Justin Bieber ruh sağlığıyla ilgili söylentilere yanıt verdi

Bieber "İçgüdülerim, 'Lanet olsun, ben internette kimse hakkında dedikodu yapmazdım ve yalanlar yaymazdım' diyor" diye yazdı (AFP)
Bieber "İçgüdülerim, 'Lanet olsun, ben internette kimse hakkında dedikodu yapmazdım ve yalanlar yaymazdım' diyor" diye yazdı (AFP)
TT

Justin Bieber ruh sağlığıyla ilgili söylentilere yanıt verdi

Bieber "İçgüdülerim, 'Lanet olsun, ben internette kimse hakkında dedikodu yapmazdım ve yalanlar yaymazdım' diyor" diye yazdı (AFP)
Bieber "İçgüdülerim, 'Lanet olsun, ben internette kimse hakkında dedikodu yapmazdım ve yalanlar yaymazdım' diyor" diye yazdı (AFP)

Justin Bieber, ruh sağlığı ve kişisel hayatıyla ilgili ortalıkta dolaşan söylentiler üzerine bir açıklama yaptı.

Baby'yle tanınan şarkıcı, kendisiyle ilgili "dedikodular" ve "yalanlar" hakkında perşembe günü Instagram'da uzun bir mesaj paylaştı.

Gönderi "Suçluluk duygusu hafifletilebilir. Nasıl mı? Kiliseye giderek veya İncil okuyarak değil. Sadece Tanrı'nın affettiğini kabul ederek" diye başlıyor. 

Burada bana b*k gibi davranıyorlar ama ben kusurlu olduğumu ve Tanrı'nın beni affettiğini hatırlıyorum.

Bieber "Bu, bana kötü ve kırıcı davrananlardan daha iyi hissetmemin önüne geçiyor çünkü dürüst olmak gerekirse, ben de kötü ve kırıcı olabilirim" diye devam etti. 

İçgüdülerim, 'Lanet olsun, ben internette kimse hakkında dedikodu yapmazdım ve yalanlar yaymazdım' diyor ama ben de gurur duymadığım başka şeyler yapıyorum.

Bieber daha sonra Hailey Bieber'la evliliğine ve son birkaç aydır dolaşan boşanma söylentilerine değindi. Sorry'yle bilinen şarkıcı "Ve açıkçası sizin yerinizde olsam ve Hailey'le bu kadar çılgın olduğumuzu görsem, kıskanmamak zor olurdu" diye yazdı.

Bu tamamen bizi ilgilendiren bir şey ve insanların buna tahammül edememesi anlaşılabilir. Onları suçlamıyorum.

Peaches'le tanınan şarkıcı daha sonra boş bir ekranda "İncilin seni kurtaramaz" yazılı bir görseli Instagram Hikayesi'nde paylaştı.

Gönderi, Bieber'ın geçen hafta Kaliforniya'nın Indio kentinde düzenlenen Coachella Festival'de dans edip sigara içerken çekilen videosuyla dikkatleri üstüne toplamasının ardından geldi.

The Hollywood Reporter'ın kısa süre önce yayımladığı bir haberde, Bieber'ın eski ortakları ve meslektaşları da yıldızın ruh sağlığıyla ilgili endişelerini dile getirmişti.

Yayın organının araştırmasında Despacito, Where Are Ü Now ve What Do You Mean? gibi hit şarkıların ortak yazarı olan, Bieber'la da şarkı yazan Poo Bear'ın "Ne yaşıyorsa onun için dua ediyorum ve umarım iyidir" dediği aktarılmıştı.

Bieber'ın ekibinin eski bir üyesi de şöyle eklemişti:

Onun bu şekilde dağıldığını görmek... Kendini gerçekleştiremeyen birinin vücut bulmuş halini izlemeye benziyor. O kaybolmuş durumda. Onu koruyan kimse yok çünkü ona hayır diyebilecek kimse yok. Hayır dersen, patlarsın.

