Keanu Reeves'in kült filminin devamı geliyor: 10 yıldır çalışıyoruz

Yaklaşık 100 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Constantine, dünya çapında 230 milyon dolar gişe hasılatı elde etmişti (Warner Bros)
Yaklaşık 100 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Constantine, dünya çapında 230 milyon dolar gişe hasılatı elde etmişti (Warner Bros)
TT

Keanu Reeves'in kült filminin devamı geliyor: 10 yıldır çalışıyoruz

Yaklaşık 100 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Constantine, dünya çapında 230 milyon dolar gişe hasılatı elde etmişti (Warner Bros)
Yaklaşık 100 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Constantine, dünya çapında 230 milyon dolar gişe hasılatı elde etmişti (Warner Bros)

Constantine'in uzun süredir merakla beklenen devam filmi, nihayet resmen hazırlık aşamasına geçti. Kült filmin başrolü Keanu Reeves'e göre, bir senaryo taslağı üzerinde çalışılıyor.

John Wick ve Matrix (The Matrix) gibi efsanevi yapımlarla tanınan Reeves, yıllardır üzerinde çalışılan bu karanlık doğaüstü gerilim filminin devamının sonunda hayata geçirilebileceğini söyledi.

Inverse'e verdiği röportajda, yönetmen Francis Lawrence'la birlikte projeyi hayata geçirmek için 10 yılı aşkın süredir çaba harcadıklarını belirten Reeves, süreçle ilgili sevindirici bir güncelleme paylaştı:

Bu filmi yapmaya çalışıyoruz, üstelik 10 yılı aşkın süredir. Ve kısa bir süre önce nihayet bir hikaye oluşturduk, bunu DC Studios'a sunduk ve onlar da 'Tamam' dedi. Şimdi bir senaryo yazmaya çalışacağız.

60 yaşındaki deneyimli aktör, detaylar konusunda doğal olarak ketum davransa da Constantine 2'nin 2005 yapımı ilk filmle aynı evrende geçeceğini doğruladı.

"O dünyadan kopmuyoruz" diyen Reeves, devam filminde John Constantine'in daha da büyük acılar çekeceğini ekledi.

Reeves'in umut vaat eden açıklamaları, yönetmen Lawrence'ın geçen hafta yaptığı yorumların ardından geldi. 53 yaşındaki Amerikalı yönetmen, ekibin bir devam filmi çekmeye "her zamankinden daha yakın" olduğunu belirtmişti.

Açlık Oyunları'nın (The Hunger Games) yönetmeni Lawrence, yıllardır çizgi romanları incelediklerini ve hikayeler üzerine düşündüklerini söyleyerek, "Harika bir fikrimiz var. John Constantine karakteri, 20 yıldır zihnimizin bir köşesinde yaşıyor. Sürekli fikirler, hikayeler ve sevdiğimiz karakterler üzerine düşünüyoruz" diye ekledi.

Constantine, DC Comics'in Hellblazer serisinden serbest bir uyarlama olarak hayat bulmuş, başlarda bazı hayranlar arasında tartışmalara yol açsa da zamanla kült filmler arasına girmişti. 

Rachel Weisz ve Tilda Swinton'ın da rol aldığı film, cehenneme gidip gelebilen ve meleklerle şeytanların gerçek suretini görebilen, melankolik şeytan kovucu John Constantine'in hikayesini anlatıyor.

Independent Türkçe, Deadline, Inverse



SMA ilk kez anne karnında tedavi edildi

St. Jude Araştırma Hastanesi'nden doktorlar, spinal musküler atrofisi olan bir hastanın, anne karnında uygulanan ilk tedaviyi aldıktan sonra nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisini göstermediğini açıkladı. Hastalığın en ağır türünde tedavi edilmeyenler, iki yıl yaşamadan ölebiliyor (St. Jude Research Hospital)
St. Jude Araştırma Hastanesi'nden doktorlar, spinal musküler atrofisi olan bir hastanın, anne karnında uygulanan ilk tedaviyi aldıktan sonra nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisini göstermediğini açıkladı. Hastalığın en ağır türünde tedavi edilmeyenler, iki yıl yaşamadan ölebiliyor (St. Jude Research Hospital)
TT

