SMA ilk kez anne karnında tedavi edildi

Hastalığın daha ağır türünden muzdarip kişiler tedavi edilmediği durumda, iki yıl yaşamadan ölebiliyor.

St. Jude Araştırma Hastanesi'nden doktorlar, spinal musküler atrofisi olan bir hastanın, anne karnında uygulanan ilk tedaviyi aldıktan sonra nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisini göstermediğini açıkladı. Hastalığın en ağır türünde tedavi edilmeyenler, iki yıl yaşamadan ölebiliyor (St. Jude Research Hospital)
St. Jude Araştırma Hastanesi'nden doktorlar, spinal musküler atrofisi olan bir hastanın, anne karnında uygulanan ilk tedaviyi aldıktan sonra nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisini göstermediğini açıkladı. Hastalığın en ağır türünde tedavi edilmeyenler, iki yıl yaşamadan ölebiliyor (St. Jude Research Hospital)
TT

SMA ilk kez anne karnında tedavi edildi

St. Jude Araştırma Hastanesi'nden doktorlar, spinal musküler atrofisi olan bir hastanın, anne karnında uygulanan ilk tedaviyi aldıktan sonra nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisini göstermediğini açıkladı. Hastalığın en ağır türünde tedavi edilmeyenler, iki yıl yaşamadan ölebiliyor (St. Jude Research Hospital)
St. Jude Araştırma Hastanesi'nden doktorlar, spinal musküler atrofisi olan bir hastanın, anne karnında uygulanan ilk tedaviyi aldıktan sonra nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisini göstermediğini açıkladı. Hastalığın en ağır türünde tedavi edilmeyenler, iki yıl yaşamadan ölebiliyor (St. Jude Research Hospital)

Spinal müsküler atrofinin (SMA) anne karnında ilk kez tedavi edilmesinin ardından doktorlar, iki yaşındaki kız çocuğunda nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisinin görülmediğini açıkladı.

Doğumdan önce başlayan spinal musküler atrofi, giderek kötüleşen kas zayıflığına neden olan genetik bir hastalık. Hastalığın, her biri farklı şiddet derecelerine sahip 4 tipi var. Ancak en yaygın ve şiddetli biçiminin görüldüğü çocuklar genellikle iki yaşını geçemiyor.

Hastalığı ortadan kaldıran bir yöntem yok ancak tedavi, semptomların yönetilip komplikasyonların önlenmesine fayda sağlayabiliyor.

Bahsi geçen çocuğun annesine, ilerleyici nörodejeneratif bozukluk tedavisinde ABD Gıda ve İlaç Dairesi'nin onayladığı ilk oral ilaç olan risdiplam verildi. İlaç, İsviçre merkezli biyoteknoloji şirketi Roche tarafından üretiliyor.

St. Jude Deneysel Nöroterapötik Merkezi Direktörü Dr. Richard Finkel yaptığı açıklamada, "Öncelikli hedeflerimiz uygulanabilirlik, güvenlik ve tolere edilebilirlikti, bu nedenle ebeveyn ve çocuğun iyi durumda olduğunu görmekten çok memnunuz" dedi. St. Jude Çocuk Araştırma Hastanesi'ndeki bilim insanları ilk rahim içi tedaviye öncülük etti. 

Sonuçlar, SMA'da doğum öncesi müdahalenin kullanımını araştırmaya devam etmenin faydalı olacağını gösteriyor.

Finkel, New England Journal of Medicine'a gönderilen bir mektupla yayımlanan araştırmanın sorumlu yazarıydı.

Bugüne kadar tedaviler doğumdan sonra yapılıyordu.

Perşembe günü Nature'a konuşan Finkel "Hâlâ geliştirilebilecek şeyler vardı" dedi.

Bu ilerleme, spinal müsküler atrofinin nedeninin anlaşılmasıyla gerçekleşti.

Yaklaşık her 6 bin bebekten biri bu rahatsızlıkla doğuyor. Araştırma hastanesinden yapılan açıklamada, hayatta kalma motor nöron proteini eksikliğinin bu hastalığa yol açtığı belirtildi. Johns Hopkins Medicine'a göre bu protein, kasların sinirlerden sinyal almasını sağladığı için hayati önem taşıyor. ABD'deki her 11 bin doğumdan birinde bu proteinin bulunmadığı görülüyor. İlaç, proteinin daha fazla üretilmesini sağlıyor.

