Oscar 2025’in en çok konuşulan anı: Adrien Brody neden eleştirilerin hedefinde?https://turkish.aawsat.com/ya%C5%9Fam/5118028-oscar-2025%E2%80%99-en-%C3%A7ok-konu%C5%9Fulan-an%C4%B1-adrien-brody-neden-ele%C5%9Ftirilerin-hedefinde
Oscar 2025’in en çok konuşulan anı: Adrien Brody neden eleştirilerin hedefinde?
Aktör ikinci En İyi Erkek Oyuncu ödülünü alırken konuşmasını tamamlamasına yönelik işarete aldırmadı
Fotoğraf: Reuters
TT
TT
Oscar 2025’in en çok konuşulan anı: Adrien Brody neden eleştirilerin hedefinde?
Fotoğraf: Reuters
Adrien Brody En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kabul ederken Oscar 2025 izleyicilerinin tepkisini çekti.
51 yaşındaki Amerikalı aktör, Brady Corbet'in dönem epiği The Brutalist'teki başrol performansıyla ödülü kazandı. Bu, Brody'nin bu kategorideki ikinci galibiyeti olurken. Aktör daha önce 2003'te Piyanist'le (The Pianist) En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazanan en genç oyuncu olmuştu.
Ödülü almak üzere sahneye çıkan Brody'nin ağzındaki sakızı çıkarıp partneri Georgina Chapman'a attığı görüldü.
Aktör uzun konuşmasının sonlarında Oscar organizatörlerine "müziği kapatmalarını" söyleyerek konuşmasını bir süre daha sürdürdü. "Bunu daha önce de yapmıştım. Teşekkür ederim. Bu yollardan geçtim ama kısa keseceğim" dedi.
Sosyal medyada izleyiciler Brody'nin davranışını ve ve aşırı uzun kabul konuşmasını eleştirdi.
Bir kişi "Adrien Brody'nin konuşmasına perde arası verilecek" diye espri yaptı.
Bir başkasıysa "Adrien Brody'nin oyunculuk yeteneklerini bir daha asla onurlandırmama konusunda ülkece hemfikir olmalıyız" diye espri yaptı.
Başka biri, "Adrien Brody hem çok şey söyleyip hem de hiçbir şey söylememeyi başardı" diye yazarken, bir başka izleyici de "Üzgünüm Adrien Brody ama artık toparlaman gerektiğini bilecek kadar perspektif sahibi olmalısın, bu rahatlık fazla" diye şikayet etti.
Bazı izleyiciler Brody'nin konuşmasının "The Brutalist'ten daha uzun" olduğu esprisini yaptı.
Brody konuşmasında kendi hayat hikayesinden bahsetti ve ırkçılık ve antisemitizme karşı çıktı.
Brody kürsüye çıkarken "Bu kutsanmış hayat için teşekkür ederim" dedi.
Alçakgönüllülükle, bu dünyadan ve bana saygı ve takdirle davranan her bireyden hissettiğim muazzam sevgi seli için teşekkür ederek başlayabilir miyim? Kendimi çok şanslı hissediyorum. Oyunculuk çok kırılgan bir meslek. Çok göz alıcı görünüyor ve bazı anlarda da öyle ancak buraya geri dönme ayrıcalığına sahip olmanın bana kazandırdığı tek şey biraz perspektif sahibi olmak. Kariyerinizin neresinde olursanız olun, neyi başarmış olursanız olun, hepsi uçup gidebilir.
Törende Sean Baker'ın bir seks işçisini konu alan komedi-dramı Anora, En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Kurgu, En İyi Özgün Senaryo ve En İyi Kadın Oyuncu (Mikey Madison) ödüllerini alarak gecenin kazananı oldu.
Ünlü yönetmenin 12 yıl sonra çektiği ilk film, Oscar tarihine geçtihttps://turkish.aawsat.com/ya%C5%9Fam/5118047-%C3%BCnl%C3%BC-y%C3%B6netmenin-12-y%C4%B1l-sonra-%C3%A7ekti%C4%9Fi-ilk-film-oscar-tarihine-ge%C3%A7ti
Ünlü yönetmenin 12 yıl sonra çektiği ilk film, Oscar tarihine geçti
Geçen yıl Filmekimi kapsamında da gösterilen Hâlâ Buradayım, Türkiye'de 28 Şubat'ta vizyona girdi (StudioCanal)
Walter Salles'in derinlikli ve sarsıcı draması Hâlâ Buradayım (Ainda Estou Aqui), Brezilya için tarihi bir başarıya imza atarak En İyi Uluslararası Film dalında Akademi Ödülü'nü kazandı.
Brezilya askeri diktatörlüğü döneminde kaybolan eşini bulmak için onlarca yıl boyunca adalet arayan Eunice Paiva'nın gerçek hayat hikayesini anlatan film, favori gösterilen en güçlü rakibi Emilia Pérez'i geride bırakarak heykelciğe uzanmayı başardı. Fransa'nın Oscar adayı Emilia Pérez, yarışa 13 dalda elde ettiği adaylıklarla girmişti.
Hâlâ Buradayım'ın diğer rakipleri Almanya'dan Kutsal İncirin Tohumu (Dane-ye anjir-e ma'abed), Danimarka'dan Şişli Kız (Pigen med nålen) ve Letonya'dan Flow'du.