SMA ilk kez anne karnında tedavi edildi

St. Jude Araştırma Hastanesi'nden doktorlar, spinal musküler atrofisi olan bir hastanın, anne karnında uygulanan ilk tedaviyi aldıktan sonra nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisini göstermediğini açıkladı. Hastalığın en ağır türünde tedavi edilmeyenler, iki yıl yaşamadan ölebiliyor (St. Jude Research Hospital)
St. Jude Araştırma Hastanesi'nden doktorlar, spinal musküler atrofisi olan bir hastanın, anne karnında uygulanan ilk tedaviyi aldıktan sonra nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisini göstermediğini açıkladı. Hastalığın en ağır türünde tedavi edilmeyenler, iki yıl yaşamadan ölebiliyor (St. Jude Research Hospital)

Spinal müsküler atrofinin (SMA) anne karnında ilk kez tedavi edilmesinin ardından doktorlar, iki yaşındaki kız çocuğunda nadir genetik bozukluğun hiçbir belirtisinin görülmediğini açıkladı.

Doğumdan önce başlayan spinal musküler atrofi, giderek kötüleşen kas zayıflığına neden olan genetik bir hastalık. Hastalığın, her biri farklı şiddet derecelerine sahip 4 tipi var. Ancak en yaygın ve şiddetli biçiminin görüldüğü çocuklar genellikle iki yaşını geçemiyor.

Hastalığı ortadan kaldıran bir yöntem yok ancak tedavi, semptomların yönetilip komplikasyonların önlenmesine fayda sağlayabiliyor.

Bahsi geçen çocuğun annesine, ilerleyici nörodejeneratif bozukluk tedavisinde ABD Gıda ve İlaç Dairesi'nin onayladığı ilk oral ilaç olan risdiplam verildi. İlaç, İsviçre merkezli biyoteknoloji şirketi Roche tarafından üretiliyor.

St. Jude Deneysel Nöroterapötik Merkezi Direktörü Dr. Richard Finkel yaptığı açıklamada, "Öncelikli hedeflerimiz uygulanabilirlik, güvenlik ve tolere edilebilirlikti, bu nedenle ebeveyn ve çocuğun iyi durumda olduğunu görmekten çok memnunuz" dedi. St. Jude Çocuk Araştırma Hastanesi'ndeki bilim insanları ilk rahim içi tedaviye öncülük etti. 

Sonuçlar, SMA'da doğum öncesi müdahalenin kullanımını araştırmaya devam etmenin faydalı olacağını gösteriyor.

Finkel, New England Journal of Medicine'a gönderilen bir mektupla yayımlanan araştırmanın sorumlu yazarıydı.

Bugüne kadar tedaviler doğumdan sonra yapılıyordu.

Perşembe günü Nature'a konuşan Finkel "Hâlâ geliştirilebilecek şeyler vardı" dedi.

Bu ilerleme, spinal müsküler atrofinin nedeninin anlaşılmasıyla gerçekleşti.

Yaklaşık her 6 bin bebekten biri bu rahatsızlıkla doğuyor. Araştırma hastanesinden yapılan açıklamada, hayatta kalma motor nöron proteini eksikliğinin bu hastalığa yol açtığı belirtildi. Johns Hopkins Medicine'a göre bu protein, kasların sinirlerden sinyal almasını sağladığı için hayati önem taşıyor. ABD'deki her 11 bin doğumdan birinde bu proteinin bulunmadığı görülüyor. İlaç, proteinin daha fazla üretilmesini sağlıyor.

St. Jude, proteine en çok fetüs gelişiminin üçüncü üç aylık döneminde ve doğumdan sonraki ilk üç aylık dönemde ihtiyaç duyulduğundan, semptomların şiddetinin müdahale zamanıyla yakından bağlantılı olduğunu ifade ediyor. Böylece risdiplamı tek bir hastada kullanıp sonuçları incelemek üzere klinik protokolü başlattılar. Gıda ve İlaç Dairesi çalışmayı onayladı.

Hastanın ebeveynlerinin daha önce Tip 1'le doğan bir bebeği vardı ve genetik varyantı taşıdıkları biliniyordu. Testler, çocuklarının muhtemelen Tip 1'le doğacağını doğruladı. İlacı rahim içi olarak uygulama fikri ebeveynlerden geldi ve doktorlar, anneye ilacı hamileliğinin son 6 haftasında verdi.

Doğumdan sonra bebekte, ilaca maruz kalmadan önce meydana geldiği düşünülen çeşitli anormallikler teşhis edildi. Bebek, ilacı bir haftalıkken almaya başladı ve muhtemelen hayatının geri kalanında da almaya devam edecek.

Araştırma merkezinde periyodik olarak izlenmeye devam ediyor.

Finkel, "Değerlendirme süresince gerçekten de SMA'ya dair hiçbir belirti görmedik" diyor.

Independent Türkçe