İzleyiciler "Game of Thrones'dan iyi" dedikleri korsan dizisini övüyor

Black Sails'da Kaptan Charles Vane rolündeki Amerikalı aktör Zach McGowan, Dracula: Başlangıç (Dracula Untold) ve The 100 gibi yapımlarla da tanınıyor (Netflix)
Black Sails'da Kaptan Charles Vane rolündeki Amerikalı aktör Zach McGowan, Dracula: Başlangıç (Dracula Untold) ve The 100 gibi yapımlarla da tanınıyor (Netflix)
TT

İzleyiciler "Game of Thrones'dan iyi" dedikleri korsan dizisini övüyor

Black Sails'da Kaptan Charles Vane rolündeki Amerikalı aktör Zach McGowan, Dracula: Başlangıç (Dracula Untold) ve The 100 gibi yapımlarla da tanınıyor (Netflix)
Black Sails'da Kaptan Charles Vane rolündeki Amerikalı aktör Zach McGowan, Dracula: Başlangıç (Dracula Untold) ve The 100 gibi yapımlarla da tanınıyor (Netflix)

Netflix'e geldikten sonra yeniden keşfedilen dizilerden biri de Black Sails oldu.

2014-2017'te Starz kanalında yayımlanan korsan temalı dizi, Nisan 2024'te 4 sezonuyla yayın devinde izleyicilerle buluştu. Jonathan E. Steinberg ve Robert Levine tarafından yaratılan dizi, Robert Louis Stevenson'ın 1883 tarihli ünlü romanı Define Adası'ndaki karakterleri kullanıyor ve bu hikayenin öncesini konu alıyor. Dizi, dönemin gerçek tarihi figürleri ve olaylarını da öyküsüne dahil ediyor.

Black Sails, 18. yüzyıl başlarında New Providence adası ve çevresinde geçiyor. Netflix, 18 yaşından küçük izleyiciler için uygun olmadığını belirttiği aksiyon dizisinin konusunu şöyle özetliyor:

Nüfusu ne kadar az olsa da New Providence Adası, korsan Kaptan Flint'in evidir ve onu ele geçirmeye çalışan herkesle kapışmaya hazırdır.

Black Sails, bir tüccar gemisinde çalışan Britanyalı denizci John Silver'ın korsan gemisi The Walrus'a katılmasıyla başlıyor. Geminin kaptanı Flint, John'un gemisini ele geçiriyor. John ise Flint'in peşinde olduğu, büyük bir servet taşıyan ve onu okyanusların en güçlü korsanlarından biri yapacak bir gemiye dair önemli bilgilere sahip.

Dizinin başrollerinde Toby Stephens, Hannah New ve Luke Arnold yer alırken onlara Jessica Parker Kennedy, Tom Hopper ve Zach McGowan eşlik ediyor.

Yayımlandığı dönemde televizyon yazarlarından ve izleyicilerden övgü alan dizi, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da yüzde 81'lik bir onay puanına sahip. 

İzleyiciler sosyal medyada dizinin yavaş başlayan ama sonrasında güçlenen yapısını övüyor. Hatta bazı izleyiciler diziyi Game of Thrones'a benzetirken, bazıları ise ondan bile daha iyi bulduğunu söylüyor.

Bir izleyici, "Gerçek ve kurgusal korsan karakterleri canlandıran oyuncular mükemmel seçilmişti. Harika bir dizi" yorumunu yaparken, bir diğeri, "Kesinlikle gelmiş geçmiş en iyi dizilerden biri. Pandemi döneminde bir solukta bitirdim. Başlarda yavaş ilerliyor ama ikinci sezondan itibaren finale kadar zirvede gidiyor" dedi.

Bir başka izleyiciyse ekledi: 

Ejderhalar yerine korsanların olduğu bir Game of Thrones düşünün ve harika bir final sezonu yapmış olsun. İşte o Black Sails.

Başka bir hayran epey iddialı konuşarak şöyle dedi: 

Game of Thrones'dan çok daha iyi bir dizi. Onun gibi ilk sezonuyla zirveye çıkıp ardından sıradanlaşmıyor; aksine her sezon üstüne koyarak daha da güçleniyor.

