Ünlü aktör tanınmaz halde: Kariyerinin en radikal dönüşümü

Efsanevi dövüşçünün hayatını anlatan filmin fragmanı yayında

The Rock (Kaya) lakaplı Dwayne Johnson, geçen yaz güreş dramasının çekimleri sırasında sağ dirseğinden sakatlanmıştı (A24)
The Rock (Kaya) lakaplı Dwayne Johnson, geçen yaz güreş dramasının çekimleri sırasında sağ dirseğinden sakatlanmıştı (A24)
TT

Ünlü aktör tanınmaz halde: Kariyerinin en radikal dönüşümü

The Rock (Kaya) lakaplı Dwayne Johnson, geçen yaz güreş dramasının çekimleri sırasında sağ dirseğinden sakatlanmıştı (A24)
The Rock (Kaya) lakaplı Dwayne Johnson, geçen yaz güreş dramasının çekimleri sırasında sağ dirseğinden sakatlanmıştı (A24)

Dwayne Johnson, kariyerinin en çarpıcı fiziksel ve duygusal dönüşümünü, iki kez UFC ağırsıklet şampiyonu olan Mark Kerr'ün hayatını konu alan The Smashing Machine'de gerçekleştiriyor. Bağımsız yapım ve dağıtım şirketi A24, merakla beklenen biyografi filminin ilk fragmanını dün yayımladı.

Benny Safdie için bir ilk

Filmin yönetmen koltuğunda, Uncut Gems ve Soygun (Good Time) gibi filmleri kardeşiyle birlikte yöneten Benny Safdie oturuyor. Bu proje, Safdie'nin ilk solo yönetmenlik denemesi. 

Başrollerde Johnson'a, Kerr'ün eşi Dawn Staples'ı canlandıran Emily Blunt eşlik ediyor. Kadroda ayrıca Bas Rutten, Lyndsey Gavin ve boks dünyasından Oleksandr Usyk de yer alıyor. 

The Smashing Machine, Johnson ve Blunt'ı 2021 yapımı Jungle Cruise'un ardından ikinci kez bir araya getirirken, ikili önümüzdeki dönemde usta yönetmen Martin Scorsese'nin çekeceği ve Leonardo DiCaprio’nun da rol alacağı Hawaii'de geçen bir suç filminde de buluşmaya hazırlanıyor.

1997'den 2009'a dek dövüşen Mark Kerr, kariyeri boyunca 4 ADCC Dünya Şampiyonluğu kazanmıştı. 2002'de HBO, Kerr'ün uyuşturucu bağımlılığı ve karmaşık özel hayatına odaklanan The Smashing Machine adlı bir belgesel yayımlamıştı.

"İnsan ruhunu anlatan işler yapmak istiyorum"

52 yaşındaki Johnson, projeye dahil olma sebebini geçen yıl Variety'ye verdiği röportajda şöyle açıklamıştı: 

Benny, gerçek ve çarpıcı hikayeler yaratmak isteyen, sınırları zorlayan biri. Karakterleri samimi, bazen rahatsız edici ama izleyiciyi yakalayan cinsten. Ben de kariyerimde artık daha önce zorlamadığım alanlara girmek, insan ruhunu, acıyı ve mücadeleyi anlatan işler yapmak istiyorum.

Filmin senaryosunu da kaleme alan Benny Safdie, yapımcı koltuğunu Dwayne Johnson, Dany Garcia, Eli Bush, Hiram Garcia ve David Koplan'la paylaşıyor. Tracey Landon ise yönetici yapımcı olarak projeye katkı sağlıyor.

A24 imzalı The Smashing Machine, 3 Ekim'de sinemalarda izleyiciyle buluşacak. 

