Çalışma arkadaşları Justin Bieber’ın akıl sağlığından endişeli

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Çalışma arkadaşları Justin Bieber’ın akıl sağlığından endişeli

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Justin Bieber'ın eski çalışma arkadaşları ve meslektaşları, yeni haberde yıldızın akıl sağlığına ilişkin endişelerini açıkladı.

31 yaşındaki pop yıldızı yakın zamanda sosyal medyada samimi bir şekilde yazarak kendi endişeleri hakkında konuşmuştu:

Benim de öfke problemlerim var ama bir şekilde olgunlaşıp bu kadar çok tepki vermemek istiyorum.

Hollywood Reporter'ın Bieber'ın ruh haliyle ilgili yaptığı uzun araştırma, "Despacito", "Where Are U Now" ve "What Do You Mean?" gibi hit şarkıların ortak yazarı olan, Bieber'la da şarkı yazan Poo Bear'ın şu sözlerini aktarıyor:

Her ne yaşıyorsa onun için dua ediyorum ve iyi olmasını umuyorum.

Bieber'ın ekibinin eski bir üyesiyise şunları ekledi:

Onun bu şekilde dağıldığını görmek... Kendini gerçekleştiremeyen birinin vücut bulmuş halini izlemek gibi. Kendini kaybetmiş. Onu koruyan kimse yok çünkü ona hayır diyecek kimse yok. Hayır dersen, patlarsın.

The Independent cevap hakkı için Bieber'ın temsilcileriyle iletişime geçti.

Sanatçıya yakın bir kaynak Hollywood Reporter'a konuştu ve şarkıcının zor durumda olduğu yönündeki spekülasyonları reddetti:

Sanatçılar böyledir, dünyaya sizin ve benim baktığımız gibi bakmazlar. O hepimizden daha sağlıklı, fiziksel ve zihinsel olarak.

Geçen hafta Bieber, 2018'de kurulmasına yardımcı olduğu moda markası Drew House'la bağlarını kopardığını açıklamıştı.

xsdfrgt
Bieber'ın ekibinin eski bir üyesi "Onu koruyan kimse yok çünkü ona hayır diyecek kimse yok" dedi (AFP)

Şimdi de Skylrk adlı yeni bir giyim markasını piyasaya sürüyor. Instagram'da markayı tanıtan animasyon videoda Bieber, "drew" markalı eşyalarla dolu bir eve girerken görülüyor. Daha sonra bir kibrit çıkarıp yakıyor ve ardından kibriti evin zeminine düşürüyor.

Yanan binadan uzaklaşıyor ve bu da görünüşe göre şirketi geride bırakma kararını simgeliyor.

Geçenz ay Bieber, sahtekarlık sendromuyla mücadele ettiğini ve kariyeri boyunca bir "sahtekar" olduğuna dair rahatsız edici düşüncelerini açıkladı.

"İnsanlar bana hayatım boyunca 'Vay Justin sen bunu hak ediyorsun' dedi ve ben kendimi her zaman değersiz hissettim" diye yazdı.

İnsanlar bana bir şeyi hak ettiğimi söylediğinde kendimi sinsi gibi hissediyordum, lanet olsun, keşke düşüncelerimi bilselerdi... Ne kadar yargılayıcı olduğumu, ne kadar bencil olduğumu, o zaman bunu söylemezlerdi. Tüm bunları, eğer kendinizi sinsi hissediyorsanız kulübe hoş geldiniz demek için söylüyorum. Çoğu gün kendimi kesinlikle donanımsız ve vasıfsız hissediyorum.

Bieber ilk olarak 16 yaşında "Baby" gibi single'ları ve 2010'daki ilk albümü My World 2.0 ile şöhreti yakalamıştı.

Daha sonra kendi kuşağının en başarılı pop sanatçılarından biri haline gelen Bieber, bir dizi Grammy Ödülü ve adaylığının yanı sıra 2015'te Purpose ve 2020'de Changes gibi bir dizi 1 numaraya ulaşan albümlere imza attı.

Son albümü Justice, 2021'de çıktığında olumlu eleştiriler almıştı. Albüm, ABD de dahil birçok ülkede listelerin zirvesine yerleşmişti.

