Ses getiren medikal drama fırtına gibi: Bölüm başına 10 milyon izleyici

The Pitt, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 97 gibi kusursuza yakın bir puana sahip (Max)
The Pitt, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 97 gibi kusursuza yakın bir puana sahip (Max)
TT

Ses getiren medikal drama fırtına gibi: Bölüm başına 10 milyon izleyici

The Pitt, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 97 gibi kusursuza yakın bir puana sahip (Max)
The Pitt, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 97 gibi kusursuza yakın bir puana sahip (Max)

Warner Bros. Discovery'nin cuma günü yaptığı açıklamaya göre, ABD'de popüler yayın platformu Max'te izleyiciyle buluşan medikal drama dizisi The Pitt, bölüm başına ortalama 10 milyon izleyiciye ulaştı.

İkinci sezonla ilgili ipuçları

1994'ten 2009'a kadar süren popüler drama ER'ın yıldızı Noah Wyle'ın başrolünde yer aldığı dizi, 14 bölümlük ilk sezonunu perşembe gecesi tamamladı.

Dizi, 9 Ocak'ta yayımlanan iki bölümlük açılışından bu yana 13 hafta boyunca her hafta izleyici sayısını artırarak dikkat çekici bir başarı elde etti. Sezonun ilk bölümü halihazırda toplamda 16,2 milyon izleyiciye ulaştı.

The Pitt, şubatta ikinci sezon onayını almıştı. Dizinin yaratıcısı R. Scott Gemmill, TheWrap'e yaptığı açıklamada, yeni bölümlerin ilk sezon finalinin yaklaşık 10 ay sonrasında, 4 Temmuz hafta sonunda geçeceğini ve gelecek yıl yayına gireceğini söyledi.

"Karakterlerin büyük kısmını yeniden göreceğimizi düşünüyorum. Bazıları gece vardiyasında çalıştığı için onları daha sonra görebiliriz" diyen Gemmill, ekledi: 

Favori karakterlerinizin çoğu bir şekilde geri dönecek.

The Pitt, Noah Wyle'ın canlandırdığı Dr. Michael "Robby" Robinavitch karakterinin başında bulunduğu Pittsburgh Travma Tıp Hastanesi'nin acil servisinde geçen olayları konu alıyor. Her bir bölüm, doktorun 15 saatlik vardiyasını saat saat takip ediyor.

Dizide Wyle'a Tracey Ifeachor, Patrick Ball, Katherine LaNasa, Supriya Ganesh, Fiona Dourif, Taylor Dearden ve Isa Briones gibi isimler eşlik ediyor. Dizi, Dr. Robby'nin ekibinin yaşadığı dramatik olaylar ve içsel çatışmalar etrafında şekilleniyor.

Dizide, yapımcı koltuğunda Wyle, Gemmill ve John Wells yer alıyor. Üçlü daha önce ER'da da birlikte çalışmıştı. 

The Pitt'in 14 bölümünün tamamı Max'te izlenebiliyor. Dizi, Türkiye'de BluTV üzerinden izleyiciyle buluşuyor.

Independent Türkçe, Variety, TheWrap



İkonik yönetmenden şaşırtan itiraf: O kadar da özel bulmuyorum

David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
TT

İkonik yönetmenden şaşırtan itiraf: O kadar da özel bulmuyorum

David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)
David Cronenberg, son filmi Kefenler'i yazarken 43 yıllık eşi Carolyn'in ölümünden ilham aldığını söylüyor (SBS Productions)

Beden korkusu (body horror) türünün öncüsü kabul edilen usta yönetmen David Cronenberg, sinema salonlarına dair nostaljik duygular taşımadığını ve dijitalleşen film yapım süreçlerini daha verimli bulduğunu söyledi.

Interview Magazine için meslektaşı Jim Jarmusch'a konuşan Cronenberg, filmlerinin toplu bir izleyiciyle sinema salonunda izlenmesinin kendisi için özel bir anlam taşımadığını belirtti.

"O hissi yaşamıyorum"

"Filmleri gerçek sinema salonlarında sadece arada sırada, genellikle film festivallerinde izliyorum ve projeksiyon kalitesi her zaman iyi olmuyor" diyen Cronenberg, sözlerine şöyle devam etti: 

Venedik'te Spike Lee'yle sahnedeydim. Sinemanın bir katedral gibi olduğunu, neredeyse dini bir yönü bulunduğunu söylüyordu. Ona, 'Ben Arabistanlı Lawrence'ı (Lawrence of Arabia) akıllı saatimden izliyorum ve orada bin deve var, hepsini görebiliyorum' dedim. Şaka yapıyordum ama anlatmak istediğim şey, sinema deneyimini o kadar da etkileyici bulmadığımdı. Belki yaşlandığım içindir. O toplu izleme hissini yaşamıyorum.

Teknolojiye karşı açık yaklaşımı filmlerine de yansıyan Cronenberg, dijital kameralarla çalışmanın kolaylıklarının, film şeridinin sunduğu görsel avantajların önüne geçtiğini düşünüyor. Kurgu süreçlerinde film şeridiyle çalışmanın epey kısıtlayıcı olduğunu belirten usta yönetmen, dijital araçların sağladığı kontrol imkanlarını öne çıkardı.

"İnsanların dijital platformlarda bir filmi izledikten sonra duyduğu tutkuyu, eskiden sinema salonundan çıktıktan sonra hissettiğimiz heyecana benzetiyorum" diyen Cronenberg, "Farklı olabilir ama daha kötü değil. Ayrıca filmle çalışmayı da özlemiyorum. Kurgu ve montaj benim için tam bir kabustu. Artık çok daha fazla kontrol sahibiyiz ve bir film yapıyorsanız, bir dereceye kadar kontrol manyağısınız demektir" ifadelerini kullandı.

Cronenberg'in son filmi Kefenler (The Shrouds) şu sıralar ABD sinemalarında gösterimde. Yönetmenin 2024 Cannes Film Festivali'nde prömiyer yapan filminde, eşini kaybeden bir adamın yas sürecini, karısının cesedini canlı yayın yapan bir tabut içinde saklayarak yaşaması konu ediliyor.

"Böyle bir filmi sadece Cronenberg çekebilir"

Filmin başrollerinde Fransız aktör Vincent Cassel, Guy Pearce ve Diane Kruger yer alıyor. Yardımcı rollerdeyse Sandrine Holt, Elizabeth Saunders ve Al Sapienza var.

IndieWire'ın incelemesinde filmle ilgili şu yorum yer alıyor:

Yönetmenin eşinin kaybından ilham alan Kefenler, sadece David Cronenberg'in çekebileceği türden bir yas hikayesi. Alaycı, duygusuz ve zaman zaman öylesine cansız ki, sanki film kendisi de katılaşmış gibi. Görüntüler, projeksiyondan perdeye ulaşmadan çok önce ölmüş gibi duruyor. Ama başka ne beklenirdi ki?

Kefenler, Türkiye'de 23 Mayıs'ta sinemaseverlerle buluşacak.

82 yaşındaki Kanadalı sinemacı, Sinek (The Fly), Çarpışma (Crash) ve Müstakbel Suçlar (Crimes of the Future) gibi filmleriyle de tanınıyor. 

Independent Türkçe, IndieWire, Interview Magazine