Uçaklar için "köpekbalığı derisi" geliştirildi

MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)
MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)
TT

Uçaklar için "köpekbalığı derisi" geliştirildi

MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)
MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)

Köpekbalığı derisinden ilhamla uçaklara film kaplama geliştiren Avustralyalı bilim insanları, sürükleme kuvvetini azaltabileceklerini ve havayolu endüstrisinde milyarlarca dolarlık yakıt tasarrufu sağlayabileceklerini iddia ediyor.

Delta Air Lines, Avustralya merkezli havacılık şirketi MicroTau'yla işbirliği yaparak yakıt verimliliğini artırmak üzere uçaklara uygulanabilecek özel bir filmin kullanımını araştırdı.

Avustralya Ulusal İmalat Tesisi'yle (ANFF) birlikte geliştirilen teknoloji, köpekbalıklarının suda sorunsuzca süzülmesini sağlayan, üst üste binmiş binlerce küçük pula sahip derisini taklit ediyor.

Araştırmacılar yapay film kaplamanın da benzer şekilde uçakların türbülansı azaltmasına, uçuş hızını artırmasına ve yakıt maliyetlerini düşürmesine katkı sağladığını söylüyor.

Bir uçağın içinde ilerlediği hava, uçağın yüzeyini ovalayıp direnç yaratan, saç tokası girdabı (hairpin vortex) adlı küçük girdaplar oluşturur.

Yeni film kaplamasının üzerinde, bu girdaplardan daha dar olan ve girdapların uçak yüzeyinin yakınında oluşmasını engelleyen küçük oluklar var.

İşin zor kısmı filmi sürtünmeye dirençli hale getiren bu tür minik olukların olduğu bölümler oluşturmaktı.

Özel lazer üretim teknolojisini kullanan MicroTau, köpekbalığı derisi benzeri deseni hafif bir malzemeyle hızla üretip bunları kendinden yapışkanlı yamalar haline getirerek bu engeli aştı.

Şirket film kaplamanın, mevcut ulaşım araçlarına uyarlanabilen ölçeklenebilir bir çözüm sunarak taşımacılık endüstrilerinin karbon ayak izini en aza indirebileceğini belirtiyor.

Firma bu teknoloji sayesinde ticari havacılık ve nakliye şirketlerinin yakıt maliyetlerinde 34 milyar doların üzerinde tasarruf sağlayabileceğini ve yüzlerce milyon ton civarında karbondioksit emisyonunu azaltabileceğini iddia ediyor.

MicroTau, örneğin filmin Airbus A380 gibi bir uçağa uygulanması halinde, Sidney'den Los Angeles'a uçuş başına 5 bin dolardan fazla yakıt ve 18 tondan fazla karbondioksit emisyonu tasarrufu sağlanabileceğini ifade ediyor.

Şirket, bu rakamın bir uçağın ömrü boyunca milyonları bulabileceğini dile getiriyor.

MicroTau, kaplamayı Lockheed Martin'in devasa C-130J nakliye uçakları ve Boom Supersonic'in şık XB-1 prototipi de dahil bir dizi hava aracında halihazırda test ediyor.

New Scientist'e konuşan Boom Supersonic sözcüsü "Yamalar gözle görülür bir bozulma olmadan bu koşullara rahatlıkla dayandı" diyor.

Delta'nın Sürdürülebilir Gökyüzü Laboratuvarı Direktörü Sangita Sharma ise CBC News'a yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanıyor:

Köpekbalığı derisini taklit eden teknoloji, bu mikro oluklardan yararlanarak yüzeydeki bir tür sürükleme kuvvetini azaltıyor. Yüzeydeki bu sürükleme kuvveti yüzde 4'e varan bir yakıt avantajı sağlayabilir.

Sharma'ya göre havayolu şirketleri bu sayede yılda 15 milyar litre yakıt tasarrufu yapabilir. 

Avustralya merkezli şirket, teknolojinin daha da geliştirilmesiyle havayolu şirketlerinin verimliliği yüzde 10'a kadar artırmasını sağlamayı umuyor.

Independent Türkçe



"Yüz erkek bir gorili yener mi?" tartışması aslında ne anlatıyor?

Japonya'daki bir hayvanat bahçesinde yaşayan Shabani isimli goril, yakışıklılığıyla dünya çapında ün kazanmıştı (AFP)
Japonya'daki bir hayvanat bahçesinde yaşayan Shabani isimli goril, yakışıklılığıyla dünya çapında ün kazanmıştı (AFP)
TT

"Yüz erkek bir gorili yener mi?" tartışması aslında ne anlatıyor?

