Deepfake videoları tespit etmek giderek zorlaşıyor: Artık gerçekçi kalp atışları var

Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
TT

Deepfake videoları tespit etmek giderek zorlaşıyor: Artık gerçekçi kalp atışları var

Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)

Deepfake videoların gelişmiş saptama yöntemlerini yanıltabildiği ve her geçen gün daha gerçekçi hale geldiği tespit edildi. 

Bir kişinin yüzünün ya da vücudunun dijital olarak değiştirilmesiyle oluşturulan deepfake videolar endişe yaratmaya devam ediyor. 

Bu videolar gerçek bir kişinin görüntüsünün yapay zeka kullanılarak değiştirilmesiyle yapılıyor. Aslında bu teknoloji, kullanıcıların yüzünü kediye dönüştüren veya yaşlandıran uygulamalar gibi zararsız amaçlarla da kullanılabiliyor.

Ancak insanların cinsel içerikli videolarını üretmek veya masum insanlara iftira atmak için de kullanılabilmesi ciddi bir sorun teşkil ediyor.

Bu videoların sahte olup olmadığını anlamak için kullanılan gelişmiş yöntemlerden biri kalp atışlarını izlemek. 

Uzaktan fotopletismografi (rPPP) adlı araç, deriden geçen ışıktaki küçük değişiklikleri tespit ederek nabzı ölçüyor. Nabız ölçen pulse oksimetreyle aynı prensiple çalışan bu araç, çevrimiçi doktor randevularının yanı sıra deepfake videoları tespit etmek için de kullanılıyor.

Ancak bulguları hakemli dergi Frontiers in Imaging'de bugün (30 Nisan) yayımlanan çalışmaya göre deepfake görüntülerde artık gerçekçi kalp atışları var.

Bilim insanları çalışmalarına videolardaki nabız hızını otomatik olarak saptayıp analiz eden bir deepfake dedektörü geliştirerek başladı. 

Ardından rPPP tabanlı bu aracın verilerini, EKG kayıtlarıyla karşılaştırarak hassasiyetini ölçtüler. Son derece iyi performans gösteren aracın EKG'yle arasında dakikada sadece iki-üç atımlık fark vardı. 

Ekip aracı deepfake videolar üzerinde test ettiğindeyse rPPP, videoya kalp atışı eklenmese bile son derece gerçekçi bir kalp atışı algıladı. 

Bilim insanları kalp atışlarının videoya kasten eklenebileceği gibi, kullanılan kaynak videodan kendiliğinden geçebileceğini de söylüyor.

Almanya'daki Humboldt Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Peter Eisert "Kaynak video gerçek bir kişiye aitse, bu artık deepfake videoya aktarılabiliyor" diyerek ekliyor: 

Sanırım tüm deepfake dedektörlerinin kaderi bu; deepfake'ler gittikçe daha iyi hale geliyor ve iki yıl önce iyi çalışan bir dedektör bugün tamamen başarısız olmaya başlıyor.

Araştırmacılar yine de sahte videoları saptamanın başka yolları olduğunu düşünüyor. Örneğin sadece nabız hızını ölçmek yerine, yüzdeki kan akışını ayrıntılı olarak takip eden dedektörler geliştirilebilir.

Eisert, "Kalp atarken kan, damarlardan geçerek yüze akıyor ve daha sonra tüm yüz bölgesine dağılıyor. Bu harekette gerçek görüntülerde tespit edebileceğimiz küçük bir gecikme var" diyor.

Ancak bilim insanına göre nihai çözüm deepfake dedektörlerinden ziyade, bir görüntünün üzerinde oynanıp oynanmadığını anlamaya yarayan dijital işaretlere odaklanmaktan geçiyor:

Bir şeyin sahte olup olmadığını tespit etmek yerine bir şeyin değiştirilmediğini kanıtlayan teknolojiye daha fazla odaklanmadığımız sürece, deepfake'lerin saptanmalarını zorlaştıracak kadar iyi olacağını düşünüyorum.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, TechXplore, Frontiers in Imaging



