Ünlü yönetmenin 12 yıl sonra çektiği ilk film, Oscar tarihine geçti

Geçen yıl Filmekimi kapsamında da gösterilen Hâlâ Buradayım, Türkiye'de 28 Şubat'ta vizyona girdi (StudioCanal)
Geçen yıl Filmekimi kapsamında da gösterilen Hâlâ Buradayım, Türkiye'de 28 Şubat'ta vizyona girdi (StudioCanal)
TT

Ünlü yönetmenin 12 yıl sonra çektiği ilk film, Oscar tarihine geçti

Geçen yıl Filmekimi kapsamında da gösterilen Hâlâ Buradayım, Türkiye'de 28 Şubat'ta vizyona girdi (StudioCanal)
Geçen yıl Filmekimi kapsamında da gösterilen Hâlâ Buradayım, Türkiye'de 28 Şubat'ta vizyona girdi (StudioCanal)

Walter Salles'in derinlikli ve sarsıcı draması Hâlâ Buradayım (Ainda Estou Aqui), Brezilya için tarihi bir başarıya imza atarak En İyi Uluslararası Film dalında Akademi Ödülü'nü kazandı.

Brezilya askeri diktatörlüğü döneminde kaybolan eşini bulmak için onlarca yıl boyunca adalet arayan Eunice Paiva'nın gerçek hayat hikayesini anlatan film, favori gösterilen en güçlü rakibi Emilia Pérez'i geride bırakarak heykelciğe uzanmayı başardı. Fransa'nın Oscar adayı Emilia Pérez, yarışa 13 dalda elde ettiği adaylıklarla girmişti.

Hâlâ Buradayım'ın diğer rakipleri Almanya'dan Kutsal İncirin Tohumu (Dane-ye anjir-e ma'abed), Danimarka'dan Şişli Kız (Pigen med nålen) ve Letonya'dan Flow'du. 

"Bu ödül ona gidiyor"

68 yaşındaki yönetmen Salles, ödülü kabul ederken "Bunu almaktan büyük onur duyuyorum ve böyle olağanüstü bir yönetmen grubuyla birlikte anılmak benim için büyük bir mutluluk" diyerek ekledi:

Bu ödülü, otoriter bir rejim altında büyük bir kayıp yaşamasına rağmen asla boyun eğmeyen ve direnen bir kadına adıyorum. Bu ödül ona gidiyor. Ve ona hayat veren iki olağanüstü kadına, Fernanda Torres ve Fernanda Montenegro'ya da...

2012'den beri yeni film çekmeyen Salles'in "geri dönüş eseri" diye lanse edilen Hâlâ Buradayım, Marcelo Rubens Paiva'nın kitabından beyazperdeye uyarladı ve 1971'de Rio de Janeiro'da geçiyor. 

Brezilya, 1960'tan bu yana her yıl En İyi Uluslararası Film kategorisine bir yapım gönderdi ve daha önce 5 kez adaylık elde etti ancak, ülke bu geceye kadar hiç kazanamamıştı.

Bu zafer, özellikle Walter Salles için büyük bir anlam taşıyor. Zira daha önce adaylık kazanan son Brezilya filmi olan 1998 yapımı Merkez İstasyonu'nun (Central Station) da yönetmenliğini üstlenmişti. 

O filmde başrol oynayan Fernanda Montenegro, Oscar'a aday gösterilen ilk Brezilyalı oyuncu olarak tarihe geçmişti. Şimdiyse kızı Fernanda Torres, aynı kategoride aday gösterilen ikinci Brezilyalı oyuncu olarak onun izinden gidiyor.

Bu adaylıklar, Montenegro ve Torres'i, Oscar'a aday gösterilen anne-kız oyuncular arasında da özel bir konuma taşıyor. Aynı başarıyı daha önce Judy Garland ve Liza Minnelli, Diane Ladd ve Laura Dern, Janet Leigh ve Jamie Lee Curtis, Goldie Hawn ve Kate Hudson, Ingrid Bergman ve Isabella Rossellini gibi isimler elde etmişti. Üstelik Isabella Rossellini de bu yıl Konsey'deki (Conclave) performansıyla bir kez daha aday gösterilmişti.

Salles, bu yılki Oscarlar'da En İyi Yönetmen dalında aday gösterilmemiş olsa da daha önce bunu başaran iki Brezilyalı sinemacı var. Arjantinli yazar Manuel Puig'in 1976 tarihli aynı adlı romanından uyarlanan Örümcek Kadının Öpücüğü'yle (O Beijo da Mulher Aranha) Brezilyalı sinemacı Hector Babenco, En İyi Yönetmen dalında adaylık elde etmişti. Örümcek Kadının Öpücüğü ayrıca En İyi Film dalında Oscar'a aday gösterilen ilk bağımsız yapım olarak da sinema tarihine geçmişti. 2002 tarihli Tanrı Kent'i (Cidade de Deus) çeken Fernando Meirelles de adaylık elde etmiş ancak ödülü Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü'yle (The Lord of the Rings: The Return of the King) Peter Jackson'a kaptırmıştı.

