II. Dünya Savaşı'nın John Wick'i geri dönüyor: Tarih açıklandı

Finlandiyalı aktör Jorma Tommila, 2010 yapımı Bir Noel Hikayesi ve 2014'te vizyona giren Büyük Oyun'da da yönetmen Jalmari Helander'la birlikte çalışmıştı (Starz Entertainment)
Finlandiyalı aktör Jorma Tommila, 2010 yapımı Bir Noel Hikayesi ve 2014'te vizyona giren Büyük Oyun'da da yönetmen Jalmari Helander'la birlikte çalışmıştı (Starz Entertainment)
TT

II. Dünya Savaşı'nın John Wick'i geri dönüyor: Tarih açıklandı

Finlandiyalı aktör Jorma Tommila, 2010 yapımı Bir Noel Hikayesi ve 2014'te vizyona giren Büyük Oyun'da da yönetmen Jalmari Helander'la birlikte çalışmıştı (Starz Entertainment)
Finlandiyalı aktör Jorma Tommila, 2010 yapımı Bir Noel Hikayesi ve 2014'te vizyona giren Büyük Oyun'da da yönetmen Jalmari Helander'la birlikte çalışmıştı (Starz Entertainment)

İntikamın er ya da geç alındığı iyi bilinen bir gerçek. Bunun en etkileyici örneklerinden biri, 2022 yapımı Sisu'da eski asker Aatami Korpi'nin yaşadıklarıydı. Naziler tarafından el konan altınını geri almak için her yolu deneyen Aatami, sinema dünyasına II. Dünya Savaşı'nın John Wick'i olarak damga vurmuştu. Şimdiyse bu kanlı intikam öyküsünün devamı resmiyet kazandı.

Deadline'ın haberine göre Sisu'nun devam filminin dünya çapındaki dağıtımını Sony Pictures'a bağlı Screen Gems üstlenecek. Gösterim tarihi ise 21 Kasım olarak açıklandı. İlk filme imza atan Finlandiyalı sinemacı Jalmari Helander, hem yönetmen hem de senarist olarak geri dönüyor.

"Belki birileri yeniden onun yeteneklerine ihtiyaç duyar"

Henüz hikayeye dair resmi bir detay paylaşılmış değil ancak ilk filmde Aatami, Nazileri hunharca katlederek altınını geri almış ve bitap düşmüş halde bankaya bırakmıştı. Peki, onu yeniden sahaya döndürecek ne olabilir?  

48 yaşındaki Helander, ilk filmin ardından 2023'te GamesRadar'a verdiği röportajda devam filmine dair ipuçları vermişti:

Bir sonraki adımda ne olacağını biliyorum. Senaryoyu yazarken en zorlandığım şey, altının sonunda onu mutlu edip etmeyeceğiydi. Sonunda bu yüzden filmi o şekilde bitirdim. Ama paranın ona mutluluk getirmediğini görmek ve sonrasında neler olacağını izlemek ilginç olabilir. Belki birileri yeniden onun yeteneklerine ihtiyaç duyar. Göreceğiz.

Devam filminde Jorma Tommila, başrolde yeniden Aatami olarak geri dönerken, kadroya Richard Brake ve Stephen Lang gibi dikkat çekici isimler de katılıyor.

Yeni filmin konusu sır gibi saklanıyor ancak ilk film, 1944'te Finlandiyalı Aatami Korpi'nin, geri çekilen ve mümkün olduğunca zarar vermeye çalışan Nazi birlikleriyle karşı karşıya geldiği dönemde geçiyordu. 

"Sisu" içsel güç ve cesareti tanımlayan Fin kökenli bir kelime ve Aatami bu kavramın hakkını fazlasıyla veriyordu. Film, nefes kesici, kanlı ve tarihi bir aksiyon şöleni olarak sinemaseverlerin hafızasında yer etmişti.

