Bilim insanları Mars'taki kürecikler karşısında şaşkına döndü

Araştırmacılar, St. Pauls Bay isimli kayanın (sağda) başka bir yerden geldiğini düşünüyor (NASA)
Araştırmacılar, St. Pauls Bay isimli kayanın (sağda) başka bir yerden geldiğini düşünüyor (NASA)
TT

Bilim insanları Mars'taki kürecikler karşısında şaşkına döndü

Araştırmacılar, St. Pauls Bay isimli kayanın (sağda) başka bir yerden geldiğini düşünüyor (NASA)
Araştırmacılar, St. Pauls Bay isimli kayanın (sağda) başka bir yerden geldiğini düşünüyor (NASA)

NASA'nın keşif aracı, Mars'ta yüzlerce tuhaf kürecikten oluşan bir kaya buldu. 

2021'de Kızıl Gezegen'e inen Perseverance keşif aracı, Mars'ın geçmişini daha iyi anlamak için Jezero Krateri'ni inceliyor. Bilim insanları, bu bölgenin jeolojik geçmişini anlamanın, kayaların milyarlarca yıl boyunca nasıl bir evrim geçirdiğine ışık tutacağını söylüyor.

NASA'nın 21 Mart Cuma günü yaptığı açıklamaya göre araç, Jezero Krateri'nin kenarındaki Broom Point'te küçük kürelerle kaplı bir kaya parçası keşfetti. 

Perseverance ekibinin, çapları milimetreyle ölçülen boyutta yüzlerce küreden oluşan kaya parçası karşısında "şaşkına döndüğü" aktarıldı.

Bilim insanları St. Pauls Bay adını verdikleri kayadaki bazı küreciklerin, boncuklardaki gibi delikleri olduğunu söylüyor.

Tuhaf yapıların bazıları daha uzun ve eliptik şekillere, diğerleriyse köşeli kenarlara sahipti. Bu kenarlar geçmişteki bir aşınma sonucu veya Perseverance kaya parçasından örnek alırken oluşmuş olabilir.

Araştırma ekibi yaptığı açıklamada "Jeolojinin hangi cilvesi bu tuhaf şekilleri üretmiş olabilir?" diye soruyor.

Perseverance ve diğer keşif araçları da daha önce Mars'ın birden fazla bölgesinde küreler bulmuştu. Bilim insanları bu kürelerin, kayadaki boşluklarda dolaşan yeraltı suyuyla meydana geldiğini düşünüyor.

Ayrıca bazı durumlarda meteor çarpması veya volkanik patlamalar sonucu ortaya çıkan küçük erimiş kaya parçalarının hızla soğutulmasıyla da oluşabiliyorlar.

Araştırma ekibinin açıklamasında şu ifadelere yer veriliyor:

Bu oluşum mekanizmalarının her birinin bu kayaların evrimi üzerinde çok farklı etkileri olabilir. Bu nedenle ekip bunların bağlamını ve kökenini belirlemek için yoğun bir çalışma yürütüyor.

Bilim insanları ayrıca kayanın nereden geldiğini de tespit etmeye çalışıyor. Mevcut bulgular St. Pauls Bay'in başka bir yerden Broom Point'e taşındığına işaret ediyor.

Daha sonra yapılacak çalışmaların, Mars'ın bu bölgesinin geçmişine ve Jezero küreciklerinin gizemine ışık tutması bekleniyor.

Independent Türkçe, NASA, Space.com, Debrief



10 bin yıllık tarih incelendi: Eşitsizlik kaçınılmaz değil

Meksika'daki kazıları da içeren araştırmada, insanların ve hükümetlerin seçimlerinin eşitsizliği hafifletebildiği ortaya kondu (Linda Nicholas/Gary Feinman)
Meksika'daki kazıları da içeren araştırmada, insanların ve hükümetlerin seçimlerinin eşitsizliği hafifletebildiği ortaya kondu (Linda Nicholas/Gary Feinman)
TT

10 bin yıllık tarih incelendi: Eşitsizlik kaçınılmaz değil

Meksika'daki kazıları da içeren araştırmada, insanların ve hükümetlerin seçimlerinin eşitsizliği hafifletebildiği ortaya kondu (Linda Nicholas/Gary Feinman)
Meksika'daki kazıları da içeren araştırmada, insanların ve hükümetlerin seçimlerinin eşitsizliği hafifletebildiği ortaya kondu (Linda Nicholas/Gary Feinman)

Dünya çapında 10 bin yıllık bir dönemde kurulmuş bin yerleşimi inceleyen bilim insanları, toplumsal eşitsizliğin kaçınılmaz olmadığı sonucuna vardı. 

