14 bin yıl boyunca donmuş toprakta kalan yavruların köpek olmadığı ortaya çıktı

Evcilleştirilen ilk köpekler olabileceği düşünülen hayvanların kurt olduğu anlaşıldı (Mietje Germonpré/Belçika Kraliyet Doğa Bilimleri Enstitüsü)
Evcilleştirilen ilk köpekler olabileceği düşünülen hayvanların kurt olduğu anlaşıldı (Mietje Germonpré/Belçika Kraliyet Doğa Bilimleri Enstitüsü)
TT

14 bin yıl boyunca donmuş toprakta kalan yavruların köpek olmadığı ortaya çıktı

Evcilleştirilen ilk köpekler olabileceği düşünülen hayvanların kurt olduğu anlaşıldı (Mietje Germonpré/Belçika Kraliyet Doğa Bilimleri Enstitüsü)
Evcilleştirilen ilk köpekler olabileceği düşünülen hayvanların kurt olduğu anlaşıldı (Mietje Germonpré/Belçika Kraliyet Doğa Bilimleri Enstitüsü)

Buzul Çağı'nda ilk evcilleştirilen köpekler olduğu düşünülen iki yavrunun aslında kurt olduğu ortaya çıktı. Bilim insanları 14 bin yıl önce yaşamış yavruların ne yediklerini öğrenince şaşkına döndü.

2011'de Sibirya'nın kuzeyindeki Tumat'ta mamut fildişi arayan avcılar donmuş toprakta bir yavru bulmuştu. Aynı bölgede yapılan çalışmalarda 2015'te bir yavru daha keşfedilmişti.

Köpek olduğu düşünülen iki hayvan, yünlü mamut kemiklerinin yanında, donmuş toprak katmanları içindeydi. Bazı kemiklerin insanlar tarafından yakılıp işlendiklerine işaret eden izler taşıması, bölgenin bir zamanlar mamut işleme alanı olarak kullanılmış olabileceğini akla getirmişti.

Bilim insanları bu hayvanların da insanların yanında gezmiş olabileceğini, ilk köpekler veya evcilleştirilmiş kurtlar olabileceğini tahmin ediyordu.

İki hayvanın üzerinde saldırıya uğradıklarına dair bir işaret bulunmadığı için toprak kayması gibi bir nedenle öldükleri düşünülüyor.

York Üniversitesi'nden araştırmacılar iki yavruyu detaylıca inceleyerek bazı soru işaretlerini gidermeyi başardı. 

Bulguları bugün (12 Haziran) hakemli dergi Quaternary Research'te yayımlanan çalışmaya göre yaklaşık 14 bin yıl önce yaşayan yavrular kız kardeşti. Dişleri üzerinde yapılan analize göre yavrular 7 ila 9 haftalıkken ölmüştü.

Ancak çalışmanın en ilginç bulgularından biri,  yavruların aslında köpek değil kurt olduğunun ortaya çıkmasıydı. DNA analizlerine göre Tumat Yavruları diye bilinen kardeşler soyu tükenen bir kurt popülasyonuna aitti ve hayvanların bugünkü köpeklerle pek bir bağları yok.

Yavruların köpek sanılmalarının bir başka nedeni de siyah kürkleriydi. Genetik bir mutasyondan kaynaklanan bu özellik sadece bugünün köpeklerinde görülüyor.

Makalenin yazarlarından Anne Kathrine Runge "Birçok kişi bu hayvanların neredeyse kesin bir şekilde kurt olduğu ve evcilleştirilen ilk köpekler olmadığı için hayal kırıklığına uğrayacak anacak bu hayvanlar o dönemin çevresini, nasıl yaşadıklarını ve en az 14 bin yıl önce yaşayan kurtların günümüz kurtlarına ne kadar benzediğini anlamamıza yardımcı oldu" diyerek ekliyor:

Ayrıca köpeklerin bugün bildiğimiz evcil hayvanlara nasıl evrimleştiğinin gizemini daha da derinleştiriyor çünkü ipuçlarımızdan biri (siyah kürk rengi), evcil köpeklerle akraba olmayan bir kurt yavrusunda da görüldüğü için aslında yanıltıcı olabilir.

Araştırmacılar yavruların midesini de inceleyerek nasıl beslendiklerini anlamaya çalıştı. Günümüz kurtları gibi hem bitkisel hem de hayvansal beslendikleri ortaya çıktı. Aynı zamanda hâlâ emzirildiklerine dair işaretler de saptandı.

Şaşırtıcı bir şekilde yavrulardan birinin midesinde yünlü gergedan derisi bulundu. Araştırmacılar yünlü gergedanın yavru olduğunu ve muhtemelen yetişkin kurtlar tarafından avlanıp yavrulara yedirildiğini düşünüyor. 

Ancak yine de yünlü gergedan, bugünkü kurtların avladığı hayvanlardan çok daha büyük boyutlara sahipti. Bilim insanları bu nedenle Buzul Çağı'nda yaşayan kurtların günümüzdeki akrabalarından çok daha büyük olduğundan şüpheleniyor. 

