14 yıl sonra bir döndü pir döndü: Gişeyi kasıp kavuruyor

Son Durak: Kan Bağı, Şeker Adam'ın Laneti'yle (Candyman) tanınan ve 2024'te hayatını kaybeden Tony Todd'un rol aldığı son filmlerden biri (Warner Bros)
Son Durak: Kan Bağı, Şeker Adam'ın Laneti'yle (Candyman) tanınan ve 2024'te hayatını kaybeden Tony Todd'un rol aldığı son filmlerden biri (Warner Bros)
TT

14 yıl sonra bir döndü pir döndü: Gişeyi kasıp kavuruyor

Son Durak: Kan Bağı, Şeker Adam'ın Laneti'yle (Candyman) tanınan ve 2024'te hayatını kaybeden Tony Todd'un rol aldığı son filmlerden biri (Warner Bros)
Son Durak: Kan Bağı, Şeker Adam'ın Laneti'yle (Candyman) tanınan ve 2024'te hayatını kaybeden Tony Todd'un rol aldığı son filmlerden biri (Warner Bros)

Bir döneme damgasını vuran korku serisinden muhteşem geri dönüş...

Eleştirmenlerden övgü dolu yorumlar alan Son Durak: Kan Bağı (Final Destination: Bloodlines), gişede büyük başarı yakaladı.

50 milyon dolar barajını aşabilecek mi?

Doğaüstü korku filmi, cuma günü Kuzey Amerika'daki 3 bin 500'ü aşkın salonda gösterime girerek 20,8 milyon dolar hasılat elde etti. Bu rakama, perşembe gecesi ön gösterimlerinden gelen 5,5 milyon dolar da dahil. 

Filmin, hafta sonunu 46 ila 48 milyon dolar arası hasılatla kapatması bekleniyor. Bu da yalnızca hafta sonunu zirvede tamamlamasına değil, aynı zamanda yaklaşık çeyrek asır önce başlayan uzun soluklu seriyi yeniden hayata döndürmesine yetecek gibi görünüyor. Hatta korku filmlerinin genellikle ilk günlerinde yoğun izleyici çektiği düşünülürse, hasılatının 50 milyon dolar barajını aşma ihtimali de bulunuyor. 

Serinin önceki filmi Son Durak 5 (Final Destination 5), 2011'de vizyona girmiş ve açılışta 18 milyon dolarlık hasılat elde etmişti.

Eleştirmenler ve izleyiciler tarafından olumlu karşılanan Kan Bağı'nın yönetmenliğini Adam Stein ve Zach Lipovsky üstleniyor. 18 yaş sınırı bulunan yapımda Kaitlyn Santa Juana, büyükannesinin ölümü defalarca alt edip birçok hayat kurtardığını ancak bunun korkunç sonuçları olduğunu keşfeden genç bir kadına hayat veriyor. 

Filmin kadrosunda ayrıca Teo Briones, Richard Harmon, Owen Patrick Joyner, Anna Lore, Tony Todd, Gabrielle Rose, Brec Bassinger ve Max Lloyd-Jones da yer alıyor.

Günahkarlar fırtınası dinmiyor

Öte yandan yapım ve dağıtım şirketi Warner Bros, gişe listesinin üst sıralarını sadece Kan Bağı'yla domine etmekle kalmıyor. Ryan Coogler'ın büyük ses getiren filmi Günahkarlar (Sinners), 5. hafta sonunda Disney ve Marvel ortak yapımı Thunderbolts*'un hemen arkasında yer alıyor. 

Üçüncü hafta sonunda 15 ila 16 milyon dolar hasılat elde etmesi beklenen Thunderbolts*, bugün itibarıyla ABD'deki toplam gişesini 150 milyon doların üzerine, dünya genelindeki kazancını ise 300 milyon doların üstüne taşımış olacak.

Günahkarlar ise bu hafta sonu yaklaşık 15 milyon dolar hasılatla, yalnızca Kuzey Amerika'daki toplam gelirini 240 milyon dolar seviyesine çıkarmaya hazırlanıyor.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Deadline



Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, Android akıllı telefonları gerçek zamanlı deprem dedektörlerine dönüştüren yeni bir sistem geliştirerek büyük bir sarsıntıdan önce halkı daha hızlı uyarma potansiyeline sahip bir yol buldu.

