7 yıllık politik gerilim dizisi, Netflix'te tekrar popüler oldu

Britanyalı aktris Carey Mulligan, Bradley Cooper'ın yönettiği Maestro'daki performansıyla En İyi Kadın Oyuncu Oscar'ına aday gösterilmişti (BBC/Netflix)
Britanyalı aktris Carey Mulligan, Bradley Cooper'ın yönettiği Maestro'daki performansıyla En İyi Kadın Oyuncu Oscar'ına aday gösterilmişti (BBC/Netflix)
TT

7 yıllık politik gerilim dizisi, Netflix'te tekrar popüler oldu

Britanyalı aktris Carey Mulligan, Bradley Cooper'ın yönettiği Maestro'daki performansıyla En İyi Kadın Oyuncu Oscar'ına aday gösterilmişti (BBC/Netflix)
Britanyalı aktris Carey Mulligan, Bradley Cooper'ın yönettiği Maestro'daki performansıyla En İyi Kadın Oyuncu Oscar'ına aday gösterilmişti (BBC/Netflix)

Netflix izleyicileri, Carey Mulligan'ın bir cinayeti soruşturan dedektifi canlandırdığı 2018 yapımı suç dramasını tek oturuşta bitiriyor.

Yönetmen koltuğunda Emerald Fennell'ın oturduğu Yetenekli Genç Kadın'la (Promising Young Woman) tanınan Mulligan, Collateral'da bir pizza kuryesinin rasgele işlendiği düşünülen cinayetini araştırırken beklenmedik bir komplonun içine çekilen Dedektif Müfettiş Kip Glaspie'yi canlandırıyor.

Ancak olayların ardındaki katmanları açığa çıkardıkça Kip, kendisini Britanya ordusunun özel kuvvetlerine kadar uzanan karmaşık bir suç ağının ortasında buluyor.

Dizinin kadrosunda ayrıca Britanya yapımı sevilen dizi Life on Mars'ın oyuncularından John Simm, eski Doctor Who yıldızı Billie Piper ve komedi dizisi Coupling'den tanınan Ben Miles da yer alıyor.

"Mükemmel bir iş çıkarmış"

İlk olarak Şubat 2018'de BBC Two'da yayınlanan 4 bölümlük mini dizi, genel olarak olumlu eleştiriler alsa ve yardımcı oyuncu Billie Piper'ın televizyon ödüllerine aday gösterilen performansına rağmen birçok izleyicinin dikkatini çekmemişti.

Ancak Netflix'e eklenmesiyle birlikte izleyiciler, ilk yayımlandığında kaçırdıkları bu 7 yıllık yapımı keşfetmeye başladı.

Diziyi izleyenler Reddit'te Collateral hakkındaki görüşlerini paylaşırken, özellikle Carey Mulligan'ın performansına övgüler yağdırdı.

Bir kullanıcı, "Kısa ama sürükleyici bir cinayet gizemi. Carey Mulligan harika ve ekip mükemmel bir iş çıkarmış!" diye yazdı. 

Bir başka izleyici, "Performansını gerçekten beğendim. Bu karakterle birkaç sezonluk bir dizi olsa kesinlikle izlerdim" dedi.

Başka bir izleyiciyse "Son derece iyiydi. Eşimle birlikte bir çırpıda bitirdik ve çok memnun ayrıldık" yorumunda bulundu.

"Cesur bir dedektif draması"

Benzer şekilde bir hayran da "Bu diziyi gerçekten çok beğendim. Carey Mulligan inanılmaz bir iş çıkarmış" diyerek övdü.

Britanya'nın çok satan tabloid gazetelerinden Metro, ilk yayımlandığında Collateral için "Benzeri olmayan bir dedektif dizisi" yorumunu yapmıştı. Eleştirmen Adam Starkey, diziyi "Türün kurallarını her fırsatta yıkmaya çalışan cesur bir dedektif draması" diye tanımlamıştı.

Guardian yazarı Lucy Mangan da 5 üzerinden 4 yıldız verdiği eleştirisinde "Carey Mulligan, siyasi dramda parlıyor" yorumunu yapmıştı.

Bu yorumlar, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'daki değerlendirmelerle de örtüşüyor. Dizinin eleştirmen puanı 100 üzerinden 79.

Sitedeki bir kullanıcı diziyi şu sözlerle özetliyor:

Bu dizi kesinlikle muhteşem. Hatta her bölümde daha da iyiye gidiyor. Sade ama zeki. Tempolu ama asla bunaltıcı değil. Dürüst olmak gerekirse, bence en iyinin de iyisi.