Favori Emilia Pérez'di

Oscar öncesinde birçok eleştirmen ve sektör uzmanı, Fransa'nın Netflix yapımı müzikal suç draması Emilia Pérez'in ödülü kazanmasını bekliyordu. Eğer öyle olsaydı bu, Fransa'nın 1992'de Indochine'le aldığı ödülden sonra 30 yılı aşkın süredir ilk zaferi olacaktı.

Bu yılın Oscar yarışını daha da özel kılan bir diğer unsur, hem Hâlâ Buradayım hem de Emilia Pérez'in En İyi Film kategorisinde de aday gösterilmesi oldu. Daha önce bu başarıya ulaşan yalnızca 10 film vardı: Ölümsüz (Z), Göçmenler (Utvandrarna), Hayat Güzeldir (La vita è bella), Kaplan ve Ejderha (Wo Hu Cang Long), Aşk (Amour), Roma, Parazit (Gisaengchung), Drive My Car (Doraibu mai kâ), Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok (Im Westen nichts Neues) ve İlgi Alanı (The Zone of Interest).

Bu filmler arasında En İyi Film ve En İyi Uluslararası Film ödüllerini birlikte kazanan tek yapım, 2019'da tarih yazan Parazit oldu. Bu yıl ise En İyi Film kategorisinde yer alan iki uluslararası yapımdan biri, Oscar gecesini eli boş kapatmak zorundaydı. Sonuç olarak Hâlâ Buradayım galip geldi ve Brezilya sineması için tarihi bir zafer kazanarak Walter Salles'i ülkesinin en önemli yönetmenlerinden biri olarak taçlandırdı.

Karnavalda Oscar coşkusu

Öte yandan Oscar töreni, Brezilya'nın meşhur Rio Karnavalı'yla aynı zamana denk geldi ve Hâlâ Buradayım'ın galibiyet haberinin yayılmasıyla birlikte sokaklar sevinçle doldu. Elinde Oscar heykelciği olan binlerce kişi, müzik, dans ve şenliklerle kutlama yaptı.

Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şöyle dedi:

Bugün Brezilyalı olmaktan daha da gurur duyma günüdür. Sinemamızla, sanatçılarımızla ve hepsinden önemlisi demokrasimizle gurur duyuyoruz.

Independent Türkçe, Variety, Reuters



Ukrayna artık resmen silah deneme alanı: Kiev destekli Test in Ukraine girişimi nedir?

Fotoğraf: Brave1
Fotoğraf: Brave1
TT

Ukrayna artık resmen silah deneme alanı: Kiev destekli Test in Ukraine girişimi nedir?

Fotoğraf: Brave1
Fotoğraf: Brave1

Ukrayna'da devlet destekli bir savunma girişimi, yabancı ülkeleri ve savunma şirketlerini, "silahlarını Ukrayna'da denemeye" çağırdı. 

Dün resmi olarak başlatılan bu program kapsamında Kiev, müttefik hükümetlerin insansız hava araçları (İHA), deniz dronları, elektronik harp sistemleri ve yapay zeka destekli ürünler gibi savunma teknolojisi prototiplerini savaş alanında test etmek üzere teslim etmelerini sağlayacak.

Denemeler karşılığında, kiev yönetimine bağlı olan bu girişim, kullanılan silahların cephedeki performansına dair ayrıntılı bir rapor sunacak ve gerçek zamanlı yapılması gereken değişikliklere dair önerilerde bulunacak.

Ukrayna Dijital Dönüşüm Bakanı Mykhailo Fedorov, konuyla ilgili basın açıklamasında, "Bu, bir laboratuvarda simüle edilemeyecek bir deneyim elde etme fırsatı" ifadelerini kullandı. 

"Test in Ukraine" (Ukrayna'da test et) adı verilen bu süreç, Kiev destekli Brave1 tarafından koordine edilecek. 

Brave1 nedir?

Ukrayna'nın savaş teknolojilerinde devrim yaratma hedefiyle kurduğu Brave1, 2 yıl önce, Nisan 2023'te Ukrayna Dijital Dönüşüm Bakanlığı öncülüğünde kuruldu. 

