100 yıl önce keşfedilen 500 kiloluk dev kalamar ilk kez görüntülendi

100 yıl önce keşfedilen 500 kiloluk dev kalamar ilk kez görüntülendi
TT

100 yıl önce keşfedilen 500 kiloluk dev kalamar ilk kez görüntülendi

100 yıl önce keşfedilen 500 kiloluk dev kalamar ilk kez görüntülendi

Dünyanın bilinen en ağır omurgasızı olan koca kalamar, ilk kez doğal ortamında canlı görüntülendi.

Boyu 7 metreye, ağırlığıysa 500 kilograma ulaşabilen koca kalamar (Mesonychoteuthis hamiltoni), 1925'te tanımlanmıştı.

Bir ispermeçet balinasının karnındaki iki kalamarın kolları aracılığıyla tanımlanan hayvanların daha sonraki örnekleri de genellikle ölüydü. Türün yetişkinleri, zaman zaman oltaya takılmış balıkları çiğnerken deniz yüzeyinde görülüyordu.

Ancak Antarktika yakınlarında okyanusun derinlerinde yaşayan koca kalamar daha önce hiç doğal ortamında kameraya yakalanmamıştı. 

Schmidt Okyanus Enstitüsü'nün uzaktan kumandalı su altı aracı SuBastian'ı kullanan uluslararası bir keşif ekibi, 9 Mart günü bunu başardı.  Güney Sandwich Adaları yakınlarında 35 günlük bir keşif gezisi düzenleyen araştırmacılar, 600 metre derinlikte yavru bir koca kalamara denk geldi.

Auckland Teknoloji Üniversitesi'nde kalamar araştırmacısı olan Dr. Kat Bolstad, görüntülerin doğrulanmasına yardım etti. 2023'te benzer bir keşif yapılmış ancak bilim insanları, görüntüdeki hayvanın koca kalamar olduğuna emin olamamıştı.

Dr. Bolstad yeni gözlemi şöyle yorumluyor:

Bu gerçekten de derin deniz kafadanbacaklıları üzerinde çalıştığım süre boyunca elde ettiğimiz en heyecan verici gözlemlerden biri.

Bilim insanları çok geniş bir bölgede yaşamaları ve muhtemelen insanlardan uzak durmaları nedeniyle bu hayvanları bulmanın zor olduğunu düşünüyor.

Dünyanın en büyük gözlerine sahip koca kalamarların, bu özelliği balinalardan kaçmak için geliştirdiği tahmin ediliyor. 

Dr. Bolstad ayrıca "kollarında ve dokunaçlarında eşsiz bir vantuz ve kanca kombinasyonuna" sahip hayvanları bu sayede tespit ettiğini söylüyor. 

Şeffaf bir gövdesi ve kahverengi lekeleri olan yavru kalamar, 30 santimetre uzunluğundaydı. 

Araştırmacılar, türün yetişkinlerinin daha derin sularda yaşadığını ve onları aramaya devam edeceklerini söylüyor.

Dr. Bolstad "Ait olduğu derin denizdeki evinde, canlı ve yetişkin bir koca kalamarın neye benzediğini görmek için sabırsızlanıyorum" diyor.

Ancak türün doğadaki ilk görüntüsünün yetişkin hali yerinde "küçük bir cam heykele benzeyen bu güzel erken yaşam evresi" olmasından da memnun olduğunu ifade ediyor.

Independent Türkçe, Science Alert, New York Times, Schmidt Okyanus Enstitüsü



Angelina Jolie'li romantik komedi, 23 yıl sonra yeniden keşfediliyor

Hayatın Hakkını Ver geliştirilme aşamasındayken başrol için Angelina Jolie'den önce Renée Zellweger düşünülmüştü (20th Century Studios)
Hayatın Hakkını Ver geliştirilme aşamasındayken başrol için Angelina Jolie'den önce Renée Zellweger düşünülmüştü (20th Century Studios)
TT

Angelina Jolie'li romantik komedi, 23 yıl sonra yeniden keşfediliyor

Hayatın Hakkını Ver geliştirilme aşamasındayken başrol için Angelina Jolie'den önce Renée Zellweger düşünülmüştü (20th Century Studios)
Hayatın Hakkını Ver geliştirilme aşamasındayken başrol için Angelina Jolie'den önce Renée Zellweger düşünülmüştü (20th Century Studios)

2000'li yılların romantik komedilerini sevenler için sürpriz bir nostalji dalgası başladı. Döneminin gözden kaçmış yapımlarından Hayatın Hakkını Ver (Life Or Something Like It), Netflix'te yeniden izleyiciyle buluşarak dikkatleri üzerine çekti. 