Mark Zuckerberg yalnızlık salgınına yapay zekanın çare olacağını söyledi

Meta CEO'su, yapay zeka arkadaşların olduğu yeni normale toplumun uyum sağlayacağını söylüyor (Theo Von/YouTube)
Meta CEO'su, yapay zeka arkadaşların olduğu yeni normale toplumun uyum sağlayacağını söylüyor (Theo Von/YouTube)
TT

Mark Zuckerberg yalnızlık salgınına yapay zekanın çare olacağını söyledi

Meta CEO'su, yapay zeka arkadaşların olduğu yeni normale toplumun uyum sağlayacağını söylüyor (Theo Von/YouTube)
Meta CEO'su, yapay zeka arkadaşların olduğu yeni normale toplumun uyum sağlayacağını söylüyor (Theo Von/YouTube)

Mark Zuckerberg yalnızlık salgınıyla mücadelede yapay zeka kişiliklerinin devreye girebileceğini düşünüyor.

Meta'nın yapay zeka modelleri için yeni bir programlama arayüzünü piyasaya sürdüğü sıralarda podcast yayıncısı Dwarkesh Patel'e bu hafta röportaj veren Zuckerberg, şirketinin giderek daha fazla alana entegre olan yapay zeka asistanları ve sohbet botlarının, Amerikalıların hayatlarında olmasını dilediği arkadaşların yerini tutmasını sağlayabileceğini öne sürdü.

Zuckerberg "Ortalama bir Amerikalının üçten az arkadaşı var" dedi. 

Ortalama bir kişinin ciddi derecede daha fazla arkadaş talebi var; sanırım 15 arkadaş gibi bir şey.

Sözlerine "İnsanlar 'Pekala, bu yüz yüze veya gerçek hayattaki bağlantıların yerini mi alacak?' gibi pek çok soru soruyor" diye devam etti. 

Benim varsayımım bunun cevabının muhtemelen hayır olduğu yönünde. Bence fiziksel bağlantılar kurulabildiğinde, bunlarla ilgili daha iyi olan bir sürü şey var ama gerçek şu ki insanlar bu bağlantılara sahip değil ve çoğu zaman istediklerinden daha yalnız hissediyorlar.

Zuckerberg, büyük ölçüde bedensiz sohbet botlarından oluşan yapay zeka arkadaş alanı "çok erken" dönemlerinde olmasına rağmen, "kişiselleştirme döngüsü devreye girdikçe" bu tür ilişkilerin zamanla daha gelişmiş hale geleceğini itiraf etti.

Dünyanın yapay zeka arkadaşlara yönelik talebe uyum sağlayacağını ve "toplum olarak bunun neden kıymetli olduğunu, insanların bu şeyleri neden yaptığını, neden bunları mantıklı bulduklarını ve hayatlarına nasıl değer kattığını ifade edebilecek kelime dağarcığını bulacağımızı" söyledi.

Yapay zeka arkadaşlara yönelik ilk hamleler, dijital dostların reşit olmayan kişileri cinsel içerikli konulara maruz bırakabileceği veya hatalı ruh sağlığı tavsiyeleri verebileceği gibi bazı etik kaygıları gündeme getiriyor.

404 Media'ya göre, kullanıcıların ürettiği yapay zeka botlarının lisanslı terapist olduklarına dair sahte kimlik bilgileri uydurduğu tespit edilirken, 2021'de İngiltere kraliçesini öldürmeyi planladığını söyleyen bir adam, bir sohbet botuna "suikastçı" olduğunu belirttiğinde cesaretlendirici mesajlar almıştı.

Yapay zekanın çare olup olmadığı bir yana milyonlarca Amerikalı günlük yalnızlıktan kurtulmanın yolunu arıyor. Gallup'un ekimde yaptığı bir ankete göre bu durum ABD'li yetişkinlerin yüzde 20'sini etkiliyor.

Amerikan Psikiyatri Birliği'nin 2024'te yaptığı bir ankete göre, yetişkinlerin yüzde 30'u önceki yıl haftada en az bir kez yalnızlık duygusu yaşadığını söylerken, üçte ikisi teknolojinin "yeni ilişkiler kurmasına yardım ettiğini" belirtiyor.

Independent Türkçe