Independent Türkçe



Uzmanlar sadece tek bir aşırı işlenmiş gıdayı önerdi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Uzmanlar sadece tek bir aşırı işlenmiş gıdayı önerdi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Araştırmacılar, sosisli sandviç ve patates kızartması gibi aşırı işlenmiş gıdalarla beslenmenin Parkinson hastalığı, kardiyovasküler hastalıklar, kanser ve erken ölümle bağlantılı olduğunu daha önce göstermişti. Ancak bazı aşırı işlenmiş gıdaların sağlığımız için o kadar da kötü olmayabileceği ortaya çıktı.

Good Food Institute ve PAN International'ın aşırı işlenmiş bitki bazlı etler üzerine hazırladığı yeni rapor, son zamanlarda popülaritesindeki düşüşe rağmen bu gıda ürünlerine yönelmenin faydalarını ortaya koyuyor.

PAN International Beslenme Rehberi Girişimi Direktörü olan beslenme bilimci Roberta Alessandrini, yakın zamanda CNN'e, "Doktorlar ve diyetisyenler hastalarına beslenme tavsiyeleri verirken alternatif proteinleri dikkate almıyor çünkü bu gıdaları aşırı işlenmiş olarak görüyorlar" diye konuştu.

Ancak dikkatle seçildiği takdirde bu gıdalar, insanlar ve gezegenin iyiliği için daha bitkisel diyetlere geçişte uygun ve yararlı bir yol olabilir.

Harvard T.H. Chan Halk Sağlığı Okulu'nda beslenme ve epidemiyoloji profesörü olan Dr. Frank B. Hu, bu yıl The New York Times'a, "etsiz" et ürünleri etin tadını ve dokusunu taklit etmek için tasarlanırken (ve hatta bazı burger köfteleri "kanlıyken" ) sahte etin genellikle kırmızı etten daha iyi bir besin profiline sahip olduğunu söyledi.

Okulda epidemiyoloji ve beslenme profesörü olan Dr. Walter Willett, CNN'e, "Sığır etinin yağ bileşimi sağlık açısından o kadar istenmeyen bir durum ki, bundan daha iyisini yapmak çok kolay" diye konuştu. Willett, sığır etinde bulunan ve bitkilerde eksik olan önemli besin maddelerinin et alternatiflerine eklenebileceğini belirtti.

Hayvansal ürünler sadece çok fazla doymuş yağ içermekle kalmaz, aynı zamanda çoklu doymamış yağ, lif ve bitkilerde bulunan mineral ve vitaminlerin çoğundan yoksundur.

Ancak olumsuz yanlar da var. Avustralya George Enstitüsü 2023'te, bitki bazlı et ürünlerinin genellikle gerçek etlerden daha sağlıklı olmasına rağmen, şeker oranlarının daha yüksek olabileceğini tespit etmişti.

Bir başka sorun da yüksek sodyum içeriği. Kırmızı etin tuzu daha az ancak 2020'de yapılan rastgele klinik araştırmaya göre, çoğu kişi yemeden önce bifteği terbiye ediyor ve bazen daha yüksek sodyumlu ürünler yiyen insanlarla aynı miktarda tuz tüketiyor.

Bitki bazlı etlerin yüksek maliyeti tüketicilerin hâlâ büyük ölçüde gerçek ete yönelmesine neden olsa da bu etin beraberinde getirdiği ağır bir maliyeti daha var.

Biyolojik Çeşitlilik Merkezi'ne göre, et endüstrisi her yıl küresel olarak gezegeni ısıtan sera gazı emisyonlarının yüzde 16,5'ine sebep oluyor. Et ürünleri tüketmeyi kesmek, toplumlara her yıl ekstrem hava koşullarına bağlı felaketler nedeniyle trilyonlarca dolara mal olan bu küresel felaketin önlenmesinde önemli bir etkiye sahip olacaktır.

Willett, "İklim değişikliği, çevresel bozulma ve halk sağlığıyla ilgili o kadar büyük bir aciliyet var ki, insanlara bitki bazlı et alternatifleri de dahil mümkün olduğunca çok seçenek sunmamız gerekiyor" dedi.

Amerikan Kalp Derneği, et yerine yüksek oranda işlenmiş ikame etler tüketilmemesini ve bunun yerine "yüksek kaliteli, besin değeri yüksek bitki bazlı gıdaların" terchil edilmesini öneriyor.

Independent Türkçe