St. Jude, proteine en çok fetüs gelişiminin üçüncü üç aylık döneminde ve doğumdan sonraki ilk üç aylık dönemde ihtiyaç duyulduğundan, semptomların şiddetinin müdahale zamanıyla yakından bağlantılı olduğunu ifade ediyor. Böylece risdiplamı tek bir hastada kullanıp sonuçları incelemek üzere klinik protokolü başlattılar. Gıda ve İlaç Dairesi çalışmayı onayladı.

Hastanın ebeveynlerinin daha önce Tip 1'le doğan bir bebeği vardı ve genetik varyantı taşıdıkları biliniyordu. Testler, çocuklarının muhtemelen Tip 1'le doğacağını doğruladı. İlacı rahim içi olarak uygulama fikri ebeveynlerden geldi ve doktorlar, anneye ilacı hamileliğinin son 6 haftasında verdi.

Doğumdan sonra bebekte, ilaca maruz kalmadan önce meydana geldiği düşünülen çeşitli anormallikler teşhis edildi. Bebek, ilacı bir haftalıkken almaya başladı ve muhtemelen hayatının geri kalanında da almaya devam edecek.

Araştırma merkezinde periyodik olarak izlenmeye devam ediyor.

Finkel, "Değerlendirme süresince gerçekten de SMA'ya dair hiçbir belirti görmedik" diyor.

Independent Türkçe

 



Jeremy Allen White'tan romantik komedi açıklaması

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Jeremy Allen White'tan romantik komedi açıklaması

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Jeremy Allen White, romantik komedi türünde bir filmde başrol oynamaya sıcak baktığını ancak henüz doğru rolün önüne çıkmadığını söylüyor.

34 yaşındaki oyuncu, Variety & CNN Actors on Actors röportajında ​​oyuncu ve şarkıcı Kate Hudson'ın kendisine bir romantik komedi filminde oynamayı düşünüp düşünmeyeceğini sorması üzerine bu fikri ele aldı.

White, "Çok isterim. Daha önce hiç oynamadım ama çok eğlenceli görünüyorlar" diye yanıtladı.

46 yaşındaki Hudson, bu tür filmlerin yapımının White'ın "sandığından daha zor" olduğunu söyleyince, The Bear'la tanınan oyuncu neden şimdiye kadar bir aşk hikayesi filminde başrol oynamadığını açıkladı.

White, "Doğru karakteri bulmak konusunda endişeleniyorum çünkü klasik bir romantik komedi olmasını istiyorum" dedi. Kısa süreli bir başarı istemediğini de ekledi:

Bir anda parlayıp sönen bir şey değil, 'Harry Sally'yle Tanışınca...' (When Harry Met Sally) gibi bir şey.

Kalpten Söylenen Bir Şarkı'nın (Song Sung Blue) oyuncusu, 1989 yapımı bu klasiğin "en iyilerden biri" olduğunu kabul etti.

Hudson, romantik komediler hakkında "Doğru yapılması en zor türlerden biri" diye devam etti.

Ama hayatta ezber bozan bir etki yaratıyor. Kaç kişinin kendini iyi hissetmesini sağladığını hayal bile edemezsin.

Romantik komedi yapmak istediğini daha önce de belirten White, ekimde bir podcast'te Uğur Böceği (Lady Bird) oyuncusu Saoirse Ronan'la birlikte rol almayı çok istediğini söylemişti.

Öte yandan Hudson da Bir Erkek 10 Günde Nasıl Kaybedilir? (How To Lose a Guy in 10 Days), Altın Şans (Fool’s Gold) ve Sen, Ben ve Dupree (You, Me, and Dupree) gibi birçok ikonik romantik komedide rol almasıyla tanınıyor. Cameron Crowe'un 2000 yapımı hit filmi Şöhrete İlk Adım'la (Almost Famous) Penny Lane rolüyle ün kazandı.

Actors on Actors programındaki birlikteliklerinde White'a, "Rolü 19 yaşındayken aldım" dedi.

Bu bir rüyaydı. 18 yaşında müzik yazmaya başlamıştım bile ama Cameron gibi birinin müzikal bilgi kaynağı olması? Aklımı başımdan aldı ve hayatımı değiştirdi.

