamanla daha az sevildiğini, ilişkilerinde sorun yarattığını halihazırda biliyoruz. Narsisistler kanıt olmasa da diğerlerinin kendilerine zarar vereceğini düşünebilir. Bizim araştırmalarımız, bunun narsisistlerin büyüklenmeci ama aynı zamanda kırılgan benliklerini durmadan savunma ihtiyacı duymasından kaynaklandığını öne sürüyor. Her zaman egolarına yönelik tehditleri ararlar ki bunları kolaylıkla savuşturabilsinler.
Büttner, son araştırmanın kısıtlamalarını da saydı. Katılımcıların kendi dışlanma anlatılarına dayanan ve patolojik ölçüde narsisist olanları dahil etmeyen çalışmanın ıskaladığı şeyler bulunabileceğini belirtti.
Konuyla ilgili bundan sonra yapılacak araştırmaların iş yerleri ve sosyal medya gibi geniş gruplardaki çatışmaların yönetimi ve dışlanmanın kötü sonuçlarını azaltma konusunda etkili olabileceğini sözlerine ekledi.
Independent Türkçe, Washington Post, CNN