"Savunmada inovasyonun kalbi" olarak tanımlanan Brave1, yalnızca Dijital Dönüşüm Bakanlığı tarafından desteklenmiyor.

Brave1, Savunma Bakanlığı, Stratejik Sanayi Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Güvenlik ve Savunma Konseyi gibi devletin kritik kurumlarının ortaklaşa yürüttüğü bir platform olarak faaliyet gösteriyor.

Platform, savunma start-up'larına hibe desteği, yeni teknolojiler için test ve geri bildirim süreçleri ve bu teknolojileri Ukraynalı üreticilerle eşleştirerek ortak üretim imkanları üzerine çalışıyor. 

Platformun en "can alıcı" özelliği ise, NATO ile çalışan ülkelerde askeri ve savunma amaçlı malzemelerin standartlaştırılmış şekilde tanımlanması ve izlenmesi amacıyla kullanılan benzersiz bir kimlik numarası sistemi olan NATO Stock Number (NATO Stok Numarası) sertifikasyonu hizmeti vermesi. 

Brave1, 2023 sonunda yaklaşık 500 savunma projesine destek verdi ve 2024'te bütçesini 1,5 milyar grivnaya (yaklaşık 39 milyon dolar) çıkardı.

Platformda bugüne kadar 3 bin 600'den fazla proje başvurusu alındı; bu kapsamdainsansız hava araçları (İHA), elektronik harp sistemleri, yapay zeka destekli görüntüleme teknolojileri ve otonom kara/deniz platformları gibi alanlarda onlarca prototip cephede test edildi.

Brave1 aynı zamanda Avrupa Birliği (AB) tarafından da destekleniyor.  

Brave1'e sağladığı finansal ve yapısal destek de dikkat çekici.

Brave1; Avrupa Savunma Fonu (EDF) ve AB Savunma İnovasyon Programı (EUDIS) ile birlikte 100 milyon avroluk BraveTechEU iş birliğine imza attı.

Ukrayna'nın aynı zamanda Avrupa'nın 150 milyar euro'luk ortak savunma fonu olan SAFE kapsamına da alındığını hatırlamakta fayda var. 

Özetle Brave1, sadece Ukrayna'nın savunma ihtiyacına değil, aynı zamanda NATO ve Avrupa'nın genel güvenlik mimarisine katkı sunan stratejik bir inovasyon üssü haline gelmiş durumda.

Platformun Avrupalı ortakları arasında İsveçli SAAB, Alman Rheinmetall, ABD'li Raytheon gibi dev savunma şirketlerinin bulunması da dikkat çekici. 

"Test in Ukraine" nasıl işleyecek?

Brave1 tarafından ilan edilen "Test in Ukraine" girişiminin nasıl uygulanacağı, platformun internet sitesinde tarif edilmiş.

"Neden Ukrayna'da test?" sorusunu soran Brave1, bunun yanıtını ‘gerçek savaş koşulları' olarak gösteriyor. 

Ukrayna'nın müttefiklerine ait teknolojilerin, "gerçek savaş tecrübesine sahip birliklerle doğrudan çalışarak" test edileceğini vurgulayan Brave1, savunma şirketlerine ürünlerini "cephede kazanılan deneyime göre geliştirmeyi" vaat ediyor. 

"Gelin birlikte geliştirelim, üretelim, sahaya sürelim ve yeni pazarlara erişimi hızlandıralım!" sloganıyla açıklanan girişime dair şirketin sunduğu "test senaryoları" ise şu şekilde: 

Birlikte Test Edelim: Ürününüzü getiriyorsunuz ve test sürecine doğrudan katılıyorsunuz. Böylece performansını yerinde gözlemleyebilir, gerekirse anlık düzenlemeler yapabilirsiniz. Bize Bırakın: Ürününüzü Brave1'e teslim ediyorsunuz, geri kalan her şeyle biz ilgileniyoruz. Ürününüzün nasıl kullanılacağına dair bize çevrimiçi bir eğitim veriyorsunuz, biz testleri kendi ekibimizle yürütüyor ve sonuçları içeren detaylı bir rapor sunuyoruz.

Brave1 ayrıca, internet sitesinde yayınladığı detaylı yönergelerle, savunma şirketlerine Ukrayna'ya ithalat izni alma konusunda ve izne tabii olmayan ürünler konusunda detaylı bilgiler sunuyor. 

Bütün bunlar, devam eden savaşta Kiev yönetiminin ülkeyi fiilen bir Ar-Ge laboratuvarına dönüştürdüğünü, savunma devlerinin ise yeni silahlarını "gerçek savaş koşullarında" test etmenin heyecanıyla Ukrayna'nın kapılarını çalmaya başladığını gösteriyor.

Independent Türkçe