White henüz kendi Harry Sally'yle Tanışınca...'sını bulamamış olsa da röportajda Bruce Springsteen'in efsanevi country-folk albümü Nebraska'yı nasıl yarattığını anlatan Springsteen: Hiçlikten Kurtar Beni'deki (Springsteen: Deliver Me From Nowhere) son rolü hakkında samimi bir şekilde konuştu.

Bu performansı ona yakın zamanda En İyi Erkek Oyuncu dalında Altın Küre adaylığı kazandırdı. White, bir sonraki projesinde Aaron Sorkin'in yönettiği Sosyal Ağ'ın (The Social Network) devam filminde Anora oyuncusu Mikey Madison'la birlikte rol alacak.

Hudson ve White ikilisi, Dwayne Johnson ve Brendan Fraser, David Corenswet ve Jonathan Bailey, Stellan ve Alexander Skarsgård gibi ikililerin ardından, ödül sezonu öncesinde yapılan yıllık üst düzey oyuncu röportaj serisinin sonuncusuydu.

Independent Türkçe


"Küçük Ayak", yeni bir insan türü olabilir

Jesse Martin, Küçük Ayak'ın kafatasının 3 boyutlu baskısını tutuyor (La Trobe Üniversitesi)
Jesse Martin, Küçük Ayak'ın kafatasının 3 boyutlu baskısını tutuyor (La Trobe Üniversitesi)
TT

"Küçük Ayak", yeni bir insan türü olabilir

Jesse Martin, Küçük Ayak'ın kafatasının 3 boyutlu baskısını tutuyor (La Trobe Üniversitesi)
Jesse Martin, Küçük Ayak'ın kafatasının 3 boyutlu baskısını tutuyor (La Trobe Üniversitesi)

Şimdiye kadar bulunan en eksiksiz insan atası fosillerinden biri, yeni araştırmaya göre tamamen yeni bir tür olabilir.

1998'de Güney Afrika'daki Sterkfontein Mağaraları'nda bulunan ve "Küçük Ayak" diye adlandırılan fosilin, 3 milyon ila 1,95 milyon yıl önce yaşamış, insansı maymun benzeri dik yürüyen insan atalarının Australopithecus cinsine ait olduğu yaygın şekilde düşünülüyordu.

Fosil ilk kez 2017'de dünyaya tanıtıldığında, Australopithecus prometheus türüne atfedilmişti. Ancak birçok uzman, bunun Australopithecus africanus'a ait olduğunu savundu.

Şimdiyse yeni bir çalışma, Küçük Ayak'ın her iki türle de ayırt edici ortak özellikler paylaşmadığını ve tamamen yeni bir türü temsil etme olasılığını ortaya koyuyor.

La Trobe Üniversitesi'nden antropolog Jesse Martin "Bu fosil hâlâ hominin kayıtlarındaki en önemli keşiflerden biri ve gerçek kimliği, evrimsel geçmişimizi anlamak için son derece önemli" dedi.

American Journal of Biological Anthropology adlı akademik dergide yayımlanan yeni çalışmanın yazarlarından Dr. Martin. "Bunun A. prometheus veya A. africanus olmadığı açıkça ortada. Daha önce tanımlanmamış bir insan akrabası olma ihtimali daha yüksek" dedi.

Bulgularımız, Küçük Ayak'ın mevcut sınıflandırmasına meydan okuyor ve insan evriminde daha kapsamlı, özenli  ve kanıta dayalı bir taksonomiye duyulan ihtiyacı vurguluyor.

Araştırmacılar son çalışmada, "StW 573 tarafından korunan morfolojinin, bu örneği A. prometheus'a atamayı desteklemediğini bulduk. Çünkü A. prometheus tip örneği MLD 1'le ortak benzersiz bir dizi ilkel ve türetilmiş özelliği paylaşmıyor" diye yazdı.

Bilim insanları gelecekteki çalışmalarda Küçük Ayak'ın hangi türe ait olduğunu ve bu türün insan soy ağacındaki yerini test edip açıklığa kavuşturmayı umuyor.

Çalışmanın yazarlarından antropolog Andy Herries, "Bu fosil, Australopithecus prometheus'un tip örneğinden açıkça farklı; bu ad, bu erken insanların ateş yaktığı fikrine dayanarak verilmişti, oysa şimdi bunun doğru olmadığını biliyoruz" dedi.

