Avrupa üniversiteleri, ABD'li akademisyenlere bilimsel sığınma sağlayacak

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Avrupa üniversiteleri, ABD'li akademisyenlere bilimsel sığınma sağlayacak

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Avrupa'daki üniversiteler, ABD Başkanı Donald Trump’ın fon kesintileri nedeniyle işleri tehlikeye giren Amerikalı akademisyenlere “bilimsel sığınma” sağlamak üzere harekete geçti.

Trump, federal kesinti planı kapsamında NASA, Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) ve ABD'nin önde gelen iklim araştırma kurumu Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA) gibi kurumlar da dahil binlerce birimde büyük kesintilere gidiyor.

Cumhuriyetçi lider, Eğitim Bakanlığı’nın kapatılmasına yönelik kararnameyi de geçen hafta imzalamıştı. Ayrıca fon kesintileri nedeniyle Çevre Koruma Ajansı'nda (EPA) görev yapan binden fazla bilim insanı ve araştırmacının işsiz kalması gündeme gelmişti.  

Guardian, Avrupa’daki üniversitelerin ABD’li akademisyenlere kapılarını açtığını yazıyor.

Fransa'nın yüksek öğrenim ve araştırmadan sorumlu bakanı Philippe Baptiste, “Belli sayıda araştırmacıyı ağırlamak istiyoruz” diyor.

Ülkedeki Aix-Marseille Üniversitesi, ABD'den en az 20 araştırmacıya üç yıl boyunca fon ayrılmasını öngören “Bilim için Güvenli Yer” programını oluşturdu. Üniversitenin rektörü Eric Breton programa dair şunları söylüyor:

Amacımız başka ülkelerden araştırmacı çekmek değil. Ancak olanlara çok öfkelendik ve ABD'deki meslektaşlarımızın bir felaket yaşadığını hissettik. Araştırmaları engellenenlere bir tür bilimsel sığınma imkanı sunmak istedik.

Breton, program duyurulduktan kısa süre sonra NASA’nın yanı sıra Yale ve Stanford gibi prestijli üniversitelerden 100’den fazla akademisyenin başvuru yaptığını belirtti. Bu bilim insanlarının çoğunun sosyal bilimler, sağlık bilimleri ya da iklim çalışmaları alanında araştırma yaptığını ifade etti.

Belçika’daki Vrije Universiteit Brussel’in (VUB) rektörü Jan Danckaert, bu kurumun akademiyi kilise ve devletin müdahalesinden korumak amacıyla 1834’te hayata geçirildiğini hatırlatarak, uluslararası araştırmacılar için 12 kişilik bir doktora sonrası çalışma kadrosu açılacağını söyledi. Kadroya seçimlerde ABD’li akademisyenlere odaklanılacağını belirtti:

Amerikan üniversiteleri ve oradaki araştırmacılar, siyasi ve ideolojik müdahalenin en büyük kurbanları. Milyonlarca dolar değerinde araştırma fonunun ideolojik nedenlerle yok olduğunu görüyorlar.

Independent Türkçe, Guardian, BBC 



Gen düzenleme tedavisinde çığır açıcı adım

Bilim insanları, KJ Muldoon'ın gelişimini yakından takip edecek (AP)
Bilim insanları, KJ Muldoon'ın gelişimini yakından takip edecek (AP)
TT

Gen düzenleme tedavisinde çığır açıcı adım

Bilim insanları, KJ Muldoon'ın gelişimini yakından takip edecek (AP)
Bilim insanları, KJ Muldoon'ın gelişimini yakından takip edecek (AP)

Gen düzenleme tedavisiyle ilk kez bir bebek iyileştirildi.

New England Journal of Medicine'de perşembe yayımlanan çalışmada, CPS1 eksikliği teşhisi konan bir bebeğin gen düzenleme yöntemiyle tedavi edildiği belirtiliyor.

Yaklaşık 1 milyon bebekten birini etkileyen bu genetik rahatsızlık, amonyağın vücuttan atılmasını sağlayan bir enzimin eksikliğinden kaynaklanıyor. Amonyağın kanda birikmesiyle zehirlenme yaşanabiliyor. Bazı bebeklerde karaciğer nakli gerekebiliyor.

ABD'de yapılan araştırmanın yazarlarından Pensilvanya Üniversitesi’nden Dr. Kiran Musunuru, tedavinin çığır açıcı olduğunu vurguluyor:

Bu, henüz kesin bir çaresi bulunmayan çeşitli nadir genetik bozuklukları tedavi etmek için gen düzenlemenin kullanılmasına yönelik ilk adım.

Philadelphia Çocuk Hastanesi ve Pensilvanya Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden ekiplerin ortak çalışmasıyla yürütülen tedavide, Clustered Regularly Interspaced Palindromic Repeats (CRISPR) adlı gen düzenleme teknolojisi kullanıldı. CRISPR, genetik uzmanları ve tıp araştırmacılarının DNA üzerinde ekleme-çıkarma yaparak dizilimini değiştirmelerine olanak tanıyor.

KJ Muldoon adlı bebeğe önce şubatta, daha sonra da mart ve nisanda CRISPR teknolojisiyle tedavi uygulandı.

Uzmanlar, tedavinin şimdilik olumlu sonuç verdiğini fakat bebeğin gelişiminin yıllarca takip edilmesi gerekeceğini belirtiyor. Araştırmanın yazarlarından Dr. Rebecca Ahrens-Nicklas, KJ Muldoon’ın “her geçen gün büyüdüğüne ve geliştiğine dair işaretler gördüklerini” söylüyor.

Bilim insanları, KJ Muldoon’la ilgili çalışmadan elde ettikleri verilerle gen düzenleme tedavisini yaygınlaştıracak araştırmalar yapılacağını belirtiyor. Çalışmada yer almayan nörolog Carlos Moraes, gen düzenleme tedavisinin geleceğine dair şu ifadeleri kullanıyor:

Birisi böyle bir buluşa imza attığında, diğer ekiplerin bundan elde edilen bilgilerle hareket edip ilerlemesi çok sürmez. Engeller var ama önümüzdeki 5 ila 10 yılda bunların aşılacağını tahmin ediyorum.

Independent Türkçe, CNN, New York Times