Çalışmanın bir diğer yazarı Dr. Nathan Wales, "Yavru bile olsa yünlü gergedan kadar büyük bir hayvanın avlanması, bu kurtların belki de bugün gördüğümüz kurtlardan daha büyük olduğuna işaret ediyor" diyerek ekliyor:

Ancak yine de birçok açıdan benziyorlar çünkü kurtlar, sürünün bir kısmı yavrularını büyütürken, genellikle kolay avları avlama eğilimdedir.

Yeni çalışma Buzul Çağı ve günümüz kurtları arasındaki benzerlikleri gösterirken, ilk köpeğin nerede ve ne zaman ortaya çıktığını bulma çalışmalarının da süreceği anlamına geliyor.

Independent Türkçe, IFLScience, Phys.org, Quaternary Research



Trump yönetimi yarım milyon göçmene sınır dışı bildirimi gönderdi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Trump yönetimi yarım milyon göçmene sınır dışı bildirimi gönderdi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

ABD Yüksek Mahkemesi'nin, Trump yönetiminin Biden dönemindeki insani şartlı tahliye programını sonlandırmasına izin veren kararı onaylamasının ardından İç Güvenlik Bakanlığı (DHS) bu hafta Küba, Haiti, Nikaragua ve Venezuela'dan binlerce göçmene sınır dışı bildirimleri dağıtmaya başladı.

CNN'nin incelediği bildirimlerde, göçmenlere gönüllü olarak ayrılmamaları halinde, "kişisel düzenlemelerini yapıp ülkesine sorunsuz şekilde dönme fırsatı tanınmaksızın" gözaltı ve sınır dışı edilme gibi yaptırımlarla karşı karşıya kalabilecekleri uyarısında bulunuldu.

Biden yönetiminin başlattığı insani şartlı tahliye programı, koşulları sağlayan göçmenlere iki yıllık kalış izniyle Birleşik Devletler'e giriş izni veriyordu. Program kapsamında, söz konusu 4 ülkenin yaklaşık 530 bin yurttaşına ABD’ye giriş izni verilmişti.

Trump yönetimi, "yeterince incelemeden geçirilmemiş" göçmenlerin ülkeye girişine izin verdiği gerekçesiyle programı eleştirmişti. Ancak program zaten başvuru sahiplerinin geçmişlerinin incelenmesini ve kamuya yük olmamaları için bir mali sponsor bulmalarını şart koşuyor.

Görsel kaldırıldı.
Sığınma talebinde bulunan bir göçmen, Trump'ın göreve başlamasının ardından CBP One uygulamasında randevusunun iptal edildiğini gösteriyor (AP)

Yüksek Mahkeme, yönetimin programı durdurma yönündeki acil talebini geçen ay kabul ederek DHS'in program kapsamında ABD'de yaşayanlara sağlanan güvenceleri kaldırmaya başlamasının önünü açtı.

DHS çarşamba günü yayımladığı açıklamada programa kayıtlı kişilerin çalışma izinlerini iptal edeceğini doğrulamıştı.

DHS Halkla İlişkiler Bakan Yardımcısı Tricia McLaughlin yaptığı açıklamada, "Biden yönetimi Amerika'ya yalan söyledi" demişti. 

Küba, Haiti, Nikaragua ve Venezuela'dan gelen, yeterince denetlenmemiş yarım milyondan fazla yabancının ve bunların yakın aile üyelerinin bu feci şartlı tahliye programları aracılığıyla ABD'ye girmesine izin verdiler; onlara Amerikan işlerinde rekabet etme ve Amerikalı işçilerin ücretlerini düşürme fırsatı verdiler; tespit edilen sahteciliğe rağmen, kariyer memurlarına bu programları sürdürmeleri yönünde baskı yaptılar ve ardından ortaya çıkan kaos ve suçlardan Kongre'deki Cumhuriyetçileri sorumlu tuttular.

Biden yönetimi bu programı, sığınma başvurularında sıkça adı geçen ülkelerden gelen göçmenlere yasal ve kontrollü bir yol sunarak güney sınırındaki baskıyı hafifletme yönünde bir strateji olarak tanıtmıştı. 

Programın kaldırılmasıyla birlikte göçmen hakları savunucuları ve hukuk uzmanları, sınır dışı edilme riskiyle karşılaşanlarla ilgili bir dizi hukuki mücadele ve insani endişe dalgasına hazırlanıyor.

Bu gelişme, göçmenlikle ilgili gerginliğin tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığı bir dönemde yaşanıyor.

Geçen hafta sonu Los Angeles'ta, Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) operasyonlarına karşı protestolar patlak vermiş ve Trump asker göndererek yanıt vermişti.

Bunun yanı sıra ülke çapında ICE karşıtı gösteriler başladı ve cumartesi günü için daha fazlası planlanıyor.

Independent Türkçe