Önemi ve diğer çağdaş fosillerden farklılığı, onu kendine özgü bir tür olarak tanımlama ihtiyacını açıkça ortaya koyuyor.

Independent Türkçe


Uzmanlar koşu sakatlıklarını azaltmanın yolunu açıkladı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Uzmanlar koşu sakatlıklarını azaltmanın yolunu açıkladı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Kaçış yok. Koşu yapmak, eklemlere ciddi yük bindiren, vücut ağırlığının taşındığı bir spor.

Doktorlar, koşunun dizlere zararlı olduğu yönündeki görüşün büyük ölçüde yanlış inanış olduğunu söylese de uzmanlar, çapraz antrenmanın (cross-training) koşucuların performansına ve iyileşmesine fayda sağlayabileceğini ve bisiklet sürmenin bunun için harika bir yol olduğunu söylüyor.

Birincisi, bisiklet sürmek koşucuların kas ve eklemlerinin aşırı kullanım riskini en aza indirmelerini sağlıyor.

Bisiklet sürmek, ağırlığı ve stresi büyük ölçüde kalça kaslarına, bacaklara ve karın bölgesine bindiren düşük etkili bir egzersiz. Oysa koşu, dizleri, kalçaları ve ayak bileklerini etkiliyor.

Pensilvanya'daki Lehigh Valley Sağlık Ağı'ndan Steve Hultgren bir açıklamada, "Koşu sakatlıklarının çoğu aşırı kullanımdan kaynaklanıyor" dedi.

Koşucular çapraz antrenmanla sakatlık riskini en aza indirirken güç ve dayanıklılıklarını geliştirmeye devam edebilir.

Son 10 yılda yapılan çeşitli çalışmalar, insanların bisiklet sürdükten sonra koşu yaptıklarında daha iyi performans gösterdiğini ortaya koydu.

İspanya'da 14 triatletin izlendiği küçük bir çalışma, bisiklet sürdükten sonra dinlenme günü sonrasına kıyasla daha hızlı koştuklarını ortaya koydu. 32 uzun mesafe koşucusunun katıldığı ayrı bir çalışmaysa, bisiklet sürdükten sonra sürat koşularında iyileşmeler olduğunu gösterdi.

Eski profesyonel triatlet ve Ironman Dünya Şampiyonu Linsey Corbin, Runner's World'e "Bisiklet sürmek, aralıklı antrenmanlar yaparak üst seviye aerobik kapasite geliştirmek için harika bir spor olabilir. Aralıklı sürat antrenmanları kalp atış hızını maksimum seviyelere çıkarır ve bacakların yüksek tempo yakalamasını sağlar" diye konuştu.

Bisiklet sürmek, koşuda kullanılan kaslara (baldır, uyluk ve arka bacak kasları) kan akışını artırıyor. ASICS koşu markasına göre iyileştirilmiş kan dolaşımı, koşucuların kas yorgunluğunu azaltıyor.

Genel olarak bisiklet sürmek, kardiyo yapmak ve kalbi sağlıklı tutmak için harika ve alternatif bir yol.

Cleveland Kliniği'ne göre, ek bir avantaj olarak, esnekliği ve dengeyi geliştiriyor, uyluk, arka bacak, baldır ve kalça kaslarını gevşetiyor.

Peki, koşucular bisikleti antrenmanlarına en iyi nasıl dahil edebilir? Uzun koşuların ardından ertesi gün bisiklet seansı yapmak. Her iki aktivite de yaklaşık aynı miktarda kalori yaktırıyor.

Ya da tam vücut egzersizi sırasında ikisini bir arada yapabilirsiniz. Bu, 20 dakikalık bir bisiklet sürüşü ve 10 dakikalık bir koşu veya tam tersi olabilir.

Bu seçeneklerin herhangi biri, her iki aktivitenin de etkisini dengeler ve sakatlanma riskini azaltır ancak vücudunuzu dinlemeyi unutmayın.

Fizyoterapist Dr. Jaclyn Kubiak, bisiklet sürmeye yeni başlayanların her gün küçük hedefler belirlemesini önerdi. "15 dakikalık sürüşle yavaş başlayın ve ertesi gün nasıl hissettiğinize bakın. Ardından yavaş yavaş süreyi artırmaya başlayın" diye tavsiye etti.

Independent Türkçe