"Şehir katili" asteroidin Ay'a çarpma ihtimali arttı

Şili'deki Gemini Güney Teleskopu tarafından çekilen 2024 YR4 asteroidinin kompozit görüntüsü (Uluslararası Gemini Gözlemevi/NOIRLab/NSF/AURA/M. Zamani)
Şili'deki Gemini Güney Teleskopu tarafından çekilen 2024 YR4 asteroidinin kompozit görüntüsü (Uluslararası Gemini Gözlemevi/NOIRLab/NSF/AURA/M. Zamani)
TT

"Şehir katili" asteroidin Ay'a çarpma ihtimali arttı

Şili'deki Gemini Güney Teleskopu tarafından çekilen 2024 YR4 asteroidinin kompozit görüntüsü (Uluslararası Gemini Gözlemevi/NOIRLab/NSF/AURA/M. Zamani)
Şili'deki Gemini Güney Teleskopu tarafından çekilen 2024 YR4 asteroidinin kompozit görüntüsü (Uluslararası Gemini Gözlemevi/NOIRLab/NSF/AURA/M. Zamani)

Bir zamanlar Dünya'yla çarpışma rotasında olma potansiyeli taşıdığı düşünülen "şehir katili" bir asteroidin, Ay'a çarpma ihtimalinin artık daha yüksek olduğu tespit edildi.

2024 YR4 adı verilen bina büyüklüğündeki uzay taşı geçen yılın sonlarında keşfedildiğinde, ilk tahminlere göre 22 Aralık 2032'de Dünya'ya çarpma olasılığının yüzde 3 olması nedeniyle küresel çapta endişeye yol açmıştı.

Daha sonra yapılan gözlemler Dünya'ya çarpma tehdidini neredeyse sıfıra indirdi ancak kayanın düşük bir ihtimalle Ay'a çarpabileceğini ortaya çıkardı.

NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu'ndan (JWST) elde edilen ek verileri analiz eden gökbilimciler asteroidin yörüngesine ilişkin tahminlerini geliştirdi.

NASA'dan yapılan açıklamada yeni verilerin, asteroidin 22 Aralık 2032'de nerede olacağına ilişkin anlayışımızı "yaklaşık yüzde 20 oranında" iyileştirdiği belirtildi.

op0
2024 YR4 asteroidinin, Dünya'nın yanından geçerek Ay'a çarpma olasılığıyla ilerlediğini gösteren sanatçı tasviri (NOIRLab/NSF/AURA/R Proctor)

Araştırmacılar yaklaşık 60 metre çapa sahip asteroidin Ay'a çarpma olasılığının yaklaşık yüzde 3,8'lik bir önceki tahminden yüzde 4,3'e yükseldiğini söylüyor.

Son tahminlere göre Ay'ı ıskalama ihtimali hâlâ yüzde 95'in üzerinde.

NASA cismin 2032 ve sonrasında Dünya'ya çarpma riskinin kayda değer bir seviyede olmadığı sonucuna vardı.

Uzay taşı Ay'a çarparsa bu, yakın tarihte Ay yüzeyine çarpan en büyük asteroitlerden biri olacak.

Araştırmacılar bunun gelecekteki gezegen savunma operasyonlarına hazırlık için kritik veriler sağlayabileceğini umuyor.

Avrupa Uzay Ajansı Gezegen Savunma Ofisi başkanı Richard Moissl şöyle diyor:

Büyük bir Ay çarışpmasını gözlemleme şansı elde etme olasılığı, bilimsel açıdan gerçekten ilginç bir senaryo.

Bilim insanları asteroidin izlenip anlaşılmasının, Dünya'ya tehdit yaratabilecek benzer uzay kayaları hakkında daha fazla bilgi sağlayabileceğini umuyor.

Asteroide dair yakın zaman yapılan bir analiz, bir zamanlar daha büyük bir moloz yığını asteroidin yüzeyine oturmuş bir kaya parçası olabileceğine işaret ediyor.

Kayanın güneş ışığını nasıl emdiğini ve ısıyı nasıl yaydığını inceleyen gökbilimciler, silikatlar açısından zengin olduğunu buldu.

Bu da asteroidin muhtemelen Güneş Sistemi'nin Mars ve Jüpiter arasındaki Ana Asteroit Kuşağı'ndan geldiğine ve Jüpiter'le arasındaki kütleçekim etkileşimleri nedeniyle Dünya'ya yakın yörüngesine itildiğine işaret ediyor.

Asteroit halihazırda yörüngesinde, uzay ya da yer tabanlı teleskoplarla gözlemlenemeyecek kadar uzaklaşmış durumda.