Firavunların gösterişli mezarlarından çocuk kurbanlara kadar, eşitsizliğin izlerine insanlık tarihi boyunca sık sık rastlanıyor. 

Ancak eşitsizliğin nasıl geliştiğini tespit etmek zorlu bir süreç ve konu etrafında önemli fikir ayrılıkları var. 

Örneğin bazıları tarımla birlikte zenginlerin, işçilerin ürettiği fazlalıkları istiflemeye başladığını ve nüfus arttıkça eşitsizliğin toplumlara kök saldığını öne sürüyor. Ancak bazı araştırmalar da bu teorinin çok basit olduğunu savunuyor.

Hakemli dergi PNAS'te dün (14 Nisan) yayımlanan çalışmayı yürüten ekip, bu soru işaretini gidermek adına Mezoamerika, Kuzey Amerika, Avrupa ve Asya'da yaklaşık 12 bin yıl önceyle 15. yüzyıl arasında inşa edilmiş bin yerleşim yerindeki 50 bin evi analiz etti.

Evlerin büyüklüğü ve süslemeleri, refah seviyesi göstergesi olarak kullanıldı. ABD'deki Field Müzesi'nden Gary Feinman, başyazarı olduğu çalışma hakkında "Evlerin boyutlarındaki değişkenlik, zenginlik farklarını tam anlamıyla ortaya koymayabilir ancak ekonomik eşitsizlik derecesini, zaman ve bölgeler arasında tutarlı bir şekilde ölçebilir" diyor.

Bilim insanları verileri sayısal olarak düzgün bir şekilde karşılaştırmak için Gini endeksi adlı ölçütü kullandı. Her bir yerleşimin veya ülkenin 0-1 aralığında puan aldığı bu endekste 0 maksimum eşitliği, 1 ise maksimum eşitsizliği temsil ediyor.

Araştırmacılar yerleşim yerlerinin aldığı Gini puanlarını, bu bölgelerin ne kadar karmaşık bir siyasi yapıya sahip olduğuyla kıyasladı. 

Bulgular eşitsizliğin her yerde aynı şekilde ortaya çıkmadığını ve nüfus artıp hükümetlerin daha karmaşık hale gelmesiyle yaygınlaşmak zorunda olmadığını gösteriyor.

Feinman "Geleneksel düşünce, resmi liderlere sahip daha büyük toplumlarda veya tarım başlayınca eşitsizliğin çok daha fazla artacağı yönünde" diyerek ekliyor: 

Bu fikirler yüzlerce yıldır savunuluyor ve bizim bulduğumuz şey, durumun bundan daha karmaşık olduğunu gösteriyor.

Araştırmacılar toplumların, serveti nasıl dağıtacaklarıyla ilgili yaptıkları seçimlerin sosyal eşitsizlikleri kontrol altına almada kilit rol oynadığını belirtiyor.

Bunlar bölgeden bölgeye farklılık gösteriyor. Örneğin antik dönemde Atina'da varlıklı kişilerin kamu çalışmalarını ve belirli festivalleri finanse etmesi bekleniyordu. Ayrıca birçok toplumda, ölenlerin servetinin dağıtıldığını veya borçlarının silindiğini söylüyorlar. 

Feinman "Büyük toplumlarda yüksek derecede eşitsizlik kaçınılmaz değil" diyerek ekliyor:

Ve eğer eşitsizlik kaçınılmaz değilse o zaman belirli ekonomik, demografik veya teknolojik koşulların büyük servet eşitsizliklerini kaçınılmaz hale getirdiğine dair sıklıkla ifade edilen görüşler, küresel geçmişimize dayanmıyor.

Independent Türkçe, Popular Science, Live Science, PNAS