Başrolünde Oscar ödüllü Angelina Jolie'nin yer aldığı film, platformda yayına girmesinin ardından izleyicilerin yüzünü güldürmeyi başardı. Jolie'nin 2002 tarihli filmi, 23 yıl sonra yayın listelerinde üst sıralara tırmanıyor. Platforma 13 Nisan'da eklenen komedi, ABD listesinde en çok izlenen ikinci yapım konumunda.

Gişede çakıldı, eleştirmenler beğenmedi

Filmde Jolie, hırslı televizyon muhabiri Lanie Kerrigan'ı canlandırıyor. IMDb'nin özetine göre hikaye şöyle gelişiyor: 

Muhabir Lanie Kerrigan, bir futbol maçının skoruyla ilgili haberi için evsiz kahin Jack'le röportaj yapar. Ancak Jack, Lanie'ye hayatının anlamsız olduğunu ve birkaç gün içinde sona ereceğini söyler. Bu kehanet, Lanie'nin hayatının akışını değiştirmeye karar vermesine neden olur.

1989 yapımı komedi Bill ve Ted'in Maceraları'yla (Bill and Ted's Excellent Adventure) tanınan Stephen Herek'in yönetmen koltuğunda oturduğu yapım, 2002'de vizyona girmiş ancak ne sinemaseverleri ne de eleştirmenleri memnun etmeyi başaramamıştı. Eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da yüzde 28 onay puanı elde eden film, IMDb kullanıcılarından da 10 üzerinden sadece 5,8 alabilmişti. 

Box Office Mojo verilerine göre 40 milyon dolarlık bütçesine karşılık yalnızca 16,8 milyon dolar hasılat elde eden film, ticari anlamda da büyük bir başarısızlık yaşamıştı.

Yine de zaman, birçok sanat eserine olduğu gibi bu filme de ikinci bir şans tanıdı. Yayın platformları sayesinde yeniden keşfedilen Hayatın Hakkını Ver, bu kez izleyicilerin kalbini kazanmayı başarmışa benziyor.

Google yorumlarında bir kullanıcı film için şunları yazdı: 

Bu filmi çok sevdim! Jolie'nin Satisfaction şarkısını söylediği sahneyi hatırladıkça iki haftadır gülüyorum... HARİKA! Bu filmi daha önce hiç duymamıştım. Ve Ed Burns... Yani, izleyin derim. Bu bir komedi. Bırakın da öyle kalsın.

Filmde Jolie'ye eşlik eden Edward Burns, Pete Scanlon rolüyle seyircinin beğenisini kazanıyor. Jolie'yle arasındaki kimya, izleyiciler tarafından "büyüleyici" diye tanımlanıyor.

"Yüzünüzde bir gülümseme bırakıyor"

IMDb kullanıcılarından biriyse şöyle diyor: 

Bu filmin verdiği mesaj defalarca işlendi. Ama ben bu gibi mesajları seviyorum ve bu filmi de kesinlikle sevdim! Evet, her şey klişe, evet ne olacağını önceden tahmin ediyorsunuz. Ama bu 'iyi hissettiren' bir film. Bittiğinde yüzünüzde bir gülümseme bırakıyor. Angelina Jolie’nin performansını çok beğendim. Yardımcı karakterler de zaman zaman eğlendiriyor. Gününü son gününmüş gibi yaşa mesajını seviyorsanız bu film tam size göre.

IMDb'de bir başka kullanıcıysa şöyle yazıyor: 

Filmin fragmanını izlediğimde keyifli olacağını düşündüm. Angelina Jolie'yi sarışın görmek biraz alışma süreci gerektirdi. Bence esmer kalmalıydı. Hikaye farklıydı ve güzel akıyordu. Oyunculuklar da gayet iyiydi. Hızlı geçen bir buçuk saat. Gerçek bir mesaj aramıyorsanız, izleyin derim.

Bir diğer sinemasever ise film için şu yorumu yaptı: 

İlham verici bir film. Angelina Jolie ve tüm oyuncu kadrosu, sinema tarihinde gözden kaçmış bir cevheri hayata geçirmiş.

Independent Türkçe, Express, Mirror, ScreenRant