NASA, asteroidin Güneş etrafındaki yörüngesi onu tekrar Dünya'nın yakınına getirdiğinde daha fazla gözlem yapmayı umuyor.

Araştırmacılar, RNAAS adlı hakemli dergide yakın zamanda yayımlanan çalışmalarında şöyle diyor:

2025 Mayıs'tan sonra 2024 YR4, 2026'nın ilk yarısında JWST gözlem penceresine zorlu bir hedef olarak girecek ve bu, Ay'a çarpıp çarpmayacağını belirlemek için takip etmeye değer olabilir.

Independent Türkçe



Nadir toprak elementi madenleri, Çin destekli milislerin korumasında

Myanmar'ın Tayland sınırındaki maadencilik faaliyetleri, uydu görüntüleriyle belgelendi (Reuters)
Myanmar'ın Tayland sınırındaki maadencilik faaliyetleri, uydu görüntüleriyle belgelendi (Reuters)
TT

Nadir toprak elementi madenleri, Çin destekli milislerin korumasında

Myanmar'ın Tayland sınırındaki maadencilik faaliyetleri, uydu görüntüleriyle belgelendi (Reuters)
Myanmar'ın Tayland sınırındaki maadencilik faaliyetleri, uydu görüntüleriyle belgelendi (Reuters)

Myanmar'daki yeni nadir toprak elementi madenleri, Çin destekli milisler tarafından korunuyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla Reuters’a konuşan yetkililer, madenlerin Çin destekli Birleşik Wa Eyaleti Ordusu’nun (UWSA) koruması altında çalıştığını söylüyor.

Tayland sınırındaki Şan eyaletinde yer alan en büyük silahlı örgüt UWSA, aynı zamanda dünyanın en büyük kalay madenlerinden birini de kontrol ediyor.

Washington merkezli kâr amacı gütmeyen ABD Barış Enstitüsü’nün verilerine göre örgütün Pekin yönetimiyle köklü ticari ve askeri ilişkileri var. Örgüt, Burma Komünist Partisi’nin silahlı kolu dağıldıktan sonra 1989’da kurulmuştu.

Haberde, Şan eyaletindeki maden çalışmalarının Nisan 2023’te başladığı belirtiliyor. Reuters’ın incelediği uydu görüntülerine göre nadir toprak elementlerinin çıkarılmasıysa bu yıl şubatta başladı.

 Madenlerde özellikle terbiyum ve disprozyum bulunduğu belirtiliyor.

Çinli madencilik firmalarının nadir toprak elementlerini çıkararak ülkeye taşıdığı, bölgenin korumasınınsa UWSA tarafından sağlandığı aktarılıyor.

Örgütün, Myanmar’daki cuntayla uzun süredir devam eden bir ateşkes anlaşması var. Ancak USWA’nın 30 bin ila 35 bin kişiden oluşan ve çoğunlukla Çin’den temin edilen modern silahlarla donatılmış bir güce sahip olduğu düşünülüyor.

Güneydoğu Asya Barış Enstitüsü’nden (SEAPI) Ye Myo Hein şu değerlendirmeleri paylaşıyor:

UWSA, Çin'in Myanmar-Çin sınırı boyunca stratejik üstünlüğünü sürdürmesi ve diğer etnik silahlı gruplar üzerinde etki kurması için kilit rol oynuyor.

UWSA birliklerinin özel kimlikler dağıttığı ve bunları taşımayan kişilerin maden alanlarına girişine izin verilmediği aktarılıyor. Kaynaklar, madenlerde en az 100 kişinin gece gündüz vardiyalı olarak çalışıp nadir toprak elementlerini çıkardığını söylüyor.

Çin Dışişleri Bakanlığı’nın Reuters'a gönderdiği açıklamada, yurtdışında faaliyet gösteren Çinli firmaların "yerel yasa ve yönetmeliklere uyduğu” belirtildi. USWA ve cuntaysa ajansın yorum taleplerine yanıt vermedi.

Dünyadaki nadir toprak elementlerinin yüzde 90'ı Çin'in elinde. Bu madenlerden elektrikli otomobilden havacılık ve uzay sektörüne kadar birçok önemli alanda faydalanılıyor.

Pekin yönetimi, bu kritik mineral üzerindeki kontrolünü Washington'ın gümrük tarifelerine karşı koz olarak kullanıyor. Çin'in madenlerin ihracatına getirdiği kısıtlamalar, Avrupa'daki otomotiv sektörünü altüst etmişti.

Independent Türkçe, Reuters, CNBC