Independent Türkçe, Metro, Mirror, Guardian, Rotten Tomatoes



İran asıllı ABD'liler Trump'ın saldırılarını destekliyor

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

İran asıllı ABD'liler Trump'ın saldırılarını destekliyor

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Donald Trump, ABD'nin İran'a yönelik son askeri saldırılarının ardından İranlı Amerikalılardan büyük destek topladı. Birçok kişi, bu saldırıların Ayetullah Ali Hamaney'in iktidarını devirmeye katkıda bulunabileceğini umut ediyor.

Salı sabahı ABD Başkanı'nın arabuluculuğunda Tahran ve Tel Aviv arasında ateşkes anlaşması imzalanmadan önce, ABD'deki İranlı topluluklar hafta sonu önemli nükleer tesislere düzenlenen saldırı konusunda ihtiyatlı bir iyimserlik sergilemeye başladı.

İslam Devrimi'nin ardından 1980'lerde İran'da büyüyen Simone Derayeh, Los Angeles'ta yaşayan yaklaşık 141 bin İran asıllı kişiden biri.

Derayeh, İran halkının ülkenin Yüce Lideri ve onun teokratik rejimi tarafından "rehin tutulduğunu" söyledi.

NBC Las Vegas'a, Sovyet lideri Joseph Stalin ve Nazi Almanyası'nın lideri Adolf Hitler'in totaliter yönetimlerine atıfta bulunarak, "Süregelen baskı, Stalin ve Hitler'inkine benziyor" diye konuştu.

Bu, hikaye kitaplarında anlatılan türden bir şey.

SDFRGTH
Simone Derayeh, Los Angeles'taki İran diasporasının Trump'ın askeri eylemlerini desteklediğini NBC Las Vegas'a söyledi (NBC Las Vegas)

Trump, İran'ı "Yeniden Harika Yapmak"tan bahsederken Derayeh, Hamaney'in otoriter yönetimini zayıflatma çabalarını destekleyen birçok ses arasında sadece bir ses olduğunu iddia ediyor.

Aslında birçok İranlı, İslam Cumhuriyeti'nin zayıflamasından memnun. Maalesef, 1980'lerin başında, en zor zamanlardan bazılarını yaşayarak baskıları ilk elden deneyimledim. Toplu katliamlar, toplu infazlar. Özellikle kadınlara ve azınlıklara karşı çok, çok baskıcı yasalar.

Washington D.C.'de yaşayan İranlı Amerikalı Alireza, Baltimore Sun gazetesine, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine yaptığı saldırının kendisine umut verdiğini söyledi.

Diğer liderlerin İran halkı acı çekerken seyirci kaldığını, Trump'ın saldırılarınınsa İran'ın "hiçbir şey yapamayacağı ve zayıf olduğu" mesajını açıkça verdiğini savundu.

Maryland'da yaşayan 72 yaşındaki emlakçı Reza Rofougaran, 1979'da Pehlevi hanedanlığı devrildikten kısa süre sonra Tahran'dan göç etmiş.

Gazeteye "İran'daki İslam rejimine yüzde 100 karşıyım ve rejim değişikliği umuduyla yaşıyorum" diye konuştu.

Ancak Rofougaran, kendi ülkesine yapılan saldırıları kınıyor. Diğer İranlı Amerikalıların saldırıları daha çok desteklediğini söyledi.

Sivillere saldırmıyorlar. Onlar mollalara, üst düzey [İslam Devrim Muhafızları] komutanlarına ve yetkililere saldırıyor.

Rofougaran, diğerlerinin saldırılardan "üzüntü duyduğunu" söyledi.

UIO9
ABD'nin İran'ın İsfahan nükleer teknoloji merkezine düzenlediği saldırıların ardından oluşan hasarın uydu görüntüsü (Maxar Technologies)

Neredeyse 30 yıl önce İran'dan kaçan aktivist öğrenci Elham Yaghoubian, saldırıları destekliyor ve CNN'e bunların İran, Ortadoğu ve dünya için "yararlı" olduğunu söylüyor.

Bu altyapılar, yollar, fabrikalar, binalar yeniden inşa edilebilir ancak asla geri kazanamayacağımız şey, temel hakları için ayağa kalktıklarında her seferinde acımasız rejim tarafından öldürülen tüm genç erkek ve kadınların hayatları.

Yaghoubian, çoğu İranlının savaş istemediğini kabul etmekle birlikte bunun olumlu bir sonuç getirebileceğini savundu: İran rejiminin düşüşü.

"Bu savaşı hiçbir müzakere ya da uzlaşma sona erdiremez" diye ekledi.

Barış ve refah ancak bu rejimin İran'dan uzaklaştırılmasıyla mümkün olabilir

Independent Türkçe