Japonya'daki bir hayvanat bahçesinde yaşayan Shabani isimli goril, yakışıklılığıyla dünya çapında ün kazanmıştı (AFP)
Japonya'daki bir hayvanat bahçesinde yaşayan Shabani isimli goril, yakışıklılığıyla dünya çapında ün kazanmıştı (AFP)

Bir anda tüm sosyal medyayı etkisi altına alan bir soru iki haftadır konuşuluyor: "Yüz erkekle bir goril dövüşse kim yener?" 

MrBeast mahlasıyla çektiği yarışmalarla bilinen Jimmy Donaldson, yüz milyonlarca takipçisine "Bunu test etmek için yüz erkek lazım, gönüllü var mı?" sorarak espri yaptı. 

Dünyanın en zengini Elon Musk da ona "Tabii ki, en kötü ne olabilir?" diye yanıt verdi. 

25 Nisan'da Matt Walsh'un X'te yaptığı paylaşım 300 milyon kez görüntülendi. Muhafazakar siyasi yorumlarıyla bilinen Amerikalı, "Düşündüm, taşındım, saatler süren araştırmalar yaptım ve yüz erkekle bir goril arasında yumruk yumruğa verilecek ölümüne bir mücadelede bahsimi erkeklere yatırıyorum" dedi. 

Birbirinden komik esprilerle yapılan diğer paylaşımlarla birlikte sosyal medya platformları, bu tartışmaya doydu. 

Washington Post, bu konunun 2019'daki "Eğitimsiz bir erkek, profesyonel tenisçi bir kadını yenebilir mi?" sorusuyla benzer olduğunu dile getirdi. 

2023'te yapılan bir anket de çok sayıda erkeğin hiçbir deneyimi olmamasına rağmen bir yolcu uçağını başarıyla indirebileceğine inandığını ortaya koymuştu. 

Amerikan gazetesine konuşan sosyal bilimciler, bu tartışmaların dünyadaki maskülenlik algısına dair önemli ipuçları verdiğini söylüyor. 

Kadınlar için benzer soruların sorulmadığına ve erkeklerin neden gorillerle dövüşmek yerine işbirliği yapacakları bir senaryo içine sokulmadığına dikkat çekiyorlar. 

Oklahoma Üniversitesi'nde sosyoloji dersleri veren Samuel Perry, bu soruların resmettiği aşırı özgüvenin aslında bir güvensizliği gösterdiğini vurguluyor. 

Perry genç erkeklerin istihdam, eğitim ve aşk konularında eski nesillere göre çok daha dezavantajlı bir durumda olduğunu belirtiyor. Kadınların da kültürel ve maddi gücünün artmasıyla birlikte erkeklerin toplumdaki yerlerinin sallandığını hissettiğini söylüyor. 

Geçen yıl Pew Research'ün ABD'de yaptığı bir anket Cumhuriyetçi erkeklerin yüzde 31'inin kadınların kazanımlarıyla kendi kayıpları arasında doğrudan bir bağ kurduğunu bulmuştu. 

Pensilvanya Eyalet Üniversitesi'nde psikoloji dersleri veren Theresa Vescio da genç erkeklerin internet kültüründeki etkisinin son yıllarda çok arttığını ifade ediyor. 

Donald Trump'ın sosyal medya ekibinin de özellikle 2024'teki seçim kampanyası sırasında bu kitleyi etkileyen figürlerle işbirliği yaptığına, bunun sonucunda 2020 sonrasında 18-29 yaşındaki erkeklerin sağa kaydığına dikkat çekiyor. 

Erküre (manosphere) diye adlandırılan bu çevre hakkında kitap yazan akademisyen Jacob Johanssen, goril tartışmasının da bu ortamda büyüdüğüne vurgu yapıyor. 

Rich Text adlı haber bülteninin kurucularından Emma Gray'in yorumuysa şöyle:

Erkeklerde viral tartışmalar, kendi kabiliyetlerini tahmine dayanıyor. Kadınlarsa güvenliklerine yönelik tehditleri bulmaya çalışıyor. Bence bu durum, mevcut toplumsal cinsiyetler hakkında çok şey söylüyor.

Independent Türkçe, Washington Post, The Conversation