Avrupa sinemasının en heyecan verici yönetmenlerinden biri olarak gösterilen Helander, daha önce Bir Noel Hikayesi (Rare Exports: A Christmas Tale) ve Büyük Oyun (Big Game) filmleriyle türler arası geçişteki ustalığını kanıtlamıştı. Üstelik Sisu, pandemi döneminde başka bir projesi iptal olunca çektiği yedek bir işti. Bu şartlarda bile böyle bir başarıyı yakalayıp şimdi devam filmi çekiyor olması, bu hikayeyi daha da anlamlı kılıyor.

İlk film, dünya prömiyerini 2022'de Toronto Film Festivali'nde yapmış, ardından Sitges Film Festivali'nde En İyi Film, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Görüntü Yönetimi ve En İyi Müzik ödüllerini kazanarak büyük ses getirmişti.

Independent Türkçe, GamesRadar, TheWrap, Deadline



James Gandolfini televizyon tarihine geçen rolünü neredeyse alamıyordu

Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
TT

James Gandolfini televizyon tarihine geçen rolünü neredeyse alamıyordu

Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)

Televizyon tarihinin en ikonik karakterlerinden Tony Soprano'yu, James Gandolfini dışında birinin canlandırdığını hayal etmek bile imkansız. Ancak dizinin yaratıcısı David Chase, başta bu konuda o kadar da emin değildi.

"Tony Soprano'yu buldum galiba"

New Jersey'li bir mafya babasının özel hayatı ve iş dünyasındaki çatışmalarını konu alan The Sopranos'un yaratıcısı Chase, Gandolfini'yi başrol için ilk izlediğinde tereddüt yaşamış. Jason Bailey'nin yeni kitabı Gandolfini: Jim, Tony, and the Life of a Legend'da (Gandolfini: Jim, Tony ve Bir Efsanenin Hayatı) yer alan ve Vulture tarafından yayımlanan bir bölüm, dizinin oyuncu seçim sürecini ve Chase'in başlangıçtaki çekincelerini detaylandırıyor.

Gandolfini'nin adı, menajeri Nancy Sanders pilot bölümün senaryosunu okuduğunda gündeme gelmiş. Senaryoyu eline alır almaz "Aman Tanrım, Tony Soprano'yu buldum galiba" diye düşündüğünü anlatıyor.

Ancak Gandolfini'nin kayıtlarını izledikten sonra Chase, "Bence çok iyi bir oyuncu ama tek bir endişem var. Yeterince tehditkar mı?" diye sormuş.

Sanders bu söz karşısında şaşkına dönmüş. "Eğer bana 'Biraz kilolu' ya da 'Saçları dökülüyor' deseydiniz anlar, kabul ederdim. Ama yeterince tehditkar mı? Bu adam tam sizin aradığınız kişi" diyerek Gandolfini'nin rol için mükemmel seçim olduğunu savunmuş.

Üç aday kaldı

Gandolfini ise senaryoyu çok sevmesine rağmen rolü alacağından pek umutlu değilmiş. Asıl endişesiyse Chase'in çalışması zor biri olma ihtimaliymiş. Deneme çekimlerinden önce Chase'le kahvaltıda buluşması istendiğinde hiç de hevesli değilmiş. Ama buluşma düşündüğünün aksine son derece keyifli geçmiş. 

Sonunda Tony Soprano rolü için üç aday kalmış: James Gandolfini, Mike Rispoli ve daha sonra dizide başka bir karaktere hayat verecek Steven Van Zandt. Deneme çekimleri sırasında Chase'in tüm şüpheleri dağılmış:

Sonunda kendini verip gerçekten okumaya başladığında, işte o anda her şey belli oldu.

Sonrasında The Sopranos, televizyonun altın çağını başlatan yapımlardan biri oldu. 1999-2007'de 6 sezon süren dizide Tony Soprano'ya hayat veren Gandolfini, televizyon tarihinin en etkili karakterlerinden biri olarak anılıyor. 

2013'te 51 yaşında kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Gandolfini, bu performansıyla üç Emmy, 5 SAG (Screen Actors Guild) ve bir Altın Küre kazanmıştı.

Independent Türkçe, Entertainment Weekly, Vulture