Google, ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu (US Geological Survey/USGS) ve diğer araştırmacıların geliştirdiği sistem, milyonlarca telefondan alınan verileri kullanarak bir depremden kaynaklanan en erken sarsıntı sinyallerini tespit ediyor.

Bir cihaz kümesi aynı yer hareketini kaydettiğinde, sistem bunu işaretleyerek yakın bölgelerdeki diğer cihazlara uyarı gönderiyor.

Science'ta yayımlanan çalışma, ağın ayda 300'den fazla deprem tespit ettiğini ortaya koydu. Uyarıların gönderildiği bölgelerde, daha sonra depremi hissettiğini bildiren kişilerin yüzde 85'i uyarıyı aldığını söyledi. Yüzde 36'sı sarsıntı başlamadan önce, yüzde 28'i sarsıntı sırasında ve yüzde 23'ü de sarsıntıdan sonra uyarı almış.

Çalışmada sistemin, geleneksel sismik sensörlerin yerini almasa da yoğun bilimsel ağlara sahip olmayan bölgelerde ölçeklenebilir, düşük maliyetli bir erken uyarı aracı sunabileceği belirtiliyor. Yazarlar bunun özellikle akıllı telefonların yaygın ancak sismometrelerin nadir bulunduğu, gelişmekte olan ülkeler için umut vaat ettiğini söylüyor.

Google yaptığı açıklamada, sistemin insanlara "uyarı vererek sarsıntı başlamadan önce birkaç değerli saniye" kazandırabileceğini ifade ediyor.

Bu saniyeler bir merdivenden inmek, tehlikeli nesnelerden uzaklaşmak ve korunmak için yeterli zamanı sağlayabilir.

Uyarılar, deprem sırasında daha yıkıcı olan S dalgalarından önce gelen ve hızlı hareket eden P dalgalarının saptanmasına dayanıyor. Yeterli sayıda telefon P-dalgalarını tespit ederse sistem, sarsıntıyı hissetmesine belki de birkaç saniye kalan kullanıcılara uyarılar gönderiyor. Bu saniyeler korunmak, bir ameliyatı durdurmak ya da kritik altyapıyı duraklatmak için yeterli olabilir.

2020'de çıkmaya başlayan Android Deprem Uyarı Sistemi halihazırda Birleşik Devletler, Japonya, Yunanistan, Türkiye ve Endonezya gibi çeşitli ülkelerde kullanılıyor. Doğrudan Android işletim sistemine yerleştirilen teknoloji, kullanıcıların ayrı bir uygulama indirmesini gerektirmiyor.

cdfgthy
Harita, Android'in deprem uyarı sisteminin aktif olduğu ülkeleri (açık yeşil) gösteriyor. Kırmızı ve sarı sırasıyla güçlü (MMI 5+) ve hafif (MMI 3-4) sarsıntıların yaşandığı alanlar. Gri noktalar uyarı verilmeyen algılamaları gösteriyor. Kaliforniya, Oregon ve Washington'daki uyarılar (koyu yeşil) ShakeAlert'ten geliyor (Google)

Araştırmacılar doğruluk oranı bilimsel sensörler kadar yüksek olmasa da akıllı telefonlardan gelen uyarıların en çok işe yaradığı yerlerin, telefon yoğunluğu ve güvenilir veri bağlantıları yüksek seviyedeki kentsel alanlar olduğunu tespit etti. 

Çalışma, MyShake uygulaması gibi daha önceki kitle kaynaklı deprem uygulamalarının üzerine inşa edilse de milyonlarca cihaza gömülü olması sisteme fayda sağlıyor.

Yazarlar, "Kitle kaynaklı sistemlerin giderek daha önemli hale geleceğine inanıyoruz" ifadelerini kullanıyor. 

Geleneksel sensörleri kişisel cihazlardan gelen verilerle birleştirerek daha dayanıklı, kapsayıcı erken uyarı sistemleri oluşturmak mümkün.

Independent Türkçe