Ancak sanatçıya yakın bir kaynak, şarkıcının zor günler geçirdiği yönündeki spekülasyonları hafifleterek THR'a şöyle demişti:

Sanatçılar sanatçıdır; dünyaya sizin ve benim gibi bakmazlar. O hem fiziksel hem zihinsel olarak hepimizden daha sağlıklı.

The Independent, cevap hakkı için Bieber'ın temsilcileriyle iletişime geçti.

Independent Türkçe



Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
TT

Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)

Yeni bir çalışma, özellikle günlük kalorinin yüzde 22'sinden fazlasının proteinden geldiği yüksek proteinli beslenme biçimlerinin, ateroskleroz gelişimine yani atardamarların sertleşmesine katkıda bulunarak kalp sağlığı sorunlarına yol açabileceği uyarısında bulunuyor.

Pittsburgh Üniversitesi'nden araştırmacılar hem hayvan hem de küçük ölçekli insan deneylerini kullanarak fazla proteinin, özellikle de et ve yumurta gibi hayvansal kaynaklarda bulunan lösin adlı amino asidin, arteriyel plak oluşumunda rol oynayan temel bağışıklık hücreleri makrofajlarda mTOR sinyalini tetiklediğini keşfetti.

Hakemli dergi Nature Metabolism'de çarşamba günü yayımlanan çalışmanın başyazarı Dr. Babak Razani, "Yaklaşık yüzde 22 kilokalori protein içeren yemekler yemek, protein ve lösinin riski artırdığı eşik noktasına denk geliyor" diyor.

Ancak tüm uzmanlar aynı fikirde değil. Razani'nin ekibinin 2020'de yaptığı bir çalışma, yüksek proteinli beslenme biçimlerini kardiyovasküler hastalık riskinin artmasıyla ilişkilendirmişti.

2023'te insanlar üzerinde yapılan daha büyük bir çalışmada, yüksek ve standart seviyede protein içeren diyetler arasında kardiyovasküler çıktılar açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştı.

Araştırmada yer almayan kardiyolog Dr. Stephen Tang, çalışmanın herhangi bir sonuca varılamayacak kadar küçük ölçekli olduğunu iddia ediyor. Yine de bu çalışmanın, kalp uzmanlarının bitki ağırlıklı beslenme biçimlerine giderek daha fazla yöneldiğine dair artan kanıtlara işaret ettiğine değiniyor.

Medical News Today'e konuşan Tang, "Ben olsam farklı bir şey yapmazdım" diyor. 

Ancak bu çalışma, yüksek proteinin doğru yol olmadığına dair daha fazla kanıt sunuyor. Kardiyologlar genellikle proteine değil, kolesterol ve yüksek tansiyona odaklanır. Bu çalışma, bitki temelli beslenmenin kalp sağlığına iyi geldiğini doğruluyor.

1984'te yapılan bir çalışmada ekmek, sebze, meyve, kuruyemiş, fasulye ve makarna gibi gıdalardan elde edilenler bitkisel protein diye tanımlanmıştı. Bunlardan daha fazla tüketen kadınların sağlıklı yaşlanma olasılığı yüzde 46 daha fazlayken, hayvansal proteinlere bel bağlayanların yaşlandıkça sağlıklı kalma ihtimali yüzde 6 daha azdı.

Mevcut beslenme kılavuzları genel olarak proteinin günlük kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını tavsiye ederken, alt sınırı vücut ağırlığının bir kilogramı başına yaklaşık 0,8 gram (enerjinin yaklaşık yüzde 11'i) olarak belirlemek çoğu yetişkin için yeterli.

Amerikan Kalp Derneği de protein niteliğinin kritik olduğunu belirtiyor. Fasulye, mercimek, kuruyemiş, tohumlar ve omega-3 bakımından zengin yağlı balıklar gibi bitki bazlı proteinleri tercih edip kırmızı ve işlenmiş etlerle doymuş yağ tüketimini sınırlandırmayı öneriyor.

Harvard araştırmacıları da aşırı proteinin doğası gereği zararlı olmadığını ancak hayvansal proteine fazla bel bağlamanın bitkisel proteine kıyasla kolesterolü ve ölüm riskini artırabileceğini ifade ediyor.

Independent Türkçe