"Bu ödül ona gidiyor"
68 yaşındaki yönetmen Salles, ödülü kabul ederken "Bunu almaktan büyük onur duyuyorum ve böyle olağanüstü bir yönetmen grubuyla birlikte anılmak benim için büyük bir mutluluk" diyerek ekledi:
Bu ödülü, otoriter bir rejim altında büyük bir kayıp yaşamasına rağmen asla boyun eğmeyen ve direnen bir kadına adıyorum. Bu ödül ona gidiyor. Ve ona hayat veren iki olağanüstü kadına, Fernanda Torres ve Fernanda Montenegro'ya da...
2012'den beri yeni film çekmeyen Salles'in "geri dönüş eseri" diye lanse edilen Hâlâ Buradayım, Marcelo Rubens Paiva'nın kitabından beyazperdeye uyarladı ve 1971'de Rio de Janeiro'da geçiyor.
Brezilya, 1960'tan bu yana her yıl En İyi Uluslararası Film kategorisine bir yapım gönderdi ve daha önce 5 kez adaylık elde etti ancak, ülke bu geceye kadar hiç kazanamamıştı.
Bu zafer, özellikle Walter Salles için büyük bir anlam taşıyor. Zira daha önce adaylık kazanan son Brezilya filmi olan 1998 yapımı Merkez İstasyonu'nun (Central Station) da yönetmenliğini üstlenmişti.
O filmde başrol oynayan Fernanda Montenegro, Oscar'a aday gösterilen ilk Brezilyalı oyuncu olarak tarihe geçmişti. Şimdiyse kızı Fernanda Torres, aynı kategoride aday gösterilen ikinci Brezilyalı oyuncu olarak onun izinden gidiyor.
Bu adaylıklar, Montenegro ve Torres'i, Oscar'a aday gösterilen anne-kız oyuncular arasında da özel bir konuma taşıyor. Aynı başarıyı daha önce Judy Garland ve Liza Minnelli, Diane Ladd ve Laura Dern, Janet Leigh ve Jamie Lee Curtis, Goldie Hawn ve Kate Hudson, Ingrid Bergman ve Isabella Rossellini gibi isimler elde etmişti. Üstelik Isabella Rossellini de bu yıl Konsey'deki (Conclave) performansıyla bir kez daha aday gösterilmişti.
Salles, bu yılki Oscarlar'da En İyi Yönetmen dalında aday gösterilmemiş olsa da daha önce bunu başaran iki Brezilyalı sinemacı var. Arjantinli yazar Manuel Puig'in 1976 tarihli aynı adlı romanından uyarlanan Örümcek Kadının Öpücüğü'yle (O Beijo da Mulher Aranha) Brezilyalı sinemacı Hector Babenco, En İyi Yönetmen dalında adaylık elde etmişti. Örümcek Kadının Öpücüğü ayrıca En İyi Film dalında Oscar'a aday gösterilen ilk bağımsız yapım olarak da sinema tarihine geçmişti. 2002 tarihli Tanrı Kent'i (Cidade de Deus) çeken Fernando Meirelles de adaylık elde etmiş ancak ödülü Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü'yle (The Lord of the Rings: The Return of the King) Peter Jackson'a kaptırmıştı.
Favori Emilia Pérez'di
Oscar öncesinde birçok eleştirmen ve sektör uzmanı, Fransa'nın Netflix yapımı müzikal suç draması Emilia Pérez'in ödülü kazanmasını bekliyordu. Eğer öyle olsaydı bu, Fransa'nın 1992'de Indochine'le aldığı ödülden sonra 30 yılı aşkın süredir ilk zaferi olacaktı.
Bu yılın Oscar yarışını daha da özel kılan bir diğer unsur, hem Hâlâ Buradayım hem de Emilia Pérez'in En İyi Film kategorisinde de aday gösterilmesi oldu. Daha önce bu başarıya ulaşan yalnızca 10 film vardı: Ölümsüz (Z), Göçmenler (Utvandrarna), Hayat Güzeldir (La vita è bella), Kaplan ve Ejderha (Wo Hu Cang Long), Aşk (Amour), Roma, Parazit (Gisaengchung), Drive My Car (Doraibu mai kâ), Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok (Im Westen nichts Neues) ve İlgi Alanı (The Zone of Interest).
Bu filmler arasında En İyi Film ve En İyi Uluslararası Film ödüllerini birlikte kazanan tek yapım, 2019'da tarih yazan Parazit oldu. Bu yıl ise En İyi Film kategorisinde yer alan iki uluslararası yapımdan biri, Oscar gecesini eli boş kapatmak zorundaydı. Sonuç olarak Hâlâ Buradayım galip geldi ve Brezilya sineması için tarihi bir zafer kazanarak Walter Salles'i ülkesinin en önemli yönetmenlerinden biri olarak taçlandırdı.
Karnavalda Oscar coşkusu
Öte yandan Oscar töreni, Brezilya'nın meşhur Rio Karnavalı'yla aynı zamana denk geldi ve Hâlâ Buradayım'ın galibiyet haberinin yayılmasıyla birlikte sokaklar sevinçle doldu. Elinde Oscar heykelciği olan binlerce kişi, müzik, dans ve şenliklerle kutlama yaptı.
Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şöyle dedi:
Bugün Brezilyalı olmaktan daha da gurur duyma günüdür. Sinemamızla, sanatçılarımızla ve hepsinden önemlisi demokrasimizle gurur duyuyoruz.