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter



Üç boyutlu yazıcıyla insan sinir dokusu modeli üretildi

Nörodejeneratif hastalıklarda, hastanın hücrelerinden üretilecek modeller, kişiye özel etkili tedavileri mümkün kılabilir (Pixabay)
Nörodejeneratif hastalıklarda, hastanın hücrelerinden üretilecek modeller, kişiye özel etkili tedavileri mümkün kılabilir (Pixabay)
TT

Üç boyutlu yazıcıyla insan sinir dokusu modeli üretildi

Nörodejeneratif hastalıklarda, hastanın hücrelerinden üretilecek modeller, kişiye özel etkili tedavileri mümkün kılabilir (Pixabay)
Nörodejeneratif hastalıklarda, hastanın hücrelerinden üretilecek modeller, kişiye özel etkili tedavileri mümkün kılabilir (Pixabay)

Araştırmacılar üç boyutlu yazıcıyla insan sinir dokusuna benzeyen bir model üretmeyi başardı. Kritik gelişmenin, ALS gibi hastalıklara yönelik tedavilerde yeni bir sayfa açması bekleniyor.

Motor nöronlar, beyin ve omurilikten vücuda sinyaller göndererek kasları kontrol eden sinir hücrelerini ifade ediyor. Amyotrofik lateral skleroz (ALS) gibi hastalıklarda bu hücreler zarar görerek kas zayıflığı ve felce yol açabiliyor.

ALS hastalarının hareket ve nefes alma kabiliyetleri giderek kötüleştiğinden, teşhisten sonraki ortalama yaşam süresi 4 yıl. Henüz kesin bir tedavisi olmasa da hastalığın seyrini yavaşlatabilen ilaçlar mevcut. 

Uppsala Üniversitesi'nden araştırmacılar yeni çalışmalarında, ALS hastalarına yönelik daha etkili ilaçların üretilmesini sağlayabilecek önemli bir gelişme kaydetti.

Araştırmacılar, üç boyutlu yazıcılar kullanarak insan sinir dokusuna benzeyen organoid adlı modeller üretti. Bu motor nöron organoidleri, araştırmalarda veya kişiye özel yeni ilaçların test edilmesinde kullanılabilir.

Bulguları hakemli dergi International Journal of Bioprinting'de yayımlanan çalışmada deriden elde edilen insan kök hücreleri kullanıldı. Bu hücreler, motor nöron öncüllerine (yani ileride olgun motor sinir hücrelerine dönüşebilecek genç sinir hücrelerine) dönüşecek şekilde programlandı.

Bilim insanları bu hücreleri yumuşak bir jelatinle karıştırdıktan sonra üç boyutlu yazıcıyla katman katman basarak dokuyu ve onun yapısını oluşturdu. Biyomürekkepteki hücrelerin üç boyutlu olarak dağılmasının, hücrelerin hayatta kalmasına ve sinir liflerinin büyümesine katkı sağladığını söylüyorlar.

Araştırmacılar ayrıca büyüme faktörleriyle aşılanmış, gözenekli yapıya sahip küçük parçacıkları biyomürekkeple karıştırarak hücrelerin olgunlaşıp gelişmesini sağladı.

İnsan vücudu dışında sinir hücrelerinin modellerinin oluşturulması, kritik testlerin hastayı riske atmadan gerçekleştirilmesinin önünü açıyor.

Makalenin başyazarı Elena Kozlova "Motor nöronlar omuriliğin ortasında bulunuduğu için ALS gibi nörodejeneratif bir hastalıktan muzdarip kişilerde tedavileri doğrudan test etmek mümkün değil" diyerek ekliyor: 

Yöntemimiz, hastanın deri hücrelerinden doğrudan motor nöron organoidleri oluşturmayı ve bunlardan omurilik organoidleri inşa etmeyi mümkün kılıyor. Bu organoidler daha sonra yeni tedavileri test etmek için kullanılabilir.

Araştırmacılar makalede, başka türden sinir hücrelerinin de üç boyutlu olarak nasıl üretileceğini detaylandırıyor. 

Kozlova "Araştırma ve ilaç testlerinde organoidleri büyük miktarlarda basabilmek önemli" ifadelerini kullanıyor. 

Independent Türkçe, EurekAlert, Medical News, International Journal of Bioprinting