Independent Türkçe, Mirror, UniLAD



5 bin yıl önce Avrasya'da yayılan vebanın arkasından koyunlar çıktı

Avrasya bozkırında bulunan 4 bin yıllık koyun kemiklerinde veba tespit edildi (Björn Reichhardt)
Avrasya bozkırında bulunan 4 bin yıllık koyun kemiklerinde veba tespit edildi (Björn Reichhardt)
TT

5 bin yıl önce Avrasya'da yayılan vebanın arkasından koyunlar çıktı

Avrasya bozkırında bulunan 4 bin yıllık koyun kemiklerinde veba tespit edildi (Björn Reichhardt)
Avrasya bozkırında bulunan 4 bin yıllık koyun kemiklerinde veba tespit edildi (Björn Reichhardt)

Tunç Çağı'nda Avrasya'da yaşanan veba salgının yayılmasında koyunların kritik bir rol oynamış olabileceği tespit edildi. 

İnsanlara bulaşan pek çok hastalık hayvansal kökenli. Hayvanlarda bulunan patojenler bir noktada insanlara geçerek onlar arasında yayılıyor. 

Tarihteki en ölümcül zoonotik hastalıklardan biri olan veba da sıçanların üzerinde yaşayan pireler yoluyla insanlara bulaşarak milyonlarca kişinin hayatını kaybetmesine yol açtı. 

Diğer yandan 14. yüzyıldaki Kara Ölüm diye bilinen salgından sorumlu patojen, yaklaşık 5 bin yıl önce yayılmaya başlayan patojenden genetik olarak farklı. İnsanlar arasında yayılan bu Yersinia pestis türünün yaklaşık 2 bin yıl önce ortadan kaybolduğu düşünülüyor.

Ancak uzmanlar bu patojenin insanlara nasıl sıçradığını bilmiyordu. Bilim insanları hayvanlardaki hastalıkların geçmişte insanlara nasıl bulaştığını öğrenerek gelecekte yaşanabilecek bu tür olaylara karşı hazırlıklı olabilir.

Aralarında Harvard Üniversitesi'nden isimlerin de yer aldığı bir araştırma ekibi, Tunç Çağı'ndaki Yersinia pestis'in kökenini saptamak için bugünkü Rusya'da bulunan Arkaim arkeolojik kazı alanındaki hayvanlarının kemiklerini ve dişlerini inceledi.

Araştırmacılar 4 bin yıllık bir koyunda, o dönemde insanlara bulaştığı bilinen Y. pestis türünü tespit etti.

Bilim insanları koyundan alınan Y. pestis genomunu diğer eski ve modern genomlarla karşılaştırdı. Koyundan alınan örnek, aynı zamanlarda yakın bir bölgede yaşayan bir insana bulaşan patojenin genomuna çok benziyordu. 

Bulguları hakemli dergi Cell'de dün (11 Ağustos) yayımlanan makalenin ortak yazarı Dr. Christina Warinner şöyle diyor:

Bir koyuna ait olduğunu bilmeseydik, herkes bunun başka bir insan enfeksiyonu olduğunu varsayardı; neredeyse ayırt edilemezler.

Ekip, patojenin henüz bilinmeyen bir yaban hayvanından koyunlara ve oradan da insanlara sıçradığını tahmin ediyor. Öte yandan hastalığın insanlardan koyunlara bulaşmış olması da muhtemel. 

Sözkonusu patojen, diğer veba salgınlarından farklı olarak pireler aracılığıyla bulaşmasını sağlayacak genetik materyalden yoksun. Araştırmacılar bu nedenle başka bir kaynaktan yayılmış olması gerektiğini söylüyor. 

Max Planck Enstitüsü'nden makalenin bir diğer yazarı Dr. Felix Key "Elimizdeki bulgular eski koyun ve insan enfeksiyonlarının, hâlâ bilinmeyen bir kaynaktan muhtemelen münferit olaylarla yayıldığını gösteriyor" diyerek ekliyor:

Sıradaki adım, o kaynağı bulmak.

Araştırmacılar o dönemde bölgede yaşayan Sintaşta-Petrovka halkının sığır, koyun ve at yetiştiriciliğiyle ilgilendiğine de dikkat çekiyor.

Çalışmanın yazarlarından Dr. Taylor Hermes "Bu erken dönem çoban topluluklarının tahıl depoları, fareleri ve pireleri çekmezdi ve daha önce Sintaşta bireylerinde Y. pestis enfeksiyonları bulunmuştu" diyerek soruyor: 

Kayıp halka çiftlik hayvanları olabilir mi?

Bu toplulukların kullandığı hayvanların yabandaki canlılarla temasa geçmesi hastalığın yayılmasını sağlamış olabilir.

Bilim insanları bunu ve patojenin kısa sürede nasıl geniş bir alana yayıldığını anlamak için çalışmalarına devam etmeyi planlıyor.

Independent Türkçe, Popular Science, Cosmos Magazine, Cell